Cem Boneval

Ben de bir iki kelam edeyim... Be sprintbooter kullanıyorum ve de çok memnunum genelde birinci kademede duruyor, gaz tepkimesi artıyor hissi veriyor ve araç kullanımı daha zevkli hale geliyor. Sıklıkla bahsedilen gaz pedalına daha fazla bas aynı etkiyi alırsın ifadesi doğru, ancak daha kısa yolla ve göreceli daha çabuk olarak bu etkiyi almak hoş. Aşırı pahalı satıldığını daha önce de yazmıştım zaten. Gaz kelebeğinin devamlı tam açık pozisyonda olması diye bir durum da söz konusu değil, ne kadar basarsanız o kadar açılıyor. Güç arttırımında en fazla yük binen öğelerden biri gerçekten aktarma organları. Bilinçsiz güç arttırımlarında yüksek torkun zarar vereceği en pahalı parça olur. Ancak yazıldığı gibi kendini yıllar içinde kanıtlamış ve ürünlerine trafik tescili alabilen kurumların yazılımlarında bu durum gözönünde bulundurulmuştur. Scirocco iyi bir örnek değil çünkü 211 PS TFSi motorlu seri üretim modeli var zaten. Ayrıca 30K km sorun yaşamamış olması önümüzdeki günlerde sorun yaşamayacağı anlamına gelmez, Nesnel değerlendirme için çok sayıda aracın en az 100K km sonrası değerlendirmesini almak lazım. Sorun olur demiyorum ama az sayıda örnekle olmayacak demek yanlış olur demek istiyorum. Garanti konusu aşağıda... 1.0 EB gerçekten ekonomi odaklı alınan bir araç ve yapılan güç arttırımı göreceli keyif verse de aracı yine de yeterince rekabetçi ya da zevkli yapmaz diye düşünüyorum. Bu bağlamda baştan 1.6 EB almak daha mantıklı. Ayrıca Focus'larda motor tipini belirten herhangi bir logo bulunmadığından "kuzu postundaki kurt" sürecini yaşamak da pek olası değil. Yine de 1.0 EB sahibi olsam ekstra güç ve torkun tadını çıkarmaya çalışırdım diye düşünüyorum, yani yazdıklarım eleştiri odaklı değil. Superchips düşük devirde tork attrımımı sağldaığından ekonomik olma özelliğini de kaybetmeyecektir büyük ölçüde, ama eskisinden fazla kullanma tarzına bağımlı olacaktır. Bu konu çok tartışılıyor. Yazılım doğru yapılır ve doğru kullanılırsa ekonomi yaptırır ancak. Torku ve gücü yüksek devire çekmiş bir yazılımdan ekonomi odaklı medet ummak hata olur. Ancak daha düşük devirde aynı torku, ya da aynı devirde daha yüksek torku yakalayan yazılım ile sürücü düşük devirli ve kontrollu gaz ile giderse aynı sürüş performansında göreceli düşük tüketim elde edebilir. Ancak genelde maksat gücün tadını çıkarmak olduğundan uzun vadede karma tüketimde bu değerler normale yakın ve yüksek olabilir. G.Scenic örneğine gelince: Remap öncesi ve sonrası tüketim değerlerini eşit şartlarda kıyasladınız mı, yani belki öncesinde de fabrika değerleri altında kalma başarısını gösterebiliyordunuz? Yazılıma yönelik müdahaleler kesinlikle motor ve aktarma organlarını garanti dışı bırakıyor. Bu konuda yetkili servisler de daha uyanık olmaya başladılar ve eminim beklenmedik bir motor arızasında bu konuda araştırma yapılma olasılığı düşük olmayacaktır. Hatta Almanya'da iş o kadar ileriye gitmiş ki chiptuning yapılan ve kazaya karışan aracın sigortasının iptali söz konusu olabilmekteymiş. Sonuçta remap veya chip kullanacak arkadaşların garanti konusunda sorun yaşayabileceklerini bilmeleri lazım. TEM'de yokuş aşağı hız bildirimini de okumamış olmayı tercih ediyorum, ayrıca arkadan rüzgar durumu belirtilmemiş. Son söz: Bilinçli yapılmış yazılım değişimleri keyifli olabilir, ancak kullanıcının da programcı kadar bilinçli olması gerekir.

