Liderlik Tablosu

Vites düşürecek vaktin varsa zaten panik frenden bahsetmiyoruz demektir. O kadar hızlı frenlemede kompresyondan faydalanacağın vitesi seçmeyi bile beceremezsin, ayrıca düşük sürtünmeli güncel motorlardaki sürtünmenin yavaşlatıcı etkisi devede kulak. O süreçte hedefe ve direksiyona kilitleneceksin, vitesle uğraşma lüksün olmaz. Burada sert frenden değil panik frenden bahsediyoruz. Denemesi serbest, ne yazdığımı çok iyi biliyorum.

Olayın fizik kökenlerine girecek olursak aklım erdiğince yazayım, arabanın durması aslında kinetik enerjinin farklı ve zararsız bir enerjiye dönüştürülmesi sürecidir. Burada da genellikle kinetik enerji ısıya dönüşür. Nerede? Dönen frenlenmiş tekerlekte disk ile balata arasında, kilitlenmiş frenlenmiş tekerlekte ise yüzey ile lastik arasında. Hangisinin devrede olacağını sürtünme direnci belirler, onun da iki çeşidi var statik ve dinamik. Statik kayan lastikteki dinamik ise dönen diski frenleyen balatadaki. Dinamik sürtünme direnci ile enerji soğurması daha başarılı ve ideal şartlarda lastiklerin %10-30 düzeyinde bir kayma eğiliminde olduğunda durma en hızlı gerçekleşiyor. Özetle lastiklerin kilitlenmesinin engellenmesi lazım ve ABS tam bunu yapıyor. Sensörler tekerlek dönme hızına bakıyor ve diğerlerinden daha yavaş bir tekerlek farkettiğinde hidrolik süpablar yardımı ile o tekerlekteki fren gücünü azaltarak patinaja düşmeyi ve ideal kayma oranında kalmasını sağlamaya çalışıyor. Buraya kadar herşey çok mantıklı ancak gözardı edilen şey fren gücü azaltıldığında aracın yavaşlaması/kinetik enerji soğurması anlık da olsa sekteye uğruyor, bunu zaten ABS sesleri ve yavaşlamadaki fark ile hissediyoruz. Haliyle belli şartlarda bu fren mesafesinde uzamaya neden olabiliyor. Tabii sürece katılan bileşenlerin durumu, lastik hava basıncı, diş yapısı, kauçuğun esnekliği, yol yüzeyi özellikleri, su, kar, buz bulunması, disk-balataların durumu vb. süreci etkiliyor. Özellikle 2000'lerden önce ABD ve Norveç'te yapılan araştırmalarda ABS'li araçların daha çok kazaya karıştığı, sürücülerinin arabalarını daha hızlı kullandıkları, kuru yolda takla oranının daha yüksek olduğu gösterilmiş. Yine kaynaklarda aynı koşullarda ABS'li ve ABS'siz fren mesafelerini ölçen nesnel çalışmalara rastlamak kolay değil. Başa dönersek: ABS fren mesafesini kısaltır sorusu yeterli ve hatta belki de doğru soru değil? Çünkü ABS güvenli frenlemeyi sağlıyor, aracın yönlendirilebilirliğinin korunmasını sağlıyor, panik frende engele karşı kilitlenmiş tekerleklerle giderken kaçımız ayağını frenden çekip arabayı yönlendirmeyi becerebilir? ABS böyle bir beceri olmadan durumdan kurtulmanızı sağlıyor. Özellikle tekerlekler farklı özellikli yüzey üzerindeyse (mesela biri asfalt biri çakıl) sert frenlemede etrafınızda dönmenizi ya da yoldan çıkmanızı engelliyor, viraj içi frenlemelerde dengelemeyi sağlıyor. Yani fren mesafesi fren başarısı için tek kriter değil ve hepsi alt alta yazıldığında tedbirli kullanmadan sonra en önemli güvenlik unsurlarından biri olarak karşımıza çıkıyor ABS.

Cevap verilmiş, ben de onaylayıcı mesaj atayım. ABS fren mesafesini kısaltmak için değil, dengeli, kontrollu ve aracı yönlendirme yeteneğini engellemeyen bir frenleme sunmak üzere kullanılmaktadır. Çoğunlukla durma sürecinde ABS varlığında fren mesafesi uzar. Ayrıca 70 km/h düşük bir hız da değil. Saniyede 20 m yol alıyorsunuz, frene farkettikten bir saniye sonra bassanız yolun üçteikisi geçmiş olur zaten.

