Liderlik Tablosu

Sistem şu şekilde çalışıyor ... (kabaca) diyelim ki Burhan üstadım sen bayisin, ben de Köln'de ki Ford EU lojistik sistemiyim.... hadi çalışmaya başlayalım. Ben - Burhan, canım ... bana Mart siparişlerini hazırlasana ... sana alokasyon mektubu yolladım (o mektupta ne sipariş edebileceğiniz ve alt kırılımları vs. yazar) Burhan - Taam, sen takıl ... ben bi ara sipariş yollarım. .....aradan zaman geçer. Burhan - Kaan ... şişşt Hacı! Ben - Buyur gülüm? Burhan - Yolladım siparişleri.. bi baksana. Ben - Taam, bakıyorum ... ımmm ...ımmm (bkn.bakma sesi) tamam, bu siparişleri kabul ediyorum (araçlar 41 statü ile sisteme eklenir, artık sipariş intranet üzerinde görünmektedir.) Burhan - Gelişmeleri bildirirsin di mi? Ben - Ayıpsın. ....aradan zaman geçer. Ben - Pedro Pedro - Aye? Ben - Burhan'ın arabasını yapmaya başla Pedro - !!!...Si El Jefe ...aradan zaman geçer. Pedro - Oi... Ben - Si Compadre? Perdo - Burhan'ın aracı yapmaya başladım. Ben - O.K, aynen devam et. (Araç 49 statü'ye yükselir) ...aradan zaman geçer. Pedro - Oi ... oi diyorum be!! Ben - Pardon bilader, Bayern'in maçını seyrediyordum da ... buyur Pedro kardeş? Pedro - Burhan'ın aracını bitirdim, sevkiyat parkına yolluyorum. Ben - Eyvallah (Araç 51 statü'ye yükselir) ...aradan bir gün falan geçer. Ben - Juan .. şu şase numaralı araç sana geldi mi? Juan - Bakiiiiiiiiiimmm... bakiiiiiiiiim (bkn.bakma sesi) evet gelmiş. Ben - Taam, onu gemiye ver. Türkiye'ye gitsin. Juan - Taam (Araç 55 statü'ye yükselir) ...aradan zaman geçer. Ben - Olaf Olaf - Ja? Ben - Nerdesin? Olaf - Kıç üstünden zoka attık, bişi çıkarsa akşam şnaps - balık yapıcaktık ... nooldu ki? Ben - Onu sormuyorum be... yola çıktınız mı? Olaf - Ah...evet. Fransa - İtalya - Yunanistan yapıp en son Gölcük'e gideceğiz. Ben - Taam, hayırlı seyirler o zaman Olaf - Eywallah (Araç 61 statü olur) ....aradan zaman geçer Ben - Mustafa... Mustafa - He canımın içi? Ben - Burhan'ın araç geldi mi? Mustafa - Geldi abi, şimdi TIR için hazırlıyoruz. Ben - Kolay gelsin o zaman (Araç 65 statü olur) ...aradan zaman geçer. Mustafa - Kaan? Ben - Efem? Mustafa - TIR ayarlandı, araç sevk'e hazır Ben - O.K BUrhan ile konuşayım o zaman (Araç 70 statü olur) ...aynı gün. Ben - Burhan... Burhan - Geldi mi bizim araçlar? Ben - Geldi ... keselim mi faturayı? Burhan - Kes abi. Ben - Taam ... hayırlı olsun. Burhan - Cümlemize. ...aynı akşam fatura kesilir, Araç statüsü 75 olur ... TIR gece yola çıkar. Seyfettin - Burhan abi. (Seyfettin Burhan'ın PDI görevlisidir.) Burhan - He gözüm? Seyfettin - TIR sabah karşı araba dökmüş ... şase numaraları burada. Ben PDI yapıyorum, siz teslimat zamanlarını söylersiniz. Burhan - Eywallah (Araç 85 statü'ye yükselmiştir...) Burhan alıcı ile görüşür, eksik evrak - kredi vs. işini çözer, trafik muamelesi başlar. ...takip eden günün akşamı Burhan - Sizi Seyfettin ile tanıştırayım, aracınızı anlatıp size teslim edecek, ben de yanınızda olacağım. Sorunuz olursa lütfen çekinmeyin,sorun... Alıcı - Taam ...Seyfettin aracı teslim eder, imzaları alır - aracı anlatırken Burhan bilgisayarına girip not düşer "Araç Teslim Edildi" Benim Köln'de ki bilgisayarımda not belirir. "Araç Statü Durumu 100 - Teslim Edildi) ...aradan zaman geçer. Ben - Burhan, canım ... bana Nisan siparişlerini hazırlasana ... sana alokasyon mektubu yolladım (o mektupta ne sipariş edebileceğiniz ve alt kırılımları vs. yazar) Burhan - Taam, sen takıl ... ben bi ara sipariş yollarım. not: Sorunuzun ikinci bölümüne cevap "Hayır" araç statü durumuna siz bilgisayarınızdan bakamazsınız ama satıcınızı arayıp olası statü güncellemelerini ondan öğrenebilirsiniz.

