2019 Temmuz ve 2023 Mart arası tüm içerik ve üyelikler silinmiştir. Lütfen yeniden kayıt yapınız
×
Liderlik Tablosu
Popüler İçerikler
21-10-2015 tarihinde, İletiler içinde en yüksek itibara sahip içerik gösteriliyor
-
Evet bugün o gün.. Geleceğe Dönüş film serisinin ikincisinde Marty McFly ve Dr. Emmett L. Brown ile geleceğe gittikleri tarih 21 Ekim 2015. Bugün uçan arabalarımız, howerboard kaykaylarımız, kendi kendine kuruyan ve vücuda göre beden ayarlayan kıyafetlerimiz yok.. Ama bilimkurgu filmleri esasında bir hayali değil, gerçekleşen veya gerçekleşmesi çok muhtemel gelişmeleri gösteriyor bence.. Çok yakında bunları da görebiliriz.. Bunlar iyi ki yok Filmdeki 2015 model Mustang ile şimdiki Mustang.. Cok şükür Allah'ıma6 puan
-
Elektrikli Motor + Hybrid sanayinin geleceği, o konuda beyan edilen fikirlere katılıyorum. Ama unutulmaması gereken sadece ekonominin değil, aynı zamanda teknolojinin de -global- hale geldiği. İşte size bir örnek ... Ford Avrupa'nın geliştirdiği Ranger platformu üzerine Ford-Otosan'ın geliştirdiği 3,2lt'lik TDCI motor konuyor ve zor arazi koşullarında kullanılmak üzere (madencilik, ormancılık vs.) bir araç tasarlanıyor. Ürünün adı -Everest- ... http://www.yenimodelarabalar.com/2015-ford-everest-1303.html Bu araç Türkiye'ye gelmeyecek, hatta Avrupa'da satılmayacak ... Avustralya düzlüklerinde, Endonezya teneke madenlerinde, Afrika savanalarında çalışmak üzere tasarlandı. Ama bu aracın kalibrasyonu, uyumluluk akordları, testleri vs. gene Türkiye'de yapılıyor. Bu hafta başı Otosan ArGe'ye gittiğimde Everest'in hem sağdan, hem de soldan direksiyonlu modellerini mıncıklama şansını yakaladım ... araçlar -dalmaçyalı- mod'da + ArGe'de olduğundan resim falan çekemedim ama sonuçta Yeni Zellanda'da satılacak yeni HD 4x4'ün Türklere emanet edilmesi bana en hafif tabiri ile gurur verdi. Teknolojinin globalleşmesi, ülkemizin innovasyon kapasitesinin arttırılması bu yüzden önemli ... yatırım yapacaksak 10 yaşındaki prototiplere değil, yarının teknolojisine para harcayalım ... sonuçta Saab'e ödenen para aslında hepimize ait, hazineden çıkan her sent'i bizler (vergi ödeyenler) veriyoruz. Paramız çarçur edilmemeli...5 puan
-
Neden bu yerli? takıntısı?? ...Yerli otomobil markası olması şart mı? Fizibil değil ki ... ama amaç yerlileşme ise bu gün başta Transit olmak üzere pek çok araçta ve marka'da kullanılan "Puma" kod'lu motor Türkiye'de tasarlandı, prototipi yapıldı, testlerden geçirildi ve patent altına alındı. Bu motor o kadar iyiydi ki Ford sadece kendi eski TDCI motoru (Kod Adı : Panther) yerine Puma'yı seçmek ile yetinmedi ... PSA, Volvo, Jaguar, Land Rover ve Mazda'ya da Puma motoru satmaya başladı. Söz konusu motorun fikri mülkiyetleri hala Ford - Otosan'a ait ve bu 5 silindirli güç kaynağı 2.2 ile 3.2 lt arasında geniş bir yelpazede imal ediliyor. Başka örnekler de var ... mesela ... bu gün Valencia'da imal edilen YeniConnect'in tüm tasarım ve patentleri de