Aracınız Focus 3 ABS sistemi mükemmel olan bir araba. Hatta şöyle diyim fren yaptığınızda insanı ne oluyor bu arabaya yahu denilecek sesler çıkartan sağlam bir fren sistemi var. Ben şahsen çıkan takır tukur seslerden korkmuştum bir sorun mu var diye. Abs sizin de bildiğiniz gibi lastiğin kilitlenmesini önleyerek kızaklamayı ortadan kaldırıyor. Yani absiz araçta fren yapınca yüksek hızlarda araç asfaltta kaymaya başlar. Ki fren mesafesi artıyor bu durumda. Absli araçlarda freni pompalayarak uyguladığı için fren mesafesi azalıyor hatta manevrada yapabildiğiniz için size sağa sola kaçma imkanı tanıyor. 70km/h ile giderken frene asıldıysanız ve 30 metrede (Belki o an mesafeyi tam algılayamamış da olabilirsiniz belki 30 metreden kısaydı) duramadıysa değişen faktörler de göze alınarak (misal; mevsim ve yol şartları (erimekte olan buz, yumuşak kar, çamur, gevşek kum, mıcırlı yol. bozuk ve dalgalı yol bu tip yollarda frenleme mesafesi artar) lastiklerin durumu) Eğer koşullar bunlar dahilinde değilse bu durum da ben de arkadaşlara katılıyorum servise danışsanız iyi olur.

Volkan Bey yukarıda cevabını vermiştim zaten, farklı şekillerde sorarsanız da cevabım değişmez 1. Güncel teknolojide motorlarda verimli çalışma adına sürtünme çok düşürüldü, eskisi gibi engelleyici güçleri yok 2. Panik frenleme yavaşlamak için değil çarpmamak için yapılır, herşey bitmeden önceki son andır, çok vaktiniz de olmaz, araç hızla yavaşlarken kompresyonundan faydalanmak istediğiniz motor kısa bir sonra engellemeden itmeye geçer, ayrıca vites düşürecek vaktiniz olsa ve buna beceriniz yetse bile o hızda hangi vitesin doğru olduğunu nereden bileceksiniz? Babanıza ve tecrübesine saygım sonsuz, ancak söyledikleri belki 60'lı yıllardan kalma otomobiller ve bilhassa ağır vasıtalar için geçerli olabilir, ama bugün bunun doğru uygulama olmadığını yazmak zorundayım.

Konunun özü: ABS dayanıklıdır, güvenlidir.

Kısacası........ Düz frenle aracın kontrolünü kaybedip kaderimle baş başa kalmak ve olayları şansa bırakmaktansa ABS ile biraz daha uzun mesafeli ama güvenli duruş yapabilirim. İlk deneyimimi belasız atlattım... ÖĞRENDİM... Engin bilgileriniz için teşekkürler.

Bende çaresizce dururken herifin teki tam geldi kafadan bana çarptı frenleyerek geliyordu. O arabada abs olsaydı bana çarpmazdı. Bilirim o geçen saniyeleri hala gözümün önünde

Arkadaşlar,Focus 3 Titanyum X Sunrooflu ve Otomatik Parklı Şeker Kırmızı otomobilimde Focus 3 e yakışmayan,yada kanaatimce eksik gördüğüm şeyleri yazıyorum .... EKSİKLİKLER : 1- Anahtarsız giriş olmaması 2-Alarm olmaması 3-Gösterge ekranı ile Müzik sistemi ekranlarının düşük çözünülürlüklü ve küçük olması 4-Arka kapıların üstünde tweeter olmaması 5-Soğutuculu Torpido olmaması 6-Arka koltuk havalandırma ızgaralarının bulunmaması 7-ön konsolda yeterli eşya koyma gözünün olmaması 8-Küçük stepnenin olmaması (2012 Ekiminden itibaren var artık) 9-Start-Stop olmaması(Dizellerde) 10-ESP nin devre dışı bırakılamaması 11-17 inç jant olmaması 12- Sedefli Beyaz renk olmaması,renk seçeneklerinin az olması 13-Ultraviole ön Cam olmaması 14- Avrupadaki özelliklerin bazılarının hala satışta olmaması 15- İçerden açılamayan bagaj kapağı 16-Amortisörlü Kaput yok 17-Arka bagaj kapağında içerde el tutma yeri yok (Sedan'da yok) 18-Sony Müzik sistemi 19-Sadece önlerde ambians ışıklandırması olması 20-Ambians ışıklarının gösterge ışıkları ve müzik siteminin ışıklarının rengini değiştirememesi 21-Torpidonun kilitsiz olması 22-Benzin deposu kapağının kilitsiz olması 23-Lastik Basınç uyarı sisteminin olmaması 24-Bagaj aydınlatması hala çok zayıf HATALAR 1- ön konsol kenarlarının çıkıntılı olması nedeniyle bolca diz çarpması yaşanıyor,dizlerde morartılar oluşuyor 2-USB girişi torpidoda ve çok kötü konumlandırılmış,flash belleği takmak eziyet 3-Torpido çok küçük,kullanışssız ve kapağını açmak,özellikle ön yolcu koltuğunda biri varsa imkansız... 4-Bluetoothtan telfonunuzun isim rehberini alıyor ama isimleri önce soyad,sonra ad olarak tanıyor,bunu ad-soyad yapamıyorsunuz,araycağınız kişinin soyadını bilmezseniz bayağı uğraştırıyor birini bulmak rehberden 5-Ses kumandaları ve yol bilgisayarı kumandaları direksiyonda olmamış,direksiyonu çevirdiğinizde kullanılamaz hale geliyorlar,eskisi gibi direksiyondan bağımsız ve sabit olmalıydı 6-ön koltuk kafalıkları çık kaba ve öne eğimli,başınızın arkasından sizi öne doğru ittiriyor,ayrıva tam olarak oturmuyor,eğimli çubukları nedeniyle 7-ön konsol o kadar uzunki ön camları silemiyorsunuz içeriden 8-Ses sisteminde mute yok 9-Bluetoothla bağlandınız diyelim,ama özel konuşmak istiyorsunuz,otomobilin teybini bir kapatyosunuz telefonda kapanıyor,arayanın yada aradığınız kişinin suratına çat diye kapatıyosunuz telefonu 10-USB den müzik klasörlerini seçerek karışık dinleyemiyorsunuz,ya tüm usb deki müzikleri karışık çalıyor yada sadece bir dosyayı karışık çalıyor,bunu anlatmak biraz zor ama olmamış işte... 11-Sunroof biraz daha geniş olsaymış keşke... 12-Kornayı çalmak çok zor,çalmak için bayağı güç harcıyorsunuz..., 13-Radyodan kanalları direksiyondan istasyon atlatarak bulmak eziyet,konsoldan bulmak daha kolay... 14-Orta ekrandan müzik çalar menülerini kullanmak çok sıkıntılı ve çok dip yaptırıyor,çok alta inip geri dönmeler var... Başka aklıma gelen şeyler olursa ekleyeceğim..Şimdilik bu kadar....

