Jump to content
2019 Temmuz'dan sonraki tüm içerik ve üyelikler silinmiştir. Lütfen yeni kayıt yapınız ×

ALPER

Üye
  • Toplam İleti

    192
  • Katılım

  • Son ziyaret

  • Kazandığı Gün

    2

ALPER tarafından yazılan her şey

  1. ALPER

    Hyundai Accent BLUE

    Bugün Randevu aldım Pazar gününe,Neziroğlu Hyundai den Accent Blue Test sürüşü için.. Pazar günü Detaylar gelicek..
  2. uA_Y_C_A; 31.12.2009 tarih ve 27449 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren ve 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 20. maddesinin (d) ve (e) bentlerini değiştiren 5942 sayılı Kanun’un birinci maddesi gereğince , tescil edilmiş araçların her çeşit satış ve devirleri 01.05.2010 tarihinden itibaren , satış veya devri yapılacak araçtan dolayı motorlu taşıtlar vergisi, gecikme faizi, gecikme zammı, vergi cezası ve trafik idari para cezası borcu bulunmadığının tespit edilmesi ve taşıt üzerinde satış ve/veya devri kısıtlayıcı herhangi bir tedbir veya kayıt bulunmaması halinde, araç sahibi adına düzenlenmiş araç tescil belgesi veya trafik tescil kayıtları esas alınarak noterler tarafından elektronik ortamda yapılmaya başlanacaktır. Buradan; http://tnb.org.tr/ACIK/AracSatisDokumani.aspx
  3. ALPER

    Ford Fusion Genel Bakış

    İlk olarak 2002 mart ayında gün ışığına çıkan Fusion, Ford'un Fiesta platformu üzerinde geliştirdiği bir otomobil. Avrupa pazarında 1.4 litre 80 HP ve 1.6 litre 100 HP'lik benzinli, 1.4 litre 68 HP'lik turbo dizel motorlarla satılan otomobil, ülkemizdeyse 1.6 litrelik benzinli ve 1.4 litrelik dizel motorlarla ve sadece manuel şanzımanla sunuluyor. Karoser, iç mekan Fiesta'yla aynı platform üzerinde yükselen UAV (Urban Active Vehicle/aktif şehir aracı) Fusion'ın 2485 mm'lik aks mesafesi bile aynı. Ancak otomobilin uzunluğunda 101 mm'lik bir artış yapılmış. Otomobilin burun yapısı özgün olmakla birlikte arka yapısı Fiesta'yla çok benzer. Fusion'ın iç mekanı da birçok ortak parçanın kullanıldığı Fiesta'yla yoğun benzerlikler gösteriyor. Kokpit ve koltuklarda kullanılan malzemeler yeterli kalitede. Ama koltuklar biraz sert dolgulu. Arka koltukları asimetrik olarak katlanabilen Fusion'ın ön yolcu koltuğu sırtlığı da sürücü koltuğunun yanında sehpa oluşturabilecek şekilde öne katlanabiliyor. Aynı koltuğun minder kısmı da öne doğru kaldırılarak altındaki büyük göze ulaşılabiliyor. Otomobilin bagajı, arka koltukların yatırılmasıyla 335 litreden 1175 litreye kadar genişletilebiliyor. Motor, performans Ford Fusion'ın yeni güç kaynağı olan, 1.4 litre hacimli, common-rail direkt enjeksiyonlu, turbo dizel TDCi motor, Ford'un PSA Group'la giriştiği motor geliştirme ortaklığının DV4 kodlu ilk meyvesi. İlk olarak Peugeot 206'da kullanıldıktan sonra Citroen C3 ve Peugeot 307'de de yararlanılan motor, Ford'da ilk olarak Fiesta’da yer aldı. Gücü ve sağladığı ekonomisiyle kullanıldığı otomobillerde kendini çoktan kanıtlayan motor şimdi Ford Fusion kaputunun altında yer buldu. Fusion'da ekonomik karakterini test koşullarında tükettiği 5.1 litrelik motorinle kanıtlayan motor, ataklık konusundaysa yeterli canlılığı sağlayabilmesine karşın farklı karoserlere sahip kardeşlerine göre daha sakin görüntü çizdi. Bunda vites oranları benzer olsa da 80 kg hafif olan Peugeot 206 ve 80 kg ağır olan Peugeot 307'ye göre uzun tutulan son dişlinin etkisi var. Akıcılık hissi bu modellerden biraz düşük olan otomobilde bir de trafik yavaşladığında uygun vitesi seçmeden, bulunulan vitesle ilerlemeye çalışma girişimleri motorun stop etmesiyle sonuçlanabiliyor. Bunu yaşamamak için hiçbir zaman üşenmeden vites düşürmek gerekiyor. Soğukken ilk çalıştırmalarda biraz gürültülü olan motor, ısındıkça sessizleşiyor. 100 km/s'nin üzerindeki hızlarda Fusion TDCi'ın sınıfındaki benzinli otomobillerden pek farkı yok. Kullanım, konfor Fusion'ın direksiyonu keskin yönlendirmeleriyle otomobile hakimiyet hissini arttırıyor. Aynı şekilde çok kullanılan elemanlardan vites kolu da pürüzsüz geçişleriyle kullanımı kolaylaştırıyor. Otomobilin motoru sert kullanımlara çok fazla izin vermiyor. Bu nedenle stabilite kaybı riskine girmek için anlamsız sürüşler yapmak gerek. Ama hızlı dönülen virajlarda zaman zaman zemine de bağlı olarak yaşanan çapraz salınımlar dikkatimizden kaçmadı. Yerden yüksek yapı nedeniyle üst hızlarda çizgiyi koruma sıkıntısı belirebiliyor. Otomobilin süspansiyonu bir aile otomobili için fazla sert. Buna koltukların sertliği de eklenince genel konfor düzeyi biraz düşük kalıyor. Fusion'ın pedalları eski Renault 9 modellerini hatırlatır derecede küçük. Ani kullanımlarda ayağın üzerinden kayabilmesiyle eksi puan verdiğimiz fren pedalı, fren testlerinde bu sebepten ötürü zaman zaman aksamalara yol açtı. Fren ölçümlerinde 100 km/s hızdan 39 metrede durabilen Fusion, bu performansını dört duruşta kararlılıkla gösterdi. Fiyat, donanım Otomobilin donanımında, sürücü ve yolcu havayastıkları, klima, yükseklik ayarlı hidrolik direksiyon, elektrik kumandalı ön camlar, far yükseklik ayarı, yükseklik ayarlı sürücü koltuğu, asimetrik katlanabilen arka koltuk sırtlığı, sırtlığı yatırılabilen ön yolcu koltuğu, ön yolcu koltuğu altında çekmece, immobilizer, uzaktan kumandalı merkezi kilit, elektrik kumandalı ve ısıtmalı aynalar, içerden açılabilen bagaj kapağı, direksiyondan kumandalı radyo-teyp, deri kaplı direksiyon simidi standart sunuluyor. ABS+EBD ve manuel açılır tavan opsiyon olarak sunulurken, yan ve perde havayastıkları Güvenlik Paketi, 15 inçlik alaşım jantlar ve ön sis farları da Stil Paketi kapsamında alınabiliyor. Ford Fusion 1.4 Duratorq TDCi Comfort Fabrika verileri Motor (tip/silindir sayısı) Sıralı/4 Subap/eksantrik sayısı) 8/1 Motor hacmi (cc) 1399 cc Maksimum güç (HP-d/d) 68 HP-4000 d/d Maksimum tork (Nm-d/d) 160 Nm-2000 d/d Son hız (km/s) 164 km/s Şanzıman 5 ileri vites Frenler (ön/arka) Hava kanallı disk/kampana Lastikler 195/60 R15 Tüketim (fab. ver.)