Türkiye'ye ait. Cebinden parayı harcayıp onbinlerce adam/saat harcayan Ford-Otosan yapılan/satılan her araçtan "diş kirasını" alıyor. Yani İspanyol Connect'i imal ediyor, gemiye koyup Amerika'ya yolluyor ... araç Baltimore'da taxi veya San Fransisco'da pizza dağıtım aracı olarak tescil edilse de Ford-Otosan o satıştan fikri mülkiyet payını alıyor. Dornier'in geliştirip vaz geçtiği eğitim uçağının blue printlerini almak ya da Saab'ın yarım bıraktığı projeye milyonlarca Euro akıtmak değil bu ... sıfırdan teknolojiyi geliştirmekten bahsediyorum. Marifet bu ... gerisi propoganda.5 puan
-
Unutacak bir şey yok . Tüm arabalarda depo kapağı sürücünün olmadığı tarafa yapılır ki sürücü istasyona yanaştığında pompa tarafından değil açık taraftan insin, kapıyı pompaya çarpmasın. Fakat dandik japonların ürettiği dandik arabalar esasen soldan akan Japonya trafiği için sağdan direksiyonlu tasarlandığından depoları soldadır ve bize ters gelir. Avrupaya yolladıkları modellerde direksiyonu değiştirir ama depoyu değiştirmezler... Oysa avrupa ve amerika gibi medeni dünyada tasarlanan arabalarda depo bize uygun yerdedir (Allahtan ingilizlerin markası kalmadı artık) Alın size japon tenekesi almamak için bir neden daha5 puan
-
4 puan
-
Sapla samanı birbirine karıştırıyoruz. Konunun vurgulanan iki boyutu var: Yerli marka otomobil üretmeli miyiz tartışması Yerli otomobil üretiyoruz diye ortaya atılan siyasilerin bizleri aptal ve cahil yerine koymak ve seçim yatırımı yapmak istedikleri ayan beyan ortaya çıkan mesnetsiz beyanları. Bence bu ikisi birbirine karıştırılmamalı. ilki enine boyuna tartışılabilir, ama ikincisinde başta kamuoyuna yönelik bir aldatmaca olduğu açık. Nitekim detaylar ve aracın yerlilik durumu giderek basına yansıdığı için baştan beri yaptığım ve taraftar bulan eleştirinin de haksız olmadığı ortaya çıktı. Her ne kadar bakan sonradan ayrıntıya girerek beyanlarını gerekçelendirmeye çalıştı ise de yapılan bence sadece ve sadece seçim yatırımı. Son haberleri Cenk bir önceki mesajda paylaşmış. Evet oy toplayacağız diye milletin parasının çarçur edilmesi gerçekten yazıktır, Kaan Yağızer'in nasıl iyi yönde harcanabileceğini detaylı örneklemelerle göstererek yazdığı üzere. İlk konuya dönersek yerli marka üretimi olmalı mı? Bu iş kahve veya forum sohbeti kıvamında "yaaa biz niye bir yerli bir araba üretmiyoruz, cihanı titreten ülkeyiz" sorusuna konu olamaz. Global üretim ölçeğinde güçlü-zayıf yanlarını, fırsatları-tehditleri incelersin ve bir fizibilite çalışması yaparsın. Mükemmel bir otomotiv yan sanayimiz var, kalifiye yetişmiş elemanlar var, bolca ekonomik iş gücü var, yatırım yapılabilecek geniş araziler var, göreceli büyük bir pazar var, bunlar verimli üretim için yeterli şartlar mıdır, üretimimiz dünya ölçeğinde hangi ürünlerle rekabete girecek, bu rekabete dayanabilecek mi, öne çıkmamızı kolaylaştıracak bir niş var mı, projeyi destekleyecek finansman var mı gibi soruların cevapları