Servet Ö. Oluşturma zamanı: Ocak 8, 2018 Raporla Share Oluşturma zamanı: Ocak 8, 2018 Tatsız bir gün yaşadım desem yeridir. Benim oğlanın muaynesi üzerine GATA 'ya gittik. Sıkıntısı okulda öğrenme güçlüğü. Herif her şeyi pataküte öğreniyor ama ilgisinin az olduğu konularda bir başka dünyada yaşıyor sanki. Neyse çocuk psikiyatriden aldık randevumuzu. Muayne olmak için sıramızı bekledik, girdik içeri. Baktık ki bizim doktorumuz değil bu. O yok ben bakıyorum dedi. Bir sonraki randevuyu size alalım o zaman siz takip edecekseniz dedim, bana randevu vermiyorlar siz yine randevunuzu baska doktora alabilirsiniz dedi. Sen doktor musun demek geçti içimden ama o dakika zaten ne bu muayneden ne de sonrasında takibinden bir hayır gelmeyeceğini çoktan anlamıştım. Bi kız bi oğlan çocuğu gelmişler babaları cumaya gitmişte bunlar dükkana bakıyorlar imajı oldu birden. Neyse çocuğu muayne ettiler, biz dışarıda bekledik. Sonra bizi çağırdı girdik içeri. Dikkat ettim ki okuldaki rehber öğretmenin hazırladığı detaylı ön raporu ısrar etmeme rağmen açılmamış bile, zarf kapalı. Neyse bu şu formu doldurun bu formu doldurun tadında basma kalıp şutlayacak bizi, hı hı tadında dinliyoruz. İçeri bodos biri girdiö elidne bir iki kağıt 5dk ya yakın birşeyler sordu saçma sapan. Bende gözüne bakıyorum sen hayırdır bro mesajıyla. Gözümden ateş çıkıyor o derece. Neyse bu çıktı bizim çocukların zırvalaması bitti bende çıktım dışarı. Danışmayla görüşüyorum bizim doktorun nerede olduğunu öğrenmek için. Tam öğle arasına denk geliyoruz. Bu ve işe yaramaz çetesi geliyor koridordan. Bakar mısınız dedim duymadı. Omzuna dokundum. Pardon kusura bakmayın göreviniz tam olarak nedir dedim. Doktorum dedi. Doktor ve hasta arasına kapı dahi çalmadan, müsade istemeden girmek adetiniz midir dedim. Siz kimsiniz dedi. Dedim demin içeri bodos girdiğin odadaki hasta yakınlarıyız dedim. Siz nasıl hesap sorarsınız nasıl terbiyesizlik bu, belki benim de hastam olabilirdiniz falan diye saçmalamaya başladı. Bir yandan hemşireden ismimi vs öğrenmeye çalışıyor. Bana bak terbiyesiz herif hakkımı aramam sana dokunduysa önce saygılı ol bir daha da böyle birşey yapma. Karşındaki burda olmanın ana nedeni, saygısızlık yapma bağırma çağırma dedim. Hala ismimi öğrenmeye çalışıyor, gel dedim benim ismim şu, hastamın ismi şu dedim. Şimdi sen ismini söyle de tanışalım dedim. İyice saçmalamaya başladı. Karşısındakinden böyle sivri cevaplar sorular duymaya alışmamış besbelli. Adam fatal error veriyor. Etrafındaki meslektaşları güler oldu. Tuttu kolundan götürdüler. Yazık koskoca Gata doktoruna yazık. Bana egosunu gösterip ne kazandı, rezil oldu gitti. Yazık gerçekten yazık. 2 1 Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Mert Yürüyen Yanıtlama zamanı: Ocak 8, 2018 Raporla Share Yanıtlama zamanı: Ocak 8, 2018 Eyyyyyy servet ö., eeeyyyy beygir terbiyecisi angaralı genius... Sen kimsin ya? Kimsin sen kim? Sen kimsin? Ağzına sağlık! Böyle karakter yoksunlarına (ki teoride icra ettiği meslek, dünyanın en kıymetli iki mesleğinden birisi olsa da bu tamamen kişilik meselesidir ve meslekten bağımsızdır) haddini bildireceksin ki, bir sonraki sefer "destur" diyecek 4 bacaklı... Geçmiş olsun bu arada... 