(lt/100 km) 3./4.4/5.2 lt/100 km Depo hacmi (lt) 45 lt Boş ağırlık (kg) 1100 kg Bagaj hacmi (lt) 335/1175 lt Uzunluk/Genişlik/Yükseklik (mm) 4018mm/1720mm/1534mm Aks mesafesi (mm) 2486mm Test verileri Fren mesafesi (m) 335/1175 lt Tüketim (lt/100km)/Menzil 5.1lt. / 882km. Hızlanma 0-50 km/s 4.8 sn 0-100 km/s 15.4 sn 0-130 km/s 26.6 sn 0-400 m 20.0 sn 60-100 km/s(4. vites) 14.6 sn İç gürültü (db(A)) 50 km/s 60 100 km/s 67 130 km/s 69 Genel Değerlendirme Motor/performans Birçok Peugeot ve Ford modelinde kullanılan DV4 kodlu motor, yüksek çekiş gücü ve sağladığı yakıt ekonomisiyle beğeni toplayan bir makine. İlk hızlanmalarda çok atak olmayan Fusion, üst hızlarda akıcı sürüş özellikleri sağlayabiliyor. Karoser/konfor Fiesta'yla büyük benzerlikler gösteren Fusion karoseri, yüksek yapısıyla otomobile mini SUV havası kazandırıyor. Sert süspansiyona ek olarak sert dolgulu koltuklar nedeniyle konfor düzeyi biraz düşük kalıyor. Kabinin ferahlığı olumlu. Güvenlik/sürüş özellikleri Güçlü fren sistemiyle ayağın altından kaçabilen (!) küçük fren pedalına rağmen etkili duruşlar yapabilen Fusion'da sert süspansiyon sayesinde yol tutuş kararlılığı da üst düzeyde. Ama ani ağırlık transferlerinde stabilitede dalgalanmalar yaşanıyor. Çekicilik faktörü Ferah iç mekanında yeterli kullanışlılık sunan Fusion, kısıtlı değişkenliğine karşın fonksiyonel bir araç. Ama en önemli çekicilik faktörü, TDCi motorla gelen yüksek yakıt ekonomisi. Bu özelliği yakıt fiyatları yükselirken Fusion’ın yıldızını parlatabilir. Garanti kapsamı ve servis periyodu Mekanik 2 yıl/100 bin km Boya 3 yıl Pas 12 yıl Yol yardımı 0 212 473 36 73 Periyodik bakım aralığı 10 bin km SONUÇ Ford'un Fiesta bazında geliştirdiği Fusion, yüksek yapısı ve iç mekan ferahlığıyla şehir trafiğinde rahat etmeyi sağlayan bir otomobil. Bu artılara bir de TDCi motorun sağladığı yüksek yakıt ekonomisi eklenince otomobilin cazibesi daha da artıyor. Şehir trafiğinde rahat ettiren yüksek yapısı, düşük tüketimi ve hesaplı fiyatıyla Fusion, ömrünü şehir caddelerinde geçiren SUV'lara ekonomik alternatif olabilir. Atoshowdan Alıntıdır,Sadelik bi araca bukadarmı yakışır ..
  4. Yurtdışında yaşayan Türk vatandaşlarının özel araçları ile Türkiye’de bulunma süreleri 6 aydan 2 yıla çıkartılıyor. Henüz çalışma aşamasında olan düzenlemeye göre, vatandaşlarımız Türkiye’de araçlarını 2 yıla kadar rahatlıkla bırakabilecekler. Türkiye’de bulunan yabancı plakalı araçlara uygulanan 6 ay süreyle Türkiye’de kalabilme sınırı, Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu(DEİK) Dünya Türk İş Konseyi (DTİK) Avrupa Bölge Komitesi Başkanı ve Hollanda Türk İşadamları Derneği(HOTİAD) Yönetim Kurulu Başkanı Turgut Torunogulları’nın yoğun çabaları ve Devlet Bakanı Sayın Faruk Çelik’in inisiyatifiyle 2 yıla yükseltilmesi için çalışmalara başlandı. Bilindiği gibi, Avrupa’da yaşayan Türklerin ortak sorunu olan, yabancı plakalı araçların Türkiye’de 6 aydan fazla kalamamaları sorunu büyük sıkıntılara neden oluyordu. Yabancı plakalı araçlar Türkiye’de en fazla 6 ay kalabiliyordu. Özellikle DEİK Dünya Türk İş Konseyi (DTİK) olarak Ankara’da Sayın Bakanlarımıza sunduğumuz raporlarda ve görüşmelerde sorunu aktararak, sözkonusu sürenin az olduğunu ve Avrupa’da yaşayan vatandaşlarımızı sıkıntıya soktuğunu özellikle vurguladık. 15 Aralık 2009’da Hollanda’ya gelen Devlet Bakanı Sayın Zafer Çağlayan, DEIK’in organizasyonuyla Ankara’da 12 Ocak 2010’da Sanayi ve Ticaret Bakanı Sayın Nihat Ergün ve Devlet Bakanı Sayın Faruk Çelik, 13 Ocak 2010’da da Devlet Bakanı Sayın Hayati Yazıcı ile görüşmelerimizde yabancı plakalı araçların Türkiye’de 6 ay kalabilme sınırının 2 ya da 3 yıl gibi makul bir düzeye yükseltilmesi gerektiğinin altını çizdik. Son olarak da 24 Ekim 2010 tarihinde Sayın Bakanımız Faruk Çelik ile Hollanda’da yaptığımız görüşmede ‘6 ay’ süresinin uzatılması gerektiğini tekrar gündeme getirdik. Sevinerek görüyoruz ki, DEİK – Dünya Türk İş Konseyi (DTİK) Avrupa Bölge Komitesi olarak yoğun çabalarımızın meyvelerini almaya devam ediyoruz. Devlet Bakanı Sayın Faruk Çelik, tarafımıza da ilettiği mektupta, yabancı plakalı araçların Türkiye’de kalma sınırının 6 aydan 2 yıla yükseltilmesi yolunda çalışmalarının devam ettiğini bildirdi. Sayın Bakanımız Faruk Çelik, bir örneğini HOTİAD’a ve gereğinin yapılması için Türkiye Cumhuriyeti Dışişleri Bakanlığı, Maliye Bakanlığı ve Gümrük Müsteşarlığına ilettiği mektubunda şu ifadeleri kullandı: 22-24 Ekim 2010 tarihinde Hollanda’ya yaptığım ziyaret esnasında, bu ülkede bulunan sivil toplum örgütleriyle toplantılar düzenlenmiştir. Bu toplantılarda Hollanda’da yaşayan vatandaşlarımızın sorunları dinlenilmiştir. Yurtdışında yerleşik olarak yaşayan vatandaşlarımızın özel araçları ile Türkiye’ye geldiklerinde ilgi düzenleme çerçevesinde, araçlarını en fazla altı ay, emeklilerin ise bir yıl süreyle Türkiye’de bulundurabildikleri, bu süre sonunda çıkış yapmak zorunda kaldıkları belirtilmiştir. İlgi düzenlemedeki sürelerin iki yıla çıkarılması ile ilgili olarak vatandaşlarımızın haklı talepleri vardır. Sayıları beş milyonu bulan yurtdışında yaşayan vatandaşlarımızın ülkemize olan ekonomik, sosyal katkıları da göz önüne alınarak, talep edilen gerekli hukuki düzenlemelerin yapılmasının uygun olacağı değerlendirilmektedir. Bilgi ve gereğini arz ederim. Pccopat; Devlet Bakanı Sayın Faruk Çelik’e Teşekkürlerimizi İletiyoruz... Avrupa’da yaşayan Türkler olarak sorunumuzu yerinde müşahide ederek çözüm üreten çok değerli Bakanımız Sayın Faruk Çelik’e teşekkürü borç bildiğimizi öncelikle belirtmek isteriz. . Yabancı plakalı araçların Türkiye’de kalma sınırı 6 aydan 2 yıla yükseltildiği zaman, anavatanımız Türkiye’de daha rahat hareket etme özgürlüğüne kavuşuyoruz. Bizlere böyle bir imkan sağlanmasında öncü olan Devlet Bakanımız Sayın Faruk Çelik’e şükranlarımızı arz ederiz. . Turgut TORUNOĞULLARI DEİK – DTİK Avrupa Bölge Komitesi Başkanı Hollanda Türk İşadamları Derneği(HOTİAD) Başkanı
  5. ALPER

