Volkan G.
-
Toplam İleti
232 -
Katılım
-
Son ziyaret
-
Kazandığı Gün
1
İçerik Türü
Profiller
Forumlar
Günlükler
Takvim
Modifikasyon
İletiler, Volkan G. tarafından oluşturuldu
-
-
Teşekkür ederim Doğan Bey Bir yerde de Kosla Oxi Action'ı bol köpük olarak, sadece köpükle hiç bastırmadan yapın ve hemen kurulayın diye yazıyor. Bunları bir deneyeyim bakalım.
- 1
-
Merhaba,
Aracın tavan döşemesine küçük bir leke bulaşmıştı. Bunu Amway LOC Home Spray ile temizlemek istedim. Akşam evde, spreyi doğrudan tavana sıktım ve kuru bir bezle hafifçe üzerinden geçtim. Sabah baktığımda, sildiğim yerin kenarları çember şeklinde su lekesi izi yapmıştı. Leke de tamamen çıkmamıştı.
Bu şekilde bir lekeyi nasıl çıkarabilirim? Amway ile sadece köpük yapıp, su lekelerinin üzerinden hafifçe geçsem faydası olur mu ki? O çemberi daha da büyütmek istemiyorum.
Teşekkür ederim.
-
Kaan Üstadım, iyi dilekleriniz için teşekkür ederim.
Bu sefer sanayide aldandık ama, sizler sayesinde, yavaş yavaş böyle "sanayi ayaklarına" kanmamayı öğreneceğiz inşaallah efendim
- 1
-
Sabah arabayı bıraktığımda, usta "bitince ben sizi ararım" demişti. Öğle arasında araba ne durumda diye bakmaya gittim. Baktım, usta arabayı bir kenara çekmiş, kendi başka bir işle uğraşıyor. Beni görünce telaşla "ben de tam sizi arayacaktım" dedi. "Naaptınız?" diye sordum. "Sizin işiniz zor oldu. Şanzuman beyni arızalanmış, söktüm Şaşmaz'a götürdüm yazılım yüklettim" dedi. Ayrıca "Şanzıman beynine giden kablolar yerinden oynamış, vantilatör onları doğramış, o kabloları de yeniledim ve iyice sardım" dedi. Gerçekten de vantilatörün uçları bir yere çarpmış gibi zedelenmiş durumdaydı. Kablolar da yeni görünüyordu.
Aracı kontrol ettikten sonra "borcum ne kadar?" dedim, "borcunuz 350 tl, zaten 250 tl şanzıman için aldılar, siz götürürseniz 500 alırlar. 100 tl'de kablolar ve işçilik için" dedi.
Bu işin piyasasını bilmiyorum. Belki gerçekten ucuza yaptı, belki de bir miktar kazık yedim. Bitince hemen aramaması beni rahatsız etti. Ben gitmesem, belli ki akşamı bekleyecekti. Ondan dolayı tam emin olamıyorum dediklerini tam yaptığına. Hakkını verdiyse, o para helal-i hoş olsun. Ama çok bir şey yapmadıysa, kandırdıysa o zaman haram olsun derim.
Aracın çalışması ve vites geçişleri rahatladı gibi geliyor. Psikolojik mi emin olamadım. Bu vesile ile bir süredir aklıma takılan şanzıman yazılımını da güncellemiş ve rahatlamış olduk.
-
Cevabınız için teşekkür ederim Kaan Bey.
Az önce ustayı aradım, " henüz cihazı bağlayıp arıza koduna bakmadık, öncelikle elektronik problem var mı ona bakıyoruz, problem yoksa şanzıman ustasına yönlendireceğiz" dedi.
Vites göstergesi sorunu ile beraber aynı anda marş sorunu da çıktı. O yüzden, bir yerlerden elektronik sorun olabilir mi diye düşünüyorum. Şu anda motor şöyle çalışıyor: Frene basmadan yarım kontak yapıyorum, ışıkların sönmesini bekliyorum, sonra frene basar basmaz anahtarı çevirmeden motor marş basıyor ve kendi kendine çalışıyor.
Sanki yazılımsal bir sorun oluşmuş gibi ama ...
- 1
-
Sabah arabayı ustaya gösterdim. "Detaylı bakmamız lazım, arabayı bırakın" dedi. Bıraktım geldim.
Benzer bir sorunla ilgili Kaan Bey'in şöyle bir yazısını buldum:
"...