1 Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Servet Ö. Yanıtlama zamanı: Ocak 8, 2018 Yazar Raporla Share Yanıtlama zamanı: Ocak 8, 2018 3 hours ago, Mert Yürüyen said: Eyyyyyy servet ö., eeeyyyy beygir terbiyecisi angaralı genius... Sen kimsin ya? Kimsin sen kim? Sen kimsin? Ağzına sağlık! Böyle karakter yoksunlarına (ki teoride icra ettiği meslek, dünyanın en kıymetli iki mesleğinden birisi olsa da bu tamamen kişilik meselesidir ve meslekten bağımsızdır) haddini bildireceksin ki, bir sonraki sefer "destur" diyecek 4 bacaklı... Geçmiş olsun bu arada... Egodan öte birşey bu yahu, kibir, kendini bilmezlik, amaçsızlık. Merak ettiğim konu şu: idaresinin Sağlık Bakanlığına devrinden sonra mı böyle oldu, yoksa bu hep böyle miydi? Vallahi billahi üzüldüm yahu. Ben 20 gün kaldım, askerdim, çok iyi baktılar bana. Annemi getirmiştim, onunla da çok düzgün bir şekilde ilgilenmişerdi. Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Yakup Ç. A. Yanıtlama zamanı: Ocak 8, 2018 Raporla Share Yanıtlama zamanı: Ocak 8, 2018 5 dakika önce, Servet Ö. yazdı: Egodan öte birşey bu yahu, kibir, kendini bilmezlik, amaçsızlık. Merak ettiğim konu şu: idaresinin Sağlık Bakanlığına devrinden sonra mı böyle oldu, yoksa bu hep böyle miydi? Vallahi billahi üzüldüm yahu. Ben 20 gün kaldım, askerdim, çok iyi baktılar bana. Annemi getirmiştim, onunla da çok düzgün bir şekilde ilgilenmişerdi. Ben geçen sene gittim, doktor muhabbeti açtı; "bizi halka açtıktan sonra burası dolup taştı doğru düzgün ilgilenemiyoruz kimseyle falan filan." Geçmiş olsun Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Süleyman Ünal Yanıtlama zamanı: Ocak 8, 2018 Raporla Share Yanıtlama zamanı: Ocak 8, 2018 Geçmiş olsun. Her meslekte ya da yaşamın her alanında bu tiplerle daha fazla karşılaşır olduk. Giderek bencil ve saygısız bir topluma dönüşüyoruz. Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Cem Boneval Yanıtlama zamanı: Ocak 8, 2018 Raporla Share Yanıtlama zamanı: Ocak 8, 2018 Böyle bir süreç yaşamana üzüldüm. Ruh ve bilinç sağlığını ilgilendiren hastalıklarda hasta-doktor ilişkisinin derinliği, sürekliliği ve mahremiyeti bedensel hastalıklarda olduğundan daha önemli ve anlamlıdır. Bu bağlamda farklı bir doktora düşmüş olmanız kötü, doktoru reddetme hakkınız var, kullanabilir, sonrası için kendi doktorunuza randevu alabilirsiniz. İçeri giren doktor muhtemelen içerideki doktorun altında çalışan ve ona bir şeyler danışması gereken asistan düzeyinde biri idi. Benzer durumları biz de yaşıyoruz. İçerideki doktorun bu görüşmeyi yönetmesi gerekirdi. Ya hastadan, yani sizden izin alacak ve gelen doktorla görüşmeyi önceleyeck, ya da meşgul olduğunu bildirerek daha sonra gelmesini talep edecekti. Yapmamış, talijsizlik olmuş. Doktorlar da insan ve ağır yük ve baskı altındalar. İdari kadrolorda da genellikle çıkar ortaklıkları çerçevesinde yerleşik yöneticiler olunca düzen büsbütün bozuluyor. Ayrıca genç kuşak doktorlar ülke genelindeki devlet kadrosundaki orta üst düzey memurların çoğunun olduğu gibi faydacı ve çıkarcı bir tavır içerisinde. Artı sosyal yaşamımızda giderek artan hoyratlık ve karşılıklı değer vermeme ve saygısızlık onları da etkiliyor. Tüm devlet hastanelerinde hekimlerin daha çok hasta görmesi yönünde bir baskı var, siz belki birkaç haftadır sıra bekliyor ve bu randevuya hazırlanıyor, hastalığınızı tek ve amansız görüyor, özel ilgi ve alaka bekliyor iken doktorun o günkü 128. ve o haftaki 433. hastası olmuş olabilirsiniz. Tabii bu eşya muamelesi görmenizi gerektirmez. Bunları bahane olsun, haklı göstersin diye değil, sadece durumun daha kolay anlaşılması için yazıyorum. Yani giderek hizmet kalitesinin düştüğü, toplumsal yapının bozulduğu ilkel bir çıkarcılığın ön plana çıktığı bir sosyal yaşama evriliyoruz. Haydi hayırlısı. 