Jump to content
2019 Temmuz'dan sonraki tüm içerik ve üyelikler silinmiştir. Lütfen yeni kayıt yapınız ×

cem aksoy

Üye
  • Toplam İleti

    332
  • Katılım

  • Son ziyaret

cem aksoy tarafından yazılan her şey

  1. kendi söylemiş 180 le giderken
  2. biz neden anlaşamıyoruz anlayamıyorum. benim bahsettiğim genel olanlar. bir diskin ömrü 100.000 km civarıdır. Ortalama sürücü bu civarda diski bitirir. 5000 de bozuluyorsa istisnadır. ya disk kalitesiz, ya da gereğinden fazla zorlanmıştır vs. balatadan kasıt balataların ömrü en fazla 30-40 bin km iken daha balatanın teorik ömründen önce disk gidiyor ise o araç fazla hızlı kullanılıyor ve sürekli frenaj ile zorlanıyordur. buradan kaynaklı ısınmaların üstüne birde su geldiğinde disklerde bozuluyordur. yolarda hız sınırları belli. bu hızların üstünde kullanmakta zaten suç. bu sınırlarda kullanılınca araca pek bir şey olmuyor. diski bozacak kadar tehlikeli araç kullanıyorsanız diğer insanların canını tehlikeye atıyorsunuz demektir, yollar bu sınırlara uyan vatandaşların, pistlerde hız tutkunlarının olmalı. inşallah birbirimizi anlamışızdır.
  3. Balata demem o dir ki balatalar bile daha bozulmamış. Su bütün yollarda var. Frene bastığımızda bizim disklerde suya maruz kalıyor. ama bozulmuyor. bu sorunun cevabı da benim dediğim gibi. gaz pedalı hem gaz hem de fren olarak kullanılırsa fren tertibatı ile ilgili yıpranmalar bozulmalar daha az oluyor. dediğim gibi bu hız denemelerini pistlerde görmek isteriz
  4. Bir otobüs şoförü abimiz vardı. iyi şoför gazı hem gaz hem de fren olarak kullanır derdi. yani pedal öyle bir konumda olmalı ki gaza bastığında fırlayacak, çektiğinde yavaşlayacak.benim araç 30 binde. balataları kontrol ettirdim hiç sıkıntı yok. demek ki düzgün kullanmışız. 20.000 de ki bir aracın fren diski bozulma aşamasına gelmiş ise ben ne diyeyim. Milletin çoluk çocuğu canı cananı sizlerle aynı yollarda. cem yılmazın reklam filmi aklıma geliyor. sizleri pistlerde görmek isteriz
  5. motor yenide olsa eskide olsa bilgisayar hep aynı değeri verir. bir formül var araç hep o formüle göre hesaplıyor. sizde benzinlik teki litreye göre kalibre ediyorsunuz. böylece kullanım tarzınıza göre tüketim değeri yol bilgisayarına set edilmiş oluyor. 7,6 lt tüketime gelince rampaları çok dik ve sık olan bir memlekette gayet iyi bir değer.
  6. cem aksoy