    Citroen DS3 RACİNG

    drmert; İşte budur, sonunda citroen'in kulaklarını çınlatmam bi işe yaradı Citroen DS3 modelinin sınırlı sayıda "racing" versiyonunu üretecek. Türkiye'ye gelmeyeceği "neredeyse kesin" olacak bu "hothatch"den sadece 1000 adet üretim yapılacak. Onu nasıl mı tanıyacağız? 18" jantlar üzerindeki yürüyen koyu gri, üstünde turuncu çizgilerden ve turuncu tavanından elbette. Homurdayan motorundan diyemiyorum, o yanımızda geçmiş olacak muhtemelen 1.6 lt THP motor ile donatılan otomobil, 200 hp güç üreterek mini cooper S ile JSW arasında bir yere oturacak. 0-100 değeri 6,9 saniye, son sürati ise 280 km/s civarında olması gereken bu ateş topunu, durdurması için 4 pistonlu frenler kullanılmış. Ön tampon karbon alaşım kullanılarak güçlendirilmiş. 147 hp'lik DsSport versiyonu ile aynı şasiyi bile paylaşmıyor. 30 mm genişletilmiş, 15 mm alçaltılmış ve racing amortisörlerle desteklenen özel şasisi üzersinde yürüyecek :+18:
  6. uA_Y_C_A uA_Y_C_A BARAN BARAN uA_Y_C_A ALPER YSF
  7. Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, elektrikli otomobillerin motor gücüne göre yüzde 3, yüzde 7 ve yüzde 15 olmak üzere 3 ayrı kategoride vergilendirileceğini bildirdi. Şimşek, kararname taslağı ile ilk defa ÖTV mevzuatında elektrikli araçların vergilendirilmesiyle ilgili hususların düzenlendiğini ifade etti. Baran ; Kararname taslağıyla elektrikli binek otomobiller ve motor gücü 20 kilovatın altında olan elektrikli motosikletlerin Özel Tüketim Vergisi oranlarının belirlendiğini kaydeden Şimşek, bunun yanı sıra dar gelirli vatandaşların kullandığı motor silindir hacmi 250 cm3'ün altında olan motosikletlerde de ÖTV indirimine gidildiğini bildirdi. Bakan Şimşek, bu çerçevede, motor gücü 85 kilovatı geçmeyen binek otomobillere yüzde 3, 85-120 kilovat arasındakilere yüzde 7, motor gücü 120 kilovatı aşanlara da yüzde 15 ÖTV uygulanacağını açıkladı. Şimşek, düzenlemede, motor gücü 20 kilovatı geçmeyen elektrikli motosikletlerden yüzde 3 ÖTV alınmasının öngörüldüğünü, motor silindir hacmi 250 cm3'ü geçmeyen diğer motosikletlerde de ÖTV oranının yüzde 22'den 8'e düşürüldüğünü bildirdi. Maliye Bakanı, yeni ÖTV düzenlemeleriyle, bu tür araçlar için teşvik edici bir vergilemenin amaçlandığına dikkati çekti. Halen, motor silindir hacmi 1600 cm3'e (1600 hariç) kadar olan binek otomobillere yüzde 37, 1600-2000 cm3 (2000 hariç) arasında olanlara yüzde 60, 2000 cm3 ve üzerindeki otomobillere ise yüzde 84 oranında ÖTV uygulanıyor. Torba Kanunda da motor gücü 85 kilovatı geçmeyen binek otomobillere yüzde 37, 85-120 kilovat arası olanlara yüzde 60, 120 kilovatı geçenlere ise yüzde 84 ÖTV öngörülmüştü. Kanunda, Bakanlar Kurulu'na bu oranları yüzde sıfıra kadar düşürme yetkisi verilmişti. İndirimli oranlara ilişkin Kararname Taslağı da bu çerçevede hazırlandı.
  8. Coşkun Uçar ; Çok kafa karıştırması ve net bir cevap bulunamayışı nedeniyle konuyu derinlemesine araştırdım ve OPET madeni yağlar bölümünden Sn Fulya Koray'a ulaştım, bu konuda aldığım bilgileri ulaştırıyorum. Motor yağlarının üzerindeki .1.W/.2. şeklindeki rakamların ilki ( 1.si ) kış ayları için seçilmesi gereken 2. rakam ( 2.si ) ise yaz ayları için seçilmesi gereken rakamı ifade ediyormuş (ikinci numara kod olarak değil direk sıcaklığı ifade ediyor), hangi tip yağ olduğunu ise satıcınızın söylemesi gerekirmiş, yani 15/30 sentetik olduğu gibi yarı sentetik'de olabilirmiş, ancak 20/50 gibi yağların sentetik yada yarı sentetik olma ihtimali çok düşük, ancak mineral yağ sınıfı olabilirmiş, kendisi bana sıcaklık tablosunu gönderecek geldiğinde buraya koyacağım. 1. kod'un (birinci kodW/..) sıcaklık değerleri 25W olursa........... - (eksi) 10 dereceye kadar 20W " ........... - " 15 " " 15W " ........... - " 20 " " 10W " ........... - " 25 " " 5W " ........... - " 30 " " 0W " ........... - " 35 " " OPET madeni yağ Teknik servisler mühendisi Sn Fulya KORAY Bu tabloda dış hava sıcaklığına göre kullanılabilecek yağ dereceleri verilmektedir, bulunduğunuz ortam sıcaklığına göre yağ seçiminizi yapabilirsiniz....Bu arada baştaki rakam (..W yani winter - kış) soğuk hava sondaki rakam sıcak havayı temsil eder
  9. ALPER

    Nos Nedir ?

    NOS (NITROUS OXIDE) NEDİR? nıtrous oxsıde yanıcı ve patlayıcı olmayan, soluduğumuz havanın çok daha yoğun bir biçimidir. daha fazla yakıtın yanabilmesini sağlayan ve ekstra oksijenin ilavesine kolaylık sağlayan özel bir gazdır. güç nıtro' dan değil benzinden elde edilir. basit olarak nıtro aynı zaman dilimi içerisinde daha fazla yakıt yakmamızı sağlar ve bu da artı beygir gücü demektir. nos sistemi nelerden oluşur? nos tüpü nos borusu + benzin borusu nos ve benzin solenoıd' i (vanası) montaj kabloları ve aparatları atış ve hazırlama butonları nos etiketleri kullanım klavuzu nos ve benzin memeleri benzin emniyet müşürü HANGİ ARABALARA UYGULANABİLİR? tüm benzinli ve dizel arabalarda, 4-6-8-10-12 silindirli motorlarda, aracın gücüne ve motor hacmine göre özel dizayn edilmiş kitler uygulanabilir. ana prensip olarak standart motorlar 4 silindirli motorlar 60-100 hp. 6 silindirli motorlar 75-125 hp. 8 silindirli (small block) motorlar 125-150 hp. 8 silindirli (big block) motorlar 150-250 hp. ekstra güç artışını rahatlıkla tolere ederler. bu değerlerin üstüne çıkıldığında, istenen güce göre değişen forged piston, çelik forged piston kolu ve daha ileri safhalarında çelik forged krank gereksinimi vardır. aplikasyonun genelde sağlıklı çalışan bir motora yapılması uygundur yani yağ yakan veya çok fazla rektefiye edilmiş motora uygulanması tavsiye edilmemektedir. bir örnek verirsek su'yun insana bir zararı yoktur. fakat 5 damacana su içilirse zararı kaçınılmazdır. nos sistemi de aynen bu örnekdeki gibi uzman kişiler tarafından monte edilirse ve motorun kapasitesine göre seçilirse hiç bir zararı yoktur. GÜÇ NASIL ELDE EDİLİR? KULLANIM ŞEKLİ NEDİR? nos kitinin araca montajını müteakkip, elinizin altında 3 emniyet şalteri vardır. birincisi tüp vanası, ikincisi solenoidlere elektrik veren hazır şalteri, üçüncüsü atış şalteridir. tüp açık iken hazır şalteri açılır ve 2500 devir veya üstünde seyreden bir araçta gaz pedalının altında veya kolayca ulaşılabilecek (örneğin vites topuzu, direksiyon) atış şalterine bastığınız sürece motora nos ve ekstra benzin verir. genelde tüp bitene kadar basılabilir. fakat sağlıklı olması bakımından yetkililer 15-20 saniyeyi yeterli buluyorlar. çünki bu yarış modunda üretilmiş bir sistem olduğu için, yarışların da en fazla 16-17 saniye ( 0-400 mt. ) olacağından fazlası gereksiz bulunmaktadır. TÜP NEKADAR DAYANIR? tüpümüz 15-20 saniyelik atışlarla, 10 lbs' lik tüp ile 15-20 atış tabii bu kullanılan kite ve motorun hacmine göredir. 10 lbs' lik tüp 75-100 hp. artı güç artışı verecek şekilde örnek gösterilmiştir. tüp bittiğinde türkiye' deki tek refill (dolum) istasyonu rpm' de veya sanayi gazı dolum tesislerinde kolayca doldurulabilir. İLAVE HERHANGİ BİR MODİFİKASYONA GEREK VARMI VEYA YAPILMASI GEREKLİMİDİR? nos için herhangi bir modifikasyona gerek yoktur. standart her türlü motora kolayca uygulanır. enjeksiyonlu araçlarda basınç regulatörü nos devreye girdiğinde by pass edilerek benzin yetiştirmeme gibi sorunlarla karşılaşılmaz. karburetorlü araçlarda ise besleme sisteminin 10 psi' dan aşağı olmaması basınç regulatörü veya ekstra bir benzin pompası ile sağlanır. motora yapılmış olan modifikasyonlar var ise nos herzaman artı güç vereceğinden faydası vardır. (egzantrik milleri, açık hava filitreleri, chip ve ateşleme sistemleri gibi) devir kesici bulunan araçlarda devir, kesici devreye girmeden ateşleme yapılması uygundur. MOTORA BİR ZARAR VERİR Mİ? tavsiye edilen kitler motora herhangi bir zarar vermez. (nos memelerinin kapasitesi ile oynamak hiç bir zaman artı güç vermez. sadece zarar verir. sistem olarak nos tek başına hiç bir zaman güç vermez. güç yakıttan gelir. yakıtı sağlayamazsanız nos' un tek başına yapacağı hiç bir şey yoktur. nos ilave bir yakıt değildir. sadece daha fazla yakıtın yakılmasına müsade eden bir gazdır. sistemin en önemli unsuru budur. nos' u verdiğinizde ilave yakıt orada yoksa motorunuzun normal zamanda kullandığı yakıtın yanma nispetini hızlandırmış olursunuz. bu durum çok geçmeden pistonlarda detenasyon' a (harabiyet' e) sebep olur. onun için en önemli husus , nos ve benzini aynı anda oranlı bir şekilde vermeniz gerekir. 50 hp. ‘ lik sistemlerde motorun benzin emmesi yeterli olduğundan ilave benzin solenoid' ine gereksinimi yoktur. fakat daha üst artı güçlerde muhakkak ilave benzin solenoid' i kullanılmalıdır. zaten rpm sizin hangi kiti nasıl kullanacağınızı ve ne kadar artış elde edeceğinizi size bildirmektedir. MONTAJI NASIL VE NE KADAR SÜRE İÇERİSİNDE YAPILMAKTADIR? kitler yaklaşık 4-5 saatte monte edilirler. montaj istasyonları, şu anda istanbul ve ankara olarak hizmet vermektedirler. kolay anlaşılabilir montaj şeması ile gün içerisinde kendiniz bile takabilirsiniz. montajı kolaydır. NOS DİĞER PERFORMANS ÜRÜNLERİNE KARŞI NE GİBİ AVANTAJLAR SAĞLAR? maliyet açısından nos müşteriye parası ile satın alabileceği en ucuz beygir gücüdür. ekstra beygir gücü elde etmek için karburasyon, chip, portıng, polıshıng, turbo ve egzost sistemlerine oranla maliyeti düşük ve normal sürüş normlarını bozmadan ve motora ekstra stres yaratmadan kullanacağınız güvenli bir sistemdir. GARANTİSİ NEDİR? sistem rpm tarafından tüm malzeme ve işçiliği 1 yıl garantilidir. ileride bozulabilecek her türlü yedek parçası rpm tarafından temin edilmektedir. standart şartlarda kullanılan nos sistemlerinin arabanıza ve motoruna herhangi bir zararı yoktur. sadece nos jet memeleri ile oynanmasına (büyütülmesi) ve benzin temini için sağlanan sistemlerin bozulmasına karşı hassas olunmalıdır çünkü bunların motora zarar verebileceği göz önüne alınması gerekir. NOS MOTORDA EKSTRA BİR AŞINMAYA SEBEBİYET VERİR Mİ? kesinlikle doğru kit ve seçim zarar vermez bunda artı beygir gücü seçimi anahtar noktadır. doğru bir uygulama aşınmaya sebebiyet vermez. silindirde ortaya çıkan enerji artar ve bunları idare edecek farklı birimler de yükü kaldırır. eğer yük artışları onları idare edecek birimlerin kapasitesini geçerse ilave aşınım meydana gelir. bu sebeple 1600 cc. de +75 hp demekteyiz 100 hp yi kaldırmadığından böyle bir kategorizasyon yapılmıştır. nos her zaman değil sadece istenildiğinde kullanılmak üzere imal edildiğinden fevkalade avantajlıdır. ileri derecede beygir artışı için dizayn edilen kitlerde buji ve ateşleme zamanlarının geciktirilmesi gibi ilave ayarlarla sisteme zarar vermez. doğal olarak benzin oktan' ının da artırılması gerekebilir. rpmoto'dan alıntıdır
  10. Coşkun Uçar ; Ülkemizde üretilen araçların hepsi 95 oktan benzine göre ayarlanmıştır, bu araçlara 98 yada 100 oktan koymak demek performans alınacağı anlamına gelmez, 98 - 100 oktan benzin tamamen değişik kimyasal yapıda bir benzin türüdür ve özellikle 2.0L'nin üstünde'ki motorlarda kullanılır, normal motorlarda kullanılması zarar verebilir, bu sonradan modifiye yapmak gibi bir şeydir ve zarar verdiği gibi performans düşüklüğü bile yaşanabilir. 97 oktan ise 95 oktanın katkılı halidir yani 97 oktan diye bilinen benzin aslında 95 oktandır ama içine konan katkı maddeleri ile 97 oktan haline getirilir. Yani 97 oktan diye birşey yoktur.. Uydurma tamamen
  11. ALPER