bulunur ve iş dünyasını koordine edecek bir çalışma yapılır. Zaten kârlılık varsa hiç babayiğit falan aramaya gerek kalmaz, herkes atlar işe. Belli ki sağlam bir proje yok ki, para batırmaya hazır bir babayiğit aranıyor. Sonuç olarak Türkiye'ye maddi manevi kazanç sağlayacak her proje destek görecektir ama kurnazlıkla bezenmiş hamaset zemininde filizlenen bir çalışma ne destek görür ne de başarılı olur. @Kaan Yagizer paylaştığın güzel örnekler için teşekkürler, şu karanlık ortamda biraz yüzüm aydınlandı.4 puan
-
Yerli otomobil yapacağım diye kasacağına git İsveç'i işgal et, daha ucuza gelir.Hem de Volvo ile Saab yerlinin dibine vurur. Nedir yani?4 puan
-
Haklısınız Mert Bey, ben de erken diye düşünüyorum. Gerçekten o sıfır lastiklerle şu havada gelirken içim gitmedi değil. Bana kalsa 15 Kasım'dan sonra taktırırdım. Ama daha sonra bu kadar geniş zaman bulamayabilirim diye (araştırma, bulma, satın alma, taktırma, git gel, yok lastik kalmadı...) mecbur kaldım diyebilirim. Şu zamanda bile istediğim lastiği alabilmek için 4 gün beklemek zorunda kaldım. Ama bundan sonra sadece değiştirme olacağı için 15 Kasım'dan sonra gidip değiştiririm diye düşünüyorum. İnşallah niyetim var hala 18" Janta. Bu arada Doğan Bey, dediğiniz gibi yapıp uyarıyı kapattım. Teşekkür ederim.3 puan
-
Bujiler için biçilen ömür servis planlarına göre 45.000 km ya da 3 yıl. Eskiden 30.000 km ve iki yıl idi. Yeni aralık bence buji değişimi için uygun. Daha uzun gider mi? Gidebilir, ancak bujinin işlevini yeterli yapıp yapmadığını gözle kontrol edemezsiniz. Ya da daha doğru ifade ile düzgün görünen buji düzgün çalışıyor denilemez, ateşleme verimliliği görsel olarak değerlendirilemez. Erimeden çok önce değişim gerektirir. Defalarca yazdım, garantinin ikamesi için yetkili servis bakımı şart değil diye. Orijinal parçalar ile doğru işler yapıldığı sürece garanti yükümlülüğü devam eder. Ancak bunu kabul etmekte kolaylık gösterilemeyebilir ayrı mesele. Servis sattığı yedek parçadan da kar etmek istiyor olabilir, bunu da anlayışla karşılarım. Ben devamlı müşterileri olmak istediğimi, bilgi ve deneyimlerine güvendiğimi, ancak bazı parçaların bedelinin piyasanın çok üzerinde olmasını kabul edemeyeceğimi, bu ısrarlarında devam ederlerse potansiyel iyi bir müşteriyi kaybedeceklerini ifade eder ve onları ikna etmeye çalışırım, Gene kabul etmiyorlarsa kendileri bilir. Tabii işinin ehli bir özel servis olduğunu varsayarak öneriyorum bunları. Özelde de yapılırsa mutlaka yapılan işlerin ayrıntılı dökümü, tarih ve katedilmiş yol bilgisini içeren bir fatura alınmalı. Parçaların tümümün parça kodlarını da içeren ayrıntılı faturası saklanmalı. Zaten Otosan yedek parça konusunda inceleme yaparak olur veriyor ve işini ciddiye alan yedek parça satıcıları ürün gamlarına mutlaka onaylı parçaları da alıyorlar, değil mi @ER-OL Otomotiv?3 puan
-