Bu aralar gördüğümüz bir sorun,genelde şu şekilde hallediliyor. (yapısal arıza yoksa) önce şanzuman - beyin bağlantısı devre dışı bırakılıyor, sonra "beyin" resetleniyor (hafızaya format tadında) daha sonra beyin yeniden programlanıyor ve en son olarak "öğretim" tabir edilen işlem ile şanzuman beyin'e tanıtılıyor. (şanzuman bu arkadaş beyin,o ne derse yapacaksın vs.) Genelde bu işlem ile (anlatması uzun ama yapması o kadar da uzun değil) sorun gideriliyor. Tabi daha önce de dediğim gibi mekanik problem yoksa.
..."
Bu sorun da, bu tür bir işlemle düzelir mi dersiniz?
-
Merhaba,
Bugün eşimin 2004 otomatik fiestası ile sıkışık trafikte yokuş yukarı 10 dk kadar gittikten sonra, şanzıman göstergesi yanıp sönmeye başladı, vites değişimlerini gostermemeye başladı. Araç normal bi şekilde vitesleri değiştiriyor, çekme problemi de yok, ancak gostergeye yansımıyor, gösterge hep 1. vitesi gösteriyor ve yanıp sönüyor.
Aracı durdurup stop edip tekrar çalıştırdım, saatler sonra bile, artık anahtar yarım kontakta iken frene dokunur dokunmaz, araç kendi kendine çalışıyor , marş basmama gerek kalmıyor. Sorun da devam ediyor.
İnternette ve burada biraz araştırdım, bu soruna bir çözüm var mı bulamadım. Yarın bir ustaya soracağım ama merak ediyorum bu sorunun sebebi ne olabilir, nasıl çözülebilir ve önemli bir masrafa yol açar mı ?
Teşekkür ederim .
-
Tatil önerisi
, Yer: Tatil Zamanı
Anamur, bizim en çok sevdiğimiz yerlerden biri Başka bir tatil planlamadığımız yazlarda, Anamur'da tatil yapıyoruz. Konaklama için Anamur Öğretmenevi'ni tavsiye ederim. 2015 Mayıs ayında sıfırdan tadilat - restorasyon gördü, bütün odaları ve ortak alanları tamamen yenilendi. Geçen yaz, biz iki büyük ve iki çocuk için oda + kahvaltı günlük 150 tl ödemiştik. Kahvaltısı tatminkardır, isterseniz lokantasında uygun fiyata her türlü yemeği bulabilirsiniz, denize sıfırdır, kendi şezlongları vardır, sakinleri nezihtir. Anamur esnafı dürüsttür, fiyatları maküldür.
Kıbrıs'a günübirlik sefer olduğunu bilmiyordum Tekrar kısmet olur da gidersek, mutlaka değerlendireceğim.
- 2
-
Tatil önerisi
, Yer: Tatil Zamanı
Biz de aynı mantıkla gezmeyi seviyoruz. Bana, geçtiğimiz yaz yaptığımız muhteşem geziyi hatırlattınız Buyrun :
On 14.08.2015 at 17:56, Volkan G. said:Yeni Mondeo İle Karadan Mavi Yolculuk
2 büyük, 1 çocuk ve 1 bebekle, Ankara'dan başlayıp, İzmir-Muğla-Antalya-Mersin rotası üzerinde bulunan "turistik ilçelerin", "antik kentlerin" ve "doğal mekanların" büyük kısmının gezildiği, 15 gün ve 2850 km süren bir Ege-Akdeniz turu...
Yeni Mondeo ile müthiş bir tecrübe... Hiç yorulmadan, hiç sıkılmadan, bitmesini hiç istemeden...
1500 km'si şehirlerarası, 1350 km'si şehir içinde, bagaj ağzına kadar dolu, klima hep 23 derecede açık. Şehirlerarası 110 - 120 km hızda sabit gidilen, şehir içi dolap beygiri gibi dönülen, "Aaa bu yol nereye gidiyorumuş" diye maceralara girilen, bol yokuşlu ve virajlı bir rota...
Seferihisar, Efes Harabeleri, Kuşadası, Didim, Apollon Tapınağı, Bozüyük, Akyaka, Fethiye, Saklıkent Kanyonu, Letoon Kenti, Dalyan, Patara, Kekova, Manavgat Şelalesi, Aspendos Tiyatrosu, Anamur, Silifke, daha onlarca yer...