Uygundur... Aslında kış lastiği tabanı 1 cm kadar dar alınabilir, traksiyona olumlu etkisi olur, ancak 205/55-16 yaygın kullanılan bir ebad olduğundan fiyat avantajı var. Aynı ebadı alın.

Şartlara bağlı olduğu doğru ama burada verilen şartlar ne kadar geçerli bilemiyorum - Kısa mesafe - Soğuk motor - Soğuk hava - 5-10 dakika çalışma Motor ısındıktan sonra serin havalarda bile en fazla 1-2 dakika çalıştığı oluyor bende de. Sanki fan devreye girmesi motor çalışmasından bağımsız bir ısı kontrolüne bağlı gibi. Ama yazılan şartlarda böyle bir durum söz konusu değil. Sorun olacağını düşünmüyorum, ama normal de diyemiyorum.

Seçim sizin elbette. Ama hepi topu 200 TL tasarruftan bahsediyoruz ki bu da 4-5 mevsime yayılacak ve de yaz lastiklerinizin de ömrü uzayacak. Emin olun durma mesafesi 4-5 m arttığında o mesafe yüzünde çarpma gerçekleşirse üzüntüsü masrafı tasarrufunuzdan fazla olur. Kullanılmış olabilir ama yıpranmış olmamalı, kış lastiklerinde diş derinliği önem taşıyor. Ankara gibi büyük bir şehirdeyken ben gidip lastikçilere bakardım...

Olayın başka bir boyutu daha var... Herkes kış lastiğinin kar - buz performansına odaklanıyor, ancak lastik ömrünün belki %90'ınında normal kur/ıslak asfaltta kullanılıyor. Kaliteli modellerin normal yol şartlarında da fren ve yol tutuş performansı daha üstün oluyor. Özellikle kışa girerken ve çıkarken bu önemli, hele ki daha dikkatli kullanma konusunda yeterince titiz değilseniz.

Müziğin evrensel dilini yakalamaya çalışıyorum...

Bence hiçbir nesnel kanıta dayanmayan öznel kanaatler, tabii li gönlünüz nasıl rahat ediyorsa öyle yapın... Son beş Ford'umda da üretici tarafından önerilen servis aralıkları ile yetindim, sorunum da olmadı.

Bu kez de şiir dinlemek istemez misiniz? Kemanın dilinden...

Çok şükür, günlerdir boş depo ile geziyorduk, zam gelmedi de gelmedi. İnsan arıyor, özlüyor, istiyor, yokluğunu hissediyor... Yarın gönül rahatlığı ile depoyu doldurabilirim. Rahatladım vallahi, ne endişeli bir bekleyişti o öyle.

Buradan kabaca fikir almak için kendiniz de bakabilirsiniz: http://www.tsrsb.org.tr/sayfa/kasko-deger-listesi Araçlara değer biçmek konusunda uzman değilim, ancak yeni araç hele ki yeni LPG takılmışsa niye satılır diye hemen kuşkuya kapılır ve bit yeniği ararım. Bence ekspertiz ister... Ayrıca LPG araçlarda servis garantisi ile ilgili sorunlar da oluyor unutmamak lazım.