Sene 1991... Yer Paris.... Babam askere gidince bizde annemle birlikte dayımı ziyarete gelmiştik. Ailenin ilk torunu - yeğeni olunca bir dediğim iki edilmezdi. Gözüm neye değse alırdı dayım Kulağımdaki Sony'nin ilk walkmanlerinden. Çok sağlam bi kasetçalar... Orjinal kulaklığı haricinde Oğluma saklayabildiğim tek oyuncağım Solumdaki araba o dönem çocukları için hayallerin ötesinde bir araba. Uzaktan kumandalı sağa sola ileri geri, ışık aç kapa gibi inanılmaz! fonksiyonları vardı Türkiye'ye döndükten sonra bir gün TV'nin fişini takmak için üzerine çıkıp prize uzandım ve hazin son araba ağırlığıma dayanamadı. Resimde görünmeyen yaklaşık iki bavul dolusu oyuncağım vardı. Çocukluğum biraz fazla burjuvaydı Yinede sokak oyunlarından da yeterince nasibimizi aldık şükür3 puan
-
2 puan
-
2 puan
-
2 puan
-
Hocam o durum farklı bence. Yürüyen mangalların sahipleri yada şirketleri araçların çevreci olduğunu iddia etmiyor. Ama VW gibi bir markanın çevreye her şeyden çok değer verdiğinden bahseden bir firmanın yaptığı düzenbazlık bu. Bu çevre olayından daha çok kandırılmayla ilgili geri çağırma ve ya satıştan çekme. Ayrıca ülkemizdeki çoğu aracın egzoz muaynesinden geçemeyeceği kesin. Bu yetkiyi almış firmalar sadece parayı alıp testsiz pulu verebiliyor.2 puan
-
jetta ve caddy satıştan çekilmesi başka bir durum ama şehirlerimizde,yürüyen mangal gibi otobüs ve kamyonları hiç bir devlet yetkilisi görmüyor.ve bizler de bu yürüyen mangalların egsozunu soluyoruz.2 puan
-
@Alperen G. var mı gelen giden? geç kaldı kereta, HGS falan mı yoktu acaba1 puan
-
1 puan
-
1 puan
-
Bu 2. kavrama. Değiştikten sonra yapıyodu ama guncelleme sonrası masallahı var.... Aman NAZAR değmesin...1 puan
-
Aksam servise uğradım. Yeni yazılım gelmiş. Bence zaman kaybetmeden gidin....1 puan
-
Benzinli auris'lere bakabilirsin. Nissan note ülkemi de değerini bulamamış fiyatları çok uygun. Subaru impreza veya mitsubishi Lancer'de f/p olarak iyi. Benim favorim mazda 3. Malum sitede baldiza araba bakan biri olarak. Micra Yaris arasına sıkmıştım [emoji20]1 puan
-
1 puan
-
1 puan
-
cidden düşük.. gerçi ibre 0 ın az altında, stop edince...bu yüzden ibre 800 gibi dururken test menü de 900 devir yazıyordu sanırım.. ısınmış motorda, tüketim 0.6 lt bende, çok ideal koşullarda 0.5 e düşüyor.. @Doğan Kurban1 puan
-
1 puan
-
1 puan
-
Sizin tasarrfunuz tabiki ancak henüz erken değil mi lastikleri takmak için? Hayırlı olsun bu arada, iyi bir lastik seçimi yapmışsınız... Eğer maddi durum el verirse bu jant lastik setini koruyun, 18 yada 19 jant yazlık set yapabilirsiniz... güzel günlerde kullanın1 puan
-
güzel proje iyi günlerde kullanmanız dileğiyle özellikle navigasyonun speedometerda görüntülenmesi çok iyi bişi hud tarzı bi tablet düşünüyorum bende kendi aracıma1 puan
-
35 bile çok benim gözümde.32 candır. Aracın ikaz vermesini engellemek için lastiklerin tamamının basıncından eminseniz araç menüsünden lastik basınç ayarını yeniden kaydetmenin lazım.İkaz kesilir.1 puan
-