...kendi adıma konuşayım. Ben aracın yürürü, aktif - pasif güvenliğine bakarım. Gerisi olmasa da olur. ...Araba içinde yüzüyüyorum, hatta iki gündür Cadillac Escalade kullanıyorum (gırgırına) ama araba almaya sıra geldiğinde eşime gidip trend aldım (BMax) ... aradığım şeyler onda vardı. ABS - Yokuş Kalkış vs. kliması var mı? Var ... cd çaları var mı? Var .... metalik boya'ya bile gerek yok. Jant kapaklarını çalmasınlar diye aracı yürütmeden 4 tane CMS alü.alaşım taktım, bir de arka park sensörü ... bitti - gitti. ...ya sen ne yapıyorsun? derseniz ... ben genelde Focus3 trend'e biniyorum, trendX bile değil. Ya da Courier'e... aksesuar işi zevk işi ve bende de o zevk yok (öyle bir arayışım da yok hakçası) araba yol tutuyor mu? fren sistemi, güvenlik sistemi düzgün mü? radyo'su çalışıyor mu? açmak istersem sol kapı camı açılıp kapanıyor mu? gerisi teferruat. Tabi zevk meselesi bunlar, isterseniz minimalizm olarak adlandırın, isterseniz -bıkkınlık- deyin ... işin dibinde aracın yürür aksamı/mekaniği dışındaki şeyleri sallamıyorum. Bindiğim trend 2013 model, 50,000km'yi de aştı. Daha dün değiştirelim dediler ... pas geçtim. Belki yaz sonu dizel+otomatiğe geçerim (büyük ihtimal ile geçmem) ya da takasa falan gelecek bir Kuga1'e çökerim ama inanın aksesuar vs. arayışım sıfır.

şükrü abi, mca'yı aldığından beri takip ediyorum seni ve yorumlarını. ağır bir pişmanlık seziyorum sende. tabi ki senin bileceğin iş, ama satmayı ve marka değiştirmeyi düşünebilirsin belki. mesela ben akşam eve servisle geliyorum işten ve bazı günler 3 dk mesafeye spor salonuna gidiyorum. ama o mesafede arabayı kullanmak bile benim için o gün içindeki en güzel şey belkide. millet kokpit çok dar diyor mesela. ben çok seviyorum. bence dar değil, "sıkı". beni sarıyor o kokpit, sanki arabaya oturmuyorum da arabada bir parça eksik oraya kendimi monte ediyorum... gibi gibi (abartmış olabilirim ama ben gerçekten böyle hissediyorum) ama biliyorum, arabayla ilgili ufak bir tatsızlık olsa canımı sıkar. ufak bir iç aydınlatma sorunu yaşadık (gerçekten çok ufak) o gece resmen uykum kaçtı. sen en başından style ı almadım diye çok pişmansın üzerine arka arkaya ufak canını sıkan işlerde gelince resmen arabadan tiksinmişsin abi tabiki değiştirme, ama bırak takılmamaya çalış yahu, mis gibi araba şimdi seni rahatsız ediyor ama değiştirirsen o zaman kıymetini anlarsın gibi geliyor bana.