Yeni Golf enine boyuna incelenmeye devam ediyor. Autobild değerlendirmelerinde ilginç sonuçlara varmış: Test edilen 2.0 TDI araç motoru fabrika verilerine göre daha güçlü çıkmış ölçümlerde, 150 yerine 162 PS ve 320 yerine 350 Nm. Güzeeel.... Hız göstergesi 100 giderken 97, 200'de ise 212 gösteriyormuş, sapma oranı makul... Vaad edilen 216 km/h son hızın 4 km/h gerisinde kalmış. Eski kasaya göre 1-2 dB daha gürültülü bulunmuş. Karma tüketim değerleri sert kullanımda 5,4, efendi kullanımda 4,5 L/100km olarak belirlenmiş. Otoyolda tam gaz son hızda da 13,6 L/100km ölçülmüş. 2 litre motor için iyi değerler. Sesli kontrol sistemi komutları her zaman tanımamış ve elden ayarlar çok daha kolay ve hızlı olmuş, değerlendirici sesli komutu gereksiz bulmuş. Bence de (Focus için de geçerli, sadece dostlara hava atmaya yarıyor) Pas ve taş çarpmasına yönelik koruyucu alt kaplama malzemeleri etkili ve yeterli bulunmuş. Görüşte kör nokta oranı artmış, eksi kasada 360 derecede 55 derece iken yenide 95 dereceye çıkmış. İlginç... Reklamlarda Alman arabası olarak sunulsa da motor, şanzımanvb. önemli parçalar dışında oldukça çok uluslu bulunmuş; Çek Cumhuriyeti, Polonya, Romanya, Çin, Fransa, Avusturya, Tunus, Slovakya, Macaristan, İSpanya, İsviçre gibi ülkelerde üretilmiş malzemeler varmış, bir Türkiye yok... Otomatik park sistemi yi fakat yavaş çalışıyormuş. Her iki tarafta 40 cm kalması yeterli imiş, sadece park yerine girmiyor aynı zamanda çıkarıyor da. Ama usta bir sürücü 22 saniyede park ederken araç 49 saniyede park manevrasını tamamlayabilmiş. Lastik basınç takip sistemi hava %40 boşalmadan uyarı vermediği gibi hangi lastiğin inik olduğunu da bildirmiyormuş. Elektronik el freni kullanımı kolay olsa da yokuşta manevralarda işlevsel olmadığı gibi akü bittiğinde de indirilemiyormuş. Buna karşılık sürüş esnasında çekip çekil tutunca arabanın durmasına yardımcı oluyormuş. Stop - Start sistemi etkili olmakla beraber biraz gecikmeli bulunmuş. Adaptif hız kontrolu frenleme de yaparak öndeki araçla mesafeyi koruyan başarılı bir çalışma sergilemiş, ancak direksiyondaki çok düğmeli kontrol sisteminin öğrenilmesi vakit alıyormuş (bu eleştiri zamanında Focus'ta da çok yapıldı, genel bir eblehlik haline işaret ediyor) Şerit takip sistemi de etkili bir şekilde aracı kendiliğinden şeritte tutmakla beraber sürücüyü direksiyonu devralması konusunda fazla sık uyarır bulunmuş. Aktif şehir içi güvenliği de etkili bulunmuş, ama nasıl çalıştığı kolay anlaşılmıyor eleştirisi yapılmış (yorum bkz bir önceki madde) Benzin bitti uyarısı yanıp/çalıp, gidebileceği mesafe "0" gösterir ve ibre dipte olduktan sonra daha 30 km yol alabilmiş. Yanlış yakıt almak için benzin doldurmada kullanılan koruyucu kapak bidon ile yakıt doldurmayı da imkansız hale getirdiğinden uygun bir hortum/huninin mutlaka araçta bulundurulması gerektiği belirtilmiş (Ford bunu beraber veriyor en azından). Arka koltuklar düz zemin sağlayacak şekilde yatırılamıyormuş Destek sistemlerinin kullanılmasını öğrenmek için 60 sayfalık kitapçık okunmalıymış, direksiyondaki düğmeler fazla kalabalık ve kafa karıştırıcı imiş, dokunmatik ekran yapısı da zevk meselesi imiş. Kafalıkları çıkarmak için iki kişi gerekiyormuş, yan aynalar küçükmüş. 5630 km'de DPF tıkalı uyarısı vermiş, temizlemek için yüksek devirli 15 km sürmek gerekmiş, tabii bu tüketimi de arttırmış, sık olursa sinir bozucu olur denilmiş. Koltuk ayarlarını 1,59 ve 2,04 boya göre denemişler ve başarılı bulmuşlar. Böyle.... Bu arada ben de kendimi müşkülpesent zannederdim ama melekmişim meğer!

