Jump to content
2019 Temmuz'dan sonraki tüm içerik ve üyelikler silinmiştir. Lütfen yeni kayıt yapınız ×

Cenk Demirel

Üye
  • Toplam İleti

    538
  • Katılım

  • Son ziyaret

  • Kazandığı Gün

    2

İletiler, Cenk Demirel tarafından oluşturuldu

  1. Merso A180, Opel Astra j, B7 Passat, Golf, Jetta, Seat Leon, Toyota Corolla, Auris, Alfa giulietta, önceki kasalardan civic hb dizel, Hyundai'nin bazı modelleri, Renault'un bazı modelleri, Subaru outback, Kia Cerato... bunlar benim görebildiğim modeller. Fazlası da var. Bu araçların hepsinin belli yıllarda üretilmiş modellerinden, çoğunlukla dizel motorlu araçlarından depoda ki çalkantı sesi geliyor. Şikayetleri mevcut. İlk zamanlar Focus'a özel olduğunu düşünmüştüm ama belli ki tüm sektör bundan etkilenmiş.

     

    Servise sorduğumda depoyu değiştirmenin çözüm olmayacağını, yeni deponun da aynı geleceğini söylediler. Tek çare deponun dışına yalıtım yaptırmak yahut hafif müzik açmak ?

    • Beğen 1
  2.  

    Yazılı yabancı inceleme https://www.carwow.co.uk/toyota/corolla

     

    Turbo benzinli motorunun olmayışı beklentisi olanları alternatiflere yönelmeye mecbur bırakacaktır. Fakat atmosferik motorlu bir Focus düşünen ve sürüş keyfi isteyen kitle bu sefer Corolla'yı tercih edecektir. Hatta sürüş kalitesi isteyenler 1.0 Ecoboost yerine bile daha fazla mtv'yi göze alıp 1.6 atmosferik Corolla'ya geçebilir. Zira performansları arasında da bariz büyük fark olmayacaktır ki Corolla'nın şu aşamada fiyatları da gayet iyi duruyor. Otosan da hala müşteri isterse 1.5 ecoboost getirebiliriz demeye devam etsin.

    • Beğen 1
  3. Bir saat önce, Yakup Çağatay yazdı:

    1500 km üstünde 4-5 adet farklı Yeni Focus kullandım ben hala böyle fark göremiyorum ve keskin konuşamıyorum tabi bu benim beceriksizliğim olabilir. 

    Ayrıca platformun aynı olması her araçta benzer performansı vermez, arabalara önyargılı fikir beyan etmek bana göre değil, deneyip konuşurum zaman bulursam.

    Bu sürüş hissine aşina biri zaten uzun km'ler yapmaya ihtiyaç duymuyor hocam. Bu benim altıncı Ford aracım. Her defasında bu sürüşü istediğim için bu markayı tercih ettim. Bozuk satıhlı, engebeli yolda giderken yahut bir kasisin üzerinden tek tekerlek geçerken bile arka süspansiyonların çalışma düzenini, şeklini hissetmeyi seven, bunu özellikle takip eden biriyim. Yani zevkim, ilgim de bu yönde. Bu forumda da paylaştığım Nedir bu Control Blade isimli süspansiyon içeriğinde geçen detaylı anlatımlarda da zaten Ford'un kullandığı bağımsız süspansiyonların sürüşe ayrı bir his ve lezzet kattığından teknik olarak bahsedilir. Bunu hissedememek, estagfurullah beceriksizlikten değil sadece o konuya büyük ilgi duyulmamasından, tercihlerin birinci kriterinde bu olmamasından dolayıdır muhtemelen.

  4. 23 dakika önce, Yakup Çağatay yazdı:

    Corolla, ömrü hayatı boyunca ne zaman sürüş keyfi sunmuş abi yapmayın ? Kağıt üzerinde bağımsız sunan birçok makina vardı zamanında hangileri hem yüksek performans sunuyordu, bazısı yapmak zorunda olduğu için kullanıyordu. Kağıt üzerinde araba alacak kişiler için bu kadar üzülmeye gerek yok ?  Bugün Fiesta'nın verdiği keyfi veren C sınıfı bağımsız bile bulmak zor iş, tabi herkesin beklentisi de farklı.