3 saat önce, Mert Yürüyen yazdı: Ağzına sağlık! Böyle karakter yoksunlarına (ki teoride icra ettiği meslek, dünyanın en kıymetli iki mesleğinden birisi olsa da bu tamamen kişilik meselesidir ve meslekten bağımsızdır) haddini bildireceksin ki, bir sonraki sefer "destur" diyecek 4 bacaklı... Bunu ciddi yazmadığını ummak istiyorum, yoksa o tavrı sergileyen kişiden bir farkın kalmadığı gibi ortalık anarşiye teslim olur. Peygamber olmadığımız kesin ama çoğumuz hayvan da değiliz, böyle yargısız infazlara girmeyelim. Alo 184 SABİM hattını arayıp şikayetçi olun, hergün onlarca şikayet geliyor, bazıları "doktor bana gülümsemedi", "oturduğum iskemle rahat değildi", "yarım saat bekledim" tadında ve hepsi hakkında soruşturma açılıyor. 2 1 Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Servet Ö. Yanıtlama zamanı: Ocak 8, 2018 Yazar Raporla Share Yanıtlama zamanı: Ocak 8, 2018 13 minutes ago, Cem Boneval said: Alo 184 SABİM hattını arayıp şikayetçi olun, hergün onlarca şikayet geliyor, bazıları "doktor bana gülümsemedi", "oturduğum iskemle rahat değildi", "yarım saat bekledim" tadında ve hepsi hakkında soruşturma açılıyor. Deneyelim bakalim. Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Gürkan Çakıroğlu Yanıtlama zamanı: Ocak 8, 2018 Raporla Share Yanıtlama zamanı: Ocak 8, 2018 Geçmiş olsun Servet... Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Servet Ö. Yanıtlama zamanı: Ocak 8, 2018 Yazar Raporla Share Yanıtlama zamanı: Ocak 8, 2018 (düzenlendi) 28 minutes ago, Cem Boneval said: Doktorlar da insan ve ağır yük ve baskı altındalar. Dedigin gibi bu yaptigini aciklamaz. Muhtemelen saatini doldurup kendi ozel muaynehanesine gitse suratindan guller sacan bir insan haline donusur. Bunun adi rahatlik, aymazlik, iki yuzluluk. Gittigim bolumde dogru duzgun hasta yoktu. Bana kimse gelip bu olayda cok yogun calisiyoruz sinirlerimiz lacka oldu demesin sinirlerini lacka ederim hakikaten. Yogun calisiyosa bana mi calisiyor? Ee bana hizmet icin calisiyor. Bana hizmet mi ediyor? Yoo, bilhassa tas koyuyor, saygisizlik yapiyor. Ben kimseden ozel ilgi vs beklemiyorum ki, isini yapsin yeter. --19 minutes later eklendi-- 45 minutes ago, Cem Boneval said: yoksa o tavrı sergileyen kişiden bir farkın kalmadığı gibi ortalık anarşiye teslim olur. Cok haklisin, mesela bu lafin insanlarin neden doktorlara saldirdigini dahi kismen acikliyor olabilir. Ocak 8, 2018 Servet Ö. tarafından düzenlendi Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Mert Yürüyen Yanıtlama zamanı: Ocak 8, 2018 Raporla Share Yanıtlama zamanı: Ocak 8, 2018 52 dakika önce, Cem Boneval yazdı: Böyle bir süreç yaşamana üzüldüm. Ruh ve bilinç sağlığını ilgilendiren hastalıklarda hasta-doktor ilişkisinin derinliği, sürekliliği ve mahremiyeti bedensel hastalıklarda olduğundan daha önemli ve anlamlıdır. Bu bağlamda farklı bir doktora düşmüş olmanız kötü, doktoru reddetme hakkınız var, kullanabilir, sonrası için kendi doktorunuza randevu alabilirsiniz. İçeri giren doktor muhtemelen içerideki doktorun altında çalışan ve ona bir şeyler danışması gereken asistan düzeyinde biri idi. Benzer durumları biz de yaşıyoruz. İçerideki doktorun bu görüşmeyi yönetmesi gerekirdi. Ya hastadan, yani sizden izin alacak ve gelen doktorla görüşmeyi önceleyeck, ya da meşgul olduğunu bildirerek daha sonra gelmesini talep edecekti. Yapmamış, talijsizlik olmuş. Doktorlar da insan ve ağır yük ve baskı altındalar. İdari