Ben 28'den başlar, görüp, deneyebilirsem ve hoşuma giderse de 30'a çıkarım en fazla herhalde. Bizim yörede esnaf para için kırk takla atıyor, iş çok para yok... Hal böyle olunca ikinci elde de ciddi bir canlılık hayaldir. Tok alıcı olmakta yarar var.

Varım, ama istikrarlı ve hırslı değilim, ayrıca benim HaTiCenin fotoğraf makinası da çok iyi değil. Kullanıcı adım da sanırım cboneval idi.

Kubilay Bey açıkcası yeni motorlar, özellikle benzinliler, zaten o kadar medeni çalışıyorlar ki iki farklı marka ama aynı özellikte yağ arasındaki çalışma farkını hissedebileceğimi hiç zannetmiyorum. Eski yağ ile yeni yağ arasındaki farkı algılamak mümkün bununla beraber...

Güneş her yerde güzel batıyor, instagramdan da paylaşılıyor...

Kasko değeri 27.300 Bir de 71K km'de niye triger değiştirmiş?

Zaten özellikleri birbirine bu kadar yakın yağlarda standart kullanıcı olarak bir fark tespit etmeniz mümkün değil. Ford Avrupa özellikle yeni 1.0 EB için 5W-20 yağ öneriyor, amaç benzin tasarrufuna katkıda bulunmak. Ancak ikinci ondalık düzeyinde bir tasarruf için göreceli ince yağ kullanmayı çok da akılcı bulmuyor ve 5W-30'a devam diyorum kendi adıma...

Elin viteste olmaması için tek gerekçe budur, teşekkürler Engin. Gerisi şehir efsanesidir. Bununla beraber yıllardır bir elim vites topuzundadır, nedense artık....!

1.0 EB'un ciddi ekonomik olma potansiyeli var o kesin. Ama her zaman böyle rahat, trafiksiz, kaymak asfalt bir yol ve sinirleri alınmış sürücü bulunmaz, yani buna bakıp diğer EB sahipleri benimki niye düşmüyor diye hayıflanmasın. Dizelin alım-satım hesabına gelince; kazın ayağı öyle değil... 1. Alırken 10.000 TL fark ödüyorsun 2. Satarken bu fark yansısa yansısıa 5-6.000 TL olarak yansır, aynı parayı geri almak zor. 3. Arada yatırdığın 10.000 TL'den kaybını niye hesaplamıyorsun, yıllık %10 faizle 5 yılda 5.000 TL kazandırır Son söz: Özellikle uzun süreli sahiplik ve düşük km kullanımda dizel sanıldığı kadar ekonomik değil.

http://tr.wikipedia.org/wiki/Rezonans_(fizik)

Sonradan mercek uygulaması yapılan farı görmediğim için yorum yapmam mümkün değil, elbetteki bulursanız ve bütçenize uygunsa orijinal Bi-Xenonları takmanızı öneririm. Ancak onlarda da her far yandığında kısa far arızası mesajı alınıyor ve bunun üstesinden gelmek pek kolay değil, işlevsel olarak sorun yok ama takıntılı kişiler bu uyarıdan rahatsız olabilir. Ben neredeyse 8 aydır keyifle kullanıyorum, özellikle gündüz farı da içerdiğinden çok memnunum.

sahibinden.com çoğunlukla ölçüsüz atış alanı... Düzgün fiyat talep edenler de çabuk sattığı için görmeden kalkabiliyor ilan.

Hayır çünkü otomatik yükseklik ayarı bulunmuyor. Yani en şu anda azından teorik olarak geçmiyor. Zamanla bu kural esner mi göreceğiz... Eski farları (s)atmamakta yarar var.

Tchibo bir dönem Uzak Doğu menşeli göreceli kaliteli ürünleri göreceli iyi fiyata sunuyor idi, şu sıralarda hiç cazibesi kalmadı. Sizin yakınınızda Ikea varken hele ev ürünleri için hiç bakmam...

Mesajları okumuyor musunuz?