Jump to content
2019 Temmuz'dan sonraki tüm içerik ve üyelikler silinmiştir. Lütfen yeni kayıt yapınız ×

Cem Boneval

Blogger
  • Toplam İleti

    16.728
  • Katılım

  • Son ziyaret

  • Kazandığı Gün

    691

İletiler, Cem Boneval tarafından oluşturuldu

  1. Kulaklarımdaki turbo vızıltılarından kurtulma arzusu ile ben de yeni Focus ile ilgili kısa deneyimlerimi aktarayım:

    Deneme sürüşü aracımız Focus ST Line, alıştığımız mavi, 1,5 dizel 8  ileri otomatik, cam tavandan B&O'ya, 235/40-18 lastikten LED fara tam dolu paket, mağaza girişi 259.500 TL.

    Dış tasarım: Şık, eski kasaya göre oturaklı, dengeli çizgilerle yakışıklı bir HB. Olmamış dediğim pek bir şey yok. Sedan aynı heyecanı yaratmıyor ve arkası oldukça huzursuz geldi bana.

    İç tasarım: Derli toplu sayılır. Pek kara ama olsun. Kokpit yeterince mesafeli, ferah hissediliyor. Gösterge paneli iyi değil, ama kötü de değil, diğer öğelere göre yine de zayıf kalıyor. HUD çok başarılı, zengin ayar imkanı, tabii meraklısına, ben beş dakika sonra kapatıp rahat ettim, yoksa çorbadaki sinek gibiydi. iPad bozuntusu panel işlevsel sayılır, en iyi yanı onun da kapatma düğmesinin olması. genel olarak kumandalar kullanışlı, rahatsız eden bir yanı olmadı. İşçilik ve malzeme kalitesi de eskiye göre çok daha iyi geldi bana. Sadece kapı iç kaplamalarını sevemedim. Cam tavanı da Allah sevenine bağışlasın, tepemde parlayan güneşten hoşlanmıyorum. Kalsın...

    Ses sistemi kaliteli olsa da B&O prestij amaçlı kullanılmış, yani öyle hayran bırakacak bir yanı yok. Sesin stereo dağılımı güçlü, baslar yeterince derin ve gövdeli, orta sesler yeterince detaylı, tizler nispeten sert. Genel anlamda iyi ama güzel setlerde yaşanan "bir de bu parçayı şu sistemde dinleyeyim" hissi yaratmıyor. Maliyeti yükseltiyorsa almaya gerek yok. 

    İklimlendirme sessiz çalışıyor, ancak üfleme gücü pek vasat. 

    Düğmeli vites ve elektronik el freni kolay alışılabilinecek yararlı değişimler, ama elim sürekli vites kolunu aradı, iki kerede el freniyle dönesim geldi, ama olmadı işte.  Geri görüş kamerası ve otomatik park da kolay alışabileceğim özellikler. 

    Küçük bir eleştiri süslemelere, sağda solda karbon desenli dekorlar, orta konsolda fırçalanmış siyah alüminyum falan, biraz rüküş geldi bana. Varsın bu da nazarlık olsun.

    Bagaj: Küçük stepne ile son derece yeterli.

    İniş biniş: Kapılar kolay ve geniş açılıyor, tok ve kolay kapanıyor. Kaliteli hissi veriyor. Arka kapı kelebek camı arkaya dazla uzanıyor, çarpmamak lazım. 

    Sürüş: Gerçek keyif burada başlıyor. Motor bildik ve minik dev karakterinde, boyundan büyük performans gösteriyor. Gaz pedalı karakteristiği ile de ilgili kuşkusuz ama 120 km/h'ya kadar son derece akıcı ve performanslı kullanıma izin veriyor. Şanzıman da oyunbozanlık yapmıyor. Daha yüksek hızlarda dizel ve küçük hacim performansı sıradanlaştırıyor. Yine de şunu belirtmeliyim, kendi arabama göre hiç öyle "yani..." dedirtecek bir güç eksikliği hissetirmedi. İyi mi, kötü mü, bilemedim. 

    Herkes pek sessiz dese de bana ne motor ne de yol sesi öyle pek az gelmedi. Yani makyajlı eski kasaya göre farklı değil, hatta lastik sesi daha fazla (235'i unutmayalım).