Sercan arkadaşımızın aracı. Sistem detaylarını ondan bekliyorum ilk mesaja yani buraya ekleyeceğim. Video'sunu bugün çektik. Kumandalı Sistem tek tuş ile açılıp kapanıyor. Buyrun farkı dinleyin.

İster ABS olsun, ister olmasın eğer aracı durdurmaksa amaç sadece debriyaj ve frene olan kuvvetle basmak gerekir. Ben motorun kompresyonundan da faydalanayım düşüncesi olursa çarparsınız. Focus 3 TDCİ de 50 km ye geldiğimizde 4. vitese çıkıyoruz. 50 KM ile 4. vitesle giderken panik fren yaptığımızı düşünürsek nasıl vites küçülteceğiz. 50 km de durum böyleyse 100 de de böyle olur. Yaklaşık 40 m. gibi bir mesafede duracağız. Bu zaman olarak sanıyorum 10 saniye kadar sürer. 10 saniye gibi bir sürede 5 tane vites değiştirmemiz lazım. Olayı gözünüzde bir canlandırın. Panik fren halindesiniz. Her 2 saniyede bir debriyaja bas, vitesi küçült, debrıyajı bırak ve freni hiç bırakma. Burada debriyaja bas, vitesi küçült ve debriyajı bırak zamanını 1 saniye olarak alırsak bizim her iki saniyede bir saniyemiz yani toplamda 5 saniyemiz boşa geçmiş olacak. Bunu yapmak yerine direk sadece debriyaj ve frene bassak ve önümüzdeki engelden kurtulmanın çaresini düşünsek. Yani yapabileceğimiz manevralara odaklansan daha iyi olmaz mı? Ya da daha kısa izah edecek olursak saniyelerin değil, saliselerin önemli olduğu F1 yarışlarını izlemek lazım. Mesela bu http://www.youtube.com/watch?v=X_P0MY0l2VQ Viraja girerken direk frene basıyor. 317 km gibi bir hızdan 180 civarına indiğinde vitesleri tek tek küçültüyor. Buradaki vites küçültme virajın içerisi ve çıkışında gücü tam basabilmek için bir ön hazırlık diyebilirim. (Cem hocam daha iyi bilir ama)

