Jump to content
2019 Temmuz ve 2023 Mart arası tüm içerik ve üyelikler silinmiştir. Lütfen yeniden kayıt yapınız ×

Cem Boneval

Blogger
  • Toplam İleti

    16.820
  • Katılım

  • Son ziyaret

  • Kazandığı Gün

    717

Cem Boneval tarafından yazılan her şey

  1. Aracın halı paspası varsa kauçuk paspasları kendiniz parayla alın, hiç muhattap olmayın, koruma paketlerinden de hiç birini yaptırmayın.
  2. Güzel bir derleme olmuş. Eline sağlık. Son yılların kazananının VW olduğu bir kez daha belgelenmiş oldu.
  3. @Serkan erden soruyu niye sordun? Bu cevabı da etkileyecektir. Öncelikle haznenin kapasitesinin önemi pek yok, çünkü sonuçta bu hazne bir yandan soğutma suyuna erişim sağlayan bir düzenek, diğer yandan da genleşme kabı. Motorda dolaşan soğutma suyu ise motor tipine göre değişmek koşulu ile 5,5-5,8 L arasında. Herhangi bir antifriz ekleme hesabı yapılacaksa bu miktar üzerinden yapılacak. Ne kadar antifriz konusuna gelirsek; antifrizlerin donma noktasını düşürme yanında kaynama noktasını yükseltmesi de söz konusudur, Mehmet Hoca bahsetmiş zaten. Kaynama noktası seyri şöyle: Tabii kapalı sistemdeki basıncın bunu yükselteceğini de hesaba katmak lazım. Beri taraftan antifriz sıvının viskozitesini arttırarak soğutma gücünü azaltıcı etki gösterir. Yani saf antifriz kullanmak motorda yetersiz soğutma etkisine neden olacaktır. Buna karşılık saf su ise iyi soğutma sağlarken erken kaynayarak motorun verimsiz ve risk altında çalışmasına neden olacaktır. Ayrıca saf suyun pas etkeni olacağını da unutmamak lazım. Bu bağlamda ideal çözüm %50-%50 karışımdır. Sıcak bölgelerde oturanlar bunu su lehine, aşırı soğuk bölgelerde oturanlar ise antifriz yönünde hafifçe değiştirebilirler. Türkiye genelinde %50-%50'nin yeterli olacağını düşünüyorum. Eğer motor soğutma suyu değişme ya da azalma nedeni ile saf su ile tamamlanmadı ise herhangi bir ekleme yapmaya gerek yok. Ha genleşme kabı içindeki miktar ne kadar derseniz, ona da kendiniz bakıp göz kararı hesaplayın.
  4. Bir - iki sene önce olsaydı bu yüzde yüz doğru olurdu, ama son zamanlarda halkım ayılmaya başladı, kırsalın bir kısmı dışında ince stepnenin gerekliliği önemli ölçüde kavrandı diye düşünüyorum. Artık kullanıcı hemen itiraz etmiyor. Bayilerin bunu anlatması da hiç zor değil. Premiumların çoğu ince stepne ile geliyor, ağrılık azalıyor, maliyet düşüyor, hacim artıyor. Bence burada Otosan artık kraldan çok kralcı davranıyor.
  5. İç mekanda geniş açılı çekimlerde aracın güzelliği pek ortaya çıkmıyor. O yüzden liftback ile karşılaştırmalı ekleme yaptım aşağıda. Salt bagaj hacmi açısından bakılırsa ekstra tavan yüksekliğine ihtiyaç varsa gerekli kuşkusuz. Estetik olarak da hiç fena değil, ben yeğlerim mesela sedan ve lfitbacke... Ancak D sütununda camın bitiş açısı ile arka kapağın iniş açısı uymuyor ve göze batıyor, kapak biraz daha yatık gelse çıok daha dinamik görünürdü. Tam ebad lastik kesinlikle yanlış karar. İnce stepne bagajı hem işlevsel hem de görsel olarak olumlu etkiliyor.