18" Janta mı geçsem, şu mu olsa bu mu olsa derken, orijinal ebatta 215 / 60 / R16 Goodyear Ultragrip Performance Gen-1 kışlık lastiklerimizi taktırdık. Bu lastiklerle Ankara'nın kaymak gibi yollarında ortalama 80 km/h hızla yaklaşık 20 km yol yaptım. İlk izlenimlerim oldukça olumlu. Özelikle Bridgestone yazlıklardan sonra yumuşak battaniye gibi geldi lastikler. Yeni olmasının da etkisiyle çok sessiz ve konforlu. Motorun sesini ve titreşimini daha çok hissetmeye başladım yol gürültüsü azalınca. 35 psi hava basıldı lastiklere ve araç bilgisayarı "düşük lastik basıncı" uyarısı veriyor. İki ayrı petrol istasyonunda durup ben de tekrar 35 psi bastım. Uyarı vermeye devam ediyor. 37 veya 38 mi basmam gerekir acaba, ne dersiniz? Etiketi bu şekilde:1 puan
-
Bir de fotoğrafları boyun fıtığı olalım diye mi yan koydunuz?1 puan
-
Bende bir telefon numarası olacaktı, bulup özel mesaj ile paylaşırım. O arkadaşlar "hissinizin" volümünü arttırır ... merak etmeyin.1 puan
-
onu ilk ingilizler tasarladığından geleneksel olarak o tarafta tabii ki söylediklerim her araba için olacak diye bir şey yok, geneli böyle. İstisnalar olabilir tabii ki1 puan
-
Yakıt göstergesinin üzerindeki ok işareti depo kapağının ne tarafta olduğunu gösteriyor. Yeni öğrendim. Benim gibi sürekli depo kapağının ne tarafta olduğunu unutanlar için çok işe yarar.1 puan
-
Ben mazda 3 test ettim. 1.2 golf sahibi iken. Tabii şehir içi şartlarda atmosferik araba bana çok ağırkanlı ve modern zamanlar için kabul edilemez geldi. Yoksa alabilirdim genel olarak çoookkkk beğendim. Sonra eski mazdacıyız diye (Kaanlar mazda bayiisiyken mazda 2 almıştık) istanbul parkta mazda 3 tütsülemeye çağırdılar. yedik içtik eğlendik mazda 3 ile pistte 2 tur attık. Tabii atmosferik araba pist şartlarında üst devirlerde o kadar ağır hissettirmedi hatta bayağı bayağı keyifli geldi. Bence kompaktların en iyilerinden biri ama ahh işte o motor yok mu ?. 1.0-1.6 arası turbo bir şey koysalar almıştım. Jazz şehiriçinde iyiydi ama enayilikleri yok değildi. 16 jant o arabaya çok fazla kaçıyor konfor sıfır, arabada izolasyon yapmayı zaten unutmuşlar, cab forward tasarım + jazzın avantajlarını sağlayan öne yerleştirilmiş depo nedeniyle ağırlık dağılımı biraz bozuk ve kolayca önden kayan bir arabaydı. İç tasarım malzeme zaten baştan faul. Bu yeni kasada tipinin sevimliliği de gitmiş kaslı maslı bir şey yapmaya çalışmışlar. Araba travesti gibi olmuş. GE6 jazz ın görünümü benim hoşuma giderdi, bu sadece yotuyor. Bakışlarımı kaçırmak istiyorum. Yine de cumartesi gidip görecek hatta mümkünse test edeceğim o ayrı..1 puan
-
1 puan
-
Burjuvanın safından zarar gelmez Ne geliyorsa sinsi açgözlü kapitalist sermaye sahipleri yüzünden geliyor başımıza1 puan
-
araba 29.000 de, 3. bakım 45.000 de değişmesi lazım..3. bakıma getirdim.. servise bakan elemana kalsa 2. bakımda değişecekti geçen sene, dedim araç 17 bin de, hem 3 bakımda bir değil mi diyorum yok iki bakım diyorlar.. 10 tl lik buji ile 40 tl lik buji bir olur mu . .1 sene daha idare edebilirdi ama.. hiç aşınma vb yoktu bujilerde.. belki 50-60 bin bile gidebilir.. o km deki bir motordan söküp bakmak lazım.. 40-50 arası değiştirmekte fayda var1 puan