    Eskiden olsa uyuşuk şasi ve altyapıyla bu söylediğine ben de katılırdım hocam. Ama yeni TNGA platformu gayet yeterli düzeyde çevik ve sürüş zevki sunabiliyor. Direksiyon tepkisi bir Ford kadar değil ama bazı yeni Toyota modellerinde oldukça tatmin edici. Buna bir de çift salıncak süspansiyonu eklediğin vakit en güzel üçlü tamamlanmış oluyor. He hala bir çift salıncak süspansiyonlu st line focus kadar dinamik ve zevkli sürüş sunmayacaktır. Ama torsiyonlu focus'tan daha iyi olacağı kanısındayım ki zaten Toyota da bu yeni aracının sportif yönüne vurgu yapmıştı. Neticede Civic bile son kasalarında sürüş keyfini o kadar bozmuşken bu güncel kasasıyla bambaşka bir halde çıktı karşımıza.

     

    Sürüş zevki konusunu bir kenara bırakırsak sürüş kalitesi ve olgunluğu yönünde de maalesef torsiyonlu Focus selefiyle bile aynı olgunlukta değil. Kaymak asfaltta ilerlerken o mk3,5'un süzülme, daha üst sınıfmış gibi hissettiren yere basma hissi kaybolmuş. Bilindik torsiyonluların kabalığı ve ucuzluğunu hissettirmiyor ama kaliteli gidiş anlamında bir bağımsız seviyesinde değil. Oysa ben sıradan markalar içinde Ford'u en çok bundan dolayı seviyor ve tercih ediyordum. Zaten bu ayrıntılara dikkat eden ve tercihini ona göre yapan kitle torsiyonlu Focus'u almayacaktır.

  5. St-line kasa tipiyle Focus'u tercih ederim ama diğer kasa kasa tiplerinde corolla dış görünüş olarak daha iyi gibi duruyor. Turbo benzinli motor ise şart. Atmosferik + cvt kombinasyonuna para vermem zor. Ayrıca maliyet kaygısıyla torsiyon + çift salıncağa geçen Ford'a nazaran Toyota'nın Corolla'ya standart şekilde çift salıncak süspansiyon koymuş olması, maliyet kaygısını bir kenara itmiş olması takdire değer bir şey. Ah Otosan ah.. 1.5 ecoboost'u getirmezsen sürüş meraklısı müşterilerin Corolla'ya kayacak gibi duruyor.

  6. Nasıl aktif edileceği konusunda deneyimli arkadaşlar daha iyi yardımcı olacaktır. Fakat kullanım tecrübesi olarak belirtmem gerekirse şehir içinde kolaylık olsun diye yapılan bu sistem aslında başka büyük bir zorluk getiriyor sürüş sırasında. Şehir içinde sokak aralarında dönerken, kavşak dönüşlerinde, kısacası karşıdan gelen aracı fiziksel olarak göremediğiniz zamanlarda bu sis farı yandığı anda yere düşen ışığı yüzünden sürekli karşıdan otomobil geliyormuş algısı oluşturup sürücüyü yanıltıp panik yaptırabiliyor. Malum geceleri otomobilleri fiziksel olarak uzak mesafeden görmek zordur. Karşıdan gelenin farlarının yere düşen ışığı, bize araç geldiği bildirimini verir özellikle dönüşlerde. Sis farı her yandığında araç geliyor yanılgısına düşmek çok doğal bu sistemle. O yüzden eski citroen aracımda bir süre sonra bu özelliği kapatmıştım. Zira gerçekten alışamadım. Ayrıca sis farının menzili zaten çok kısa olduğu için viraj içini falan aydınlattığı yok denebilir.

  7. Müşteri istek ve talebine bakmaksızın 1.5 ecoboost motorun yaz aylarında yahut sonra ki dönemde Türkiye'ye getirilme ihtimali nedir ? Müşteri isterse gelir durumu değil, Otosan olarak biz istiyoruz ve bu motor seçeneği gelecek diye bir durum olabilir mi ? Piyasada başı çeken her önemli modelin yüksek güçte bir aracı varken Focus gibi bir modelin en güçlü motorunun 1.0 ecoboost olması ciddi anlamda hayal kırıklığı. 

  8. 46 dakika önce, Resul özdemir yazdı:

    4.2 ler falan hayal benim dizelde. basiyorum gidiyor. hiz sabitlemeyide 119 dan asagi sabitlemiyorum:) 3.9 da nasil yol alinir. benim araba 4.5 yaksa valla ben onu tebrik ederim. yonca degil karanfiller sacarim, ? 