Ben 1-2 gün daha bekler jb yaparım Denetim Merkezi'ni zenginleştirmek için

"Concept" kavramını Türkçe'ye çevirmedim. Hayal gücüyle teknolojinin birleştiği bir tutam da gösteriş ve reklamın karıştığı geleceği simgeleyen tasarım otomobillerden bahsediyoruz. Her uluslararası fuarda ses getiren bir - iki tane olur, çoğunlukla da hayranlıkla izlenirler ve üreticinin gelecekteki tasarımlarına değişik ölçülerde yön verirler ama asla caddelerde görünmezler. Mesela Ford Evos'u çoğunuz hatırlıyorsunuzdur. Güncel modellerde bu tasarımdan öğeler bulmak mümkün. Tabii ilk çıktıklarında bu araçlar çok dikkat ve ilgi çekse de zamanın çarkları arasında ezilince etki değişiyor, dudak bükmeden gülmeye değişik tepkilere varabiliyor. Gelin birlikte bakalım.... 1938 Phantom Corsair Ketçap milyarderi Rusty Heinz'ın seri imalat yapmaya niyetli olduğu ama kalğ krizi nedeniyle ömrünün yetmediği (insanın iyi ki diyesi geliyor) tuhaf otomobil. 1939 Buick Y-Job 1951 Buick LeSabre 1953 Alfa Romeo BAT 1955 Ford Lincoln Futura 1956 Oldsmobile Golden Rocket 1957 Ford X2000 (Tasarımcısı ne içmişti acaba, hoş o dönemde uçaklara benzetmek pek bir modaymış) 1959 Cadillac Cyclone 1958 Ford Nucleon (kendi mini reaktörü olan ilk atom otomobil) 1961 Ford Gyron (2 tekerlekli ama devrilmiyor) 1962 Fotrd Mustang I (neyseki sadece isim seri üretime taşınmış) 1962 Ford Allegro (Mustang'in ilk somut taslağı sayılabilir) ve Mustang'in son taslağı 1966 Ford Mustang Mach I Biraz da Avrupa 1962 Citroen C60 1970 Ferrari 512S Modulo 1972 BMW Turbo 1973 NSU Trapeze (NSU sonradan Audi oldu) 1979 Volvo Tundra 1987 Oldsmobile Aerotech (4 silindirli 2L motor ile 432 km/h son hız, hem de o yıllarda, Amerik'yı küçümsememek lazım) 1988 Buick Wildcat 1988 Renaul Megane Concept (Yaaaa...) 1991 Renault Scenic 1989 Peugeot Oxia 1991 Mercedes C112 2006 Alfa Romeo Diva 1991 Audi Avus Quattro 1997 VW W12 2000 Audi Rosemeyer 1999 Bentley Hunaudières 1995 BMW Just 4/2 1995 BMW Z18 2006 BMW Mille Miglia 30'lu yılların yarış otomobili anısına) 1999 Bugatti EB218 Aynı yıldan Bugatti Chiron (Veyron'u görenler?) 2003 Cadillac Sixteen (Niye 16 ismi, çünkü 16,3L 1000PS V16 motoru var, yanlış okumadınız, Amerika bu, kovboylara uygun Maybach diyelim) 1995 Chrysler Atlantic 2008 Citroen GT 1992 Ford Mustang Mach III 1996 Ford Indigo 1995 Ford GT 90 (Efsanevi GT 40'ın takipçisi olacaktı, V12 720 PS ve 378 km/h son hız, olmadı) 2006 KIA Sidewinder 2002 Lexus 2054 (Spielberg Minority Report filmini çevirirken Lexus firmasından geleceğin arabası nasıl olacak diye sorunca ortaya çıkan tasarım, otomatik sürücü var ve yemek siparişleri verebiliyor) 2006 Mazda Nagare 2007 Mazda Taiki 2005 Peugeot Moovie 2004 Toyota Alessandro Volta 2007 Toyota FT-HS 2011 VW Bulli Microbus

Sponsorlarımız ve anlaşmalı işyerleri başlıkları altında yazılan firmalar haricinde kimse ile görüşmemiz yoktur.

Ne gerek var ki böyle birşeyde vites düşürmeye anlamadım ben. Ben normalde de öyle tek tek vitesi düşürerek yavaşlamam asrın gereksiz hareketi bana göre.

Aklınızda bulunsun sakın panik frende vites küçültmekle falan uğraşmayın, fren + debriyaj ve mümkünse direksiyon kontrolü, o kadar.

Bu Tanrı'nın bir işareti olmasın sakın?? Ters rüzgar, efendi gitmeye programlanmış ECU, sağır motor, hepsi olabilir. Kullanacağınız bir hız değil zaten, ister çıksın ister çıkmasın. Bence ivmelenme daha kritik ve atmosferik benzinli 3500 dd'dan sonra biraz kendine geliyor, 5500'e kadar devam ediyor.

Toplam 5 hakkınız var. İstenirse aynı parmak farklı açılardan 2-3 kez tanıtılabilir. Hata payı azalıyor.

evet kosar petrol. .valla ordaki opet in yakıtı berbatti ben birdefa aldım araba resmen bayilmisti..Yakıtta sorun yoksa garantiden degistirirler o zaman

Aracı aldığımda söylendi bana enjektör arızası yakıtla ilgili bir sorun olduğunda araç anahtarını opet kartı veriyorsun yakıt sistemi ile ilgili ne olursa garantiden hallediyoruz denildi.Opet kullanmayı sevmiyorum bende işte ne olur ne olmaz diye koç sağ olsun opetci olduk.İnşallah sıkıntını karşılarlar

Kızıltepe de Soil vardi Urfa yolu çıkışında YIBO'nun yanindaki ben ordan alıyordum mazotu orasi digerlerine nazaran yine iyiydi , müşterileri de bayagi fazla Kızıltepe nin çoğu ordan yakıt aliyordu , banada bi arkadas onermisti bende memnundum valla isterseniz orayi bi deneyin derim

Çok teşekkürler...