  6. ŞOK... Benzine %50 zam Yok yok şimdilik endişeye gerek yok. Bizde değil. Suudi Arabistan'da... 46 Kuruştan 70 Kuruşa çıkmış.
  7. Değmez... Kir boyayı korur. Basit yıllık pasta cila ile en az 10 yıl düzgün kalır boya. Ayrıca bırakın eskisin yahu, o fiyata komple araba boyatırım ben...
  8. Serkan böyle değişken verilerle bir yere varılmaz. Tüketimi L/100 km olarak ifade edeceğiz. Az yakıtla uyarı ışığı yakması esas alınarak yapılan denemelerde de hassas sonuç çıkmaz. Kabaca hesaplanırsa yaklaşık 10 L/100 km yapıyor ki 1,6 atmosferik motor yüksek de olsa için Itsnabul'da yoğun trafikte olmayacak bir değer değil.
  9. Müzik dosyalarını envai çeşit formata çeviren ve bunu ücretsiz ve gayet başarılı halleden bir program var benim kullandığım: http://www.nch.com.au/switch/index.html
  10. @H. Cenk sana yılbaşı hediyesi olsun, özel mesajlara bak
  11. Yahu bu @Doğan Kurban akıllı ve becerikli bir adam, ayrıca trileçe de seviyor. Hımmmm....
  12. Güle güle kullan. Maalesef bu jantlara hiç ısınamadım.
  13. @Doğan Kurban geçmiş olsun hepimize ve gözümüz aydın. Böylelikle konu da boşa düşmüş oldu. İnşallah tıtosu da ısınırsa tümden rahatlayacağız.
  14. Şimdi bakım kılavuzunda 135.000 km olarak yer alıyor, bu ABD'de 120.000 mil ve Almanya'da 160.000 km idi. Bu kadar uzun yol dayanan bir parça için 4 yıllık bir zaman belirtilmesi bir tuhaf geldi bana. Önceki yıllarda 90.000 km veya 6 yıl idi. Şimdi biri bana söyleyebilir mi ne oldu da mesafe uzadı da zaman aşındı? Mesela @Kaan Yagizer görüşünü çok merak ederim... Daha 70.000 olmadan şimdi triger mi değiştireceğiz, şaka mı bu?
  15. Hakimler her konuda bilgi sahibi olamazlar. Bu durumda başvurulan yöntem bilirkişi görüşüdür. İş burada aksıyor. Bilirkişiler yanlı ve/veya yanlış rapor verebiliyorlar. Bu da kararı olumsuz etkiliyor. yetersiz bilgiye sahibiz ama bence de yanlış bir karar olmuş.
  16. Ne aradığına bakar, performans açısından 1.5/1.6 EB ile kapışır, şanzımana zaten söz yok. Sürüş dinamikleri de son derece yeterli. Hyundai pahalı görünüyor ama hissiz kalan direksiyonu ve Şİ 10 litreleri bulan tüketimi dışında zengin donanımı ve güçlü motoru ile oldukça hoş.
  17. @Yakup Çağatay konunun geçmiş mesajlarına bakarsan aracın gelmesini dileyen sen, alırım diyen ben, bana ne sizden diyen de Otosan. Maalesef Otosan yüzünden Ford ile yollarımız ayrılacak yakında... Hyundai 186 PS'lik i30 Sport versiyonunu 80.000 TL'ye satıyor. Asla Focus Red tadında değil, ama yokluğunda hiç düşünmeden alırım. Ya da ne bileyim Seat Leon FR 1.4 ACT 150 PS DSG'yin daha bile ucuza bulmak mümkün. Ve tabii bunlar filo hesabı yapan Otosan'ın umurunda olmaz.
  18. Yahu emniyet kemerini taktıktan sonra eliniz direksiyona gelirken kilit düğmesine basmak gerçekten bu kadar zor mu?
  19. Yakıttaki hidrokarbonlar patlama sonrasında egzoz gazının %11-12'si kadar su buharı oluşturur. Soğuk egzozda buhar yoğuşma ile suya dönüşür ve dışarı damlar, egzoz ısındıkça gözle görülmeyen buhar olarak atılır. Buraya kadar normal ama bagajı kirletecek kadar kurumlanma fazla, araba beyaz mı?