Konforun, kendini güvende hissetmenin, eğlencenin ve muhabbetin üst düzey yaşandığı uzun bir yolculuk... Eşimin arabanın konforundan, ferahlığından ve uzun yol performansından memnun kalması, bebeğin kahkahaları, büyük yaramazın müziklerle dans etmesi... Her şey çok güzeldi.
Belki 10 yıldır hayalini kurup da yapamadığım geziyi yapmak, bu sene nasip oldu. Canımızı sıkan tek şey, Kaş'ta tamponu sürtmek oldu. İnşallah onun da bir çözümünü bulacağız bakalım.
Ankara'da evin önünde, ikinci yol bilgisayarını sıfırlayarak başladığım bu yolculukta dönüşte değerler bu şekilde idi.
Gezdiğimiz yerlerin ayrıntılı olarak anlatımı :
On 19.08.2015 at 23:45, Volkan G. said:Belek - İzmir yönünde tarif edeyim:
Kurşunlu ŞelalesiBelek tarafından Antalya'ya girerken, şehir merkezinden 15 km kadar önce, Aksu mevkiinde sağa dönerek Isparta yoluna girip 7 - 8 km giderseniz, ulaşabilirsiniz. İçinde geniş bir obruk ve şelale barındıran ormanlık bir alan. Giriş kişi başı 4 tl. Ancak içerideki tükanlar pahalı Manzarası çok güzel, ayrıca şelale etrafında dolanan 2 - 3 km lik çok güzel bir yürüyüş yolu var. 45 dk'lık bir yürüyüş ile, şelaleden, köprülerden, ağaç tünellerinden ve kayalıkların arasından geçip, başladığınız yola dönüyorsunuz. Tekrar gidip, o yürüyüş yolunda uzun uzun gezmek istiyorum.
AdrasanAna yoldan sola sapıp 10 km aşağıya inerseniz plaja kadar ulaşıyorsunuz. Konakladığımız yer, Akdeniz Üniversitesi Tesisleri. Hepimiz toplam günlük 200 tl. Oda + Açık büfe kahvaltı + Açık büfe akşam yemeği + Sınırsız pet su (hayat) + Sınırsız çay kahve. Çok nezih bir yer. Odalar oldukça kaliteli.
Kekova KörfeziDemre'yi geçtikten sonra, normal rotanızdan sola saparak, önce Üçağız köyüne ulaşıyorsunuz. Köye giriş (evet köye) araç başı 7 tl. Her yer otopark kabul ediliyor, eliniz mahkum. Aracınızı hemen sahile parkedip, doğruca teknecilere gidiyorsunuz. Çünkü Kekova'ya ulaşmak için karayolu yok. Sadece grupla ya da bireysel tekne imkanı var.
İmkanlarınız ve zamanınız dahilinde bir tekneye binin. Ama mutlaka binin. Biz, grupla giden tekne çok uzun süreceği için, bireysel küçük bir tekne ile anlaştık: 1,5 saat kadar gezi 40 tl. Tekneye binince, denize, kekova köyüne, ve altınızdaki batık şehire bakacaksınız, derin bir nefes alacaksınız ve "iyi ki gelmişim" diyeceksiniz. Benim bu gezide en çok beğendiğim yer.
Önümde boylu boyunca uzanan derin denizin dibi tamamen antik kent. Depremle, koca bir şehir yerin dibine geçmiş. Türkiye'deki atlantis. Rahmi Koç'un evi ve helikkopter pistinin bulunduğu Kekova Köyü'ne uzun uzun bakın. Bu güzel manzarayı unutamayacaksınz. Belki benim gibi, seneye gelip bir tam gün geçirmek isteyeceksiniz.
Kaş yarımadasıKaş şehir merkezine girmeyin. Çok dar sokakları var ve pek bir numarası yok. Şehir merkezini geçince "yarımada" tabelasını göreceksiniz. Oraya girin, kaş yarımadasının etrafında arabanızla 20 dakikalık bir tur atın, evlere, çiçeklere ve limanlara bakın.