Yavrum hastalık olan göz yorgunluğu olmasın o [emoji1]

Adminler modlar koşun, Aydın abinin accountu hacklemişler. Bunu söyleyen Aydın abi olamaz.

Cevap = 00 ... zaten o -ana- statü'lerin arasında -alt- statüler de var. Gemi yüklü vaziyette limanı terk ettiğinde 61, atıyorum adriyatik'i geçerken 62 , yunanistan'ı iskele başomuzluğa aldımı 63 vs.vs. Araç bir şekilde nakliye vs. sırasında hasar alırsa (illa TIR gerekmez, ben gemi'de tavanına kavele düşmüş ya da park alanında dolu nedeni ile hasar görmüş araç'ta biliyorum) sistemden çekilir, hasarlı araç olarak ayrı bir havuza atılır ... işlemler "hasarlı" kapsamında sürdürülür. not: ona bakarsan bir de 0 ile 41 arası var ... yani tedarikçilere mal siparişi verme, sendika ve iş planlamacılar ile toplantı yaparak fabrikanın o ay üretebileceği adam/saat'i bulma, olası ek enerji ihtiyacını karşılama vs.vs.vs. ...işin o kısmı endüstri mühendisliğine girdiği için ben saymaya doğrudan 41'den başladım.

Arkadaşımın aracında da bu sorun uzun zamandır var. Defalarca servise gidildi. Bir defa komple şanzuman değişti. Defalarca keçe değişimi temizlik vs. yapıldı sorun düzelmedi. Son olarak titreme ölçümü yapıldı. Titremenin değerinin Ford standartları dahilinde olduğu söylendi. Belgeleri topladık. Dava açma hazırlığı içerisindeyiz. Bu konuda daha önce dava açmış olan arkadaşların konu ile ilgili bilgi paylaşması faydalı olacaktır.

Yakup, bu Sabri zaten sabahtan beri gözünü yormuş baka baka, yine de mavi görüyormuş. Dur elleme, gözünü kör etsin bakalım hala mavi görecek mi?

Ben; sarı ve beyazcıyım.

Allah göstermesin, arabanın değeri neyse onun üzerinden işliyor bu işler. Ben pert ettim Tit-X 'di o da. Değerini aldım. Sorun yok.

Kaansan Ne güzel güldüm, nasıl keyifli okudum, neredeyse şnaps balık tadında... Çok yaşa emi !

2014 11. ayında makyajsız kasayı tercih ettim yeni kasanın geleceğini aylar öncesinden bilmeme rağman hiç pişman değilim f3 önü daha güzel bana göre.

Sanayi Bakanlığı'nın onayladığı üzere düşey düzlemler için 300 - 350 mikron ve yatay düzlemlerde de 400 - 450 mikron boya "fabrikasyon boyasında üst sınır" olarak kabul ediliyor. Gene Sanayi Bakanlığı bu değerler içinde kalmak kaydı ve şartı ile fabrikanın (ihtiyaç görmesi halinde) ikinci kat boya atmasına da izin veriyor. Bu tamim gereği yasal sınırı aşmayan boya kalınlığı (akma / boya hatası vs. değil ... kalınlıktan bahsediyoruz) davaları red ediliyor, yargıtay'da aynı şekilde duruş sergiliyor. örnek isterseniz => http://www.kararara.com/forum/viewtopic.php?f=47&t=21411

Benzer bir durumu ben önceki focusta yaşadım. Benim araçta da her yer 250 civarı çıktı. Otokoça sorduk, 300 mikrona kadar normal demişlerdi. Aslında fabrika sonrası boya dünyanın her yerinde son fiyatı etkiliyor. Ama bizim ülkemizde, satarken boyasız olacak diye kaportayı çürüten adamlar da var sahiden.