    95'lik ünitede biraz daha zor olabilir çok düşük tüketimleri yakalamak. 115'lik ünitede rahat rahat 4,5 litre görülüyor. Daha altını görmek için hava şartları, yük durumu, yol eğimi v.b kriterler daha fazla önem arz ediyor. Ama 4,3 - 4,2 gibi değerleri de görmek aşırı zorlanmadan mümkün. 4 litre altı ise gerçekçi tüketim değeri olmasa da görülebiliyor fakat imkanları zorlamak gerek. Maksimum torkun geldiği devirde aracı kullanmak, 2 bin devri geçmemek, geçecekseniz de ciddi eğim olacak ve siz gaza minimum düzeyde basacaksınız anlık tüketim çok düşük olacak gibi gibi bir çok kriter devreye giriyor.

     

    Bu 3.9'u yakıt aldıktan sonra 30-40 km arasında yakaladım. Daha sonra sabredip 100-110 km boyunca sabit tutabildim. Ama sonrası pek gelmedi ?

    20180227_115126.thumb.jpg.dba757146a9f0838f62696448b5d6db1.jpg

     

    Bu değer ise daha kolay şekilde elde edilebiliyor. Sürekliliği de mevcut zaten ki 1000 küsür km'lik uzun yolun ortalaması.

     

    20181016_145215.thumb.jpg.d3120b7b2233b8a2e45fe06d31a6e245.jpg

     

    Uzun yolda hava ve yol şartları çok zorlayıcı değilse 5 litrenin üstünü pek görmem ben. 4,5 - 5 litre hiç kasmadan yakaladığım ort. değerlerdir. Biraz dikkat edersem de 4,5'un altını rahat görüyorum. 4 litrenin altı ise gerçekçi değer olmasa da görülebiliyor 115'lik ünitede.

     

  9. Dizel araçta uzun yolda ortalama tüketim 4 - 4.2 litre civarıyken tüm yapraklar dolunca ' ileri derece eco sürücü ' yazısı beliriyor. 4 litrenin altına düşüp 3.8 - 3.9 litre ortalama tüketim görürseniz şampiyon tarzı şeyler yazıyor.  Bir kaç defa uzun yolda 3.9 litre ort. tüketim tutturup şampiyonu gördüm. Ama bu son yolculuğumda 4.1'in altına düşüremediğim için ileri derece eco'da kaldım.

  10. Bir saat önce, Yakup Çağatay yazdı:

    Gomis 33 yaşında zam istedi şimdi 34 oldu, diagne 27 yaşında. Dediğim gibi bonservis çok değil maaş düzgünse bu transferde hata yok benim hesabıma göre. Rodriges’in eski rüzgarı sönmüştü çok güzel satıldı o da bence onda da sorun yok. 

    Dediğim gibi tutup tutmayacağını, zarar mı yoksa yarar mı olduğunu zaman gösterecek.. Bu adamın göstereceği performansla şampiyon olup şampiyonlar ligine katılım geliri elde edebilirsek satılan Rodriguez ve gidecek olan Onyekuru yerine iyi bir açık alabiliriz. Ha yok işler ters giderse takımda açık kalmayacağı için iyi bir açık almak adına para eden topçularımız kimse onlardan bir veya bir kaçını satmamız gerekecek. Büyük kumar oynandı. İnşaallah tutar.

  11. 3 saat önce, Yakup Çağatay yazdı:

    Hesabın çok yanlış ?Öncelikle dönemden döneme adam satmadan, alamıyoruz. Gomis olayı yazın bitti. Kışın sattıklarını da gelecek dönem kullanamıyorsun, yani bugün 10'e Diagne'yi vb almazsan, yarın satmadığın sürece 1'e dahi adam alamıyorsun. Maaşı konusu önemli dediğim gibi ve 3.5 falan olmaz adamın mevcut maaşı 1 bile değil ve kendi isteği ile geliyor. Dereyi görmeden paça sıvayıp yorum yapmaya gerek yok bi sabır eyleyin hele ? Ayrıca dediğim gibi bu adam gol atmaya devam ederse bırak 12'yi 20'ye bile satılır. Katkısı olur mu soruna gelecek olursak, geçtiğimiz dönem boyunca sırf son vuruş sebebiyle kaç gol kaçırdık? Bunların çoğu gol olursa o paranın hepsi çıkar.