    Carbon Clean Nedir ?

    Carbon Clean nedir? Silindirlerdeki yanma sonucu piston kafalarında ve sübaplarda oluşan karbon yani kurum'un temizliği amacıyla yapılan işlemdir, bunun yanı sıra CC esnasında yakıta katılan ilaç aynı zamanda yakıt yollarının temizliğinide yapmaktadır. Nasıl yapılır? Yakıta katılan ilaçlar ile birlikte motor 1.5 - 2 saat arası aralıksız çalıştırılarak yakıta katılan ilacın kurumları temizlemesi sağlanır. Neden yapılır? Patlama sonucu meydana gelen kurumların motorun çalışmasını engellemeye başladığında yapılır, normal şartlarda faydalı olması için her 25.000 - 30.000 km arasında yapılması gerekir, bu durum kötü yakıt kullanma sonucu daha öncelere çekilebilir, bu km'lerden sonra yapılacak CC'nin bir faydası olmaz, zira kenikleşen kurumu kimyasallarla temizlemek pek mümkün değildir. Faydası nedir? Motorun ihtiyaç duyduğu kurum miktarının üzerinde kurum bağlandığında motor çekişten düşmeye, özellikle rampalarda zorlanmaya ve motorun sağlıklı çalışmasına engel olmaya başlar, en belirgin özelliği ise avans ayarının tutmamasıdır, bu durumda engel olmak için CC yapılır, bu işlem aynı zamanda yakıta katılan kimyasallar vasıtasıyla yakıt yollarının temizlenmesinede faydası olur. Ne zaman yapılır? Motor sıfırdan itibaren her 25.000 - 30.000 arası iken yapılması gerekmektedir, aksi takdirde kemikleşmeye başlayan carbonu temizlemek zorlaşır. Carbon Clean işlemi ile enjektör temizliği, yakıt yolları temizliği gibi şeyleri karıştırmayın, CC tamamen başlı başına bir işlemdir, yapılma amacı ise kurumların temizliğidir, "100.000'deki motora yaptırdım yok şöyle oldu, yok çekişi böyle arttı gibi şeyler pek doğru değil, bu tür şeylere itibar etmeyin, bu işlemler için yaptırdığınız CC işleminden sonra aldığınız performans verdiğiniz paranın %20'ini karşılar, yukardaki şartların dışında da her problem karşısında CC yaptırıp paranızı sokağa atmayın, enjektörleriniz tıkanmışsa öncelikle gidip bu işlem için 3 kuruşa satılan katkılar var, onları deneyin, olmadı gidin enjektörcüye adam gibi temizlik yaptırın.
  12. Coşkun Uçar ; Viskozite basit şekliyle bir yağın kalınlığının ölçüsüdür. Belirli bir sıcaklıkta yağın ne kadar akıcı olduğunu göstermek için de Viskozite Endeksi kullanılır. Genellikle bir yağ kalınsa viskozitesi yüksek, ince ise viskozitesi düşüktür. Viskozite endeksi bize bir yağın ısıya maruz kaldığında ne kadar inceleceğini gösterir. Rakam ne kadar yüksekse, ısıya maruz kaldığında yağ o kadar az incelir. Rakam düşükse yağın viskozitesi düşük, yüksekse viskozitesi yüksektir. Viskozite endeksi aynı zamanda bir yağın belirli koşullar altında nasıl davranacağını da gösterir. Çok yüksek viskoziteli bir yağ (Ör: 50) özellikle düşük sıcaklıklarda motorun belirli kısımlarına ulaşamayabilir, hatta yüksek devirlerde silindir ile motor arasındaki film kopabilir. Çok düşük viskoziteli bir yağ ise (Ör:0) özellikle aşırı yüksek sıcaklıklarda çok fazla incelerek koruma özelliğini yitirebilir.
  13. ALPER

    Turbo nedir ? nasıl çalışır ?