İlk aldığımda benide huzursuz ediyordu yakıt tüketimi 11 ltreden 9 kadar zor bela indirdim. Kullanım farkım hemen hemen aynı 8 felan düşmez dedim.Cok yakıyor diye sinirlensemde araca sonradan rahatladı biraz daha yakıt tüketimi Aracım şu anda 5000 km oldu olacak gösterge 8.5 larda iken aracı sıkıştıra sıkıştıra dur kalklarda hemen 9 vuruyor İnmiyorduda kolay kolay kullana kullana rahatladı biraz daha herhalde 9 kadar çıkacanıda görmem aşırı derecede motoru sıkıştırmazsam.

Devir stop edecek kadar düşünce çıkıyor. Normal kullanımda çıkmıyor.

Konuda sorulan farklı fabrikanın ayarladigi bir limit yok. Kullanıcı tarafından kullanılan ayarlı limitor var.

Herşey birbirine karışmış... Dizeller için 10W-30, benzinliler için 5W-30, sadece 1.0 EB için 5W-20.

Yakıtın hangi özelliği enjektörü bozuyor? Çalışma düzensizliği, kurumlanma, falan anlarım da bu kadar kısa sürede ne yakıtmış bu enjektörü bozan, üstelik de değişim gerektiren?

Bende bir çok yerde okudum abs fren mesafesini kısaltmaz diye ama aklıma şöyle bir şey geldi, abs li araç tekerlekleri kilitlemediği için abs siz araca göre daha kısa mesafe de durmaz mı acep?

5s'i (iOS 7.0.4) kullanıyorum gün boyunca, kısa kısa bazı ilerlemeleri (kıyaslama 5'e göre) aktaracağım. Ekran, renkler daha canlı Batarya, daha uzun gidiyor; gün boyu wifi veya hücresel açık, konum servisi sürekli açık, internet kullanan app'ler kulanıldı. Oyun oynanmadı. Şuan %15 şarj kalmış 10 saat kullanımda 12.5 saat beklemede gözüküyor. Bunun içinde telefon görüşmesi de var o da yarım saat. Batarya için 2. gün örneği, Şuan şarj %13 kalmış, 6.5 saat kullanım 8.5 saat bekleme.Bunda ise kullanım dahilinde müzik açıktı çoğunlukta tabiki hücresel hep açıktı wifi çok az, konum servisi aktif. Safari ve internetli app'ler kullanıldı. Oyun yok. Parmak hızı iyi çalışıyor, bazen hemen bazen 1 sn'de tanıyor. Henüz alışamadım enayi gibi şifre giriyorum çoğu kez Bazı kullanıcılar tanıtmayı beceremiyor sanırım 2-3 sn diyenleri anlayamıyorum. Kamerası çok iyi olmuş. Örnek olarak akşam fotosu yolluyorum. Normalde flaş yanar ve çeker foto. Bunda önce flaş yanıyor ardından odaklanma yapılıyor ardından flaşı kesip doğru tonda tekrar yakarak fotoğrafı yakalıyor. Kameraya ek olarak diğer çekimleri daha sonra aktarmaya çalışacağım. Az önce tamamen karalık oda da çektim Tek deneme de

Abs, panik yapmayan önüne aniden herhangi çıkan bi engeli gördüğünde gayet sakin bi şekilde frenleyip manevra yapacak şoför için gerekli, yararlı bi donanımdır. Islak zeminde abs olmayan bi arabayı durdurmak mümkün olmaz frene bastığınız an kızaklayıp dümdüz gider. Yön vermek için frenden ayağınızı çekersiniz zaten o ara çok mesafe gitmiş olursunuz. Ama abs de durum öyle değil. İstediğiniz şekilde aracın burnuna yön verebiliirsiniz frenlerken (Arkayı unutmamak lazım bu arada ) Kuru zeminde ben kara düzen frenin daha erken duracağını düşünüyorum. Mesela kuş serisinde abs yok ama focustan daha kısa mesafede duracağı anlamına gelmez. Ama abs siz ve absli iki focusla böyle bir test yapsalar abs'siz olanın kuru zeminde kazanacağını düşünüyorum nedenine gelirsek; DTM ve WTCC, formula1 de kısaca bu tür yarışların hepsinde abs kullanılmıyor. Ayrıca ben mondeo da denemiştim. Abs ve tcs beyninin sigortasını arada bir çıkarırdım. Tcs tamamen kapatmak mümkün olmadığı için. Kullandığım zaman abs den daha güzel duruyordu araba. Ya da bana öyle geliyordu. Sonuç olarak ben arabamda her zaman abs ararım. Şu zamana kadar şükür onu tam anlamıyla kullanacak bi tehlike yaşamadım Kazasız belasız sürüşler. Geçmiş olsun.

