Musa Ekrem Akçaer

Herkese Merhaba, Atiker Grand marka lpg'yi geçen ay taktırdım. Bin KM'den fazla yol yaptım. Herhangi bir sıkıntı vs. yok. Mennunum. Önceki sayfalarda LPG'den sonraki bujiler hakkında konuşulmuştur. Bir kaç gün sonra 45 bin bakımı için yetkili servise gideceğim. Sanırım 45 bin bakımında artık bujilerin değişmesi gerekecek. LPG için olan bujilerden mi takmayalım yoksa orjinal ford buji mi takmalıyım?

Merhaba, 2014 focus 3 MCA için orjinal Polen filtresi ve silecek supurgesi tk fiyatı bildirir misiniz?

Selamlar, Merkezi ısıtma sisteminin izni var mı, denetleniyor mu belli değil. Ayrıca apartman yönetimi kanunlara uygun mu belli değil. Bu tür durumlarda bazı eksikler ortaya saçılırsa merkezi ısıtma sisteminizi tümden kaybedebilirsiniz apartman olarak. Karşı taraf üşüyor demek ki. Bence mahkemeye vermez. Ha diyelim ki verdi, Avukat tutar ve mahkemede haklı çıkarsa, karşı vekalet ücreti, bilirkişi masrafları falan hepsini siz öderseniz. Hem paranız gider hemde ebedi düşmanlığınız olur. Ne gerek var böyle şeylere konu komşu arasında. Siz açın kurtulun, oda ısınsın

Allahtan bugün 50 TL'lik almışım. Şaka bir yana focusumu teslim aldım bugün bayiden. Yarın fulleyeyim diyordum, olana bak. Benzinli araba alıcaz diye hemen zam yaptılar. Tüplü arabayı babama verdim, tüp 2,10 oldu. Tüm benzinli araç kullanan arkadaşlardan özür dilerim. Benim yüzümden oldu.

Ozan bey ve Kaan bey, Günü karşılamayan araçları trafikten men edebilecek şekilde oy kaygısı olmayan hükümetler, audilerle tarla bahçe gezebilecek kadar geliri yüksek refah içinde yaşayan bir millet olabileceğimiz günler dilerim.

Selamlar, Bankanın hakem heyeti kararına 15 gün içerisinde itiraz etme hakkı var. Bu süreyi geçirdikten sonra ve bankanın tüketici mahkemesine itiraz etmediğini varsayarak sorunuzu cevaplamaya çalışacağım. Ancak bu durum önemli, çünkü eğer bankanın hakem heyeti kararına 15 günlük itiraz süresi geçmeden başvurursanız, banka bu durum hakkında dava açıp sizden karşı vekalet ücreti kazanabilir. İcra Müdürlüğü'ne icra takibi başlatırken verdiğiniz evrakların içerisinde ödeme emri vardır. İcra Müdürlüğü bu ödeme emrini bankaya gönderir. Bu ödeme emrinin bankaya tebliğ edilmesi gerekiyor. Tebliğden itibaren bankanın 7 gün içerisinde ilama ait itiraz etme hakkı vardır. 7 günlük süre geçtikten ve herhangi bir banka tarafından icraya yapılan bir işlem yoksa burada durum sizin kendi keyfinize kalmış demektir. Bu durumda yapabileceğiniz 2 şey var. 1. Elinize ödeme emrinin bir suretini ve icra dosya numarasını alıp banka şubesine gidin, direk banka müdürüyle görüşün, ödeme yapmazlarsa bankaya hacze geleceğiniz belirtin. Bunu müşteri hizmetlerini arayarakta yapabilirsiniz eğer isterseniz. 2. İcra müdürlüğüne başvurarak 7 günlük ödeme süresinin geçtiğini bu nedenle banka şubesine hacze gitmek istediğinizi belirtin. Gerekli prosedürü anlatırlar zaten. Sonra size verilen gün icra memuru ile birlikte banka şubesine gidip atm, bilgisayar vb. malları orada o an bulunan müşterilerin huzurunda haczedin. Amasya meşhur olmak istiyorum dersenizde yerel gazeteden bir iki muhabir çağırın. Zaten onlar iha'ya falan bildiriyor, milliyet.com.tr'de manşet haber olma ihtimaliniz bile var.