    Honda Civic

    benim bildiğim pert araca kasko yapmıyorlar. Aracı alıp tamir ettikten sonra kaskosuz binersiniz bu araca. bu devirde kaskosuz araca binmek biraz cesaret işi. bazı sigorta şirketleri özel müşterilerinin küçük kazların da bile kazalarında aracı hemen perte çıkartabiliyorlar. kazadan dolayı bir hukuk süreci var mıdır ne olur biter bu konuda hiç bir fikrim yok. tabi bunu hukukçu arkadaşlar daha iyi bilir ve bunu daha iyi yorumlarlar. araç ile ilgili düşüncem diğer arkadaşların yorumlarına katılmakla birlikte bir ihtimal de aşağıdaki gibi olabilir. araç 11 yönünden kapı ile çamurluk arasına bir yerlere sert ve verev bir darbe almış ki hava yastıkları açılmış. karşıdan gelen araç muhtemelen sola dönmek istedi bu aracı görmedi vurdu gibi bir şey tabi buda hızlıymış. seneler önce benim araca bir traktör bu şekilde vurmuştu ve hasar buna benziyordu.şayet yandan tam boy resim olsaydı daha iyi anlaşılırdı. kaporta aksamında çamurluk ve kapıların değişeceği belli, ancak darbe kapı direklerine kadar inmiş mi teker üstüne aks üzerine bir çarpma var mı, şasesinde bir kayma var mı, onu bir tespit etmek lazım. malum şase kayınca kolay kolay ön düzen tırık tutmuyor. bu arabayı almaya niyetliyseniz aldıktan sonra muhakkak ki bir kaportacı bunu tamir edecek. işte o kaportacıyı yanınıza alarak yerinde hasar tespiti yaptıktan sonra alıp almamaya karar vermek daha iyi olur.
  7. Memleketin birinde kaz sürüsüne girmemek için karşı şeride geçen araç karşıdan gelen araç ile çarpışmıştı. bayağıda bir insan yaralandı yaşamını yitirdi. böyle bir durumda köpek ve daha küçük hayvan ise frenaj ile girip hayvana vurmak lazım. karşıdan gelen araçtan kurtulanımıyorsa ;hayvan büyük ise ve Allah ne verdiyse frenlere asılıp hayvana öyle vurmak lazım, diye düşünüyorum. aslında bunla ilgili Mouse testler var. belki bunlar incelenip etüt edilirse çok daha uygun çözüm yolları bulunabilir.
  8. Benimde bir kaç kazam oldu. 1- R12 vardı pek güzel bir arabaydı, rengi füme. o zamanlar bilinen bir renk değil. Nereye gitsem biri çıkar araç için pazarlığa tutuşmaya çalışırdı. Yolda giderken karşı yönden gelen traktör sol önden girdi sol arka çamurluktan çıktı. birde üstüne takla attık. böylece seriyi tamamlamış olduk. Arabanın tavan ve bagaj kapağı haricindeki her yer değişti. değmiş olmalı. 2- Birde brodway vardı. 1999 model. Boyabat taraflarında arkasını bir attı (klasik broadway hareketi) spin ve kayalıklar ve uçurumdan son anda yırttım. uçarak çamur deryasının içine uçtum çamurun arkası ormanlık. Allah korudu. çamur deyip geçmemek lazım bazen hayatta kurtarabiliyor. 3- broadway le kamyonete arkadan vurdum. 4- clio vardı hanımda onu vurdu pert oldu. Focusa gelince. Kapıyı kaldırıma vurdum, kapıda sigara paketi kadar boya var. Birde geri çıkarken arkadan geçen ve benim göremediğim araca sürttük. Tamponda 2-3 çizik var. Şİmdi birde 206 aldım. focusu parka çektim. artık focusu sadece uzun yolda kullanacağım.
  9. Cenk hocam aslında toplam kalite dedikleri olay bu. Büyük firmalar genelde üretimlerinin arkasında duruyor. Benim evdeki beyaz eşyalar Arçelik. 8-9 kere taşınmama rağmen eşyalar kaya gibi çıktı. sadece bulaşık makinesi 3-4 kez arıza yaptı. Hatta arızanın birisine Ankara Bölge Müdürü bile gelmişti. işi ciddiye alma bu olsa gerek.
  10. Yeni güvenlik yaklaşımında araç üç bölgeden oluşuyor. Yaya güvenliği için burun, çamurluk ve kaput en esnek kısım. 2. bölge deformasyon kısmı. Darbeye belirli bir direnç sağlayarak enerji sönümleniyor. 3. kısım ise kabini oluşturan çelik kafes. kaza anında stabil kalıyor. Tabi unutmamak lazım önden çarpma testleri 64 km/h ile yapılıyor. bundan daha yüksek hızlarda bu kafeste dayanamıyor. Eski araçla yeni aracın çarpışmasında eski araç yeniden üretilse bile yaklaşık aynı hasarı alır. çünkü o araçlarda her taraf aynı sağlamlıkta. bu yüzden araç en zayıf bulduğu yerden dağılıyor. Buda genellikle kabin oluyor.
  11. 6. ben ekleyim bari Kazalarda önemli faktörlerden birisi TRAFİK KÜLTÜRÜ. TRAFİK KÜLTÜRÜ = " kurallara uyma + empati + saygı" olarak anlaşılabilir. mesela aracı yolun ortasına bırakıp gideceğimiz zaman bu yoldan başkaları da geçecek, aracı kenara çekeyim demek bizim yüzümüzden olacak kazaları engelleyecektir. Yada sis yokken sis farlarını açtığımızda karşıdakinin gözünü alacaktır kapatayım demek karşıdakinin kamyonun altına girmesini önleyecektir.
  12. cem aksoy