    Şanzıman: Öncelik sağlamlık ve üst viteslerde ekonomi sağlamak. Asla bir çift kavrama ataklığında değil. Ama rahatsız edici de değil. Gayet kararlı, şartlara uygun seçimleri yapıyor. Manüel kullanımda paletler küçük ve vites atmaları biraz yavaş kalıyor. Yani manüel modda kullanmanın pek bir artısı yok. Sorun çıkartmıyorsa bu haline razı gelirim. 

    Yol tutuş: Şiir gibi. Yok neymiş torsiyonmuş, gidin Allah aşkına, eski kasayı suya götürür susuz getirir. Tabii ST-Line, kabul, ama bana bunu ST diye satsalar da kabulüm olurdu. Yatmıyor, kaykılmıyor, kıçını asla bırakmıyor, zorlanınca da burundan kayıp frenlemeye başlıyor. Bu haliyle Kemer yollarında kullandığım en iyi araba desem yalan olmaz. Kendi arabam yanında pek mahcup kaldı. Tabii 235/40-18 Michelin Pilot Sport'ların katkısı büyük. Ama ben de aynı lastiği 225/45-17 kullanıyorum. Diğer seriler aynı başarıyı yakalar mı bilemedim. Ama ST-Line tramvay tramvay...

    Konfor: Eh işte. Sert. Lastik havaları 35 idi, rolü var, tabii ST-Line süspansiyonun da etkisi var. Yani "ben spor arabayım, yolu hissettiririm arkadaş" havasında. Düzgün asfaltta sorun değil de işte pek kötü yola düşmemek lazım. 65 yanaklı leylek Trend X'ler eminim daha konforludur. 

    Direksiyon sistemi: Tek kelimeyle mükemmel. Bir elektrik destekli sistem için inanılmayacak kadar keskin, kararlı, duyarlı.

    Frenler: Çok iyi. Eski kasadaki yumuşak hamur havası ve baştaki 1 cm'lik ölü boşluk gitmiş, dokunmaya duyarlı ve kontrollu stabil bir fren sistemi gelmiş. Nihayet!

    Tüketim. Test aracı ortalaması, ben dokunmadım, 7,9L/100km. Ben masumum, kullanımımda değişmedi. 

    Sonuç: Amacına çok uygun geliştirilmiş bir sportif araç, salt görünüşte değil işlevde de. 160'a verin hemen alayım dedim, sadece güldüler. 

    Olmuş, hatta iyi olmuş, yok yok çok iyi olmuş. 

    Titanium severler başka kapıya lütfen. 

    Nasıl? Yok arkaya oturmadım. Allah düşürmesin, oraya oturmaya muhtaç olmayayım. Ama görünüşte geniş ve rahat gibi. 

     

     

    • Beğen 15
  2. 22 saat önce, H. Cenk yazdı:

    Lastik diş derinliği ve üstündeki pütürler azaldıkça yuvarlanma direnci düşer , bu sebeple tüketimi azaltır diyen var. 

    Lastik tutuş kaybettiği için sürekli mikro patinajlar yapar bu da tüketimi artırır diyen de var. 

    Doğrusunu kesin bilen var mı ? 

    Birincisi doğru ve geçerli, tabandaki kauçuk miktarı azaldıkça yuvarlanma direnci düşer.

    İkincisi mantıksız değil ama pratikte etkili olacağını düşünmüyorum.

    Bir de lastik marka/modelleri arasında yuvarlanma direnci o kadar farklı ki, aynı modelin yenisi ile eskisi arasındaki farkı, iki farklı modelin oluşturacağı fark yanında devede kulak kalıyor. 

    Örnek kullandığım Mi PS4, 100km'de 0,3-0,4 net artış var. 

    image.png 

     

    Laboratuvar çalışması yapılsa ve kesin sonuç verse de (bisiklet lastikleri için yapılmış var mesela), pratikte lastikle doğrudan ilintili tüketimi etkileyecek o kadar çok değişken var ki bence kesin bir cevap bulmak neredeyse imkansız. 

    Aşınmış lastikle duramama ve toslama olasılığı daha yüksek olduğundan güvenlik ve ekonomi açısından aşınmışla devam etmek yersiz olur. 