Bence toplumdaki boya fobisinin ve bunun alış-verişe yansıyan takıntısal açılımlarının tedavi edilmesi lazım. Öyle müşteri ile muhattap dahi olmam. Şimdiye kadar sattığım tüm araçlarım da az çok boyalı idi.

Salonda kanepenin durduğu alan... (ne de olsa Mondeo'dan bahsediyoruz, uygun ifadeyle salon salamanje...

Focus 3 için tak çalıştır sistem bence riskli, far içersinde fazladan röle, hatta çok fazla ısınacak direnç gerekecek, ayrıca en son düşündüğüm de ekstra kablo olmadan tak çalıştır bir sistem kuramadım, kuranada denk gelmedim, bu saatten sonrada olacağını sanmam. ELMli yöntemde, X paket farı nasıl çalışıyorsa öyle çalışıyor ekstra bir riski yok yani.

Firma haklı, gereksiz telaş mevcut. (Piyasa telaşında haklıdır onu bilemem) Cahille uğraşılmaz, şu aralar bir tanesi ile uğraşıyorum hayattan bıktırdı!

Soru basit ne renk görüyorsunuz ?

Marka Model Donanım demek istemiştim ama diyememişim haklısın. Fiesta içinde var paket farkları. Ama focus için yok. Napalım oturup hesap kitap mı yapalım, renk fiyatı şukadar paket farkları şunlar diye. Fabrika çıkışı konulan malzemelere farklı muamele gösterirse sigorta şirketi, mahkeme burnundan getirir bence. Bu arada sadece 2012 Cmax için tit-x var başka hiçbir yılda yok, sen ona ne dicen? http://www.tsb.org.tr/kasko-deger-listesi.aspx?pageID=631Excell var orda indir filtrele bak Ekletmişsin, birşey mi kazandın/kaybettin bilemem. Benim görüşüm budur, yaşadığım budur. Varsa kasko poliçen oku aksini iddia eden bir şey var mı bak. Ben üşendim Kasko değer listesine konu olan mk3 ler, MCA larda keza aynı, opsiyon paket farkları yok.

Ne bekliyordun anlamadım ki ben Premium lüx segment değil neticede kendi sınıfındaki tüm araçlar aynı yani. Ancak şunu söyleyebilirim Mondeo'nun arka değilde ön tarafta hiç bir tıkırtı çıtırcı hiç bir şey duymazsın o konuda iyidir, iyiydi yenisi de öyledir, benim araç 100bin km. de daha hiç tarafında ses yok.

Saygı duyarım hocam

Omo ile yıkamamışlar...

tv de bende morumsu siyah gördüm şimdi bakır beyaz görüyorum.

Evet arkadaşlar kesinlikle arabadan pişman değilim .Donanımdan alırken çok acele ettim .Daha araba Türkiyeye girer girmez ilk alanlardanım.Arabanın fiatı pazar günü açıklandı ben pazartesi aldım .Daha test aracını görmeden Bu arada test aracı öbürsügün gelmiş ben bayiie birgün sonra gene gittim bana arabanın geldiğini bile söylemediler çıkarken tesadüf gördüm.Fiyattada hiç indirim yapmadılar bende güvendim . Burada uzun uzadıya tekrar anlatmayacağım.Burası insanları bilinçlendirme yeri ben kimseyi arabadan soğutmaya da çalışmıyorum.sadece araba alacak arkadaşlara kendi yaşadıklarımı ve pişmanlık duyduğum konuları anlatmaya çalışıyorum. bu from sitesi çok güzel birşey ben arabamı almadan önce buraya hiç bakmamıştım. buradan focuslara sonrada takılan araba kolçaklarının pek randıman vermediğini öğrendim.bunu daha önce okumuş olsaydım arabamı alırken bunu bile göz önünde bulundurabilirdim. Arabaya kesinlikle birşey demiyorum bu fiatlara Türkiyede alına bilecek en güzel araba .Bence Türkiyedeki 60 tl lik arabaların coğundan daha güzel 50 tl lik focus.