LPG şuan dizelden her halukarda daha mantıklı. 2.33'e bp'den aldım bugün. Aslında 40 kuruşa kadar şehir içinde yakması benim için çok fazla önemli değil. Hergün binmiyorum çünkü arabaya. ama ben lpg'li arabanın çift depo olmasını seviyorum. Yakıt bitti bitecek derdin olmuyor. Araç lpgli olduğunda hususi gidip yakıt almak zorunda kalmıyorsun, bi ara uğrayıp yol üzeriyken alıveriyorsun. Tabi ben genelde araçtaki lpgyi yarım deponun altına düşürmemeye çalışıyorum. Bazen lpg bitiyor benzin bitene kadar benzinle biniyorum. vs. vs.

Ben hep 20 TL'lik alıyordum Ama pazartesi arabayı teslim almaya gidince bir depo alıcam mecbur. 8 Kuruş yine 4 TL karım var

Yukarıda yazdıklarınızda haksızsınız demiyorum, diyemem ancak birde aşağıdaki fotoğrafları paylaşmak istiyorum. Bu olay gaziantepte olmuş. Tır arabaya çarpıyor şoför ölüyor. Bu alanya - antalya yolunda oluyor. Araçta 4-5 kişi varlarmış ama 1 kişi ölmüş. Google'a ölümlü trafik cezası yazdığınızda dediğiniz özellikler olan araçlardada ölen kişiler olduğunu sizde benden iyi biliyorsunuz. Ancak haksızsınız demiyorum, söylediğiniz özellikler, hava yastıkları vb. bu ölüm olaylarını minimuma indiriyor. Şimdi arazi şartlarında bu donanımlı araçları kullanmak zaten zor. Zor olmasa bile yazık, altı vurur, kenarı çizilir falan diye ben sokmam şahsen. Yine karlı bir yolda rampada 2008 c kasa opel vectra kaldı ancak toros tıkır tıkır bazende spin ata ata yanımızdan çıktı gitti. Yani bir arabadan ziyade eşek tarzında kullanımı var bu araçların. Güvenlik 0 ama, 9 tane 60 kglik zeytinyağı bidonunu arka koltukları yatırdığınızda içine alır. 12 ile 15 arasında portakal kasasını alır. Çatısına iki çit koyup merdiven, bahçeden hayvanlar için kesilmiş bir araba boyu ot vb şeyler konur. Şoför ile 1-2 adet daha insan bu şekilde araca binebilir, aracın arkası belki yere değecektir ama o kadar yüke çekmeyeceğim demez. Tabi bunları yapmak için minibüs yada ranger tarzı bir araç alıp binmek mantıklı olabilir ama fiyatları malum, vergileri zaten ayrı birşey. Her yıl vizesi, sigorta primleri vs. ayrı birşey. Toros ise 4-8 bin TL arasında vereceğiniz bir para ile satın alınıp 6 aylık 29 liralık bir vergi ile 2 yılda bir vizeyle tüm bunları yapabilir. Bir torosum yok ancak yakınlarımda var, çok kullandım, çok zevkli bence. İzlenimlerim bu şekilde. Uzun yola çıkma taraftarı değilim. Benimde var tarla takka, şimdi yeni focusla gidip gelmek sıkıntı olucak, bende uygun bir tane bulursam yaza kadar almayı düşünüyorum bu arada. Yine düşüncemin arasındayım bence Renault insanların ihtiyaçlarına ve Türkiye yollarına göre araç üretiyor. Bu araçta onlardan bir tanesiydi. 0 kmsini yeniden tasarlasalar dediğiniz donanım özellikleri olur ve yılın otomobili olur. Şehirdekiler almaz belki ama köylü mehmet amca alır.

Abi oranlar bu şekilde olabilir, sonuçta bunlar 0 araçlar için tutulan istatistikler. Birde bunların ikinci el piyasası var. Filo olarak alanların çoğu genelde araba kiralama şirketleri, bizzat görmedim ama internetten duyduğuma göre bu kiralama şirketleri araçları alıp belli bir km kullanıp sonra ihale ile satıyorlarmış. Zaten kanundada %18 kdv ile araç alıp aynı oranda satma hakkı bunlara ve sürücü kurslarına ait. Sahibinden.com'da focus 3 ararken bazı galerilere denk geldim İstanbulda özellikle. 15 tane focus 3, 10 tane renault fluence, yine bu kadar megane arabaları yan yana koyup tek tek satıyorlar. Bunlarıda yine son kullanıcı yani perakendeciler alıyor.

Sabahtan beri fransızları kötülemenize rağmen citroen reklamı çıkıyor sayfada. Ben citroene bakmadan araba aldım, açıkcası üzgün değilim

Aslında diz mesafesinde yakup beyin dediği gibi çok fazla abartılı bir durum yok ama hem tavan basık hemde öndeki adam rahat oturuyorsa(benim gibi ) sorun olabiliyor. Dar olmasına dar ama ben arkada çok fazla oturmayacağım, o yüzden çok problem değil, sportif sedan alıyorsan bazı şeylerin dar olması normal

Zaten vw kendini mercedes kadar iyiyiz ama mercedesten daha ucuzuz mantığıyla pazarlıyor. Açıkcası markanın bende oluşturduğu algı bu.