Bi ara arkadaşlarla çok tartışmıştık. Abs aslında fren mesafesini azaltmıyor sadece frenin yapıldığı sırada tekerleri kilitlemediği için yön vermeye yarıyor diyorlardı da ben buna pek inanamadım şu ana kadar bence abs arabayı daha kısa mesafede durduruyor. Fren mesafesinde hava şartları çok önemli 1 ay önce olan kaza muhtemelen 10 dereceden daha az bir sıcaklıkta olmuştur. Bu sıcaklıkta sizin durma mesafenizi biraz daha arttırır. Geçmiş olsun . Bir sorun varsa da kısa zamanda çözülür inşallah.

hava koşullarına bağlı olarak değişir tabiki ama, sizin absde sorun vardır muhtemelen 70 km hızla 30mt uzaklıktaki araca abssinde sorun olmayan bi araçla çarpmanız bana imkansız gibi geliyo.

bu nasıl iş ya enjektör garantiye girmez miymiş ? O zaman garanti niye var? Ama yakıttan kaynaklanan bir sıkıntı varsa adamlar garanti vermeyebilir zaten ordaki yakıtların hepsi şüpheli bi kere ordaki ford bayisinin yanındaki opetten mazot almıştım ordan yakıt aldıktan sonra arabada tekleme performans kaybı olmuştu ...birdaha da ordan yakıt almamıştım Daha sonrada ilerleyen aylarda biraz zaman sonra da enjöktör sorunu olmuştu aracımda sizin araçtada kalitesiz yakıttan kaynaklanan bir problem olabilir

abi acikcasi farin yukseklik ayarinin olmamasi bence buyuk sorun. Karsidan gelen bi insanin gozunu almasi farin buyuk tehike arz ediyo. bunun yaninda ben zaten drl aldim taktim arabaya simdi farin icindede olursa abarti olur diye usunuyorum. siyah zemin farda olmassa olmazim. bunun icinde fari ac kapa en buyuk sorun. zaten cikma orjinal 2 bi xenon far 700 den asagi bulmak cok zor. ben 150 ye hella 3r mercekleri aldim. 16 dolarada far tasina uyan cinden 2 shrouds aldim. 200 civarida xenon balast tuttu. 250-300 lirayada cikma 2 far alsam. 100 lirada malzeme tutsa. ortalama yine 700 lira civarina maal olcak. ben zaten buyuk bi zevkle bu farlari yapcam. kendi yaptigim bi farida kullanmak beni gayet tatmin etcek gibi. bi sorun cikmassa burda paylasirim abi farin yapim asamalarini

5 senedir tüm focuslar böyle.

Araç rengine göre anten geliyor vaktim olmadı yoksa geniş zaman olsaydı video çekecektim...

Mükemmel deneyeceğim bende ama mavi led ışıkla:)))

Oynayacak başka bir şeyler bulun....

Ayrıca bu zamanda dizeli olan biraz daha rahat geziyor...:):)peee:):)

İyi de bu kuka arasına park etmek için değil ki...Kukayı nasıl anlasın araba Araba belki sövmüştür ulen buraya da mı giremedin diye :D hahaha

arkadaşlar ön kapılardaki kırmızı kedi gözlerini ışıklı hale getirebilirmiyiz kapılar açıldığında yansa? iki led koyamamışlar:(

Rot ayarından, benim direksiyonu da düz tutunca sola gidiyordu hafiften, iki dakikada rot ayarını düzelterek halletti arkadaş. üstünde durulacak bir sorun değil.

Şehir trafiğinde turbo ısınması pek olası değil bu nedenle beklemeden kapatılabilir. Sorun ancak 3500/4500 dd (dizel/benzinli) üzerinde devamlı ve uzun süreli kullanımlarda (30 dak ve üstü) baş gösterebilir, bu durumda rölantiye düştükten sonra start-stopu devre dışı bırakarak 30 saniye beklenmesi önerilmektedir. Başka bir şey yapmanıza gerek yok, tüm bilimsel kaynakçalar (başta kullanıcı kılavuzları) bu yönde.