     

    Soruyu geliştirelim: Yuvarlanma direnci daha yüksek lastiğin yol tutuşu da daha iyi midir?

    • Beğen 3
  3. Ford WRC'de ciddi sıkıntıda.

    Ogier'in ayrılması sonrasında yıldız sürücüsü kalmayan takım şefi Wilson önümüzdeki sezon muhtemelen Suninen ve Evans ile iki araçla yer alabileceklerini, maddi destek sağlkanırsa üçünücü bir aracı devreye alabileceklerini, üçüncü pilot olarak da Craig Breen'i hedeflediklerini açıkladı. 

    Açıklamalarında araçların yeterince güçlü olduğunu ve bazı motor modifikasyonları ile sezona başlayacaklarını, bazı aerodinamik değişinlerin de sezon içinde gerçekleştirilebileceğini duyurdu. 

    Ogier ile çalışırken çok şey öğrendiklerini, rekabetçi bir araca sahip oldukları için iyi pozisyonlar yakalayabileceklerini açıklarken bu bir plandan çok umut şeklindeydi. 

    Görünen o ki anne Ford çocuğunu beslemeye pek niyetli değil ve WRC'den çıkmaları çok şaşırtıcı olmayacak gibi. 

     

    Bu arada Loeb'de biraz şaşırtan bir karar ile Hyundai ile anlaştığını duyurdu. Neuville ve Mikkelsen birer araç ile yarışırken, üçüncü aracı Loeb 6 yarışta, Sordo 8 yarışta kullanacak. Paddon ne olacak belli değil. İzleyip göreceğiz. 

  4. 9 saat önce, Ali Gök yazdı:

    nasıl sağlıyorlar bilmiyorum ama kaza yaptığında hasar kaydı yok. aracım piyasa değeri düşmüyor. kaskonun olup olmaması önemli değil. ikinci el derdi yok. yani rahat olmaları için sebepler var.?

    Keşke öyle rahat olabilseler.

    Takım anlaşmayı yaparken onlardan başarı bekliyor.

    Her kaza maddi kesinti ve anlaşmanın geleceğe yönelik tehlikeye düşmesi demek. 

    Yani tasasız kesinlikle değiller.

    Bakınız Meeke örneği, sezonun ortasında atılıverdi Citroen'den. 

    Neyseki şimdi Toyota ile ikinci bahar denemesi yapacak. 

    • Beğen 1
  5. 18 saat önce, Alptuğ Ö. yazdı:

    3 kasa 3,5 kasa Focus'ların WRC'si yok mu artık

    2010 sezonundan sonra üreticiler yol koşullarını değerlendirip promosyon hedeflerini değiştirerek B sınıfına yöneldiler. Nöbeti Fiesta devraldı. 

     

    image.png2004

     

    image.png2006

     

    image.png2010

     

    wrc-m-sport-livery-unveil-2018-m-sport-ford-fiesta-wrc.jpg 2018

    • Beğen 1
  6. Ralli aracı ile hot hatch kıyaslanabilir mi?

    Kıyaslanırsa ne olur.

    Aşağıdaki videoda bunun cevabı aranmış. 

    Hyundai i30N ile i20 WRC kıyaslanmış.

    Sürücü aynı, Hayden Paddon. Araçlar arasında 100 PS güç farkı var, tabii şanzıman, fren ve süspansiyon farklarından söz etmeye gerek yok sanırım.

    Sonuçta WRC aracı bir dakikalık parkurda 4 saniyeye yakın bir fark yapabiliyor. 

    Az mı ? Kesinlikle...

    Nedeni?

    Cevaplarınız bekleniyor.

    --8 dakika sonra eklendi--
    2 dakika önce, Onur Sezgin yazdı:

    bu soğukkanlılığı nasıl sağlıyorlar? Doğuştan gelen bir şeyler var mıdır?

    Yukarıdaki videoda da Hayden'ın aracı ne kadar sakin kullandığını gözlemlemek mümkün. 

    Genetik etki kesinlikle var.Yarışçı çocuklarının da yarışçı olmasından da anlaşılabilir bu.