-
Continental compact 2 ydi araba saga sola cekiyodu aslinda lastiklerin disi falan vardi ama ozelligini kaybetmisti 44500 km de degistirdim1 puan
-
Hocam bujiler kaç km de iken değişti? Zaten artık poleni hava filtresini er-ol otodan alıyorum. Filtrelerde aşırı fiyat farkı yok özellikle hava filtresinde, ancak yağ çok fark ettiriyor. Bakalım servis inat ederse orjinal parçaları getirtip dışarıda yaptırırım bakımı.1 puan
-
Ben son bakımda yağı kendim götürdüm. Burda EROL Otodan almıştım. Sıkıntısız koydular. Faturaya yağı kullanıcı getirdi diye not düşüldü. Yağın faturasınıda iliştirip bunuda saklayın hiçbişey olmaz dediler...1 puan
-
1 puan
-
Eğer bunları şaka diye yazmadıysanız bilgi ve algı eksikliği var demektir. Devrim'in tarihçesini buradan okumak mümkün: http://www.devrimarabasi.com/tarihce.html Orada yazılmayan ise projenin baştan itibaren o dönemde ülkeyi gizliden yöneten ABD tarafından -ABD otomobil üreticileri lobisinin yoğun çalışması ile- engellenmiş olmasıdır. Diğer bir deyişle Cemal Paşa daha proje bitmeden üretim yapılmaması kararını mecburen vermişti ve o dönemin medyası kullanılarak algı operasyonu ile aracın başarısız olduğu kanısı uyandırıldı.Türkiye'nin emek ve sermayesinin sömürülüşünün en somut örneklerindendir. İmza'da ise yatırımın bilimsel temelleri eksikti, verimliliği tartışmalı bir bölgeye kurulacaktı, üretim teknolojilerinin bulunmadığı bir yörede yetişmiş kadro ve yan sanayi yokluğunda kolay kolay başarı şansı verilemezdi, kaldı ki yatırımıcının iş dünyasındaki imajı da en hafif söylemi ile pek iyi değildi. Ayrıca İmza da Proton'un prototiplerinden üretilecekti ve yerlilik konusu tartışmalı idi. Konuya dönecek olursak ülkesini seven hiç bir Türk vatandaşı Türkiye'nin yüksek teknoloji alanında kendini geliştirmesine karşı durmaz. Ancak bugün yüksek teknoloji üretimi tek bir devlet-ulusun çabası ile olamayacağı gibi olması da gerekmez. %100 yerli otomobil fikri ile ortaya çıkmak ya halkın eksik olan özgüveninden göz boyayarak faydalanmaya çalışmak ve bunu tahvile/paraya/oya çevirmekten öteye gitmez. Küresel ekonomi oyunculuğu böyle kurnazlıkları kaldırmaz. Sonuç hüsran olur. Sizin benim paramız batar. Şeytanla yemek yiyenin kaşığı uzun olmalıdır. Sermayesi yerli, üretimi belli ölçüde yerli bir Türk markası oluşturulabilir, ama ekonomik fizibilitesi iyi yapılmalı, markanın ülke imajına katkısı da dahil çok yönlü düşünülmeli ve yüksek teknolojili bir niş yakalanarak yenilikçi bir yaklaşım hedeflenmelidir. Hiç birimiz Türk otomobiline karşı değiliz, ama %100 yerli fikrinden yola çıkarak vardığımız noktayı Emre Özpeynirci nasıl özetlemiş bakın: "Bakan Işık’ın dün paylaştığı fotolarda da aracın önden Cadillac arkadan Saab 9-3 olduğu anlaşılıyor. Aracın içi Cadillac BLS’den