Şimdi burada Renault taraftarı gibi görünüp tüm olumsuz yorumlara tek tek cevap vermek istemiyorum zaten çok beğensem gider renault marka bir araba alırdım. Sadece aşırı derece nefreti hak edecek bir marka olmadığını düşünüyorum. sonuçta samsungla işbirliği yaparak kendisini yukarılara çekmek istiyor Reno. O yüzden fluence ve latitude'e renault demenin bir kötü tarafı yok bence. Fluence tam olmasa bile latitude bence segmentinde çok iyi bir araba. Megane RS zaten her yerde kendisine baktırıyor.

Kötüye elbette kötü demek lazım ama bu arabaların pek çok iyi tarafı illaki vardır. Şimdi mesela benim aldığım makyajlı focusu ele alalım. Arabanın arka koltukları alabildiğine dar. Bagaj küçük. Öyle tasarımlı bir araba yapmışsın koyduğu antene bak. Ayrıca çok fena olduğu söylenemez ama jantlar daha sportif olabilirdi. Neyse muadil fiyatlarda jetta var hız sabitlemesi bile yok, sorsan konforlu araba derler. Bu böyle uzar gider ama sonuç olarak bence renault ihtiyaca göre arabalar üretiyor ve en çok tercih edilme sebebi bu.

Vw ve ford karşılaştırması olmasın ama vw'in bir reklam filmi vardı. Bayide adam golfün içinde kapıyı kapatıyor ses kesiliyor falan. Benim 99 model hyundai accentte durum aynı. Bunun reklamımı olur. Dediğinize sonuna kadar katılıyorum. Bu reklam şirketlerine şirket yönetimleri yön vermiyorlarsa eğer derslerine hiç çalışmadan marka odaklı reklam yapıp geçiyorlar.

Yav bu konuyu renault markasının bazı güncel modellerini paylaşmak için açtım ama konu renault ve fransız markalarını kötüleme kampanyasına dönüştü. Bu fransızlara bence çok yükleniyorsunuz. Hani bir amerikalı, bir alman veya bir japon olsak yada bir isveçli olsak eleştirilerinizde haklısınız diyeceğim. Biz olsak şöyle yapardık diyeceğim ama özellikle bir Türk olarak eleştiri hakkınız olsada yerden yere vurma hakkınız yok. Çünkü bizim bir araba markamız bile yok. 0-100' kmyi 12 saniyenin üzerinde alan küçücük motorlu araçlara %45 mtv %18 kdv ödüyoruz. Bu küçük motorlu arabalara binmek için varili 120 dolarken 5 TL, 60 Dolarken 2,5 lira yerine 4,5 lira vererek aldığımız benzini kullanıyoruz. Yılda MTV diye haraç ödeyip, her yıl düşmesi gerekirken sürekli artan zorunlu trafik sigortasına para akıtıyoruz. Yılda 1-2 kere kullandığım HGS hesabımda sürekli kalan paramı kullanıp işletip bankalara peşkeş çekiyoruz. Şimdi devlet bu kadar bizim sırtımıza binmiş, bizi sömürüyorken, elin fransızı gelmiş 1.5 DCİ motoruyla bize ekonomi sunuyorsa süspansiyonları biraz sert oluversin, direksiyonu hissiyatsız oluversin, yol tutuşu iyi değilse biraz daha yavaş gidiverin ne olur yani...

Renault çok uzun zamandır ülkemizde araba satışı yapıyor ama Fransız milliyetçiliği yapıp fransız kalmayı tercih ediyor. Fransa dış politikada bizim karşımızda olan en büyük devletlerden bir tanesi. Ama kapının önüne çıktığınızda arabaların pek çoğu renault. Bunun en büyük sebebi ise araçlarını burjuva kesimlere değilde daha taşrada yaşayan kişilere pazarlamak olduğunu düşünüyorum. Çünkü fluence çok kaliteli bir araç olmasada gerek altının yerden yüksek olması, gerek genişliği gerekse dizel ekonomik motoruyla bence türk halkının ihtiyacını karşılıyor. Bugüne kadar pek çok jetta görmüşümdür, çoğunun sağ marşpiyelinde ezik göçük var. Çoğu araçlar ülkemizdeki gereğinden yüksek lakalara altını vuruyor, eski kasa honda civic gibi araçlar ise asılı bile kalabiliyor. En basit örneği olarak Toros araçlarını Renault bugün tekrar piyasaya çıkarsa güncellenmiş donanımlarla, belki yılın otomobilini yapmış olacak. İl merkezleri için Renault takoz bir araç olarak gözüksede ilçelere doğru yol aldığınızda yukarıda söylediğim nedenlerle çok tercih ediliyor. Bu yeni modellerden megane hb'in duruşunu honda civic'e benzettim. Laguna ise jettaya benziyor. Renault biraz tasarım anlayışını değiştirmiş gibi geldi bana ama araçların arkalarını göstememişler. Belki araçların arkaları geçen sefer olduğu gibi aynı kalmıştır.