    Coşkun Uçar ; Bilmeyenler kabaca turbo........ Turbo nedir Turbo egzost gazlarından faydalınarak silindirlerin içine daha fazla hava basılmasını sağlayan sistemdir. Turbonun yapısı nasıldır Turbo emiş ve basma olarak iki bölümden ibarettir, bu iki kısım bir mille birbirine bağlanır. Turbo nasıl çalışır Emiş kısmındaki pervane egzost'tan çıkan gazlar vasıtasıyla döner, emme kısmının ağzında bir klape vardır, bu klape çıkan gazların yeteri miktarını turboya gönderir geri kalan gazlar egzosttan dışarı verilir, egzost gazlarının pervaneyi çevirmesiyle oluşan hareket mil vasıtasıyla çarklara iletilir, dönen çarklar dışardan aldığı havayı silindirlerin içine basar, bu arada pervaneyi çeviren gazlar tekrar egzosttan dışarı atılır, silindirlerin içine verilmez.... Turbo lag nedir. Ayağınızı pedaldan çektiğinizde turbonun içinde biriken hava çarkları sıkıştırıp aniden yavaşlamasına sebep olur, tekrar gaza bastığınızda turbo reaksiyon veremez bu olaya turbolag denir. Dump Valve Turbo basıncını yüksek tutarak gaz tepkisini arttırmak için düşünülmüştür, gazdan ayağınızı çektiğiniz anda turbo pervanesi dönmeye devam eder ancak türbün ler dolu oldugu için içerideki gaz sıkışır ve turbo pervanesi üzerine baskı yapar buda pervanenin yavaşlamasına ve zorlanmasına neden olur. Bu arada sıkışan hava ısınır ve içerisinde bulundurduğu oksijen yoğunluğu düşer. Gaza tekrar bastığınızda turbo basıncını maksimum seviyeye çıkarmak için turbo raksiyon veremez, amacı türbünlerdeki sıcak havayı dışarı atmak ve gerektiği zaman yerine soğuk havanın girişini sağlamaktır. Blow off Dump valve ile aynı işi görür ancak daha hassasdır ve havayı dışarı atarken çufff diye ses verir..
  14. Dizel Motorların Tarihi Dizel motorlarının tarihi otomobilin doğduğu yıllara kadar dayanıyor. 1800’lü yılların sonlarına doğru Rudolf Diesel tarafından bulunan bu motor yıllar sonra gemi ve trenlerde kullanılmaya başlandı. Dizel motorlar zamanla iş makinesi, ticari araçlar ve binek araçlarda gündeme geldi. Rudolf Diesel’in geliştirdiği dizel motorları, ilk olarak 1824 yıllarında Fransız mühendisi Carnot, 1885 – 1890 yılları arasında Herbert Akroyd Stuart tarafından incelenmiştir. Daha sonra bunları 1890 yılında Capitaine yarım dizel motoruyla takip etmiştir. Ve en sonunda 1892 -1897 yılları arasında Rudolf Diesel şimdiki dizel motorlarının temelini teşkil eden çalışmayı gerçekleştirip, dizel motorunun patentini almıştır. Dizellerde Kullanılan Yakıt Pompa Sistemleri •Sıra tipli sistemler. •Distribütör tipi sistemler. •Müşterek manifold tipi sistemler. •Cummıns PT tipli sistemler . •Enjektör tipli sistemler. Common Rail’e Duyulan İhtiyaç Günümüzde taşıtların tahrikinde kullanılmakta olan benzin ve diesel motorları yüz yılı aşan bir geçmişe sahiptir. Bu süreç içerisinde benzin motorlarının sağladığı yüksek performans özelliklerini, diesel motorlarının özellikle kısmi yüklerdeki yüksek verim özellikleri ile bir araya getirebilecek bir motor tasarımının gerçekleştirilmesi motor üreticilerinin üzerinde durduğu bir konu olmuştur. Taşıtların yakıt tüketiminin azaltılması ve çevre kirliliğine neden olan yanma ürünlerinin kontrol altına alınabilmesi konusundaki güncel çabalar, motor teknolojisinde yenilik arayışlarını son dönemde daha da hızlandırmıştır. Alışıla gelmiş benzin motorlarındaki yakıtın emme kanalına püskürtülmesi uygulaması yerine, benzinin emme zamanında veya sıkıştırma zamanında direkt olarak silindir içerisine püskürtülmesi şeklindeki uygulama direkt püskürtmeli (DP) benzin motorlarının temel yapısını oluşturmaktadır. Kademeli dolgulu bu motorlar, diesel motoru çalışma prensibine benzer şekilde, motorun yük durumuna göre hava-yakıt karışım oranını ayarlamaktadır. Dolayısı ile kısmi yüklerde aşırı fakir karışım oranlarında (hava fazlalık katsayısı, 1 > 1) çalışılmakta, tam yükte ise oldukça homojen dağılıma sahip stokiyometrik karışım hazırlanmaktadır (1 = 1). Bu uygulamada, özgül yakıt tüketiminde %25 düzeyine varan azalma sağlamak mümkün olmaktadır. Ayrıca motorda ilk hareket kolaylığı, motorun hızlı cevap verme yeteneğinin sağlanması, düşük CO2 emisyonları, vuruntu direncinin artması, yüksek volümetrik verim gibi üstünlükler sağlanmaktadır. Ancak yanma olayının ve püskürtme zamanının gereken hassasiyette kontrolu, gelişmiş kontrol sistemleri ve hassas püskürtme donanımı ile gerçekleştirilebilmektedir. Kısmi yüklerde yanmamış hidrokarbon (HC) emsiyonlarındaki artış ve genelde azot oksit (NOX) emisyonlarının yüksek oluşu direkt püskürtmeli benzin motorlarının geliştirilmeye açık olan sorunları arasında yer almaktadır. Common- Rail Direkt Enjeksiyon Sistemi (CDI) Common-Rail sistemi ve dağıtıcı püskürtme pompası arasındaki en önemli farkları belirtelim. Burada sayılan farklar aynı zamanda yeni sistemin avantajlarını ifade ederler. Common-Rail sisteminde yüksek basınç üretimi ve püskürtme miktarı ayarı, ayrı iki kısımda bulunmaktadırlar. Püskürtme basıncının tanıtma alanında neredeyse tamamen seçilebilme olanağı vardır. Düşük devir ve kısmi yük altında da üretilebilen yüksek basınç ön, ana ve tamamlama püskürtmeleri yaparak, püskürtme başlangıcının esnek olmasına imkan sağlar. Püskürtme olanaklarının tamamen esnek olması, dizel yakıt işleminin en yüksek performansı göstermesine ve egzoz gazı işleme sistemlerini, en iyi şekilde entegre etmeye olanak sağlar. Bunun dışında Common-Rail dizel teknolojisindeki diğer gelişmelerden farklı olarak mevcut motor konseptlerine kolayca entegre olmayı mümkün kıldığı için diğer püskürtme sistemlerine yeni bir seçenek getirmektedir. Common-Rail Sistemin Avantajları •Hava-yakıt karışımının oluşumunu iyileştirir, •Enjeksiyon basıncı, geniş limitler içerisinden serbestçe seçilebilir, •Yakıt enjeksiyonunun başlangıcı ve enjekte edilen yakıt miktarı da serbestçe belirlenebilir, •Çalışma koşullarının değiştiği durumlarda ve özellikle de soğukta daha esnektir, •Yanma ekolojiktir ve ekonomiktir, •Çalışması için daha az motor gücüne ihtiyaç duyulur, •Daha basit bir sistemdir, •Modüler bir sistemdir, •Düşük maliyet ile daha iyi performans sağlar. Common-Rail Sisteminin Yapısı Common-Rail sistemi yeni geliştirilen bir dizel direkt püskürtme sistemidir. Bu yeni geliştirilen sistemin, bugüne kadar kullanılan aynı türdeki sistemlere göre yakıt sarfiyatı konusunda bazı avantajları olmakla birlikte egzoz gazı emisyonu, çalışma sistemi ve gürültü oluşumunda da net bir şekilde daha üstün olduğu görülmüştür. Gelecek vaad eden bu tekniğin anahtar kelimeleri “tutuculu püskürtme” veya “ortak boru” anlamına gelen “Common-Rail”dir. Direkt tahrik edilen blok veya tek pompalı sistemlerden farlı olarak Common-Rail’de basınç oluşumu ve püskürtme ayrılmaktadır. Geleneksel dizel direkt püskürtücüleri yaklaşık 900 bar’lık basınç ile çalışırken, Common-Rail Sistemi, yakıtı 1350 bar’a kadar yükselen bir basınç ile ortak bir boru üzerinden enjektörlere dağıtır. Elektronik motor kumandası, bu yüksek basıncı, motorun devir sayısına ve yüküne bağlı olarak ayarlar. Püskürtmeyi, enjektörler üzerinde bulunan ve süratle anahtarlanabilen manyetik supaplar sağlamaktadır. Bu da yine püskürtme olayının şekillendirilmesi, püskürtme miktarının ölçülmesi ve yakıt püskürtmesi bakımından yeni imkanlar sağlamaktadır. Ayrıca yine bu imkanlar sayesinde yeni sistemin mükemmel bir avantajı olan Pilot (ön) Püskürtme ortaya çıkmaktadır. Basınç oluşumunun ve püskürtmenin ayrılmasına ilişkin tek şart, bir dağıtıcı boru (rail) ve enjektörlere giden borulardan oluşan, Yüksek Basınç Tutucusu’dur. Sistemin çekirdek