direksiyon üzerindeki gösterge paneli ise Saab 9-3’ten alınmış. Saab bu araçı ürettikten kısa bir süre sonra iflas etti. GM de hisselerini sattı. BLS modeli de Avrupa’da başarılı olamayınca tarih oldu. Yani görünen o ki, iflas eden bir şirketin modeliyle, tarih olan bir modelin kalıplarını almışız ve yerli oto yapmışız. İşte dün Bakın Işık’ın gösterdiği kamuflajlı araç, Cadillac’ın Avrupa’da başarı elde edemeyen BLS modeliyle Saab 9-3’ün karışımından başkası değil. O yüzden dün sosyal medyada, “Yerli otomobilimiz meğer ‘Milli Cadillac’mış’ yorumları yapıldı." http://www.hurriyet.com.tr/milli-cadillac-30302310 Tabii bu arada eklemek lazım ki ülkemizde hemen hiç bir iktidar, ve özellikle son iktidar, aydın ve yaratıcı nesillerin yetişmesini istemedi, güdülmesi zor olduğundan tabii ki... 12 Eylül'de YÖK ile üniversitelere takılan tasma giderek sıkılarak cılız, yetersiz ve edilgen bir akademik yapı hedeflendi ve hakkını vermek lazım ki başarıldı. Bugün Türkiye'de teknolojinin çağdaş enstrümanları ile oynayacak yetenekte insan sayısı bir elin parmakları kadardır. Ülkede hemen her yönetim kademesinde konuya hakim olmayan, bilgi ve deneyimi yetersiz insanlar "ben yaptım oldu" mantığı ile bilime aykırı bir davranış içerisindeler. Görevlendirmelerde liyakat değil de biat esas alınınca bu doğal bir sonuçtur. Yetişmiş insan gücü olmayan bir ülke küresel oyuncu olamaz. İtilir, kakılır, taşeronluk yaptırılır, önüne ne konulursa ona razı olur. Biraz abartılı olsa da geldiğimiz durum budur. Ben asla ne vatansever ne de dindar olduğumu iddia ederim, ama son yıllarda dindar ve vatansever diye ortaya çıkanlardan ülkeme çok daha yararlı olduğum konusunda hiç kuşkum olmadı. Forumdan kimseyi hedef alarak yazmadım, yanlış anlaşılmasın, sadece çevremdeki kısır ve sonuçsuz hamasi tavırlardan son derece sıkıldım o kadar. Maalesef şu yerli üretim otomobil de bundan nasibini aldı. Bu arada Devrim demişken, ben öyküyü yıllar önce defalarca aracı üreten bir avuç kahramandan biri olan yakın aile dostumuz rahmetli Y.Müh.Faruk Akyol'dan canlı dinleme şansına sahip oldum. Filmi de çevrildi, belgesel duyarlılığında ama müthiş duygusal, izlemeyenlere mutlaka öneririm.:1 puan
-
rakiplerimizin çoğu 100 yılı devirmiş firmalar. onlarda ilk başlarda iyi değillerdi. zamanla iyi oluruz inşallah. bu ülkenin evlatlarına düşen görev kötülemeden, yerden yere vurmadan daha iyi araçlar üretmek için desteklememizdir. kendi malımıza sahip çıkmamak bu ülkeyi yabancı markalara mahkum edenlerin ekmeğine yağ sürmektir.1 puan
-
1 puan
-