Merhabalar, foruma açtığım ilk konu. İnternette dolaşırken Renault'un 4 modelinin resmine ulaştım. Buyrun, ben beğendim açıkcası sizin görüşleriniz nedir ?

Okan bey, önceki konuları okumuşsunuzdur sanırım. Bosch, siemens, profilo aynı grubun ürünleri. Tabi farklar yok değil. Ancak bosch ve siemens'te kalite olarak hiçbir fark yok. Sadece ambiyans ve iç görüntüleri değişik. Ben bundan 4 ay kadar önce evlendim. Tost makinesine kadar araştırarak, inceleyerek, youtube videolarını izleyerek, şikayetvar.com'a bakarak ve kullanıcı yorumlarını forumlardan okuyarak kararlarımı verdim. Türkiye'deki izlemenime bakarsanız, önce bosch sonra siemens şeklinde bir sıralama var. Ancak yurt dışında bu sıralama siemens,bosch şeklinde. Yani siemens daha önce planda. Bu nedenle bosch bayilerine gittiğinizde ellerine fiyat listesini alıyorlar ve ne yazıyorsa onu söylüyorlar. Ancak aynı makinelerin siemens muadillerinde durum öyle değil. Özellikle büyük çeyizlik eşya satan siemens bayileri acayip şekilde fiyat kırıyorlar. Bu aşamada internette gezerken donanimhaber'de bir kişiye rastladım, baya bir yerde bayilikleri olduğunu ve siemens ürünlerde çok uygun fiyatlar verdiklerini söyledi. Bende kendisiyle iletişime geçtim ve fiyat istedim. Bu kişinin söylediği yerine benim ikamet ettiğim ilçedede olan bir zincir mağaza olduğunu öğrendim. Verdiği fiyatlar ise neredeyse akakçedeki fiyatlardan 300 ile 500 TL altındaydı ürüne göre. Ben istediğim ürünleri zaten belirlediğim için pazarlığı yaptım ve siparişi geçtim. İzmir'den girişini yaptı ürünlerin ben buradan teslim aldım. Şimdi bayinin adını buraya yazmayayım belki kendileri için ama özel mesajla isterseniz belirtirim. Bugüne kadar derinlemesine incelemeden hiç birşey almadım. Bu araba alırken nasılsa tost makinesi alırkende böyle. Bu nedenle aldığım hiçbir üründen pişman olmadım bugüne kadar. Özellikle en iyi ürünü almaya çalışmak yerine neye ihtiyacınız olduğuna ve bu seviyede en kaliteli ürünün kimde olduğunu araştırmanız gerekiyor. Buna fiyat / performansta diyebilirsiniz. Ben beyaz eşyaları, hanımın isteiği üzerine inox/gri olarak siemens aldım. Ama sadece buzdolabı, fırın, ocak ve bulaşık makinesini. Çamaşır makinesini AEG aldım. Siemens'i dediğim bayiden aldım ama AEG'yi media markttan aldım. Davlumbazı kügerr aldım. Noter huzurunda yapılmış youtube videoları var, parasına göre bu davlumbaz bir harika. Sessiz ve acayip iyi çekiyor. Kügerr'i ise internet üzerinden sipariş verdim.Yine elektrik süpürgesinden saç kurutmaya kadar, balkona asacağım vinç'e kadar internet üzerinden aldım. Ekonomik durumunuz nedir ne değildir bilmiyorum, kimisi pazarlık yapmayı sevmez, ürünlerde indirimler istemez yada internetteki ucuz fiyatları şüpheli bulur ilgilenmez. Ancak ben kendi istediğim fiyata ürün almayı pek sevmiyorum. Demem o ki, n11.com, hepsiburada ve gittigidiyor kampanyalı mal satışında dev isimler. N11'in verdiği çekler, paraf kredi kartı ile yaptığı anlaşmalar neticesinde 1000 TL'lik sepet siparişimi 250 TL'ye bile getirmişliğim vardır. Özellikle paraf diye belirtmemin sebebi pek çok alışverişi bu kart ile yaptım. Parafgünüm, kişiye özel kampanyalar, işletmelerin puan anlaşmaları nedeniyle kazandığım puanlarla zaten piyasanın çok altındaki fiyatlarla aldığım ürünlerden izmir'den romaya 2 kişi gidiş dönüş uçak bileti alacak kadar puan kazandım. Biraz uzun ve dağınık oldu sanırım ama bu operasyonlardan yeni çıkmış biri olarak eğer çok zengin değilseniz düğün her bütçeyi sarsıyor. Bu nedenle küçük küçük kalemlerde bile yapılacak küçük karlar toplandığından bir açığı kapatıyor. Bu nedenle kaliteli ama pazarlıkla alabileceğiniz malları veya internette rekabette bulunan ürünleri tercih edin. Arçelik,beko gibi tek el ürün satıp bindirimlerden indirim yapan firmalardan uzak durun derim.