EKSİKLİKLER : 1- Anahtarsız giriş olmaması - Eksiklik mi bilemem, ama ben en çok aracı sürücüsüz vermelerinden şikayetçiyim, ne o öyle her gün kullan kullan, rahat yok... 2-Alarm olmaması - Caydırıcılık dışında bir etkisi yok, o etkisi de pek kalmadı denebilir, zaten üstüne zıplayan kediden bile öten alarma genelde bakan da yok. Yıllarca mahallede öten ama ilgi gösterilmeyen alarmları dinledik, son zamanlarda alarma ilgi azaldı da kafa dinliyoruz artık. 3-Gösterge ekranı ile Müzik sistemi ekranlarının düşük çözünülürlüklü ve küçük olması +++ İşlevselliği etkilemese bile görselliğe katkısı büyük, Avrupa'da standart olanın Türkiye'de ucuzunu yediririz nasılsa zihniyeti ile getirilmemesini, bunun sonradan iyileştirme adı altında pazarlama unsuru olmasını kınıyorum. 4-Arka kapıların üstünde tweeter olmaması - Nedense ben ses kalitesinde memnunum 5-Soğutuculu Torpido olmaması - Arabada bir şey yeme içme alışkanlığım olmadığından hiç önemsemedim 6-Arka koltuk havalandırma ızgaralarının bulunmaması + İklimlendirme genelde kötü değil arka için ama ekstra destek fena olmazdı 7-ön konsolda yeterli eşya koyma gözünün olmaması - Kapı cepleri geniş, orta konsolda iki bardaklık, bozuk para gözü, kolçak içinde göz, sol mini torpido, gözlük kabı, daha ne olsun, fazlası için bagajı yapmışlar zaten. 8-Küçük stepnenin olmaması (2012 Ekiminden itibaren var artık) ± Ben eşyalarım bagaja sığmazsa komple stepne ve kabını çıkartıp kullanmak ve lastik tamir kiti taşımak taraftarıyım. Hatta normal stepnenin lastiğini de rotasyona sokup lastik ömrü kazandığım için mutluyum. 9-Start-Stop olmaması(Dizellerde) ± Bence olmazsa olmaz değil ve aracımda olmasa üzülmezdim. 10-ESP nin devre dışı bırakılamaması - Menüden traksiyon kontrol iptal edildiğinde ESP de devre dışı kalıyor denilmekte, hala deneyecek fırsatım olmadı. 11-17 inç jant olmaması + Tercih edilebilir 12- Sedefli Beyaz renk olmaması,renk seçeneklerinin az olması Az olan renk seçeneklerinde bile fazla seçme şansınız olmuyor genelde, ne varsa onu almak zorunda kalıyoruz. önceden sipariş yolu ile seçilebilir belki. Renk oldukça bireysel bir seçim, herkesi mutlu edecek skalayı tutturmak zor, bence renkler yeterli. 13-Ultraviole ön Cam olmaması + Bu ne? üstten karartılmış cam ise doğru bir istek olur. Bu arada cam en yalın hali ile bile UV ışınlarını geçirmez. 14- Avrupadaki özelliklerin bazılarının hala satışta olmaması +++ Bkz. Madde 3 15- İçerden açılamayan bagaj kapağı ± Kendiliğinden komple açılmadığı sürece içeriden kumanda önemli değil. 16-Amortisörlü Kaput yok + çok sık motor kapağını kaldırmak zorunda olmadığım sürece önemli bir ayrıntı değil, servis düşünsün... 17-Arka bagaj kapağında içerde el tutma yeri yok (Sedan'da yok) + El kirletmeyecek bir formül üretilmeliydi. 18-Sony Müzik sistemi ± Kullanışsız buluyorum, sırf hoparlör sistemi için belki düşünülebilir, ama standart sistem de fazlası ile yeterli 19-Sadece önlerde ambians ışıklandırması olması - Eskiden ambians ışığı mı vardı, tek pratik yanı gece içeriden kapı açma mandallarını görebilmek, gerisi hikaye 20-Ambians ışıklarının gösterge ışıkları ve müzik siteminin ışıklarının rengini değiştirememesi --- Bkz.bir önceki maddde 21-Torpidonun kilitsiz olması --- Son derece gereksiz bir ayrıntı, değerli eşyalarınızı yanınıza alın, torpido kilidinin bir tornavida kanırtımlık canı var, yalancı güvenlik hissi! 22-Benzin deposu kapağının kilitsiz olması - çevremde benzini çalınan kimseyi duymadım 23-Lastik Basınç uyarı sisteminin olmaması + Güvenilir hassasiyette olursa iyi olurdu. 24-Bagaj aydınlatması hala çok zayıf ± HB'de iki lamba birden var, şaşırmıştım ilk gördüğümde. Kenara bir LED fener atın... HATALAR 1- ön konsol kenarlarının çıkıntılı olması nedeniyle bolca diz çarpması yaşanıyor,dizlerde morartılar oluşuyor Koltuğu çok arkada ve alçakta tutmamama rağmen 1,83 boy ve >0,1 Ton ağırlığımla daha bir yere çarpmadım. Bazen girerken dizim direksiyon alt kaplamasına hafiften temas ediyor, bacağımı ileri uzatmassam, o kadar... 2-USB girişi torpidoda ve çok kötü konumlandırılmış,flash belleği takmak eziyet Tam tersine bence yer mükemmel, sürücü koltuğundan ulaşılabiliyor, gözden ve el altından uzakta ve parmak yordamı ile kolayca takılabiliyor. 3-Torpido çok küçük,kullanışssız ve kapağını açmak,özellikle ön yolcu koltuğunda biri varsa imkansız... Küçük demek haksızlık olur, çünkü bir hayli derin, ayrıca kitapçık ve ruhsat için tavana bakan tarafında cebi var. Kapak açılması hele iri biri oturursa sıkıntılı bu doğru... 4-Bluetoothtan telfonunuzun isim rehberini alıyor ama isimleri önce soyad,sonra ad olarak tanıyor,bunu ad-soyad yapamıyorsunuz,araycağınız kişinin soyadını bilmezseniz bayağı uğraştırıyor birini bulmak rehberden Bu telefon ile ilgili sanırım, ben Android kullanıyorum ve rehbere nasıl girmişsem öyle gösteriyor. 5-Ses kumandaları ve yol bilgisayarı kumandaları direksiyonda olmamış,direksiyonu çevirdiğinizde kullanılamaz hale geliyorlar,eskisi gibi direksiyondan bağımsız ve sabit olmalıydı Anlık çevirmelerde eliniz de birlikte dönebildiğinden yine de kumanda etmek mümkün, biraz alışma ve belki beceri gerektiriyor, kaldı ki direksiyonu ne kadar süre ile dönük tutuyorsunuz ki, 2 saniye sonra ayar yapılabilir. Ayrıca radyonun kendisi de çok kolay ulaşılabilir konumda. Ben de kollardaki kumandalardan hiç hoşlanmayanlardanım mesela... 6-ön koltuk kafalıkları çık kaba ve öne eğimli,başınızın arkasından sizi öne doğru ittiriyor,ayrıva tam olarak oturmuyor,eğimli çubukları nedeniyle Bunu okuyana kadar dikkatimi çekmemişti, sabah gelirken biraz önde konumlandığını fark ettim 7-ön konsol o kadar uzunki ön camları silemiyorsunuz içeriden Güncel tasarım öğelerinden biri ve benzeri tüm araçlarda kaçınılmaz bir şekilde var bu durum 8-Ses sisteminde mute yok Ben de şunu istiyorum: Telefon bağlı, ses ünitesi açık, ama başka bir şey seçili olmasın. Yani telefonu ses sistemi üzerinden kullanmak istiyorsak ille bir şeyi dinliyor olmamız gerekiyor (mu?). Düzeltme: Ses kısıldığında bile telefon ses ayarı değişmiyor, yani ses tamamen kapatıp telefonda kalabiliyorsunuz. Peki telefon ses ayarı nereden yapılıyor - bu da yeni araştırma konum 9-Bluetoothla bağlandınız diyelim,ama özel konuşmak istiyorsunuz,otomobilin teybini bir kapatyosunuz telefonda kapanıyor,arayanın yada aradığınız kişinin suratına çat diye kapatıyosunuz telefonu Sesi kısıp telefondan konuşmak olmuyor mu? Olmuyormuş (Bkz. bir üst madde). Bu durumda menüden BT bağlantısını sonlandırmak lazım, o da hattı koparır mı denemek lazım... 10-USB den müzik klasörlerini seçerek karışık dinleyemiyorsunuz,ya tüm usb deki müzikleri karışık çalıyor yada sadece bir dosyayı karışık çalıyor,bunu anlatmak biraz zor ama olmamış işte... USB'den müzik dinleme ayrıcalığın var, karıştırması yetersiz olsun varsın... 11-Sunroof biraz daha geniş olsaymış keşke... O tiplere "cabriolet" diyorlar 12-Kornayı çalmak çok zor,çalmak için bayağı güç harcıyorsunuz..., Haydaaa, hiç böyle bir sorunum olmadı, iyi yanından bak, kendin park ederken yanlışlıkla korna çalmamış olursun 13-Radyodan kanalları direksiyondan istasyon atlatarak bulmak eziyet,konsoldan bulmak daha kolay... ......... 14-Orta ekrandan müzik çalar menülerini kullanmak çok sıkıntılı ve çok dip yaptırıyor,çok alta inip geri dönmeler var... ????