Kaliper rengi değişimi kolay. Grafit esaslı (yanmaz) boya uygulanabilir veya daha sağlamı toz boya atılabilir. Ama ben olsam onların üzerine Cover atardım ... çok kaliteli kaliper kaplamaları var ve güzel de görünüyorlar. Mesela bu http://www.cjponyparts.com/mgp/c/8_1001_93/?gclid=CJqn9rHZsMgCFUnlwgodFtwFjQ kredi kartı ile sipariş edip adrese teslim ettirebilirsiniz. Egzost sistemi konusuna gelince ... ses almak güzel ama bunun sonucu araç emisyon sınırlamalarının dışına çıkıyor, en azından benim bildiğim yöntemlerin hepsinde araç muayene'de (egzost pulu öncesi yapılan test) patlıyor. Bilmediğim ve çevreyi kirletmeyen + yakıt tüketimini arttırmayan bir veya bir kaç yöntem tabi ki olabilir. Şerit güzel fikir ... 3M'in çok kaliteli malzemeleri var. Eli hassas - işini seven birisi bulunursa şerit işine ben de ...nasıl desem? Boş değilim ...muhabbet konusuna gelince. Çayım, Kahvem var ... muhabbetim orta karar, beklerim.1 puan
-
Bence sonradan takma olayında böyle koltuğa takmalılar daha mantıklı durmakta.1 puan
-
Ahh Ah dünki sıkıntımdan sonra ders oldu haklısınız ama... artık bir dahaki bakıma ... yinede teşekkür ederim..1 puan
-
Focus 3 lerde aracınız tamamen stop etmiş durumdayken silecekleriniz manuel oynamaya izin verir ve yumuşakça aşağı ve yukarı oynatılabilir..Ancak aracınız çalışırken silecekleri kaldırıp silecek kollarını aşağı yukarı çevirmenize izin vermez... Focus 3 lerde araç elektrik donanımı park halindeyken en fazla 15 dakika açık kalır,sonra kendiliğinden kapatılır..Siz hala radyo dinleyeceğim diyorsanız 1 saattlik periyodlarda çalıştırırsınız sonra yeniden kapanır... Focus 3 lerde yan dikiz aynaları direksiyonu çevirdiğiniz tarafa 5 derecelik açıda açılır,kör nokta engellemesi için.... Focus 3 lerde bagaj kapağı kendiliğinden açılır... Klimanız digital olmasa bile tam otomatiktir,yani içerdeki ısıya göre şiddeti artar veya azalır... Herhangi bir nedenle kapı açma düğmesine basarsanız ama kapılardan birini hiç açmazssanız 40 saniye sonra kapılar otomatikman kilitlenir...1 puan
-
Mustafa Bey yeni aracınızı güzel günlerde kazasız cezasız güle güle kullanın. Tüyo deyince kullanıcı kılavuzunda olmayan pratik bilgilerin paylaşımını hedeflemekte yarar var. Aracınızı iyi tanımanız için öncelikle "Kullanıcı kılavuzunu" okumanızı öneririm. Bu ve benzeri onlarca ipucu bulacaksınız orada. Bilgisayardan da okuyabilirsiniz, buradan indirebilirsiniz: Hoşunuza gidebilecek ve bildiğim kadarı ile kullanım kılavuzunda olmayan bir özellik de yol bilgisayarının araç verilerine ulaşabilmek için kullanılması Şu konuda Focus Mk2 için ayrıntı var: Mk.3'de de prensip aynı, ancak basıp basılı tutacağınız düğme direksiyonda soldaki "OK" tuşu... Not: Dokunmatik sinyal Alman arabalarında yıllardır var, ve dört değil üç kez yanıp söner1 puan
This leaderboard is set to Istanbul/GMT+03:00
Focus Club Türkiye
Bu sitenin işleticisi, bu sitede yer alan bilgi, yazı ve makalelerin doğrudan veya dolaylı olarak kullanılmasından dolayı oluşacak zararlardan sorumlu tutulamaz. Kaynak gösterme kuralına uymak şartıyla, bu sitede yer alan yazı ve makalelerin belirli bir kısmına atıf yapılmasına, link verilmesine izin verilmektedir. Kaynak (canlı link) gösterilmeden yapılan alıntılara ise izin verilmemektedir. Sitemiz, hukuka, yasalara, telif haklarına ve kişilik haklarına saygılı olmayı amaç edinmiştir.