Tanışmak için tanışma bölümüne bekler, sorularınızın yanıtlarını forumda gezerek alabilirsiniz. Buraya üye olan zaman ayıran herkes yardım amaçlı olmalı zaten, teşekkürler.

Yahu ben mi alıştım yoksa büyük olduğu konusunda mübalağa mı yapılıyor? Cevabı yine ben vereyim iyisi; abartı ve ön yargıyla yaklaşım var.Rahatlık, performans, tüketim ve geniş hacim bir aile otomobilinde aranan özelliklerden değil midir? Ben bu kombinasyonları bu arabada buldum diyebilirim. Yenilenen kasa gerçekten dinamik ve şık görünüyor. Audi'ye benzetilmesi gayet normal VAG ürünü çünkü...Hocam paylaşım için çok teşekkürler

Beyaz-Altın

Toplam puanda Michelin önde orda yanıltma yapmalım bu bahsettiğim konforda dalında en iyi puan alanlar.

I-Ih

Esmer bir hatun düşünün ona alıştınız Saçları da siyah, bir gün pat diye boyattı ve çok güzel sapsarı oldu ama size öyle iğrelti gelirki alışamazsınız. Alışkanlık değişmesi için zaman lazım. Bende makyajlı varken normaline bakmazdım. Focus 2 de de böyleydi yenisi geldiği gibi görmeden aldık. Bazı makyajlar olmasa ne yapacağız Kaldıki bu makyaj tiple sınırlı değil.

Ben eski f3 ün önünü hiç beğenmezdim kaputu çok düzdü tamponları çok eyreti duruyordu .bu yeni makyajlı focuslarda bunları düzeltmeye çalışmışlar . Düzelteyim derkende yüzlerine gözlerine bulaştırmışlar fiestenı ön ızgaraları gibi yapmaya çalışmışlar ama onunla alakası yok çok çirkin duruyor .Eski kasalar sadece görüntü olarak bundan daha iyi duruyor bende artık bunu iyice fark ediyorum . Yanyana olsalar eski kasayı tercih edecek halim yok ama eski kasası daha havalı duruyor bencede.

Ankara tan oto.

Öncesi ve Sonrası arasinda negatif fark olmus. Keyfini cikart. Iyi olmuştur tabi. Benim merak ettigim hani farkli farkli yazilimlar yapılabiliyor mu? Iste daha yuksek tork, daha az tuketim, alt devir canlanmasi, ust devir gucunun arttirilmasi ya da hepsinden bir miktar ya da bazi ozelliklerden ortayq karisik yapabiliyorlarmidir diye merqk ediyorum dogrusu.

Ben seni hep orjinalci bildim abi. Değiştirdiğin şeylerde OEM, motora gireceğin akılımın ucundan geçmedi ve hatta daha önce sende yaptırmam diyordun. Okumuştum yazdığın bir postu Şimdi ne değişti? Özgürlüklerin verdiği bir rahatlık mı var yoksa bu kararın değişiminde? Ahada buyur Aydın Baran efenim? üşenmedim aradım buldum bak.

Ancak bu kadar guzel anlatilabilirdi.. Ötesi yok... [emoji106] [emoji106]

Bu paylaşımlardan sonra artık geriye kalan, almayı planladığız araç (lar) ile bir test sürüşü yapmak ve içinize hangisi daha çok siniyorsa ona sahip olmak.. Şimdiden hayırlı olsun ....