PataraAna yoldan sola 4 km sapıyorsunuz ve Gelemiş Köyü'ne ulaşıyorsunuz. Hemen yanında Patara Antik Kenti ve dünyca ünlü Patara Plajı var. 18 km uzunluğundakı plajın kumları incecik. Denizi biraz dalgalı. Gelemiş köyü denize biraz uzak. Ama kaldığımız yerin servisleri var. Patara Delfin Otel. Çok güzel bir otel. hepimiz toplam Oda + Kahvaltı 130 tl. Bizde çocuk olduğunu görünce "İsterseniz boş apart odayı verelim, mutfakta mama yapabilirsiniz" dediler. Ek ücret istemediler. Biz kahvaltılarımızı yaparken bebekle oynadılar, çok tatlı insanlardı.
Saklıkent KanyonuAna yoldan bayağı sapıyorsunuz. Ama kanyondan devam ederek tekrar ana yola çıkıyorsunuz. Yol uzun. Ben zamanım olsa tekrar mutlaka giderim. Kanyonda yürüyüş yapıyor, suların üzerinde kurulmuş köşklerde yemek yiyor, buz gibi sulara giriyorsunuz. Zamanınız kısıtlı ise daha sonraya bırakmanızı tavsiye ederim.
Not: Okuduğuma göre MS 240 yılında olan büyük depremde, Kekova antik kenti, denizin altına gömülüyor. Aynı deprem büyük dağı yararak Saklıkent kanyonunu oluşturuyor, bu kanyondan akan yoğun sular, alivyonları sürükleyerek Patara körfezindeki limanı dolduruyor.
KöyceğizKarar verdim, en kısa zamanda Köyceğiz'e yerleşeceğim ve orada yaşayacağım. Bayıldım. Kiremit çatılı, beyaz kireçli evleri, sular akan yemyeşil sokakları... Yemyeşil, masmavi, bembeyaz... Küçük bir çarşısı var. Orada çok eski meşhur bir köfteci var. Porsiyonu 12 tl, tadı muhteşem. Duvarında, atv'de yayınlanan "aşk zamanı" dizisi oyuncularının orada köfte yerken çekilmiş fotoğrafları var.
DalyanKöyceğize çok yakın olan Dalyan'da, küçük bir tekne turu yapmanızı, eski kral mezarlarının hikayesini kaptandan dinlemenizi tavsiye ederim. Ben tekneyi bile kullanmıştım. Doğası muhteşem.
AkyakaMuğlada'ki beypazarı gibi. Bütün evler o şekilde yapılmış, yeniler dahil. Sanırım belediye sadece bu şekilde ruhsat veriyor. Turistik ilçe dediğin böyle olmalı. Gerçekten insan, tatile geldiğini hissediyor. Azmak nehrinde tatlı bir tekne turu çok iyi gelecek emin olun. Ama azmak nehri kenarındaki lokantalarda balık yemeyin. İnanılmaz pahalı.
MarmarisBen bir daha gitmeyi düşünmüyorum. Marmaris mi İstanbul mu belli değil. Karman çorman, park yeri yok, düzen yok... Şehir gibi. Bence yoldan 30 km sapmaya değmez.
Muğla Keyfoturağı KahvesiMuğla şehir merkezine 7 - 8 km. Lüx sayılabilecek kır kahvelerinin yoğun olduğu bir yaylada bulunuyor. Yemekleri çok pahalı. Muğla merkezde güzel bir yemek yeyin, sonra vaktiniz varsa yoldan sapıverin bir çay içmeye mutlaka gidin. Çocuklar çimlerde yuvarlansın, siz muhteşem bir ortamda çayınızı yudumlayın.
BozüyükStar'da yayınlanıp biten "Güzel Köylü" dizisinin çekildiği köy. Turistik ve tarihi güzel bir ortam. Fiyatlar makul. Muğladan ayrılıp yoldan sola 10 km kadar saparak varabilirsiniz.
SökeSöke, ilçe olarak berbat, bakımsız, varoş gibi. İçine hiç girmeyin. Ama, girişte yol üzerindeki meşhur çöp şişçilere uğrayın ve mutlaka birer çöp şiş yeyin. Porsiyonu 15 tl. Ustanın şov yaparak hazırladığı ve alevli sac tavada, üzerinde lavaşlarla sunduğu çöp şişi kaçırmayın.
KuşadasıKuşadasında, sahildeki işletmeler pahalı. Ancak belediyenin çay bahçesi var. Fiyatları makul. Soğuk bir şeyler içip, limandaki cruize'ları izleyerek hayale dalabilirsiniz. Güzel oluyor, emin olun.
