Jump to content
2019 Temmuz'dan sonraki tüm içerik ve üyelikler silinmiştir. Lütfen yeni kayıt yapınız ×

Kaan Yagizer

Blogger
  • Toplam İleti

    2.952
  • Katılım

  • Son ziyaret

  • Kazandığı Gün

    83

Kaan Yagizer tarafından yazılan her şey

  1. bu aralar en sevdiğim oyuncak ile tanıştırayım sizi. Bu elemanın adı " Nussbaum WAB 02 CCT" biz ona kısaca "Obareyy" diyoruz. ilk bakışta sıradan bir makaslı lift, aracı üzerine çıkartıyorsunuz ve işlem başlıyor. Kullanıcının yapması gereken çoklu seçenek üzerinden Obareyy'e sırtına binen mahlukat'ın ne olduğunu söylemek. Mause ile işaretliyorsunuz ... Ford - Focus - 2012 - Sedan .. gibi. Daha sonra işin "zor" kısmına geliyoruz. Tüm dikkatimizi topluyor ve "Start" butonuna "tık" yapıyoruz. Siemen'in normalde tıp için geliştirdiği lazerli CCT tarayıcılar devreye giriyor ve MRI çeker gibi ölçüm kafaları başlıyor arabanın üzerinde dolaşmaya. Tüm ön ve arka yürüyen aksamı ölçüyor, resimliyor ve elindeki fabrika değerleri ile karşılaştırıyor. Sonra da topladığı bilgiyi ekrana veriyor (istenirse yazılı rapor da veriyor) çok sevimli bir şey canım. ne var? ne yok? hemen görüyorsunuz ... insanın koynuna alıp sevesi geliyor canım
  2. ben epeydir buralardayım da .. tanışmamıştık
  3. Yeni "kuzu" devreye girdi. Cici oyuncaklarımız var ... mesela 3d scanner ile aks ölçümü yapabiliyoruz (auwww) .. yolu düşeni beklerim. Şahsuvaroğlu / Pendik Çamçeşme Mah. Cemal Gürsel Cad. No:209 34899 Pendik/İstanbul Divan Oteli Yanı Tel: (216) 625 25 00
  4. ukalalık yapıyorum,söylediklerimi söylemedim farz edin. size iyi günler dilerim ... kolay gelsin.
  5. ... söylediğiniz şeyi görmek lazım. ancak aracınız nasıl olsa serviste, IDF'e bağlayıp arıza kaydı var mı bakarlar ... onun ötesinde servisin test uzmanını yanınıza alırsınız,beraber test'e çıkar ve "yığılma" olayını ona gösterirsiniz. size durumun normal olup olmadığını söylerler. ESP'nin size "misilleme" yaptığını sanmam, sistem akıllı ama o kadar da akıllı değil ... daha önceden de söylediğim gibi ESP sadece aracın konvansiyonel sistemleri durumu halledemeyecekse devreye girer. Öyle uzun uzadıya bir şeyler yapmasını beklemeyin, gösterge panelinizde bir an için ışık yanar söner ve sistem hafif bir "dokunuş" yapar. Size şu şekilde anlatayım .. koşan bir insanı gözünüzde canlandırın, hızla koşarken hafifçe sendeledi. Siz de onun omuzuna dokunup hafifçe ittiniz, onun dengeyi sağlaması için hafifçe itmeniz yeterli. Sistemin de yaptığı bu zaten. ESP fren sistemi üzerinden bir an için devreye girip çıkıyor, genelde belli belirsiz çalışır, çok hafif bir yanal darbe (kayışın ters yönüne doğru) hissedersiniz o kadar. edit: bir ara şu video'yu seyredin isterseniz --> http://dl3.interlake.net/shared/wm/M225693_20071211_153047/ESPerience/en/the_falling_box.wmv
