Baba yavaştan romana kaymaya başladı hikayelerin dikkat et fena alışıyoruz....arsızlaşacağım sonra kızma...
sizinki kadar olmasa da aşağı mahalle yukarı mahalle kavgalarımız vardı o dönem yoğurt bakkaldan tabakla alınırdı kalmazdı üst mahalleye çıkıp alamazdık kazara elimizde yakalansak yada yakalasak elemanı eve o yoğurt ya ayran yada dökülmüş giderdi birde evdekinden dayak yerdik ne günlerdi...
tommiks-teksas değiştirdiğimiz günler di...
kader kısmet çektiğimiz çaktırmadan jelatini kaldırıp en büyük oyuncağı kapmaktı hayalimiz...
tahtaların altına sabun sürüp kaydığımız...
rulmanlardan tornet yapıp pazarlardan yük taşıyıp para kazandığımız...süsleri apayrıydı paçalık bile yapardık..
bir şiir dizesi gibi...
Gözyaşlarının gücü vardı eskiden; ırmak yüklü adamlardık tuz katarlarının ardınca giden,
Adnan Özer...Kırlara veda....