Yol üzerinde "köy kahvaltısı" yazan yerlerin tuzağına düşmeyin. Çoğu, marketten aldıkları beyaz peynir, zeytin, domates gibi şeyleri, büyükçe bir tabakta janjanlayarak, yanında en fazla bir gözleme ile size 20 - 25 tl'den iteliyor.Bu rotada, burada yazdıklarımın üç katı kadar daha gezebileceğiniz yer var. Rotayı biraz daha detaylı araştırabilirseniz, mutlaka çok güzel yerler bulacaksınız
- 3
-
Halihazirda bütün 2.0 TDCI PS'ler hem Titanium'da hem de Style'da çift egsoz gelmiyor muydu? Daha önce çift egsozlu Style görmüştüm diye hatırlıyorum sanki.
- 1
-
Budur.
Ledli sis farı da, jant da çok yakışmış. Asaletine asalet, heybetine heybet katmış. İmkanım olsa yarın yaparım bu degişiklikleri. Bir de orijinal krom çift egsoz çıkışı...
- 1
-
Verdiginiz bilgiler icin tesekkur ederim Cihan Bey. Yokus kalkis destegi, hanim icin olmazsa olmazlardan, biz buna dikkat etmemisiz. Bununla beraber, vites kutusu ve motor kompresyonu, boyadan cok daha onemli bizim icin. Bu durumda, C2'leri elememiz gerekecek direk.
Sn. uyelere de bildirmek istiyorum, maximum 22 - 23 bin civarlarinda, otomatik, benzinli, motor durumu iyi denilebilecek, dosemesi ve kokpiti asiri yipranmamis, sorun ve masraf cikarmayacak bir "bağyan" arabasi konusunda tavsiyeleri ve teklifleri degerlendirebiliriz efenim Cevremizdeki tanidik, bildik arabalara daha cok guvenebiliriz sanirim.
-
Tesekkur ederim Gurkan Bey. Satan galeri isyerime yakin esnaf ama yakindan tanimiyorum maalesef. Sanziman konusunda olumlu da olumsuz da seyler duydum, ona baktiracagim bakalim.
Cok temiz gelince komple boyali mi diye de düşünmuyor degil insan.
-
Merhaba,
Hanim icin 2. El otomatik bakiyoruz. Bu ilani gorduk. Satici, sol on camurluk ve kaputta cizikten dolayi boya var o kadar dedi. Bize cok temiz gorundu. Hatta fazla temiz gorundu. Emin olamadik. Bu bilgilerle bu fiyata alinir mi, ne dersiniz? Ayrintili arastirma yapmak icin ne tavsiye edersiniz?
-
Evet baktım Doğan Bey, sanki yapışmış gibi geldi bana. Üzerindeyken deneyeyim, olursa devam edeyim dedim. Kayıp gidince, devam ettim
Ama dediğim gibi, ilk yaptığım yer pek hoş durumda değil. Aşağıdan yapmadığıma çok pişman oldum Ona ne yapabilirim diye düşünüyorum.
-
Doğan Bey'in tarifi ile ben de uyguladım bunu. Doğan Bey, fitilleri sökmemi ve öyle yapmamı söylemişti, sökmeye cesaret edemeyince üzerindeyken yaptım. Bol sıvı sabun ve su karışımı ile kaydırdım, aslında kolaymış ama acemiliğimden dolayı ilk işlemimde fitildeki deliği biraz açtırdım. Japonla yapıştırdım ama, çok hoş durmadı. Aşağıdan değil de yukarıdan yaptığım için gözüme takılıyor. Bunu tamir etmenin pratik ya da profesyonel bir yolu var mıdır?
Ses konusunda gerçekten iyileşme sağladı. Şöyle ki, daha önce yanınızdan araba geçerken sanki cam 1 mm açıkmış gibi ses alıyordu. Şu anda yine sesi duyuyorsunuz ama daha derinden ve uzaktan, arka plandan geliyor. Kapalı bir ortamda olduğunuzu daha çok hissettiriyor.
- 1
-
-
Şu an bir iş için peugeot bayindeyim, beklerken 508'i inceleyeyim dedim. İlk anda oldukça göz alıcı görünüyor, ancak kapılar, kaporta, iç malzeme hiç göründüğü gibi değil. Kaportaya vuruyorum teneke gibi geliyor, iceride tangır tungur plastikler, torpido kapağı... Fotoğrafta çok kaliteli gibi görünen bu kokpit, maalesef dokununca öyle hissettirmiyor.