  6. ... bakın,şöyle bir durum var. (lütfen yanlış anlamayın) konu ESP neden devreye girdi - girmedi değil. f3 yolu bı-rak-maz,bu kadar kesin yani. ESP devreye girer veya girmez, 120 ile giderken ayağınızı ani olarak gazdan kaldırdığınızda araba "yığılma" yapar - yapmaz ( .. ki yapar, normaldir.) konusu değil bu. focus (f1 - f2 - f3 .. hangi nesil olursa olsun) çok ama çok iyi yol tutar ve normal kullanımda ne önü ne de arkası kopmaz. Kopuyorsa bu ya aracı gereğinden çok zorluyorsunuz demektir, ya da mekanik bir sorun var. Haa .. burada sözünü ettiğim mekanik sorun "baba" boyutlarda olmalı, mesela arka amortisör üst takozdan çıkmış vs. olmalı. ...ben derim ki yoğunlaşacaksanız önce arabam neden "kopuyor" ? sorusunun cevabına yoğunlaşın. ne yanlış? neyi yanlış yapıyorum diye sorun? ESP veya yığılma bu sorunun yanında sadece sayfanıza kenar süsü olur.
  7. ESP ve/veya Dinamik Torq kontrolü her zaman devreye girmez. Fizik Kuralları dahilinde aracın o andaki tepkisi ölçülür ve önceden programlanmış tolerans değerleri içinde değilse (yani konvansiyonel frenler ve başta bağımsız salıncaklar olmak üzere yürüyen aksam o "kayma" ile başedebilecekse aktif güvenlik sistemi sorunun babadan kalma yöntemler ile halledilmesi için devre dışı kalmayı sürdürür.) Aktif güvenlik sistemi mikro saniyeler içinde işi ele alır. Yani her basit kayma - savrulma sırasında ESP devreye girecek diye bir kural yok. Bu arada Focus,özellikle F3 çok iyi yol tutar ... bu da bizi bir başka soruya götürüyor, aracınız neden savruluyor;arkadan kopuyor? Arabayı tanıma,sınırlarını anlama adına fazla zorluyor olabilirmisiniz?
  8. tarihte bir dönem'e "Pax Romana" Roma barışı denir. M.Ö 27 - M.S 120 bu iki yüzyıllık barış dönemi özellikle Avrupa Birliği'nin kuruluş mantığında yerini almış, pek çok politikacı "hedefimiz yeni bir roma barışı" söylemi ile ortaya çıkmıştır. İşin acı tarafı sözü edilen 200 yıllık barış dönemi Roma'nın başta Kartaca olmak üzere tüm rakiplerini yok etmesinden, imparatorluğa o an için olmasa dahi sonradan tehdit olabilecek tüm komşu devletleri kılıçtan geçirmesinden sonra gelmiştir. Adı barış olsa da katliamlar temelinde yükselen bu dönemin AB tarafınca örnek olarak ele alınması ne acıdır.
  9. arkadaşlar doğru söylüyor. 1990'lı yıllardan beri otomotiv sanayi asbestsiz (asbestos free) balatalara ve izolasyon malzemesine geçiş yaptı. Sentetik elyaflar ve reçine ile yapılan asbestsiz balatalar özellikle "soğuk" kullanımda ses yapıyor. açıp temizlemek ve tel fırça ile "girişmek" geçici sessizlik sağlıyor olsa da (balatayı söküp dış kenarlarını taşlayanlar var) kalıcı çözüm olmuyor. çin'den gelen "asbestli" balata kullananlar var ama asbest çok zararlı (hem siz hem de çevre için) tavsiye etmem. benzer bir şikayet "jantlarım leş gibi oluyor,fren tozu ile kaplanıyor" şeklindedir ve de sebep (asbestsiz balata) aynıdır. sonuç: bu modeller böyle .. kulağınızı o ses'e kapatın (tabi mümkünse)