parçası, manyetik supap kumandalı enjektördür. Püskürtme olayı, beyinden manyetik supaba giden bir sinyal ile başlatılır. Bu arada püskürtülen miktar, hem manyetik supabın açılma süresine hem de sistem basıncına bağlıdır. Sistem basıncını, yüksek basınçlı, pistonlu pompa oluşturmaktadır. Adı geçen pompa, düşük tahrik dönme momentleri ile çalışır, bu da pompa tahrikinin yükünü azaltmış olur. Basınç oluşumu için, binek otomobillerde distribütör tipi pompalar; ticari araçlarda ise sıra tipi pompalar öngörülmüştür. Common-Rail sistemlerinde, beyin, sensörler ve çoğu sistem fonksiyonları, başkalarında bulunan pompa-meme-birimi ve pompa-boru-meme gibi zamana bağlı tek pompa sistemleri ile eşittir. Common-Rail tekniği ile varılan gelişmeler duyulabilmekte ve ölçülebilmektedir. Ön püskürtme sayesinde bu direkt püskürtücü, ön yanma odalı motorun düşük gürültü seviyesi ile çalışırken aynı zamanda en katı egzoz gazı kurallarına da uymaktadır Dağıtıcı püskürtme sistemi ve pompasının yapısı tanıtıldıktan sonra şimdi de Common-Rail sisteminin başlıca elemanları tanıtılacaktır. Önce yakıt depodan pompalanır ve filtre vasıtası ile dağıtıcı püskürtme sistemine benzer bir şekilde yüksek basınçlı besleme bölümüne iletilir. Basınç üretilmesi ve yakıt püskürtme işlemleri, dağıtıcı püskürtme sistemlerinden farklı olarak, Common-Rail sisteminde birbirlerinden ayrılmışlardır. Yandaki şekilde silindir gövdesinin iç V’sinde bulunan bir yüksek basınç pompası, sürekli olarak yüksek basınç üretir. Bu basınç, dağıtıcı bir eşik ve iki rail elemanı tarafından saklanır. Kısa püskürtme boruları üzerinden her iki silindir sırasının enjektörlerine iletilir. Püskürtme miktarı ve anı, motor kontrol ünitesindeki enjektörlerin, manyetik supapları tarafından düzenlenir. İhtiyaç fazlası yakıt, dizel yakıtının ısı eşanjöründe soğutulur ve geri dönüş kanalı üzerinden tekrar depoya gönderilir. Yakıt Beslemesi Alçak Basınç Devresi Yakıt besleme sistemi, bir düşük basınç devresi ve bir de yüksek basınç devresi olmak üzere iki bölümden meydana gelir. Düşük basınç devresi aşağıdakilerden oluşur; • Yakıt deposu • Besleme pompası • Yakıt filtresi Yüksek Basınç Devresi Yüksek basınç devresi aşağıdakilerden oluşur. Yüksek basınç pompası • Basınç kontrol valfi • Rail basınç sensörü • Yüksek basınç dağıtıcısı (rail) • Enjektör Alçak Basınçlı Besleme Dizel yakıtı depodan, 12 voltta çalışan elektrikli bir besleme pompası vasıtası ile emilir. Bu pompa, radyal pistonlu pompanın yağlanmasını sağlamak için de yeterli debiyi sağlar. Dizel filtresi, elektrikli pompa ile radyal pistonlu pompa arasına yerleştirilmiştir. Yüksek basınç hidrolik bağlantıları; iç çapı 2 mm, dış çapı ise 6 mm olan çelik borular vasıtası ile yapılmıştır. Pompanın sirküle ettiği yakıt, tek bir boruda toplandıktan sonra yine depoya gönderilen enjektör sirkülasyonundan ayrı olarak depoya gönderilmelidir. Besleme Pompası ve Çalışması Elektrikli pompa, hacimsel silindirli tiptedir; sürekli mıknatıslı bir motoru vardır. Motor tarafından döndürülen çark, emme kanalından besleme kanalına doğru değişen hacimler oluşturur. Pompanın iki adet valfi vardır; bu valflerden biri pompa çalışmıyor iken yakıt devresinin boşaltılmasını önler, diğeri ise basıncın 5 bar değerini geçmesi halinde yakıtın sirkülasyonunu sağlayan fazla basınç valfidir. Elektrik motoru, makaralı hücre pompası elemanını çalıştırarak emme tarafındaki odacığın yakıtla dolmasını sağlar. Pompa elemanında bir oyuk içindeki yatağa eksantrik olarak bir disk yerleştirilmiştir. Diskte sabit olmayan makaralar bulunur. Yakıt emme tarafında, odacığın tabanı ve makaralar arasına akar. Dönme hareketi ve yakıtın basıncı ile makaralar dönüş yönüne bastırılırlar. Bu şekilde yakıtın basma tarafındaki çıkışa ulaşması sağlanır Yakıt filtresi • Yakıt filtreleri • Yakıt ısıtma tertibatı Kartuş tipindeki yakıt filtresi, kağıt disklerden yapılmış, filtreleme yüzey alanı 5300 cm2 ve filtreleme derecesi 4-5 mm olan bir filtre elemanını içerir. Filtrede, filtre üzerine monte edilmiş olan termik bir anahtar tarafından kumanda edilen bir ön ısıtma tertibatı mevcuttur. Dizel yakıtının sıcaklığı 6 °C’nin altına düştüğü zaman, bir elektrik rezistörü yakıtı enjeksiyon pompasına göndermeden önce 15 °C’ye kadar ısıtır. Filtre kartuşunun tabanında, filtrede yoğuşan suyun boşaltılması için bir tapa mevcuttur. Düşük basınç ayar valfi Bu valf, yakıt filtresi üzerinde yer alır ve üzerine kalibre bir yayın etki ettiği bir bilyadan oluşur. Bilya üzerine etki eden yakıt besleme basıncı, yay kuvvetini yendiği zaman, yakıtın bir kısmı geri dönüş borusu üzerinden yakıt deposuna gönderilir Yüksek Basınçlı Besleme Common-Rail sisteminin yapısına toplu bakışta bahsedildiği gibi yüksek basınç dolaşımının elemanları, yakıtın sıkıştırılmasını ve yanma işlemine iletilmesini sağlarlar. Sıkıştırma ve püskürtme işlemlerinin başlıca değerlerini açıklayalım. Yüksek basınç pompası, 1350 bar’lık azami basınç üreterek, sıkıştırılmış yakıtın yeterli bir miktarını dağıtıcı eşiğine, diğer bir deyimle rail basınç ayar ünitesine iletir. Yüksek basınç ayar devresinin dağıtıcı eşiği V motoru, yakıt beslemesinde merkezi bir işlev görür. Sıkıştırılmış yakıtı her iki rail’e dağıtır. Bunun dışında dağıtıcı eşiğinde basıncın kontrol ve ayarı işlevini gören değişik elemanlar bulunur. Bunlar basınç sensörü, yakıt basıncı ayar supabıdır. Yakıt, dağıtıcı eşiği üzerinden rail elemanlarına dağılır. Enjektörler bu rail elemanlarından kısa hatlar vasıtası ile yanma işlemi için gereken yakıtı alırlar. Yüksek Basınç Pompasının Çalışması Yüksek basınç pompası, üç radyal pistonlu olan “radyal pistonlu” tipte bir pompadır. Toplam kapasitesi 0,657 cc’dir. Pompaya senkronizasyon gerektirmeyen triger kayışı tarafından kumanda edilir. Pompa, uygunluk sebebi ile yani klasik sistemlere montajı motor ile senkronize edilmesi gerekmeden, motorun dönme hızının yarısına eşit bir hızda döner. Yüksek basınç pompası, alçak basınç ve yüksek basınç beslemesi arasındaki bağlantıyı sağlar. Bu esnada yakıt üç pompa elemanı tarafından sıkıştırılır. Pompa elemanlarının arasında eksantrik ve eksantrik mili bulunur. Eksantriğin hareketi 120º aralıklı yerleştirilen pistonların aşağı-yukarı hareketine yol açar. Pompa, uygun kanallar üzerinden, içeride dolaşan aynı dizel yakıt ile yağlanır ve soğutulur. Pompa, uygun şekilde soğutmanın sağlanması için, düşük basınçta en az 0,5 bar ile ve besleme debisinden en az 0,5 l/dk. daha fazla bir debi ile beslenmelidir. Basınç ayar valfi tarafından çekilen yakıt ile pompanın soğutulması ve yağlanması için kullanılan yakıt, atmosfer basıncındaki depoya gönderilir. Pompanın çalışma şeklini üç pompa elemanının bir tanesinin örneğinde açıklayalım. Her pompa elemanının üstünde birer giriş ve çıkış supabı bulunur. Pompa elemanlarının bir tanesinin pistonunun aşağı doğru hareketi, besleme pompasından yakıt akışı için gerekli basıncın, giriş supabının açılma basıncından daha yüksek olmasına yol açar. Yakıt, pompa elemanının boş bölmesine emilir. Piston alt ölü noktasına geldiğinde basıncın düşmesinden dolayı giriş supabı kapanır ve yakıt akışı durur. Tekrar yukarıya doğru hareket eden bir pompa pistonu, yakıtı sıkıştırmaya başlar. Pompa elemanında rail sisteminde mevcut olan basınca ulaşıldığında çıkış supabı açılır. Yüksek oranda sıkışmış yakıt, piston üst ölü noktaya gelinceye kadar yüksek basınç devresine girer. Bundan sonra tekrar basınç düştüğü için, çıkış supabı kapanır ve anlatılan süreç baştan başlar. Yakıt Basıncı Ayar Valfi ve Çalışması Ayar valfinin görevi; motorun çalışma durumuna bağlı olarak rail sisteminin yüksek basınç dolaşımının sabit olmasını sağlamaktır; yani rampada, enjeksiyon beyni tarafından belirlenen basınç değerini sağlar. Motor çalışmadığı zaman manyetik bobinden akım geçmez. Bu durumda rail basıncı ile baskı yayı arasında basınç mekanik olarak dengelenir. 