Selam, Peki lastik tamir kitini sıktığımız lastik daha sonra kullanılabiliyor mu? Yani bu içine sıkılan köpüğün bir zararı yok mu ?

Bundan bahsediyorsunuz sanırım, tavana asma diyince merak edip bakmıştım, diğer arkadaşlar içinde kolaylık olur. Ama bence her halukarda yer kaplıyor. Zaten büyük ihtimalle aracın metal aksamlarına çengel falan monte ettirmeniz gerekecek, hem orjinalliği gidecek hemde belki ilerde ses yapacak. Ben yaptırmazdım açıkcası ama belki başka fikri olan vardır.

Kaan Bey aman diyeyim bir hafta sonumuz daha focussuz geçmesin

Toprakta ucuz değil ki artık. Herkes uyandı maşallah. Millet parası olan gelsin modunda. Üç kat imarlı yere 2 daire parası isteyen mi ararsınız, uygun fiyat diye yazıp yol geçecek yerleri satmaya çalışıyorlar. Toprak piyasasının ikinci el araba piyasasından aşağıya kalır yanı yok açıkcası. Ancak bende bir öneride bulunmak istiyorum. Aslında çok fazla etik olmamakla birlikte sonuçta biz almasak başkaları alacak. Bankaların alacağa mahsuben aldıkları yerler var. Hemen hemen tüm bankaların var. İnternette satılık gayrimenkul diye sorgularsanız geliyor zaten. O sitelerdeki fiyatlar muammen bedel ancak siz bunların altını teklif edebiliyorsunuz. Bankada eğer karlı bulursa bu alışverişi kabul ediyor. Ben arada bakıyorum gerçekten işe yarayan yerler oluyor. ÖTV konusuna gelirsek, bazı arkadaşlar gelmez falan demişler. Gelir hemde bal gibi gelir. Zaten toplum psikolojisini oluşturdular. Şimdi yarın ÖTV zammı yaptık diyince bakan, zaten belliydi diyip önümüze bakacağız. ÖTV zammı olmazsa sitem edeceğimiz bir hale geldik şu aşamada. Yapsınlar rahatlasınlar. Ben çok fazla siyaset ile ilgili değilim. Ama dikkat edin, zamlar ne kadar artarsa iktadarın oylarıda o düzeyde artıyor, demek ki herkes memnun

Merhabalar, Yorumlarınızı baştan sona okudum. Pek çoğunuza geçmiş olsun. 1,6 mı, 1.0 mı arasında gidip gelirken, 1,6'yı tercih etmiştim. Tercih ederken bu konuyu görmemiştim. Turbo motorlara hep kuşkuyla bakmışımdır, sizin durum motor dışı parçalardan kaynaklansada, bu turbodan pek çok markada pek çok kullanıcı şikayetçi. Genel yorumlar arabamın turbosu patlamış, kalitesiz yakıt kullanmışım turbom bozulmuş, yüksek devirlerde turbom patladı vs. Kullanım içinde arabayı ilk çalışmada ısınmadan hareket ettirilmeyeceği, kontak kapatılırken önce rölantide biraz çalıştırılacak, alınan yakıta dikkat edileceği, yüksek devirlere çıkılmayacağı falan belirtilmiş. Yani anlaşılan turbolu araba kullanılacaksa dikkat etmek gerek. Bu nedenle atmosferik aldım, 1-2 litre yerine göre fazla yakar ama en azından böyle problemlerle karşılaşmam diye düşünüyorum. Herkese tekrar geçmiş olsun.