  10. malesef öyle ... elektrikli araçlarda kullanılan aküler lityum-iyon teknolojisi. daha alkali pil atığını geri dönüştüremeyen bir dünya'nın her yıl çöpe gidecek yüzbin ton karbon esaslı aküyü ne yapacak? üretim sırasında harcanan devasa enerji, gene üretim sırasında doğan dev kirlilik ise işin cabası. iş bununla da bitmiyor, normal bir akü grubunun (elektrikli araba) 6-8 saat şarj süresi var, bu kadar beklemek istemiyor ve akülerinizi her daim "garanti" içinde tutmayı istiyorsanız bu defa aylık aidat verecek ve dolum istasyonlarında akünüzü değiştireceksiniz. yani elektrikli aracı almak ile bitmiyor iş, her ay "ciddi" aidat ödemeniz gerek. okuduğum kadarı ile renault 50€ civarında (aylık) bir bedel alıyor bu iş için. hadi bu parayı ödediniz diyelim (çok çevreciyiz ya) ve de akü imalatı/atığı ile alakalı kirliliği kafanıza takmıyorsunuz. (aküler nasıl olsa çin'de yapılıyor...salla) peki şarj için tüketeceğiniz elektrik nereden gelecek? bana güneş enerjisi, termal,güneş falan demeyin ... türkiye elektriğini termik santrallerden, petrol veya doğal gaz tüketen çevrim santraallerinden üretiyor (önemli bölümünü) tamam barajlarımız var ama zaten yetmiyor ki bize ... nükleer santral yapıp toprağımızı,yer altı suyumuzu radrasyon ile nasıl kirletiriz noktasındayız. milletin yere göğe koyamadığı hibrit araçlara gelince ... işte size bir örnek. toyota pirius km'de 104g karbondioksit üretiyor ford'un yeni fox motoru ise 114g. 1.000cc ve 125ps benzinli makina neredeyse ondan üç kat daha pahalı "çevreci" kardeşi ile aynı miktarda çevre kirliliğine neden oluyor (üstelik arabada bilmem kaç kilo akü taşımak zorunda değilsiniz) uzun lafın kısası çevreyi çok düşünen toplu taşıma araçlarına biner, öyle elektrikli aldım ... hibrit'e biniyorum ayağına yatıp vicdanını temizleme işi baştan sona yalan. ben mi? v8 hastasıyım
  11. elektrikli araçlar hava ve çevre kirliliğini şehir içinden şehir dışına taşır,başka bir işe yaramaz. aranızda kızacak olanlar vardır ama ne yazık ki gerçek bu. size iki basit soru sorayım ... - o elektrik (bataryalarınızı doldurduğunuz) nasıl sağlanıyor? - o bataryalar nasıl imal ediliyor? ömrü biten bataryalar ne oluyor? (bence) elektrikli araçlar amerikalıların dediği gibi "over rated" ... hidrojen yakıt hücresi derseniz,o ayrı konu .. şapka çıkartırım ama paris'te yaşamıyorsanız elektrikli araç yalan. (ve de hibrit)
  12. şeyi biliyorsunuz öyle değil mi? bu rekor denemelerinde yardım/destek aracı adı altında önde (içinde noter vs.taşıyan) koca bir araç gidiyor. rekor kıracak olan araç "öncü" yarma'nın (rüzgar kırsın diye kocaman şeyler oluyorlar genelde) vakum alanında yolculuk yapıyor. bir ara rekor denemelerinde ultra-fakir karışım yapılıyordu ama tiketici dernekleri falan cırlayınca ondan vaz geçtiler,şimdilerde sadece rekor aracının önündeki havayı kesiyorlar
  13. üniversite ya da liseden geçtim, trafik işaretlerinin anlamını bilsin/uygulasın yeter .... örnek1: ya da
  14. aynen dediğiniz gibi,ondan sonra haberlerde seyrediyoruz. trafik kazasında 10 ölü, 15 yaralı vs.
  15. Bu araç ağzına kadar insan ve yük dolu, E5'e çıkmış gazlıyor babam gazlıyordu eleman. ABS - ESP ... ne isterseniz ekleyin aracınıza. Bu kafa ile karayollarını paylaştığımız süre boyunca her birimiz tesadüfen yaşıyoruz. (bu resim bu gün E5 karayolu Pendik/İstanbul'da çekilmiştir)