Gerek çeliğin galvanizasyon yöntemlerindeki değişimler ve gerekse boya tekniğindeki gelişmeler farklılıklara neden olabiliyor. Boya kalınlığı ölçüm cihazları manyetik indüksiyon yöntemiyle çalıştığından çeliğin üzerimdeki galvanizasyon sürecinde tatbik edilen çinko tabakasını standart bir değer olarak kabul ederek boya kalınlığını hesaplayarak bildiriyor. Ancak değişik kaporta parçaları değişik çinko kalınlıklarına sahip olabiliyor ve bu ölçümlerin standart çıkmasını engelliyor. Ayrıca son yıllarda boyaların dayanıklılığı (primer, ana kat ve vernik) arttığı için söz gelimi bir 10-15 yıl öncesine göre daha ince katmanlar kullanılabiliyor. Hoş bunda üreticinin tasarruf tedbirlerinin payı da çoktur eminim. Sonuçta Özer Beyin de bahsettiği gibi değişik galvanizasyon özelliklerinde saçlarla değişik alanlarda boyanan parçaları bir araya getirdiğin zaman 90-150 mikron arasında değişen boya kalınlıkları standart kabul edilmeli günümüzde. Ancak kalite kontrolu sürecinde boyanan parça beğenilmez ise yeniden boyanabiliyor, bu tüm arabadan ana parçanın bir kısmına kadar değişik boyutlarda olabiliyor. Bu da 250-300 mikronluk boya kalınlıklarının bir izahı. Tabii aracın nakil sürecinde ufak tefek kozmetik kazalara uğraması satış öncesi bayi tarafından boyanması da olasılıklardan biri. Mesela hanımın eski aracı Fusion tüm kaporta 300 mikron civarında çıktı, içi dışı. Galericiler araç komple boyalı diye hiç yanaşmadılar ama Otokoç iyi bir fiyattan takasa aldı da sinir harbinden kurtuldum. Boya konusunu hastalıklı bir takıntı haline getirmiş alıcılardan uzak durmak dışında yapacak bir şey yok, isteseniz de boyasız araç alamıyorsunuz. Hırsızların cirit attığı bir ortamda özgüven eksikiğinin sahtekarlık korkusu altında ezilmesi durumunda ben yürü başka kapıya diyor ve devam ediyorum. Arkadaşın durumuna gelince 500 mikron fazla uçmuş bir değer, neyse ki aracında en fazla 250 çıkmış. Bence üreticiden olabildiğince inandırıcı resmi bir belge alsın ve ruhsatın yanına koysun. Buna inanmayan alıcılardan da uzak dursun. Mahkemeye de gitse bilirkişinin vereceği raporun sonradan boyanmıştır şeklinde olma olasılığı düşük,diyelim ki öyle oldu kullanıcı tarafından boyanmadığı ne malum der üretici ve çıkar işin içinden...

Ben aracı satın almadan önce kontrolleri yaparken boya kalınlıklarını da ölçmüştüm. (Focus mk3) Araçlar parça parça boyanıyor. Aynı şekilde parça parça astara daldırılıyor. Sonuçta yaptığımız ölçüm metalin üzerindeki tüm maddelerin kalınlığı. Bu nedenle menteşe ile bağlı parçaları ayrı geriye kalan ana gövdeyi ayrı değerlendirmek gerekiyor. Ana gövdede düz yerler 100-110micrometre arası köşe kıvrımları 120 civarında. Kaput, kapılar 100-120 arasında birbirinden farklı olabiliyor. Bu değerlerin beyaz-opak için olduğunu belirteyim. Koyu renklerde ve/veya metalik boyalarda farklılık olduğunu (daha kalın) duydum. Üretim/montaj tekniklerindeki farklılıklar bu değerleri de değiştiriyor olabilir.