100 bar’lık bir rail basıncı oluşur. Basınç dengelemesinden dolayı dışarı verilen yakıt, depoya veya yüksek basınç pompasına iletilir. Motor çalıştığında ve yüksek basınç pompası ile rail sisteminde uygun basınç oluştuğunda, supabın manyetik bobinine akım gider. Basıncı yükseltmek için , devrenin(yüksek basınç hattı) , geri dönüş ile bağlantısı olmamalıdır. Bunun için , bilya bir yay (baskı yayı) ve elektronik beyin tarafından beslenen bir bobin (manyetik bobin) yardımıyla kapalı tutulur. Basıncı düzenlemek için, elektronik beyin , bobinin besleme gerilimini belirlenen basıncı elde edebilmek için değiştirir. Bu sayede devrenin (yüksek basınç hattı) basıncı bobinin ve yayın kuvvetini yenebilir. Bilya yerinden kalkarak geri dönüş kanalını (depoya dönüş kanalı) açar ve böylece basıncın düşürülmesi sağlanır. Kısaca; motor çalışmadığında, basınç valfi devre dışı kalır. Yüksek basınç gücü, yay gücünden fazla olduğundan ayar valfi açılır. Motor çalıştığında, basınç valfi devreye girer. Ayar valfi kapanınca bir taraftan yüksek basınç, diğer taraftan manyetik ve yay basınç gücü, bir güç dengesi oluşturur. Dağıtıcı Boru (Rail) Yüksek basınç dağıtıcı borusu (rail), her pompa devrinde, üç pompa stroğunun ve enjektörlerin açılmalarının sebep olduğu basınç farklılıklarını sönümler. Dağıtıcının iç hacmi, geçici çalışma dönemlerinde basınç adaptasyonunda gecikmelere izin vermeden ve dağıtıcının dizel yakıtı ile doldurulması gereken marşa basma safhasını engellemeden , bu palsları sönümleyecek şekilde dizayn edilmiştir. Dağıtıcı (rail), yüksek çalışma sıcaklıklarına dayanıklı çelikten yapılmıştır, şekil olarak uzundur ve dağıtıcı boyunca uzanan 11 mm çapında silindirik bir kanala sahiptir. Bu kanalın hacmi yaklaşık olarak 34 cc’dir. Dağıtıcının üzerinde, braketler vasıtası ile motora bağlanması için delikler mevcuttur Enjektör ve Yapısı Common-Rail müşterek rail sistemi için üretilen elektromanyetik kumandalı özel enjektörler, yüksek bir hassasiyete ve çok dar tolerans limitlerine sahiptir. Bilinen dizel püskürtme tertibatlarında olduğu gibi burada da enjektörler silindir başlıklarına sıkıştırma plakaları ile tespit edilir. Böylece mevcut dizel motorlarına monte edilebilirler. Silindir başlığında yer aldığından dolayı enjektörler çok küçük çapta, 17 mm çapında üretilirler. Enjektörleri işlev bakımından dört bölüme ayırabiliriz. Her bir elemanın nereye ait olduğu şekilde görülebilir. İşlev bölümleri; yakıt kanal bağlantıları, hidrolik kontrol sistemi, iğneli altı tane delikli enjektör memesi ve manyetik supabıdır. Enjektörün çalışması çok karmaşık bir süreci kapsar. Küçük adımlara ayırarak açıklayalım. Enjektör serbest konumda, elektromıknatıs elektriksel olarak beslenmez ve kılavuz iğne kapalı konumdadır. Giriş deliği üzerinden beslenen kumanda odasındaki basınç, hattaki basınca eşittir. Dolayısı ile basınç çubuğu-pim grubuna kapanma yönünde etki eden kuvvetler, açılma kuvvetini yener. Püskürtme sürecinin önemli parçalarından bir tanesi, enjektör memesi iğnesidir. Enjektör memesi iğnesi, enjektör memesi yayı ile yuvasına bastırılır. Sürekli olarak yakıtla dolu olan enjektör kapalı durur. Enjektör memesi iğnesi üst tarafındaki odacıkta rail basıncı altında olan yakıt bulunur. Rail basıncının enjektör başlığı yayını kaldırıp sürekli bir püskürtme olmaması için kontrol pistonu tarafından aksi yönde bir basınç oluşturulur. Manyetik supap devre dışıdır armatürün supap bilyası, bastırma yayı tarafından çıkış tıkacındaki yerine bastırılır. Supap kontrol bölmesine yakıt akar ve railin yüksek basıncı oluşur. Supap kontrol pistonundaki rail basıncı ve enjektör memesi yayının gücü, enjektör iğnesini, basınç basamağını etkileyen açma gücüne karşı kapalı tutarlar. Enjeksiyon başlangıcında elektromıknatıs elektriksel olarak beslendiğinde, kılavuz iğne yukarı hareket eder ve kesit alanı giriş deliğinden daha büyük olan çıkış deliği açılır. Sonuç olarak, giriş deliği üzerinden yeterli miktarda akış olmadığından dolayı, kumanda odasında mevcut olan dizel yakıtı boşaltılır ve basınç düşer. Basınç çubuğunun üst kısmına etki eden kuvvet azalır ve açma kuvveti değerinin üzerine çıktığında, püskürtücü açılmaya başlar. Sürekli olarak basınç borusu tarafından doldurulan besleme odasından gelen dizel yakıtı püskürtücü üzerinden akmaya başlar ve yakıt silindirlere gönderilir. Yani manyetik supap devreye alındığında veya elektromıknatısın gücü, bastırma yayı ve armatürün toplam gücünün üstüne çıktığında, çıkış tıkacı açılır. Çıkış tıkacı açıldığında yakıt, supap kontrol bölümünden üstteki boşluk vasıtası ile yakıt geri iletme elemanı üzerinden depoya gider. Supap kontrol bölmesindeki basınç düşer ve kontrol pistonu yukarı doğru hareket eder. Supap kontrol bölmesinin basıncı, odacık basıncından az olduğu için supap kontrol pistonu yukarı doğru itilir ve enjektör yayı bastırılır. Kontrol pistonu üst konumda olduğunda enjektör iğnesi tamamen açıktır. İğnenin açılması ile püskürtme süreci başlar. Enjeksiyon sonunda elektromıknatısın elektriksel beslenmesinin kesilmesi, çıkış deliğinin kapanmasına sebep olur, bu da daha sonra kumanda odasındaki basıncın hızla artarak orjinal değerine ulaşmasını sağlar. Sonuç olarak, basınç çubuğu pimine etki eden kuvvetler tekrar dengelenirler. Kuvvetlerin dengelenmesi sonucunda, basınç çubuğu ve pimi tekrar aşağı doğru hareket eder. Püskürtücüye yakıt akışı durdurulur ve enjeksiyon sona erdirilir. Yani manyetik supap devre dışı kaldığında armatür, bastırma yayının gücü ile aşağı doğru itilir. Akıtma tıkacının kapanması ile supap kontrol bölmesinde yine rail’de olduğu gibi bir basınç oluşur. Supap kontrol bölmesi ile enjektör yayının gücü, yine odacık gücünün üstüne çıktığından enjektör iğnesi kapanarak püskürtme sona erer. Geri Akış Yanmaya iletilmeyen yakıt, alçak basınç beslemesinin geri dönüş kanalı tarafından tekrar geri taşınır. Yakıtın geri taşınması için, geri dönüş kanalında çeşitli elemanlara ihtiyaç vardır. Yakıt soğutma maddesi dolaşımına entegre edilmiştir. Yakıt yüksek basınçlı besleme esnasındaki sıkıştırmadan dolayı ısındığı için soğutulduktan sonra geri dönüş kanalına varması gerekir. Sulu, yakıt soğutma dolaşımında bulunan parçalar, yakıt sıcaklığında gereken düşüşü sağlarlar. Dizel yakıtı ısı eşanjörü soğutma maddesi dolaşımının geri dönüş kanalına entegre edilmiştir. Yakıtın yükselmiş ısısı, dolaşan soğutma maddesine verilir Elektrikli soğutma maddesi ek pompası, ısınmış soğutma maddesini ek bir soğutucudan geçirerek ısı eşanjörüne geri götürür. Yakıt sıcaklığı 70 ºC’yi bulunca devreye girer. Soğutma süreci esnasında yakıt sıcaklığı 65 ºC’nin altına düşerse tekrar devreden çıkar. Yakıt soğutma dolaşımı, ana soğutma dolaşımının geri dönüş kanalına doldurma hortumu vasıtası ile bağlıdır. Sensörler Sensörler, geçerli olan çalışma durumunu belirlerler ve bunu yaparken örneğin yakıt sıcaklığı, motor devir sayısı veya yük gibi çeşitli fiziki değerleri elektrik sinyallerine dönüştürürler. Bunları ana kontrol ünitesine iletirler. Common-Rail müşterek rail püskürtme sistemi için en önemli sensörler; motor devir sayısı sensörü, yakıt sıcaklığı sensörü, raildeki yakıt basıncının sensörü, emme borusu basıncı sensörü ve