    Gomis'in satılma sebebi de maliyetiydi. Fazla para istiyor, maaşına zam istiyor diye sattılar. Sandılar ki Eren'le, Rodriguez'le, Onyekuru'yla bu iş yürür, idare edilir. Madem Gomis fazla para istedi diye sattılar, o zaman Diagne'ye bu kadar para vermenin bir anlamı yoktu. Hali hazırda zaten elinde tutmuş, gol kralı olan bir topçu vardı. Gomis'in satılmasıyla forvetsizlik tahmin edilenden daha büyük yara verdi. Yerine iyi bir forvet alabilmek için mecbur topçu satmak gerekti. Rodriguez'in satışı da bu yüzden oldu. Yani bir Gomis'in fazla maaş istiyor diye satılmasının bize bedeli Rodriguez gibi topçudan olmamıza ve 12-13 milyonluk Diagne'nin maliyetine katlanmak zorunda olmak oldu. Onyekuru kiralık oynuyor. Bonservisini de vermiyorlar ki zaten alamayız. Sezon sonu gidince kanatlara hızlı ve gole dönük kimi bulacağız ? Rodriguez en azından elindeydi. Kusura bakma hocam ama maalesef Diagne transferi şu aşamaya kadar bize kaç milyon euro'ya ve kaç tane topçuya mal oldu hepsi ortada. Bunun zararını çıkarabilmesi için Kasımpaşa'da gösterdiği istatistiki performansın aynısını göstermeli ki bir anlamı olsun. Onuda gösterebilir mi göreceğiz. Ama şu noktaya kadar geçen süreçte karda falan değiliz.

  12. 6 dakika önce, Yakup Çağatay yazdı:

    Daha parası belli değil ancak bu performans için niye çok olsun anlamadım, sezonun devamında 10 tane atsın gözü kapalı satın alırlar bu adamı.

    Önemli olan maaşı ne kadar? 

    12-13 milyon euro civarı bonservisi var. Sonra ki satıştan pay var. Maaşı da 3,5 milyonun altında olmaz. Bunlar sadece rakam ve teferruat ama bir Diagne tam olarak Gomis + Rodriguez = Diagne denklemine döndü. 17 milyon bu ikisinin satışından elde ettik 12-13 milyonu Diagne'ye verdik. Bu ikisinin takıma katkısından daha fazla bir katkısı olacak mı ? İşte asıl soru bu. Parasının çok olup olmaması bu soruya bağlı olacak.

  13. 35 dakika önce, Alper Sakallı yazdı:

    Aracın arkasını alçaltırsanız aerodinamik ve hızlı giderken yola tutunması olumsuz etkilenir. Size tavsiyem ancak arka yaylardan 1 have kestirmek ya da presletmek olur. 

    Okumanızı tavsiye ederim

    https://www.x-tremetuning.com/blog/yay-preslemenin-ve-kesmenin-zararlari/

     

    Başlık sahibinin cevabına gelince yapılabilecek en uygun çözüm; yukarıda da linkleri bulunan araca özel üretimli spor yaylardan almaktır. Sadece arkaya spor yay takıp önü orjinal bırakmak aracın tamamen dengesiz bir sürüşe sahip olmasını sağlar. Ön taraf daha laçka, arka taraf daha sıkı bir sürüş karakteri sunar ki arabanın tüm dengesi bozulur. Kestirmek, preslemek falan zaten unutmalisiniz bunları. En güzel yol spor yaydır.

    • Beğen 1
  14. Yaklaşık 2 sene evvel bu videoda da bahsedilmişti bu konu. Gerekli detaylar sanıyorum bu videoda mevcut. Yetkili servislerin gerekli koşullar sağlandıktan sonra garantiden çıkar diyerek tehdit etmesi boş bir davranıştır. Hatta suçtur. He çoğu tüketici bu tarz bir muhalefetle karşılaşmamak, uğraşa girmemek, tüketici hakları heyeti, mahkeme v.s olaylarıyla uğraşmamak adına bunu bilmesine rağmen yetkilide bakım yaptırmaya devam edebiliyor. Ama tercih etmeyenler bu videoda ki şartları sağladığı sürece herhangi bir özel serviste bakım yaptırabilir.

     

×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli Bilgi

Bu siteyi kullanarak, forum Gizlilik Politikasını kabul etmiş olursunuz.