Şükrü Bey o kadar abartmayın bagaj kapağı çaksan da içe göçmez ayrıca eski konuları araştırabilirsin doğana çarpmıştım ışıklarda benim arabama hiç bir şey olmamıştı ve doğanın bagajı 15 cm içeri göçmüştü sanayideki arkadaşlarım özellikle kaportacılar kaportaya kusur bulmuyorlar aksine çok iyi diyorlar ve sanayi esnafının giderek daha fazla bu arabayı tercih etmesi güvendiklerinden ötürüdür diye düşünüyorum. Soruya gelelim; 1. Ben üstün yol tutuş ve dinamik sürüş özellikleri için aldım bir daha alırım. 2. Memnun kalmadığım bir tarafı yok benim için %95 tek başıma kullanıyorum sıkıntım yok çok mutluyuz beraber. 3. Her geçen gün daha çok seviyorum 5. İkinci el avantajı, 308'e göre daha sorunsuz oluşu (308 deneyimim yok genel görüş bu) subjektif olarak da tasarımı göz önüne alındığında bence değiştirilmeli. Hayırlısı olsun.

Belirtildiği üzere yanlış olurdu, savrulmayı engelleme yöntemi yavaşlatma/frenleme, sonuçta savrulmadan ama daha yavaş çıkarsınız. ESP olmadığında ise kontrollu savrulmayı becerebilirseniz virajı daha hızlı dönersiniz.

Esp siz araçla misal olarak 100 le girdiğiniz bir virajda araba savrulacakken esp ile aynı virajdan 110 ile savrulmadan çıkabilirsiniz. Ama kimse size şu hızda savurur diyemez. O yüzden bu tür sistemlere çok güvenmemek lazım. Bu sistemler önlem amaçlı. Misal olarak emniyet kemeri takan çoğu insan kazalardan sağ kurtulur ancak emniyet kemeri takıp ölen insanlar da mevcut. Bunun gibi...

İyi olmuş Cem'im, kayık kadar ama virajda yatma eğilimi göstermiyor ... süspansiyonu iyi akord edilmiş (eskisi de iyiydi gerçi...) tam kıvamında. Şey gibi sert - sağlam ama rahatsız etmiyor, direksiyon elk.destekli ama yol hissi kaybolmamış, şanzıman sağır değil ... zamanında tepki veriyor. ben olsam sunroof'lu araç almazdım, tavan içeriden resmen iki parmak alçalmış ... direksiyon yükseklik ayarını dir.kolonunun epey bir aşağısına koymuşlar, yerini beğenmedim, elektrikli park frenine uyuz oldum (malum) ama bunun mondiş ile alakası yok, marka gözetmeden ben tüm elk.park frenlerinden nefret ediyorum ...izolasyon iyi, dış sesler hala var ama olması gerektiği seviyede. yola basış hissi iyi ... resmen yapışıyor kuZu. kullanımı rahat, yormuyor. keşkelerin var mı kaan? ...dersen. ben olsam sunroof yerine elk.koltuğa para verirdim. kendi adıma manuel almazdım. fazla km yapmıyorum + motor/şanzıman uyumu tatmin edici seviyede. standart tit.otomatik + elk.koltuk + led far ... benim ideal kombinasyonum bu (zaten bir ton şey zaten araç üzerinde geliyor) ...şerit takip, yakınlık algılama vs'ye para harcamam (tekno paket) ... tabi bu benim tercihim. ...haa ... bir de LB alırdım, NB değil. Ufak bir not. NB'de Sunroof var. LB'te Cam Tavan SW'de Ön kısmı (sürücü) açılabilir cam tavan ...bir not daha. Yeni Mondeo Ford.EU'nun seri üretimde hafif alaşım'a geçtiği ilk araç. Bagaj kapakları ve arka kısımda bazı bölmeler Magnezyum + Alüminyum alaşımından yapılmış. Hatta Ford ilk servis bültenini yayınladı (Magnezyum + Alü. alaşım hakkında)

