Cem Boneval

Genelde 3 silindir motorların titreşimi daha fazla oluyor. Bu düşük devirlerde çok daha belirgin oluyor. Eğer tasarımda titreşim izolasyonu iyi yapılmışs bu çok fark edilmiyor. Meslea 1.0EB 2000 dd altında Fiesta'da belirgin titreşim yaparken, Focus'ta bunu hissetmek için dikkat etmek lazım. Golf için de aynı durumun olabileceğini düşünüp dediydim.

Yazılım olmadan ne hayal ediyorsunuz? Kutu içi K&N hava filtresi ile 1-2 PS ve belli belirsiz bir çekiş artışı sağlarsınız. Özetle turbo beslemeli motorda yazılım olmadan bir yere varamazsınız. Yazılım konusunda da iki somut seçenek var: Doğrudan beyindeki yazılımı değiştirmek. Bu en güvenli ve etkili yöntem. Ancak garanti dışı kalma riski var. Ortalama 25-30 PS ve 50 Nm civarında tork kazandırır. Yazıldığı gibi @Servet Ö. ile görüşebilirsiniz veya Superchips temsilcisi BTG Maslak ile irtibata geçebilirsiniz. 1500 TL altında olacağını sanmam. Diğer seçenek beyindeki programı aldatan bir çip takmak. Bu kolay takılır sökülür olduğu için servise giderken çıkartılarak garantiyi bozma riskini düşürür ama tamamen yok etmez. Çok sağlıklı bir yöntem olmasa da yıllar içerisinde belli bir güvenlirlik kazandı gibi görünüyor, hatta yurt dışında bunu ekstra motor garantisi vererek satan kuruluşlar bile var. Beyanlara göre güç kazanımı 22-33 PS arasında, tork da 36-56. Daha da ekonomik sayılabilir. Burada. Bunlara itibar etmeyeceksiniz boşuna yazışmayalım. --1 dakika sonra eklendi-- Atağı siz yapın, ondan da cevap bekleyin.

Tabii bu arada Ford'un 1.0 EB'unun da 2000 devir altında titreşimli ve göreceli cansız olduğunu hatırlamakta da yarar var.

Bu Ford'un web sayfasından alıntı: Türkiye otomotiv sektörünün lideri Ford Otosan, “Kış Kontrolü” kampanyası ile tüm Ford binek, hafif ve orta ticari araçları Ford Servis’lerde ücretsiz kontrolden geçirerek, güvenli bir kışa hazırlıyor. Ford Servis’lerde yapılan ücretsiz kış kontrollerinde; antifiriz ve araç sıvı seviyeleri, akü, fren sistemleri, lastik basıncı ve dişleri, motor yağı, filtreler, cam silecekleri, kalorifer ve rezistanslar, farlar, stop ve sinyal lambaları dikkatli bir biçimde gözden geçirilerek, araçların ve sürücülerin kış mevsimine güvenli bir geçiş yapması sağlanıyor. Yani sizin sürüş esnasında gözleminizle ve bir benzinlikte 5-10 dakikada kendi kendinize yapabileceğiniz kontroller büyük çoğunluğu.

Şişşşt başlığı kirletmeyelim konu dışı mesajlara son, yoksa patron kızar...

Yeni akünüz hayırlı olsun, yetkili servis için fiyat gayet iyi. Takviye alırken artıyı akü başından, eksiyi ya da şasiyi de kaportadan almak lazım. O zaman sorun olmaz.

Konuyu kirletmeden vurup kaçayım. %11.1 büyümüşüz güya, ama yanlış tarafta oturuyoruz. Vicdanımız rahat, namusumuz yerinde, ama cebimiz boş.

1. Çalışmayla ilgili bir sorun yoksa güncelleme peşinde koşmaya da gerek yok. Ücretlendirme konusu servisten servise değişiyor, müşteriyi kazanmak ve tutmak için ücretsiz yapan da var, garanti sonrası ücret talep eden de. 2. Triger için zaten resmi bilgi verilmiş, 135.000 km ya da 9 yıl. Bu Ford globalin önerilerinin de altında, yani daha erkene almaya gerek yok. Fiyatı en iyi servis verir. Farklı yerlerden fiyat alabilirsiniz. Geçmişte yaptıranların verecekleri fiyat güncel olmayacaktır. 3 ve 4 için ben olsam servise uğrar ve fikirlerini alırdım. Balata değişimi gerekebilir, uzaktan yönlendirmek olur.

