Jump to content
2019 Temmuz'dan sonraki tüm içerik ve üyelikler silinmiştir. Lütfen yeni kayıt yapınız ×

Cem Boneval

Blogger
  • Toplam İleti

    16.728
  • Katılım

  • Son ziyaret

  • Kazandığı Gün

    691

Cem Boneval tarafından yazılan her şey

  1. Otomobil sporlarına hem mesleki hem keyfi ilgimi biliyorsunuz. Ralliler özellikle her zaman daha fazla keyif verdi. Yönetimi daha zor olsa da, çok daha çetin ve belirsizlikler içeren şartlarda koşulsa da gerek araçların kullandığımız otomobillere yakın olması, gerek hepimizin kullandığı yol ve doğa şartlarında yapılıyor olması özdeşleşmeyi kolaylaştırıyor. Ralli konusunda bilgisi olmayıp da merakı olanlara bilgilenme amaçlı şu bağlantıyı önerebilirim: http://www.rallyoftu...hat-is-wrc.aspx WRC (World Rally Championship), yani Dünya Ralli Şampiyonası da bu işin kreması ve tam bir sihirbazlar arenası... Sezon yeniden şampiyonaya dahil edilen Monte Carlo ile güzel bir açılış yaptı. 17-22 Ocak tarihleri arasında koşulacak bu yarışın ve sezon boyunca diğer yarışların özetlerini bu sene Eurosport geceleri genelde 01 gibi yayınlıyor. Gece kuşlarına önemle hatırlatılır. Daha önce ralli izlememiş olanların da fırsat bulurlarsa bir göz atmalarını öneririm. Gelelim bu seneye... WRC geçtiğimiz yıllarda ilgi azalması ve maliyet yükselmesi nedeniyle epeyi kan kaybetmişti. Hatta Subaru ve Mitsubishi'den sonra Ford da ayrılma planları yapmaya başlamış, sistem tümüyle çatırdar olmuştu. Neyseki araç sınıfını küçültüp gelişkin bir S2000 kategorisi sınıfına dönüştürüp fabrika takımlarının ilgisini çekebildiler ve bu sezon müdavimler Ford ve Citroen'İn yanına Mini Cooper'ı katabildiler, ayrıca tebdili kıyafet VW'de Fabia kılındığında gayri resmi Polo ile planladığı giriş hazırlıklarına başladı. Pilotlarda da ilginç transferler oldu, koca kurt Petter Solberg Miko Hirvonen'in Ford'dan Citroen'e geçmesi ile boşalan koltuğa oturdu. İleri yaşına rağmen deneyimi ile rekabetçi olacağını düşünüyorum. İlgilenenler varsa detaylara daha sonra girilebilir tabii. özetle takımlar şöyle bu sene: Sezon takvimi de böyle: Maalesef Türkiye artık takvimde yok, sanırım bu bizim federasyonun biraz da isteksiz davranmasından kaynaklanıyor. çünkü 2003 yılından beri gerek Antalya ve gerekse Istanbul'da düzenlenen yarışlar çok başarılı geçmişti. Monte Carlo rallisinde ise şimdilik 12 etap koşuldu. Son genel klasman şöyle: 1. Loeb/Elena (Citroen DS3 WRC) 3.14'13"6 2. Sordo/Del Barrio (MINI John Cooper Works WRC) a 2'09"0 3. P.Solberg/Patterson (Ford Fiesta WRC) a 3'09"6 4. Hirvonen/Lehtinen (Citroen DS3 WRC) a 3'45"9 5. Novikov/Giraudet (Ford Fiesta WRC) a 4'25"7 6. Delecour/Savignoni (Ford Fiesta WRC) a 6'19"9 7. Campana/De Castelli (MINI John Cooper Works WRC) a 7'24"7 8. Tanak/Sikk (Ford Fiesta WRC) a 8'17"9 9. Andersson/Axelsson (Proton Satria S2000) a 12'15"0 10. Abbring/Vanneste (Skoda Fabia S2000) a 13'59"6 Webden izlemek için adresimiz www.wrc.com ama maalesef şu anda tam performansla çalışmıyor, İsveç rallisinden sonra etkin olacakmış. Europort'u bir kez daha hatırlatayım... 2011'den seçmeler, iyi seyirler:
  2. Gündüz farını hem estetik hem de faydalı bulan biri olarak iki şey ekleyeceğim: 1. Hiçbiri OEM Bi-Xenon fardaki modülün yerini tutmuyor, bu far grubunun da uçuk fiyatı düşünülünce klonlarının çıkması beklenebilir. 2. Sonradan monte etmek için çok sayıda LED ünitesi var, ama çoğu ya zayıf ışık veriyor ya da su alıp kısa devre yapıyor. Philips güzel ürünler yapmış, onlar da fiyat olarak pek masum değil. Ama aranırsa bulunabilir, mesela http://www.sahibinden.com/ilan/vasita-aksesuar-tuning-otomobil-arazi-araci-philips-photon-drl-gunduz-fari-5-ledli-61107170/detay, bunu aldıktan sonra biraz el becerisi ve silikonla bunları üçgen panjura monte etmek pek zor olmasa gerek.
  3. Aşağıdaki dökümanları yanınızda bulundurun ve polise gösterin, sonrada birlikte cama bakın Tabii bu kadar anlayışlı ve sabırlı bir ekip bulursanız... EGM_Genelgesi.pdf Ford Otosan Karartilmis Camlar Bildirgesi.pdf EGM_Genelgesi.pdf Ford Otosan Karartilmis Camlar Bildirgesi.pdf
  4. Dökülün bakalım, dökülün, yok mu arttıran?
  5. Bak şimdi sen böyle yazınca aklıma hemen "Black Hawk Down" geldi hiç de sevimli olmadı, vaz geçtim gitmekten. Videoya gelince, kaç kere rica ettim Trafik Şube Amirliğinden ama inatla fotoğraf çekiyorlar, video vermiyorlar nedense...
  6. E Yusuf bekliyorum o zaman yaza, Lara Opet'te yakıt alırken buluşuruz (maksat konu ile alaka olsun)
  7. İnşallah Bu güzel bir espri olmuş, yani 220'ye kadar radar korkusu yok, zaten o hız da serbest, ama 220'den sonra "Yusuf Yusuf" ha... Benden duymamış olun ama radardan daha korkutucu tehlikeler var Antalya'nın girişinde savaş zamanı uÇakların kullanması iÇin yapılmış bir beton pist var, aynı zamanda Antalya - Burdur yolunun gidiş istikameti. Ben de hazır hava güzel ve rüzgar yokken Çıkıp bakayım bu sefer 240'ı geÇebilecek miyim!?
  8. Ya bu dikine parkı ben yanlış mı anlıyorum, böyle bir şey, değil mi?
  9. Doğal olarak bu yazı" ne kadar yerli"yi tartışmaya açmak adına değil "onlar var, biz niye yokuz" durumuna dikkat çekmek için yazdırılmış. Bu beklenti bile güzel
  10. Yüksek hızlarda hava direnci en büyük yavaşlatıcıdır. Araç, içindeki farklı ağırlık dağılımı ile daha düşük hava direnci gösterebilir. Ama daha da önemlisi hız denemesi yaptığınız zamanki rüzgardır. Pek fark etmeyeceğiniz basit bir esinti 10-15 km/h arasında olabilir ve değişik hız değerleri böyle bir esintiyi arkanıza almakla karşınıza almak arasındaki farktan kaynaklanabilir. Bir de sürecin rasyonelliğine bakalım: 1. Hız felakettir, 200 km/h'de herhangi bir nedenle yoldan çıkma dünyanın yörüngesinden ilelebed ayrılma ile sonuçlanacaktır. 2. Aracınızın azami hızı teknik verilerde belirtilmektedir. 3. Bu hızın biraz altında veya üstünde kalıyor olduğunuz bilgisi pratikte pek rekabet edilecek bir ortam olmadığından size bir fayda sağlamayacaktır. 4. Motorunuzun emsallerine göre gücünü merak ediyorsanız "dyno" ölçümleri pek güvenilir olmasa da kesinlikle daha güvenlidir. 5. Salt merak gidermek için alınan risk yüksektir. 6. Ayrıca söz konusu hızları karayollarında yapmak kanunen yasaktır. 7. Istanbul Park gibi trafiğe kapalı alanlarda denenebilir, ancak bu tür güçsüz araçlarda ivmelenme mesafesi son hıza ulaşmak için yetersiz kalmaktadır.
  11. Cem Boneval