  16. elinize sağlık,bu arada bir şey sormak istiyorum (bilgi edinmek adına) bu sürahiler ısıya dayanıklı,öyle değil mi? melamin bazlı falan mı?ya da ABS?
  17. 10 numara yağ denen şey adı üzerinde madeni yağ aslında. özellikle kış aylarında hidrolik sistemlerde kullanılmak üzere tasarlanmış bir karışım. çevreye zararlı mı? hem de ne zarar ... yeni teknoloji motorlara zararlı mı? olmaz mı? TDCI türünden (common rail) bir motorda enjeksiyon sisteminden başlayın piston,silindir,segman hatta krank'a kadar her yere zarar verebilir. işin kötüsü inanılmaz kurum yapıyor ve bu kurum klasik ateşleme sıralamasını bozuyor. motor triger 10 diş atlamış gibi çalışıyor (zaman-zaman) yani hem çevreye hem de aracınıza zarar veriyor. işin kötüsü kaçakçılar artık 10 numara yağ işini bıraktı,daha doğrusu sattıkları şey 10 numara yağ değil (ismi aynı olsa dahi) yaptıkları şey şu. atık madeni yağ'ı topluyor, içine kaçak (yüksek ppm'li) mazot'u ve biraz da parafin'i basıyorlar ... kış ayları ise azıcık benzin ekleniyor. sonra altında ateş yaktıkları bidonlarda bu karışımı ısıtıp karıştırıyorlar daha sonra da "patlak" tabir edilen 16-18lt'lik tenekelerde gerçekten madeni yağmış gibi satıyorlar (sanki 10 numara yağ iyi bir şeymiş gibi) milletin gözü dinmüş resmen...vergi kaçağı ve milli servet'e verdikleri zararı geçtim, bu yakıtı kullanan araçlar (genelde mekanik yakıt pompalı Euro1 ve/veya muadili eski araçlarda kullanıyorlar) egzostlarından yola kanser,çevre kirliliği vs. saçıyorlar. 90 model bir BMC kamyon 30.000TL'ye kadar gidiyor,hep bu 10 numara yüzünden. mekanik pompa pis yakıt nedeni ile tıkanmıyor ... çelik blok ve çelik kapak çok dayanıklı,gerekirse basitçe taşlanıp yeniden yola çıkıyorlar .... o aracı kullanan sadece yaptığı %50 yakıt tasarrufunu düşünüyor,gerisi umurunda değil. EPDK 10 numara imalat ve satıcılarına 750.000TL+ ceza getirdi ama ceza uygulanamadığı için (kimse peşine düşmüyor) hiç bir etkisi olması edit:doğal gaz'ın araçlarda kullanımı hakkında pek bir şey biliyorum. ancak kimyasal bileşiminin LPG'den farklı olduğunu fabrika çıkışı GTL (gas to liquit) için ayarlanmış araçların özellikle avrupa'da giderek popüler hale geldiğini duydum ... ama dediğim gibi detaylı bilgim yok.
  18. Dizel yakıtın geleceği yok, ya da -resmi- adı ile ULSD (ultra low sulfur diesel) imalatı çok pahalı bir yakıt. AB'nin Euro4 yönetmeliği gereği 50ppm (şimdilerde yönetmeliği değiştirmekten ve 10ppm'e düşmekten bahsediyorlar) öyle,böyle değil ... deli bir rafineri süreci ile elde ediliyor. Bir sonraki aşamada ise Sülfürsüz (sulfur free) yani max. 3-5 ppm yakıt standartı koymayı planlıyorlar ki eğer bu gerçekleşirse Euro Diesel'in fiyatı tavanı delip geçecek. Kaçak diesel yaklaşık 2.000ppm, standart rafineri işlemi ile bu 500ppm'e düşüyor ve diesel'in içinden sülfür'ü çekip almak, 50ppm'e düşmek, 10ppm'e düşmek ve hatta 3ppm'e