Bu aslında tam bir elalemin derdi beni mi gerdi hesabı ama çoğunlukla silinidr kapak contasını değiştiriyorlarmış, bir kaç kere de silindir kapağını da beraber değiştirmişler. Muhtemelen contayı sağlamlaştıracaklar. Bu durumda ben vazgeçtim şimdilik RS almaktan...

ABD ve Avrupa''da hiç azımsanmayacak sayıda RS sahibinin ateşleme hatası, kaloriferin ısıtmaması ve egzozdan beyaz duman bulutları çıkarma sorunu olmuş ve araçlar incelendiğinde silindir kapak contasının ikinci üçüncü silindir arasında yandığı ve oradan yanma odasına su karıştığı anlaşılmış. Ford sorunun farkında olduklarını, iyileştirme çalışmaları yaptıklarını, sonucu kullanıcılara bildireceklerini, bu süre içerisinde de bu tür şikayetleri olanların onarımlarını ücretsiz yapacaklarını bildirmiş. Kaynak: https://www.motor-talk.de/news/havarie-in-zylinder-drei-t6189256.html

Nemli sıcak, don ve kirli çamurlu camda yoğun kullanım en önemli aşındırıcılar. Aslında Özer'e katılıyorum, yıllık değişim mantıklı olur. Ama sileceğin performansını izlemek çok kolay, silme kalitesi düştüğünde çingenelik yapmadan değiştirmekte yarar var. Antalya'nın nemli yazı kauçuğu bitiriyor. Ben genelde sonbaharda yeniliyorum, kışı ve yazı geçiriyor, şansım varsa ikinci kışı da atlatıyor. Benim izlenimlerim hiç bu yönde değil, kaliteli bir marka ürünü kullanırsanız (Bosch Aerotwin, ve hatta Silbak) arada pek fark olmuyor. Üreticinin de fason yaptırdığını unutmayalım.

Yol kazı, yol... Yetmez daha isteriz.

Deneyin en iyisi. Söz gelimi bizde Konyaaltı caddesinde 40 km/h hız sınırı var ve radar kontrolu hemen her gün var. Ben caddeye girerken 45'e ayarlıyorum. Sonra gaza bassam da bu hızı aşmıyor. Aşmak için gazı köklemek lazım.

Yahu silecek için iyi silinmeyen camdan güzel bir uyarı olabilir mi? Boş işler bunlar.

--7 dakika sonra eklendi-- En sık kullanım alanı radarlı hız kontrolu olduğunu bildiğiniz, ancak yerini bilmediğiniz bir yolda yanlışlıkla hız sınırını aşmamak için olur herhalde.

Ben de aynısını kullanıyorum, 278x175x175, yani uyumlu. Şimdilik gayet iyi.

Bu da ayrı ve karışık bir konu. Her ne kadar "beyaz" ampuller gün ışığını anımsatsa da ıslak zeminlerde daha başarısız olabiliyorlar. Ayrıca halojende ne kadar uğraşırlarsa uğraşsınlar bir xenon beyazlığına yaklaşmaları zor. Diğer bir deyişle beyaz ışık hevesi ile bunu vaat eden halojen ampullerin peşinden gitmeye gerek yok. Ama bence 4000-4500 Kelvin arası optimal, xenon beyazlığı 4800'den sonra kendini göstermeye başlıyor.