    Tork Nedir?

    bu araçlar dizel olduğu için torkku yükksektir. peki dizellerde tork neden yüksektir.
  13. benim aracıda su bastıydı birkeresinde. aracı ağaçların altına park ediyorsanız dökülen yapraklar su giderlerini tıkıyor. bu nedenle suda farklı yerlerden tahliye ediyor kendini. aracın su kanalını temizlettirin bence.
  14. cem aksoy

    100.000Km Focus Dizel

    100.000 km de araba alınır fiyatı uygunsa tabi. Sizin 100.000 den sonra yapacağınız kallabi masraflar olacak. 1- enjektör bakımı (olmazsa olmaz) 2- debriyaj baskı balata (130.000 km civarı) 3- 4 lastik (130.000 km civarı) 4- turbo (150.000 km civarı) Bana göre düşük km li aracı biraz fazla para verip almak daha mantıklı.
  15. Bakınız ölçümden bahsetmiyorum, kontrolden bahsediyorum. 5/30 olmasını anlamak için parmak değil laboratuvar olması lazım. Benim dediğim gök yüzünde yıldızları göz ile görebiliriz, sizin dediğiniz yıldızların mesafesini Hubble ile ölçeriz. Ayrıca Yağın bozuk olduğunu bu kontrolle anlayabiliriz. Mesela motor conta kestiği zaman kartere su inebilir. bunu da parmakla ve göz kontrolü ile anlarsınız. Zaten yağ çubuğunu da kontrol işi için koymuş firmalar süs diye değil. Bence çok bilen Google amcaya bir kez daha sorun ve üniversitelerin otomotiv bölümlerinin kaynaklarını bulun. Bunlar orada daha teknik şekilde anlatılmakta.
  16. Yağ kontrolü elle yapılır. Yapışkanlığına bakarsın. Ve teknikte de bu şekilde geçer, bu sizin böyle kontrol olmaz demenizle değildir. Ölçmek değil kontrol etmek. Kontrolde zaten gözlemle olur.
  17. Zaten yazımda da söylediğim gibi 15.000 km ye servisteki eleman tarafından set edilmediği için yanmıştır. Ancak mühendislik olayı farklı bir olaydır. Bir hata mesajı aldığınızda işi tekrar sil baştan kontrol etmeniz gerekir. Tarih bu şekilde kontrol edilmeden yapılan işlerin neden olduğu felaketlerle de doludur. Bu mühendislik konusunun en önemli ayrıntısıdır. Standart Türk yaklaşımında mantık bişey olmaz mantığıdır. Gerçekten de 1000 de 999 bişey olmaz. Ancak binde bir de bir şey olabilir. Mühendislikte o %0,1 i engellemektir. yağ tapasının contasının kaçırması veya yağı koyan ustanın aklının bir başka yere gidip farklı bir yağ koyması rastlanabilecek bir şeydir. Ben servisten yağ konulmadan çıkıp 30. kmde motor saran araçlar biliyorum. El yakma olayına gelince zaten sıcak yağda kontrol edilmez. aracın bir müddet düz zeminde durması gerekir ki bu da herkes tarafından zaten bilinir.