    Ford Ecosport SUV

    Bu şimdi Ford'un Juke' ve Qashqai'a cevabı mı oluyor? Taslak mı? İmalat mı? Bir de ön panjur altı spoylerimsi bölge olmamış, o soba boyası gibi duran alt dudaktan bahsediyorum. Artı bazı çekimlerde stepne bagaj kapağına asılı ki o da çok gereksiz ve rüküş. Farlar ilginç görünüyor, yan çizgi ve detay çalışması da öyle. Haydi bakalım...
  12. Boşver abi böyle reklam kokan göstermelik filmleri. Bileğine güvenen esas bu yollara çıksın. Not düşelim: Peter Solberg Hirvonen yerine Ford WRC takımına katıldı. Şu anda Monte Carlo raliisi koşuluyor ve 3.durumda...
  13. Yok canım ben akıllı işi yaptığımı savunmuyorum, bütçemi kırmayacak atak bir araba bakıyordum, yani tamamiyle keyif ve zevk işi... Tartışmanın çıkış noktası da ben niye tek kaldım EB ile sorusu idi. Benim kullanma tarzım ile dizele göre ayda fazladan 150 TL ödüyorum, onu da sırf zevkim için ödeyebiliyorum, şimdilik, bu kadar basit! Ve sanırım sıfır alıp da 51.000 TL'ye bu zevki verecek başka arabada yok, varsa da ben bulamadım
  14. 180 BG arabayla ne kadar bastırabilirsin, ya da dip gazla gitme süren ne kadar fazla olabilir ki? Dizel ve EB 200 km/h 5 dakika süreyle sürsün, tüketimleri ne olur sizce? Cevabı ben de bilmiyorum, denemek lazım. Ben agresif kullandığım zamanlarda bile 10 litreyi geçemiyorum. Geçen hafta sonu Antalya - Belek bir Q5 ile dostça kapıştık ve de yakıt ölçtük yol bilgisayarını sıfırlayarak, gidiş dönüş ve Belek içi dolaşma, o 14.3, ben 9.8 yaktım, seyir hızlarımızı burada yazmak istemiyorum, ihbar sayılabilir...
  15. Bu arada Eibach Katalog bilgisi için bağlantı aşağıda: http://web2.carparts...F7241001&12=140 http://web2.carparts...F7241001&12=140 İlki tüm 1.6 motorlar için geçerli, 2.0 dizelde kullanılmıyor (TR'de yok zaten) İkincisi 2.0 dizelde de kullanılabiliyor. İkisi arasında önemli bir fark yok, muhtemelen 02-22 grubu biraz daha ağırlığa dayanıyor, yani göreceli sert. Bunlar 30 mm alçaltıyor. Bir de amortisörle birlikte satılan komple setler var: http://web2.carparts...F7241001&12=140 Bunda da alçaltma önde 30-50, arkada ise 40-55 mm arasında ayarlanabiliyor. Fiyatlar Almanya çıkışlı şurada var: http://www.european-...d71cd66bd71a345
  16. Yakup yazdığına katılmakla beraber eksik kaldığını da eklemeliyim, Almanlar bazen aşırı titiz davranıyor olsa da Türkler de aynı oranda bilinçsiz ve "ben yaptım oldu"cular... Al birini vur öbürüne!
  17. http://ekonomi.haberturk.com/ekonomi/haber/706972-anadol-2012
  18. Kesinlikle, ama şimdi arkadaşlar bize yine "duygusal davranıyorsunuz" diyecekler...
  19. Bu leylek muhabbeti nereden çıktı? 215/55-16 ile 235/40-18 çap olarak aynı, yani 16 nasıl duruyorsa 18 de öyle duracak, yükselme alçalma olmayacak. Hatta daha önce de yazdım 235 lastiklerle çamurluğa sürtme olabileceğinden Almanya'da trafik tescilde direksiyon tur sınırlayıcı şart koşuluyor. Hem de aracı alçaltmadan... Yani dikkat! Hem bu leylek gibi mi şimdi:
  20. üç kere izledim, ikisi uçakta,biri evde. Hepsinde de çok keyif aldım. Ekip ruhu, fedakarlık, sorumluluk duygusu, dayanışma, dostluk, örnek alınacak çok şey var. Ben de izlememiş olanlara tavsiye ederim.
  21. Bir sürü marka var, FK, Voigtland, KW, H&R, Weitec ilk aklıma gelenler. Ama Eibach en yaygın kullanılan. Mk.3 parçaları için biraz beklemekte yarar var.
  22. Araca göre Eibach gibi bildik bir markanın ürününü alırsanız çok sorun olmaz, ön zaten hep biraz daha düşüktür. Ancak piyasada çok fazla çakma yay satılıyor, buna da dikkat etmek lazım. Eibach'ın Focus Mk.3 üretimi de birkaç ay oldu başlayalı, resmi distribütöründe bir-iki hafta önce yoktu sorduğumda.
  23. Uç muç örnek aldığına göre söz hakkı düşer: Türk markasının geleceği Jeremy'nin iki dudağı arasında ise vay halimize, şu forumda bile kaç kişi tanıyor bu arkadaşı? Ayrıca övdüğü Jaguar ve Land Rover Hintli Tata'nın malı şu anda, pek ala bir Türk firması da alabilrdi. Tata beğendiğiniz bir marka mı? çoğumuz burun kıvırıyoruz değil mi? Ama icraatına bak: Jeremy'nin oyuncaklarını toptan satın almışlar. Bu ticaret dünyasıdır, bizim gibi fanilerin aklı çok ermez, bazen en sıkıntılı kriz dönemleri yeni bir atılımın başlangıcı olmuştur. Onu beğenmem, bunu beğenmem, şu kötü, bu kötü, ya da MFö diliyle "Ondan şikayet, bundan şikayet" Hayatta başarılar! Ben kendi branşımda ulusal ve evrensel iş bölümü çerçevesinde elimden geldiğince daha iyisi için üretken olmaya çalışıyorum, yoluma çıkan engelleri de bu ilke çerçevesinde yenmeye çalışıyorum. Herkesin de kendi alanında yapması gereken budur. Otomobil sanayii de gerekli teşviki bulursa bu işe girer. Bu kriz ortamında da pek kimse patlayacak bir projeye balıklama dalmaz. Ayıca Türkiye otomotiv sanayiinde, özellikle yan sanayi ve montajda bu kadar ileri iken kendi markasını oluşturmamış olması da bence ciddi bir eksiktir.
×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli Bilgi

Bu siteyi kullanarak, forum Gizlilik Politikasını kabul etmiş olursunuz.