  20. İşlerinin iyi gitmesine sevindim, bu kadar kısa sürede bu kadar km yapabildiğine göre yeterince müşteri var diye düşünüyorum. Parça değişimleri olması gerektiği gibi. Aşınan ve rutinde değişebilen parçalar nihayetinde. Yumuşak kullandığın ortada. Disk ve debriyajların bu kadar dayanmış olması şaşırtıcı aslında. Felaket tellallılığı yapmış olmayayım ama yakında baskı balata masrafı çıkar. Edirne'nın çok yoğun şehir içi trafiğinin olmaması ve kuru iklime sahip olması da bu güzel sonuçlarda pay sahibidir bence. Emsiyon değerleirnin bozulması da normal. DPF yeterince hırpalanmıştır bu sürede. Bu arada kaç takım fren balatası yedin? Güzel birlikteliğinizin devamını dilerim.
  21. Vallahi VAG grubunun emisyon konusundaki yaratıcı düzenbazlıkları düşünüldüğünde buna inanmak bana pek kolay gelmiyor. Sonuçta herkes dilediğini yapsın. Vakti bol olan beklesin, ama sanmayın ki donma ısılarında motor yağı 1-2 dakika içinde normal çalışma ısısına kavuşuyor. Hele ki dizelse. Soğuk demek motorda daha fazla aşınma demek, "hemen kalkınca mı fazla bekleyince, mi fazla sadece" önemsiz ve etkisi bir teferruat. Bir de yazmayı unutmuşum: Trafik toplu faaliyettir. Herkes birbirinin davranışlarından etkilenir. Bu nedenle yapacağınız hareketlerle ilgili niyet ve tavrınızı diğer katılımcılara belli etmeniz gerekir. Bu da kafa göstermek, önüne kırmak, el kol hareketi yapmak şeklinde değil, medeni ülkelerde olduğu gibi zamanında SİNYAL VERMEKle yapılır.
  22. Atmosferik veya turbolu, motor çalıştığında düzgün rölanti tutuyorsa beklemeden ve haliyle yüklenmeden hareket edebilirsiniz. Bu kadar basit...
  23. Araba bilinçli kullanılır. Aracın tekniğini, trafik kurallarını bilmek ve bu bilgileri doğru kullanarak sürmek önemlidir. Ben kullanım kılavuzunun da önemli bir referans kaynak olduğunu düşünüyor, ondan da pek çok bilgi edineceğinizi sanıyorum. Bakımlarını zamanında yaptırmak üretici tarafından önerilen km/zaman biriminde (Ford için her 15.000 km veya bir yıl - hangisi önce gelirse) yine üretici tarafından önerilen bakım şemasının uygulanması olarak anlaşılmalıdır. Soru garip çünkü cevabı ancak aylar içinde kazanılabilecek bilgi, beceri ve deneyim ile cevaplanabilir, tek bir başlıkta toplanması neredeyse imkansızdır. Devirli kullanmak bir zorunluluk değildir, hatta göreceli düşük devirde kullanmak hem yakıt ekonomisini hem de motor ömrünü uzatabilir. Söz gelimi trafik öngörünüz iyi gelişmiş ise ve rampa yoksa rahatlıkla 1500-2500 dd bandında sürülebilir arabanız. Ancak atak kullanmak ve çabuk kaçmak istiyorsanız veya rampa çıkıyorsanız devir bandını torkun en yüksek olduğu devirlerde tutmak yararlıdır. Bu durumda atmosferik için 3500-4500 dd bandı tercih edilmelidir. Bu aralık turbo benzinlilerde 1500-4500, dizellerde 1800-2500 dd olarak verilebilir.
×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli Bilgi

Bu siteyi kullanarak, forum Gizlilik Politikasını kabul etmiş olursunuz.