  18. yağ ile ilgili, yağ çubuğundan seviyesini kontrol edin, daha sonra iki parmağınızla kontrol edin hala viskoz mu? muhtemelen yağ değişiminde km yi 15.000 e ayarlamamışlardır. eğer seviye yeterli ise km yi yol bilgisayarından tekrar düzenleyin.
  19. Aracın 60 bin km bakımı gelmiş. masraf ne çıkar 30 bin bakımı sadece yağ ve filtrelerin değişimi 550 tuttu. sanırım buda 1000 tl yi bulur. muhtemelen 5-10 bin km içinde lastikleri de değişirsiniz. min. 1200 tl. bence pazarlığınızı iyi yapın.
  20. Benim fikrimdi. hatta ben ön kaput ve sedanlar da bagaj kısmına bile panel eklenebileceğini düşünüyordum. ki bu fikir 10 sene önceki fikrimdi. ah imkan.
  21. Geçen ay aracı servise götürdüm. müşteri temsilcisi aracı teslim ederken düğmeleri gördü. Valla çok güzel olmuş abi dedi çocuk. Bu düğmeler bence çok güzel bir görüntü kazandırıyor. yapılacak boyama işlemleri hüner gerektiren işler değil. hazır düğmeleri almışsınız. bence hafta sonu pek ala güzel bir şekilde bu işlem yapılabilir.
  22. Üstad ben bir sene önce bu fırın kulaklarını değiştirdim. Değiştirme yapmadan önce bir iki şeyi hatırlatayım ki sonra düzeltmek zor oluyor çünkü düğmeler kolay kolay çıkmıyor. 1- ben önce düğmeleri taktım. ancak düğmenin eteklerindeki şeffaf bölgeden fazlaca ışık sızıyor. ve gece karanlıkta düğmenin durduğu pozisyon bu ışıklar arasında kayboluyor. bu kullanımda zorluk verince geri çıkarttım. düğmelerin eteğindeki şeffaf kısmı keçeli kalem veya siyah bir boyayla boyayın. ben oje ile boyadım. 1 tanesini çıkartamadım. o boyanamadı. boyadıklarım şu an için gayet iyi. 2- düğmenin üstünde çentiğin bulunduğu kısma beyaz boya ile düzgünce bir nokta koyun. gündüzleri de bu nokta düğmenin pozisyonunu rahatça görmenizi sağlıyor. 3- düğmeler kolay çıkmıyor. çıkartırken kırılır mı kırılmaz mı bilmiyorum. bende kırılmadı, ancak pense ile tutulan yer deforme oldu. önce elle çıkartmayı deneyin. çıkmazsa bir bezle kulağı sarın ve bir pense yardımıyla kulaktan sıkıca tutup çekin. birden değil çıkana kadar sürekli çekin. 4-bütün düğmeleri söktükten sonra düğmeleri yerine taktık mı tamam oldu.
  23. cem aksoy