    Ayrıca +T kişilik özellikleri var:

    • Heyecan arayan

    • Kurnaz

    • Planlı

    • Özgüvenli

    • Rekabetçi

    • Nörotik davranışlar, anksiyete ve depresyondan çok ama çok uzak 

    • Post-travmatik stres bozukluğu yaşamıyorlar

    • Beğen 3
    • Teşekkür 1
  7. Malum WRC ile görevsel bir ilişkim var. Bazı konuları yakından takip edebiliyorum. 

    Etaplar da, araçlar da, pilotlar da çok ama çok heyecan verici. 

    Tek tek başlık açmaktansa bu başlıktan meraklıları ile sohbeti sürdürelim dedim.

     

    Başlayalım madem...

     

    FIA 2018 Yılın Aksiyonu Ödülü izleyicilerin oyları ile bu sene WRC'ye verildi.

    Ayrıntıya girersek Sunninen'in kendi memleketindeki rallinin Äänekoski özel etapında yaşadığı yoldan çıkma ve yola dönme süreci büyük ödüle değer bulundu.

    Fazla söze gerek yok, soğukkanlılık inanılmaz bir araç hakimiyeti ve biraz da şansla birleşince küçük çaplı mucizeler gerçekleşiyor, izleyelim:

     

    --22 dakika sonra eklendi--

    WRC yarışlarında yer alan Junior WRC kategorisinin yarış aracı elden geçirilerek yenilendi.

    2019 yılı için M-Sport tarafından hazırlanan FORD FIESTA R2 hemen tümüyle yenilendi.

    • 1.0 EB motorun gücü 170'den 6000 dd'da 200 PS'e yükseltildi, tork ise 4000 dd'da 290 Nm.
    • Yeni Sadev 5 ileri sıralı şanzıman diferensiyal kilidi ile birlikte kullanılıyor.
    • Ayarlı Reiger amortisörler Eibach yayları kontrol ediyor.
    • Alcon yarış kaliperleri AP Racing ön diskleri frenliyor (Toprakta 285mm, asfaltta 310mm çaplı). Arka diskler Alcon 280mm. Hidrolik el freni mevcut.
    • Direksiyon sistemi elektrik destekli.
    • Jantlar OZ Racing – Toprak 6x15’’ / Asfalt 6,5x16’’ / 5 bijonlu.
    • Aracın min. ağırlığı 1030 kg

    image.png

     

    image.png

     

     

    • Beğen 7
  8. Yeni platformla Rapid'in yerine geliyor bu model.

    Spaceback olarak tanımlanıyor, yani ne HB ne de Steyşın, ikisinin karması.

    Kıyaslamayı Rapid ile yapmak lazım ve ona göre boyda 6, dingil mesafesinde 5 cm büyümüş.

    İç mekan çok ferah ve geniş, bagaj da büyümüş.

    Çizgisi modern ve güzel, pek özgün bir yanı olmasa da.

    Donanım düzeyleri daha belli değil, ama ana ekran 6,5 - 8 ve 9,2" olarak farklı boyutlarda geliyor.

    Ülkemizde C sınıfı araçların fiyatlarındaki yükselme düşünülürse B+ sınıfında rekabetçi bir fiyatla iyi bir yer bulacaktır. 

  9. Ben konuya uzun süredir bakmamışım, ama gerekli cevaplar verilmiş. 

    02.12.2018 - 19:26 tarihinde, mehmet ceylan yazdı:

    Bazı ustalar yağ kaçırınca 10 w 40 yağ  koyuyorlarmış soğuk yerlerde . ne derece doğru bilemedim.  sizin fikriniz nedir.

    Gerçekten yağ azalması var mı yok mu, bir süre takip edin, belirgin azalma varsa nedenini bulmak en doğrusu.

    Kalın yağ önermem, var olanla ekleyerek devam derim. 

     

    • Beğen 1
  10. Değişeli bir ayı geçti, ama yazmak ancak aklıma geldi. 

    Malum ben 225/45-17 kullanıyorum, hem geniş hem ucuz olsun diye.

    GY F1 asymm 2'ler ile 20K üzerinde km yaptım, memnundum, ancak son zamanlarda klasik diş derinliği kaybetmeden sertleşeme ve tutunma azlığı sorunları başladı. Hele ki yedek araç olarak verilen Focus'taki Primacy'lerin 205 ile bile daha iyi tuttuğunu görünce değiştirme kararını vermek kolaylaştı nispeten.  Nispeten diyorum çünkü fiyatlar pek sevimsiz. 