kadrolorda da genellikle çıkar ortaklıkları çerçevesinde yerleşik yöneticiler olunca düzen büsbütün bozuluyor. Ayrıca genç kuşak doktorlar ülke genelindeki devlet kadrosundaki orta üst düzey memurların çoğunun olduğu gibi faydacı ve çıkarcı bir tavır içerisinde. Artı sosyal yaşamımızda giderek artan hoyratlık ve karşılıklı değer vermeme ve saygısızlık onları da etkiliyor. Tüm devlet hastanelerinde hekimlerin daha çok hasta görmesi yönünde bir baskı var, siz belki birkaç haftadır sıra bekliyor ve bu randevuya hazırlanıyor, hastalığınızı tek ve amansız görüyor, özel ilgi ve alaka bekliyor iken doktorun o günkü 128. ve o haftaki 433. hastası olmuş olabilirsiniz. Tabii bu eşya muamelesi görmenizi gerektirmez. Bunları bahane olsun, haklı göstersin diye değil, sadece durumun daha kolay anlaşılması için yazıyorum. Yani giderek hizmet kalitesinin düştüğü, toplumsal yapının bozulduğu ilkel bir çıkarcılığın ön plana çıktığı bir sosyal yaşama evriliyoruz. Haydi hayırlısı. Bunu ciddi yazmadığını ummak istiyorum, yoksa o tavrı sergileyen kişiden bir farkın kalmadığı gibi ortalık anarşiye teslim olur. Peygamber olmadığımız kesin ama çoğumuz hayvan da değiliz, böyle yargısız infazlara girmeyelim. Alo 184 SABİM hattını arayıp şikayetçi olun, hergün onlarca şikayet geliyor, bazıları "doktor bana gülümsemedi", "oturduğum iskemle rahat değildi", "yarım saat bekledim" tadında ve hepsi hakkında soruşturma açılıyor. Malesef ki ciddiyim... Burada benim yorumumun vahameti degil, hastanede gorevli arkadasin odaya girmesi de degil, ayni arkadasin sonrasinda ego patlamasi yasamasi uzucu olan. Meslekten bagimsiz oldugunu soylemistim, ama anliyorum meslekdas oldugunuz icin aciklama geregi duyuyorsunuz, sorun degil. Tabi ki servet abi bunun karsiligi olarak fiziki mudahalede bulunsa cok ayiplardik, bunun konusulacak bir tarafi yok. Ama birilerinin belli bir cercevede kalarak kesinlikle fiziksel temas olmaksizin yanlislarini soylemesinde bir sakinca gormuyorum. Ben nasil sadece bankacilik yapmiyorsam subeye yada ozel musteriye psikolojik acidan da hizmet veriyorsam o da aynisini yapmali... hemen hemen hic bir is yok ki insanla asla temas etmesin. Her sey insan icin, her sey insanla iletisim halinde. Neyse gecmis olsun diyelim tekrardan... bu dunyayi kurtaracak tek yaklasim EMPATİ, ne kadar empati o kadar az dert tasa... sevgiler. Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Kutluhan A. Yanıtlama zamanı: Ocak 8, 2018 Raporla Share Yanıtlama zamanı: Ocak 8, 2018 Benim öğrendiğim psikolojik muayene ve terapilerde gizlilik en büyük etik şartlardan biri ve hastaların bile giriş çıkış aşamalarında birbirlerini zorunlu olmadıkça görmemeleri (tabi hastanede bu biraz zor) ve diğer doktor ve terapistler dahil olmak üzere o kişiye yönlendirme yapılmadıkça bilgi verilmemesi gerekiyor. Burada gizlilik tamamen ihlal edilmiş durumda. İçeride siz değil çok daha ağır bir vaka da olabilirdi. Gözlemlediğim psikiyatristlerden biri içeri hasta girdiğinde kapıyı içeriden kitliyordu. Tabi bu başka sorunlara yol açabilir fakat gizlilik önlemi olduğunu düşünmüştüm. Seçeneğiniz varsa doktor ve ya hastane değiştirin. Okul psikolojik danışmanından tekrar fikir alabilirsiniz. Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Cem Boneval Yanıtlama zamanı: Ocak 8, 2018 Raporla Share Yanıtlama zamanı: Ocak 8, 2018 2 saat önce, Mert Yürüyen yazdı: Meslekten bagimsiz oldugunu soylemistim, ama anliyorum meslekdas oldugunuz icin aciklama geregi duyuyorsunuz, sorun degil. Tabi ki servet abi bunun karsiligi olarak fiziki mudahalede bulunsa cok ayiplardik, bunun konusulacak bir tarafi yok. Ama birilerinin belli bir cercevede kalarak kesinlikle fiziksel temas olmaksizin yanlislarini soylemesinde bir sakinca gormuyorum. Kesinlikle meslektaş koruması falan değil, "haddini bildirme" sınırları tanımlanmamış bir eylem olup, basit sözel uyarıdan silahlı saldırıya kadar yönelebilir. Ayrıca bu tür ego patlağı kişiler öyle yanlışların söylenmesinden falan pek anlamazlar bilenip daha da umursamaz davranabilirler. Bu yüzden de 184'ü belirttim. Bunu en sık trafikte yaşamıyor muyuz, bu saygısız umarsız insanların kaçı ders alıyor sence? Ben söyleyeyim: Hiç biri... Empatiye katılıyorum ama bizde aile eğitiminde bile bu öne çıkan bir öğreti değil ki! Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Uğur Akdaş Yanıtlama zamanı: Ocak 8, 2018 Raporla Share Yanıtlama zamanı: Ocak 8, 2018 Geçmiş olsun. İnşallah durum iyi bir hekimle çabucak çözülür. Benzeri bir olay İst. Anadolu yakasında devlet hastanelerinden birinde yaşadım. Kardeşim ameliyat olmuştu, kontrol zamanı geldi. Gittik sıramız gelince içeri girdik ama yüzümüze bakılmıyor, ilgi alaka yok, yerinden kalkıp bakmadı bile. Operasyonu yapan hoca bölüm şefi ve tanıdığım ayrıca oynamak istemediğim bir koz Mecbur bıraktılar. 'Şu dahiliden falanca hocayı arada burada olduğumu söyleyeyim' dedim. Gözüyle röntgeni çekti o an radyolojiye gerek kalmadı Saygılı olmayı bilmeli, karşındaki insanın zaten sıkıntılardan dolayı orada olduğunu unutmamalı ve hesabına yatan paranında 657 ye tabi diye değil hastalara baktığı/çözümler getirdiği için yattığının farkında olmalı insan. Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Hüseyin Aygün Yanıtlama zamanı: Ocak 9, 2018 Raporla Share Yanıtlama zamanı: Ocak 9, 2018 Servet Başkan öncelikle geçmiş olsun. Yaşadıkların hoş olmayan, kimsenin istemediği bir davranış. Her sektörde olduğu gibi sağlık sektöründe de nahoş durumlar olabiliyor. Sektörden işden ziyade insan insan olabilmesini bilmeli. Saygı günlük yaşamda unuttuğumuz en büyük değerlerden biri. GATA içinde şunu belirtmek isterim (diğer askeri hastaneler içinde aynıdır) şuanda yaşanılan bir belirsizlik var. Bu belirsizlik günlük iş akışına yansıyor. Bakanlık ile Komutanlık arasına sıkıştırılmış personel ve işleyiş var. Umarım en kısa zamanda düzelir. 1 Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Mert Yürüyen Yanıtlama zamanı: Ocak 9, 2018 Raporla Share Yanıtlama zamanı: Ocak 9, 2018 16 saat önce, Cem Boneval yazdı: Kesinlikle meslektaş koruması falan değil, "haddini bildirme" sınırları tanımlanmamış bir eylem olup, basit sözel uyarıdan silahlı saldırıya kadar yönelebilir. Ayrıca bu tür ego patlağı kişiler öyle yanlışların söylenmesinden falan pek anlamazlar bilenip daha da umursamaz davranabilirler. Bu yüzden de 184'ü belirttim. Bunu en sık trafikte yaşamıyor muyuz, bu saygısız umarsız insanların kaçı ders alıyor sence? Ben söyleyeyim: Hiç biri... Empatiye katılıyorum ama bizde aile eğitiminde bile bu öne çıkan bir öğreti değil ki! yine malesef ki hepsine katılıyorum Cem abi Yorum bağlantısı Diğer sitelerde paylaş More sharing options...
Önerilen Mesajlar
Hesap oluşturun veya yorum yazmak için oturum açın
Yorum yapmak için üye olmanız gerekiyor
Hesap oluştur
Hesap oluşturmak ve bize katılmak çok kolay.
Hesap OluşturGiriş yap
Zaten bir hesabınız var mı? Buradan giriş yapın.
Giriş Yap