    Astra & Focus

    insignia çıkalı 5-6 sene oldu. astra da bu aracın biraz küçülmüşü ve dolayısıyla her her nekadar yeni astra da olsa yüzü eskidi. şu anda tasarım trendi daha dinamik, ütü çizgileri bir tam ve birkaç bölgesel ütü çizgileri olmakla birlikte daha belirgin ve kemiksi görünüm ön planda. farlar daha keskin ve daha düz. yani aslında trend focus3. yeni corollada fena değil. astra 1,3 ün mtv avantajı olsa da bir çok yorumdan motorlarının yetersiz kaldığı söyleniyor. ne kadar doğrudur bilemem. ancak f3 insanın ayağının altına öyle bir güç veriyor ki etkisine kapılmamak imkansız. astranın focustan tek üstün yanı sertliği ayarlanabilir süspansiyonları ve şu anda ismini hatırlayamadığım bir çapraz gergi sistemi var. yani yola ve kullanıma göre ayarlanan süspansiyon ve bozuk yollarda yol tutuşunun daha stabil tutan bir sistem. bu tecrübe ettiğim bir durum değil ancak opel internet sitesinden okuduklarım.
  24. Aslında frende aracı viteste bırakmak ilk başta motorun kompresyonundan faydalanmak içindir. kompresyon geçmişte de günümüzde de her zaman faydalı işler yapar. özellikle tonajlı araçlarda. servo etkili frenlerde motor kompresyonu frenin tekeri kızaklamasını çok az da olsa engeller. abs frenlerde ise abs devreye girdiğinde pedal sertleşir ve araç tekerin tekrar döndüğü noktaya kadar freni bırakır. aynı mantaliteyle tekrar tekrar sıkar bırakır. tabi araç bu arada belkide çok fazla hız düşüremeden gitmeye devam eder. Keşke o kadar hızlı olabilsekte vitesi küçültebilsek bu noktada kompresyon bize fayda sağlayacaktır. Bununla birlikte manevra anında debriyaj ile motorun teker üzerindeki etkisi kalkar eğer araç savrulmaya başlarsa işte burada frene değil gaza basıp arabayı toplamaya çalışmak sanırım sarfedilebilecek tek çaba olur.(önden çekişli araçlar için) yapılan araştırmalarda ani frenlerde sürücülerin bir çoğunun yeteri kadar frene sert basamadığı tespit edilmiş. megande vardı acil fren flaşörü. focusta varmı bilmiyorum. yeteri kadar sert fren yaptığında dörtlüler otomatik olarak yanıyor. kullandığım 3 sene zarfında hiç yanmadı. demek ki yeteri kadar sert fren yapamıyoruz. benim düşüncem son çarede acaba debriyaja basmalımıyım basmamalımıyım düşüncesinden çok ister debriyaja basılsın ister basılmasın önce mümkün olduğunca sert frene basıp etkin frenlemeyi sağlamak lazım.
  25. Tüketiminiz normal kullanım şartlarında yüksek gözüküyor. ; Acaba normal kullanıyormusunuz? TDCİ motorlar normal kullanımı 1500-2000 devir arasıdır. 90 km den sonra (genelde) araçların yakıt tüketimi her 1 km için %1 artar. 170 -180 km hızlarla kullanıyorsanız bence çok normal yakmış. Yok 120nin altında kullanıyorum seyir vitesi genelde yüksek diyorsanız ve de yük normal ise o zaman fazla yakmış diyebiliriz. Eğer normal kullanıyorsanız yani hız 120 nin altında ise o zaman araçta bir sıkıntı olabilir. Ama çok yakıyor diye triger, baskı balata yağ ezbere değişmez. tdci larda buji var ancak kızdırma bujisi var. onunda yakıt tüketimiyle bir alakası yok. Öncelikle hava filtresini kontrol edin. Aracın işlevselliğini koruyabilmesi için bakımların düzenli olarak yapılması gerekir. f3 lerde her 15.000 km de bir bakımları var. sizin araçlarda kaç km dedir, onu kullanım klavuzu veya servisten öğrenin derim. Ona göre triger ve yağ değişimlerini kontrol ettirin. 70 bin baskı balatası için çok erken onun için aracı vitese takın gaz verirken frene basın eğer araç stop etmiyor ise baskı balatası bitmiştir. bu test yöntemi bunu ustanız yapsın. ancak kolay yöntem rampalarda yüksek devir çevirdiğiniz de araç yinede gitmiyorsa baskı balatadan şüphelenilebilir. bunların dışında enjektör kontrolü ve bir carbon clean bence iyi olur.
×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli Bilgi

Bu siteyi kullanarak, forum Gizlilik Politikasını kabul etmiş olursunuz.