Farlar hoş görünüyor.
Daha bismillah demeden kapı fitili elimde kaldı.
Dışarıdaki ses olduğu gibi içeride.
-
Merhaba, bugün ben de benzer sorunla karşılaştım. Şöyle ki 14700 km civarında bakımını yaptırıp yağını değiştirdiğim aracım, bugün sabah 16000 km'ler civarında aşağıdaki uyarıyı verdi:
"Bakımda yağ km sayacını sıfırlamamışlar" diye düşünerek, araç bilgisayarından yağ sayacını sıfırladım. Akşam dönerken aracı çalıştırdığımda yine aynı uyarıyı verdi. Yolda gelirken bir daha sıfırladım.
Eve gelip kontağı kapatıp tekrar açtığımda, yine aynı uyarıyı verdi. Ben de yağ çubuğunu kontrol ettim. Miktar olarak eksik görünmüyordu. Yalnız, 1400 km kullanılmış yağın rengi biraz daha bal rengine yakın olması gerekir diye düşünüyorum. Bana biraz fazla kara geldi. Yarın gün ışığında fırsat bulabilirsem, yağın rengini daha net çekmeye çalışırım.
Bir de iki gündür 65 km kadar kullandım, yakıt ortalaması ilginc bir sekilde 9.3 (dizel) oldu. Aşırı soğuktan olabilir mi, başka bir sebepten mi kaynaklanıyordur? Sorun ne olabilir acaba?
1 saat sonra edit:
Evet, sorunu çözdüm çok şükür. Araç bilgisayarında bulunan menuden, "yağ değişim zamanını sifirla" seçeneğini seçerek yaptığım sifirlama işlemi, reset atmadi, uyarıyı vermeye devam etti. Sanırım yazilimsal bir bug var.
Ben de bu forumda okuduğum manuel yöntemi denedim. Yani, "kontağı 2 konumuna getir, fren ve gaza sonuna kadar bas, 15 sn bekle" yöntemi. Bu şekilde bekleyince hiçbir reset ekranı çıkmadı, ama tekrar kontağı kapatıp açtığımda artık uyarıdan kurtuldum
-
2 dakika önce, Hakan Saraylı said:
Evet aynı sistem var Mondeo MK4'lerde, bildiğim kadarı ile yeni Mondeo ise biraz daha geliştirilmiş bir sistem kullanıyor.
Aynen Hakan Bey, Ford Mondeo'da kullanılan süspansiyon sistemleri şu şekilde görünüyor (Amerika'da çıkış tarihine göre):
1993 - 2007 : Quadra Link
2007 - 2012 : Control Blade
2012 - Günümüze : Integral LinkResimlerle de destekleyelim
Quadra Link:
Control Blade:
Integral Link:
Bu da eski Control Blade ile yeni Integral Link sistemlerinin karşılaştırması:
- 4
-
Paylasim icin tesekkurler. Burada da bu konu ile ilgili guzel bir yazi bulunuyor:
http://hayatinvirajliyollarinda.com/2015/08/16/ford-control-blade-integral-link/
- 2
-
Dün reklamlarda boy göstermeye başladı dizel otomatik
-
Şöyle bir videoya denk geldim
Mustang'in kataloğunda, geri vitesinin 0 - 100 verileri yer alsa mı acaba
- 2
-
Gerçek koşullarda Ankara şehir içi tüketimi efendim , buyrunuz:
Trafiğin orta yoğunlukta olduğu saatlerde, dur-kalklı, dönüşlü, bekleyişli (yarısı SS ile, yarısı SS'suz), 2000 rpm civarı kullanım.
Tavan Döşemesindeki Lekeyi çıkarma
, Yer: Araç Temizliği, Boya ve Çizik vb.
Yanıtlama zamanı: · Volkan G. tarafından düzenlendi
Valla hiç sormayın, memlekete gittiğimde ön koltukta oturan annem muz soyup arkaya uzatmaya kalktı, uzatırken de arabada oturduğunu unuttu herhalde, tavana muzu değdirdi Küçük bir lekeydi aslında, o an ıslak mendille sildim leke geçti ama, sonrasında kuruyunca etrafı hat şeklinde su lekesi oldu.
Bastığımız, oturduğumuz yer kirlenir neyse de, tavanda leke gerçekten saçma bir durum. Tavan döşemesi temiz olmayan olan arabalar bana hep çok pis geliyor.