Orası Man Adası, İngiltere ile İrlanda arasında ve yarı bağımsız bir toprak parçası. Kendi parlemento'su var ve pek çok kararı halk oylaması ile alıyorlar. ... AB'ye "katılmama" kararını bu şekilde almışlardı ... konumuz ile alakası nedir derseniz? ... hemen "alaka" olayına bakalım. Man Adası parlementosu kafa patlatıyor ... diyorlar ki "Ulen ne yapsak da ölü sezon'da turizm geliri elde etsek?" sonra bir sivri zeka çıkıyor ve diyor ki "Dear Hacı's ... No Speed Limit .. desek var ya ortam yı-kı-lır!!" ... fikir fena gelmiyor, tartışıyorlar ... sonra da halk oylamasına sunuyorlar. Sonuç? ... haber duyulunca "gazlama" meraklıları arabalarını feribot'a yükleyip ada'ya getiriyor ve başlıyorlar şanslarını zorlamaya. Kısa süre sonra ingiliz sigorta şirketleri Man Adası'nı kapsam dışı bırakıyor ama millet gene de gelip gazlıyor. Avrupa ve Amerika'dan klüpler (Ferrari Klübü, Posche Klübü...) toplu gezi düzenliyor, Man Adası Travma Merkezlerinin sayısını arttırıyor, İngiliz Sağlık sistemi Man adasında kaza geçirip ölen kişilerin organlarını hasat etmek ve onları bir sonraki kullanıcıya taşımak için adaya organ nakil merkezi ve helikopter servisi koyuyor. Ada yerlileri "no speed limit" tarihlerinde gazcıların kullanacağı rotalara çıkmamaya özen gösteriyor, o tarih aralığında yol -gazcı- takımına terk ediliyor (itfaiye ve ambulans artanları toplamak için yol kenarı ceplerinde bekliyor ... o ayrı) ... Man adası gelip gazlayan ve bir şekilde ölmeyen off season tatilcilerinden para kazanıyor, ölenlerin naaşlarını da kargo ile memleketlerine yollayıp ailelerinden ücret alıyorlar, hatta işi ada'ya aracını getiren turistlerden -feragatname- alma ve araçlardan çevre kirletme ve gürültü vergisi tahsil etme noktasına kadar taşıyorlar (60 ingiliz pound'u idi ... arttıysa bilmem) ...iyi iş değil mi?

İletiler bir yere topladı, Cem abi izninle biraz foto ve bilgi ekledim. Hayırlı olsun

Sevenlerine gelsin

Herşeyi olan bir araba almakmı yoksa ihtiyacın olan kadarının olduğu arabayı almak mı? İşte bütün mesele bu. Saygılar efenim.

Şükrü Bey iki türlü yaklaşım vardır, birincisi elindekinin kıymetini bilmek ve onunla mutlu olmak, ikincisi elde edemediğin için hayıflanmak. Hangi yolu seçeceğiniz size kalmış, ama ilkinin daha keyifli ve sağlıklı olduğunu söyleyebilir, hatta daha da ileriye gidip "nankörlük yapmayın" bile diyebilirim samimiyetinize güvenerek. Otoyolda sessiz sessiz akarken, ya da virajlı bir yolda bir kelebek kıvraklığıyla yol alırken aracınızın donanımının hiç önemi kalmaz. Ben Titanium donanım kullanıyorum, açıkcası kendinden kararan ayna dışında hepsinden kolaylıkla vaz geçebilirim. Son söz: Aslında ortada bir durum vardır, insan onu sorun yapar. Şimdi Allah bilir Kaan da uğrar yazar: bknz. keşkelerle yaşanmaz.

Bende bu ara çevremdekilerin sürekli LPG ile yaptıkları km leri anlatınca önce aracımızı dizel başka bir araçla takas etmeyi düşündüm (forumda konu açmıştım 2013 model focus ile ) sonra LPG düşünmeye başladım yıllık en fazla 10 bin km yaparım (genelde 7-8 bin) şimdi siz 15 bin km demişsiniz bu durumda en mantıklısı benzin ile sürüşe devam gibi görünüyor.