    Modele karar vermek de zor olmadı, 2016 yılından beri testlerde genellikle ilk sırayı alan Michelin Pilot Sport 4 aldım. Rodajı 500 km civarında sürdü, hatta başlarda bayağı bir hayal kırıklığı yaşadım. Ancak şu anda nasıl daha iyi olabilir düşünemiyoum...

    GY F1 asymm 2 ile kıyaslanırsa direksiyonu merkezlemede biraz daha atıl, yoldaki çatlakları çok daha az takip etmekte, tutunma hem yanal hem frende daha iyi, özellikle ıslakta şaşırtıcı düzeyde iyi, konfor açısından daha sert, yakıt tüketiminde de kabaca %3 daha yüksek. 

    Sökme takma, rot ayarı ve balansla taksitli 2500 TL gibi bir maliyeti oldu, ama erken dönem performansına baktığım zaman değer diyorum. 

    Mutlu evliliğimizin ne kadar süreceğini de zaman gösterir artık... 

    • Beğen 5
  11. Bu konu bitmedi gitti.

    Sprintbooster (SB) bir voltaj amplifikatörü.

    Pedal konum sensöründen gaz kelebeğine giden akımın voltajı belirleyici.

    SB bu voltajı arttırıyor.

    Diğer bir deyişle aynı pedal pozisyonunda daha yüksek voltaj üreterek gaz kelebeğinin daha fazla açılmasını sağlıyor.

    Ve pratikte yarıya kadar pedala bastığında SB olmadınki haline köklemiş gibi oluyorsun.

    image.png

    Zaman kazandırır mı? Elbette, pedala yarım basmayla tam basma arasındaki hareketin süresi kadar, kabaca 0,1 saniye diyelim ? 

    0-100 ivmelenmede bu işe yaramaz çünkü zaten motoru devirlendirip kalkıyorsun, ancak ara hızlanmalarda hassas ölçümlerle milisaniye düzeyinde kazanımlar olabilir.

    Sonunda aynı noktaya geliyoruz: Az basınca çok gidiyor hissi tatmin edici bir aldatmaca.

    Teknik döküman için: http://www.crosslake.net/~dbipes/sprintbooster/SprintBooster.pdf

    • Beğen 4
  12. Forum sakinleri Focus saldırmayı seviyor anlaşılan.

    Böyle bir arabayı Ford yapsa gerçekten yerden yere vurulurdu.

    Hemi de torsiyonlu (?), bir de tasarımcıları Ford'a çağırıyorsunuz. 

    İlahi.

    Motorları da genelde TR vergi sistemine uygun değil.

    Ancak hibrid formatında belki vergi desteği ile cazip olabilir. 

    Active-X'i ben de merakla bekliyorum.

    2_Mazda-3-2019-1280-04.jpg

    1_Ford-Focus_ST-Line-2019-1280-1d.jpg

    Buyurun: Güdüklükle zerafetin kıyaslaması...

    • Beğen 4
  13. I-Pace benim açımdan rakipsiz. 

    Sonuçlara baktım da pek fanatik bir toplulukmuşuz gibi geldi bana.

    Sonunda arkada yeterli hacim buldu ve bir iki otonom kullanım desteği olması Focus'un öne çıkmasına yetmez bence.

    Yanılıyor olabilirim elbette ama sabredip göreceğiz.

    • Beğen 2
  14. 28 dakika önce, Mertcan Çelik yazdı:

    Cem abi uzun yolda "aceleci" kullanımda seninki stok kaç lt yakıyordu?

    Benim 114.000 km ortalamam 8,4. Şehir içi - şehir dışı benim kullanma tarzımda pek fark etmiyor.

    Ancak şöyle bir bilgi aktarabilirim. Birer hafta süreyle 1.5D Otm ve 1.0 EB Man kullandım, evden işe, işten eve. Aynı parkur, aynı trafik, aynı sabırsız tarz. D ile ort. 6.4, EB ile 7.6 yaktım. Küçük hacimli turbo motorların performanslı kullanımda tüketimleri dizellere göre göreceli yüksek.

    • Teşekkür 1
×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli Bilgi

Bu siteyi kullanarak, forum Gizlilik Politikasını kabul etmiş olursunuz.