auto, motor & sport dergisi oldukça ayrıntılı bir H7 halojen far ampulleri karşılaştırmalı incelemesi yapmış. Beyaz ve güçlü ışık isteyenlere yol gösterebilir diye alıntılıyorum. Öncelikle test sonucu özellikle önerilenler grubunu alıyorum sadece. Bunlar da şöyle: Bosch Plus 90: Parlaklık ve aydınlatma mesafesi açısından normal ampulden belirgin iyi ve özellikle Ford Focus farları için en uygun olan. Ort. ömür 350 saat. Bosch Plus 120 Gigalight: 88 m ile karşılaştırmanın en uzağı aydınlatan ampullerinden biri. Ancak ort. ömür 300 saat ile kısa ve biraz pahalı. GE Megalight +90%: Parlak beyaz ışığı ile en güçlülerden. Fiyatı uygun ve ömür de öyle. Osram Night Breaker plus Osram Night Breaker Unlimited: Bu da Focus için uygun bulunanlardan, 79 m menzilli, yakın alanda çok parlak ve geniş aydınlatma. Osram Night Breaker Laser: 92 m ile en uzun aydınlatma mesafesine sahip. Grubun en güçlüsü. Ancak ort. ömür 260 saat ve pahalı tarafta. Philips X-treme Vision +100% Philips X-treme Vision +130%: 86 m aydınlatma mesafesi ile başı çekenlerden. Ancak parlaklık yanında 400-450 saat lamba ömrü ile göz dolduruyor ve bu da göreceli yüksek fiyatını kabul ettiriyor.

Yakup haklı bir yanılsama olmuş. Yokuş aşağı frenleme yok! Ne sabitleyici de ne sınırlandırıcı da... Aktif şehir içi güvenlik zaten önünüzde bir engel var ve hız 30 km/h altında ise gerçekleşecek bir durum. --2 dakika sonra eklendi-- İkisinden de biraz. Yeni nesil motorlarda sürtünme çok düşük, bu nedenle motor yokuş aşağı frenleyicilik özelliğini pek göstermiyor. Devir 3000-4000 bandında kalacak şekilde arada kısa süreli yumuşak frenlemelerle hızı ayarlamak lazım. Toroslarda yaz sıcağında yokuş aşağı agresif kullanımda dahi frenlerde şişme gözlemedim hiç. Yani tabii sürekli frenle inmek sakıncalı, ama frenlerin güvenlik marjı oldukça yüksek, korkmaya da gerek yok.

Beklentilere bağlı. En çok donanımın en düşük fiyata verildiği arabayı arıyorsan doğru yerdesin. Ama hala sürüş dinamikleri Almanların düzeyinde değil.

Verdiğim değerler resmi fabrika verileri, yani şanzımanın da buna dayanacağı anlamına geliyor. Ama elbette yüksüz bir arabaya göre aşınma daha fazla olacaktır.

Düşünmek yetse akla neler geliyor da alış ve ikame bedelleri üzüyor.

Sürüş zevki açısından sınıfının en iyisidir. Yakıt tüketimleri hepsinin birbirine yakındır, şehiriçi 6, uzun yol 5 L/100km dolaylarında. Ancak Focus'un arkası dardır, dört kişi olarak test etmeden almayın. Ayrıca şu andaki fiyatları bitmekte olan bir model için fazla yüksek. Açıkcası ben fazla düşünmeden sizin yerinizde olsam Golf dizel DSG alırdım, hacim yetmezse de aynı özellikte düşük donanımlı Passat'a bakardım (şu sıralarda 15X.000 TL'den bulunuyor).

Volvo 6 ileri Geartronic otomatik şanzıman Volvo verilerine göre 1500-1600 kg kendinden frenli yük çekebiliyor. Ford 1.5 dizel PS içinse aynı değer 1200 kg. Bu sanırım Volvo için de farklı değildir.

Yeterince açık yazmamışım demek. İki türlü yapılır, lasitğiniz yeni iken hafızanızda yer ettiği haliyle, ya da başka birisinde aynı araçtan var ve farklı bir lastiği yeni takmış iseç İlki çok muğlak olur hafızaya dayandığından, ikincisi çok zor. Özetle yıpranmış lastikten sonra yeni lastik taktığınızda size iyi gelmesi çıkarmış olduğunuz modeli kötülüğünden değil yıpranmışlığından olduğunu unutmamak ve buna dayanarak şu marka model bundan iyi derken iki kere düşünmek lazım. Yıpranmaz, aksine hamuru sertleşir ve göreceli az aşınır, ama performansı da ona göre azalır. Tabii bu daha çok ıslak/karlı/buzlu zeminler için geçerli.