düşmek ne kadar zor ve pahalı ... işte artık gerisini siz düşünün. Üstelik büyük hacimli motorlarda 50ppm bile kullanılsa emisyon değerleri yakalanamıyor,bu nedenle add-blue (üre) yakıcıları vs. ve resmen "dev" DPF'ler (diesel partikül filtresi) devreye alınıyor. Tamam hibrit'ler ve elektrikli motorlar geliyor ama hala yüksek beygir&tork isteyen (özellikle iş makinelerinde ve karayolu taşımacılığında) diesel hala olmazsa olmaz. Ee? O zaman ... madem euro diesel ve euro5 emisyon normları işimizi görmeyecek, o zaman ne yapacağız? İşte burada biyo yakıt devreye giriyor ... GDO'lu mısır ile elde edilen (çoğunlukla) ethanol ile hayvani ve bitkisel yağların karışımını kullanacağız. Anlayacağınız yakın gelecekte depolarımız dinazor artıkları ile değil, tarlalardan gelen ürün ile dolacak. Benzinli motor üreticileri Ford'un 1.0 örneğinde olduğu gibi aşırı beslemeli ... az yakan çok kaçan ürünler geliştirirken diesel motorlar için B20 ile (Buradaki "B" simgesi biyo yakıt için kullanılıyor. b20 demek %20 oranında biyo yakıt eklenmiş diesel demek ... taa b100'e kadar gidiyor) işe başlamak (ülkemizde de bio diesel'i mecburi hale getirecekler .. eli kulağında) mantıklı gibi gözüküyor. ... bilginize efem
  19. aynen öyle. sağ işaret parmağıma 10 santim falan uzakta duran düğmeye basamadım daha. siz "maşallah" müzik dosyalarına klasör falan hazırlıyorsunuz. (ciddiyim) resmen kıskandım. onun için de tebrik ettim. (kendimi de kınadım)
  20. otomatik park sistemini henüz denememiş (ama yakın bir tarihte denemeyi düşününen) biri olarak hepinizi saygı ile selamlıyorum.
  21. geçmiş olsun (immobilizer demiştim diyen ukala)
  22. iyi de v8'i sadece h.sonu falan kullanmak için istiyorum. 1 yaşındaki kuga'yı 58k'da, mondeo'yu da 55k'da değiştirdim. demek ki yılda 50k+ yapıyormuşum işte ... bundan önce mercury yapmıştım (grand saloon / 2 kapı) onu iki senede bitirmiş ve de en fazla 1.000mil kullanmıştım. belki hatırlarsın,bej renkli ve kahve deri tavanlıydı.
  23. 2012 MODEL - 44.800km edit:biraz önce baktım ... 45.061 olmuş .. pardon
  24. yuh!! pazarlık kozumuzu elimizden alma bari off .. offf
  25. burada seyir sırasında doldurduğunuz turbo salyangozunun kendine gelmesi basıncı düşürmesi için gerekli beklemekten bahsediliyor. beklemezseniz ne olur? zaman içinde kılcal çatlaklar oluşur ve bir süre sonra (çok da uzun sürelerden bahsetmiyoruz) turbo kanatçıklarında minik kırıklar meydana gelir. peki bu kırılan parçalar nereye gider? tabi ki silindirlere, sonra ne olur? silindir yuvaları çizilir, belki segman kırılır yani motor da performans kaybı ve hasar oluşur (turbo'nun arızası dışında) üstelik yeni motorlarda "gömlek" yok ... yani bu senaryoyu yaşamak istemezsiniz (kim ister ki?) yapılması gereken şey basit, arkadaşların söylediği gibi seyir sonrasında 30sn kadar bekledikten sonra kontağı kapatmak yeterli.
×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli Bilgi

Bu siteyi kullanarak, forum Gizlilik Politikasını kabul etmiş olursunuz.