Benim focus unda arka bagaj ile stop lambaları arasında ayarsızlık var. aralıklar eşit değil. bir de sağ ön kapı sanki tam kapanmamış gibi yandan bakıldıgında çizgi şeklinde çıkıntı görünüyor. kapı fitilleri köşe yerlerden sökülüyor. 15000 bakımında hepsini göstereceğim servise. umarım garanti kapsamında bu sorunları hallederler. Bu arada arabam 13000 de. ben daha lastikler yeni sanıyordum ama, geçen gün ters kapana girdim sol ön lastik yarıldı. stepne ile değiştirdim farkı gördüm. yanlız aynı lastikten almadım stepneye. çok pahalı geldi. adam 390 tl dedi. bende pirelli nin 250 tl lik lastıgını aldım. nasılsa stepne diye. ama sonradan hata ettiğimi anladım. ön lastigin biri yeni biri eski olunca sola çekiyor araba.

Turboyu soğutmayı engelleyen bir sistem olduğu için belki marş dinamosuna diil ama turboya bir zararı olurmu ki aceba??Ben genelde ilk çalıştırdığımda ve akşam eve geldiğimde,çoğunluklada her hareket edişimden önce ve parkedişlerimde en az 30 saniye rölantide çalıştırıyorum arabayı turbo soğuması nedeniyle....

HER ARABA HER MARKA'da Aynı üretim ve Simetriği asla bulamazsınız hepsi makina yapımı ve birleşimine sahip..aynı olmasını beklemek mantığa ters Araştıran bulur bu hataları..Bunlar doğal şeyler..El yapımı markalar hariç hepsinde farklı boşluklar göreceksiniz

Teşekkürler henüz düzenleme yapmadik. Eski sitemizi buraya taşıyacağız