birinci silindir eksantrik mili veya birinci silindir çalışma durumu sensörüdür. Motor devir sensörü Motor üzerine bağlanmıştır. Volan üzerine monte edilmiş sinyal dişlisine bakar. Bu sensörün görevi motorun devrini ve açısal konumunu tespit etmektir. Sensör değişken manyetik dirençli bir transdüktördür. Sinyal dişlisinin 60 adet dişi vardır, bunların iki tanesi referans oluşturmak üzere çıkartılmıştır; böylece bir dişin geçişi 60’lik açıya (3600’lik açı 60 dişe bölünür) karşı gelir. Eksik iki dişin oluşturduğu boşluğu takip eden ilk dişin sonu senkronizasyon noktası olarak algılanır. Bu boşluk sensörün altından geçerken, motorun 1-4’nolu piston çifti ÜÖN’den 1140 öndedir. Yakıt sıcaklık sensörü Yakıt geri dönüş manifoldu üzerine monte edilmiştir. Sensörün aktif kısmı negatif sıcaklık katsayılı, sinterizasyon yolu ile elde edilmiş bir dirençtir. Sensörün normal direnci: 100 0C sıcaklıkta 0,186 kΩ ± %2, 20 0C sıcaklıkta 2,5 kΩ ± %6’dır. Çalışma aralığı: -40 ~ 140 0C’dir. EGR elektrovanası konum sensörü Egr elektrovanası emme borusunun üzerine yerleştirilmiştir. Konum kaptörü ise egr elektrovanasının içine entegre edilmiştir. Bu bir potansiyometredir. Elektronik beyin bu bilgiyi; egr elektrovanasının konumunu kontrol etmek için kullanır. Kam mili konum sensörü Silindir kapağının üzerinde, kam mili kasnağına yakın bir yere yerleştirilmiştir. Manyetik algılayıcı tipindedir. Kam mili kasnağının üzerine, kaptörün elektronik beyne göndereceği kare sinyali üretmesi için bir işaret noktası konulmuştur. Elektronik beyin bu bilgiyi motorun zamanlarına bağlı olarak, püskürtme sırasını belirlemede kullanır. Rampa basınç sensörü Ortak rampa üzerine tespit edilmiştir. Piezo elektrik prensibine göre çalışır. Ortak rampa içerisinde bulunan yakıtın basıncına göre değişen bir gerilim üretir. Elektronik beyin bu bilgiyi; yakıt basınç regülatörüne kumanda etmek için kullanır. Emme basıncı sensörü Motor bölümünde göğüs sacı üzerine tespit edilmiştir. Piezo elektrik prensibine göre çalışır. Hava emme borusuna bağlıdır. Emme basıncına bağlı olarak değişen bir gerilim üretir. Elektronik beyin bu bilgiyi turbo basıncı düzenleme elektrovanasına kumanda etmek için kullanır. Common-Rail Sistemin Temel Özellikleri •Yüksek enjeksiyon basıncı (1350 bar değerine ulaşan), •Enjeksiyon basıncının, motorun bütün çalışma koşulları altında 150 ile 1350 bar değerleri arasında değiştirilebilmesinin mümkün olması, •100 ile 6000 dev/dk aralığında 100 mm3/çevrim değerine ulaşan miktarda yakıt gönderilmesi, •Hem enjeksiyon avansı, hem de enjeksiyon süresi açısından, enjeksiyona tam olarak kumanda edilmesi, •Üst ölü noktadan önce, motor devrine ve yüküne bağlı olarak kumanda edilen pilot enjeksiyon (ön enjeksiyon) sayesinde, yanma odasındaki basıncın azaltılması sağlanır ve ses seviyesinde azalma görülür. Common-Rail Sistem İle Elde Edilen Sonuçlar •Torkun ve motor gücünün artması, •Yakıt tüketiminin azalması, •Kirliliğe sebep olan emisyonların azalması, •Motordan gelen toplam sesin azalması, •Taşıtın sürüş konforunun iyileştirilmesi Pilot püskürtme, esas ana püskürtmeden önce oluşarak yakıtın yanmasına ilişkin çıkış oranlarını yüksek derecede iyileştirmektedir. Ön veya çoklu püskürtme, süratli manyetik supaplarına çok kere kumanda edilmesi ile oluşturulur. Böylece hem zararlı madde ve gürültü emisyonu hem de dizel motorlarının sarfiyat değerleri daha da azaltılmaktadır. Common-Rail sistemi, motorda önemli değişiklikler yapılmadan, kullanılan püskürtme sisteminin yerini alabilmektedir.
  15. SSSSS SAE: Society of Automotive Engineers (Amerikan normu) SAV (Sports Activity Vehicle): Sportif özellikleri çok öne çikarilmis, iri, arazi tipli binek araç SDI (Saugdiesel Direct Injection): VW´nin turbo olmayan direkt enjeksiyonlu dizel motorlarinda kullanilan bir sistemin ismi SEDAN: Dört kapili, bagaj uzantisi çok belirgin, binek otomobil tipi SEGMAN: Piston üzerindeki yuvalara oturan ve silindir gömlegi ile piston arasinda geçirmez bir tabaka olusturan bir ucu açik yayli halka Iki çesidi vardir Kompresyon segmanlari yanma odasindaki kompresyonun kaçmasini önler, yag segmanlari silindir duvarindaki fazla yagi siyirarak yanma odasina çikip yanmasini önler SEGMAN AGIZ ARALIGI: Segman silindire takildigi zaman agizlari arasinda kalan kisim SELESPEED: Manuel sanzimani elektro-hidrolik bir düzen ile yari otomatige çeviren ve direksiyon üstünden kumanda da saglayan sistem SENKROMEÇ: Vites degistirilmesini kolaylastiran, iki dislinin hareketini ayarlayan vites kutusundaki parça SERVO: Emme manifoldunun emme gücünden yararlanarak ayak freninin çalismasi sirasinda fren pedalinin gücünü kontrol eden aygit SETAN SAYISI: Benzinlerdeki oktan sayisinin dizel karsiligi SIA HACMI: Santimetreküp (cc) olarak belirtilen, yanma odasinin tavanina dogru, pistonun silindir içinde hareket ettigi hacim SIDEBAG: Yan kapilarin içinden veya koltuk omuzlarindan açilan havayastiklari SIPS: Yandan gelecek darbelere karsi koruma sistemi (Volvo patentli) Ön koltuklarin altinda enlemesine ve B direklerinde diklemesine bulunan yüksek dayanikligi olan çelik barlar ile yan havayastiklarinin olusturdugu sistem SIKISTIRMA ORANI: Pistonun silindir içinde en asagidayken üstünde kalan hacmin, en üst konumdayken üstünde kalan hacme orani SIKISTIRMA ZAMANI: Pistonun silindir içindeki en alt konumundan en üst konumuna ulasincaya kadar geçen zaman Bu sirada supaplar kapali ve hava-yakit karisimi sikismaktadir SILINDIR: Motorda pistonun içinde asagi yukari hareket ettigi boru seklindeki yapi SILINDIR BLOGU: Motorun esas gövdesi Içine ve disina diger motor parçalari takilir Motorun silindirleri ve krank muhafazasinin üst kismi burada bulunur SILINDIR ÇAPI: Bir silindirin standart çapi SILINDIR HACMI (CC): Silindirin hacmi cc yani, santilitre (santimetreküp) olarak belirtilir Bir motorun silindir hacmi 16 litre denildiginde aslinda bu yuvarlak bir rakamdir Gerçek rakam 1598 cc ya da 1580 cc olabilir Örnegin 4 silindirli bir motorda dört silindirin hacimleri toplamini gösterir Silindirin taban alani ile strokunun, yani bir silindirin taban alani ile yüksekliginin çarpilmasiyla bulunur Daha fazla tork elde etmek ya da daha yüksek devirli yapmak gibi amaçlarla hacim ayni kalarak, motordaki silindirin çapi ve stroku daha büyük ya da daha küçük yapilmaktadir SILINDIR KAPAGI: Silindirlerin üstünü örten parça Su gömlekleri ve l tipi motorlarda supaplar burada bulunur SILINDIR GÖMLEKLERI: Silindir duvarlarini olusturacak sekilde silindir bloguna takilan silindirik parçalar SILKELEME: Zayif yakit karisimi nedeniyle motorun yaptigi silkeleme hareketi SINYAL LAMBASI: Diger sürücülere otomobilin ne tarafa dönecegini bildirir SIS LAMBASI: Sisli ve yagisli havalarda aracin diger sürücüler tarafindan görülmesini saglar SLS: Lüks otomobillerde ve Off-road araçlarinda kullanilan, aracin yüksekligini otomatik olarak ayarlayan sistem SOHC: Silindir sirasi basina üstte tek egzantrik milinin kullanildigi düzen SOLENOID: Mars motorunu çalistiran bir elektrik anahtaridir Kontak anahtarinin çevrilmesiyle akümülatördeki elektrik solenoid üzerinden mars motoruna gider SPACEFRAME: Uzay modüllerinin insasinda kullanilmis, hafif alüminyum alasim gövde ve sasi yapisi SPEEDSTER: Bütünüyle sportif kullanim için tasarlanmis, A-sütunlari ve ön cami tam olarak bulunmayan, iki kisilik küçük üstü açik otomobil SPORTSWAGON: Tavan çizgisi arkaya dogru biraz alçalarak devam eden, uzun Hatchback tarzi, sportif vagon otomobil tipi SRS: Olasi bir kazada havayastigi ve aktif gergili emniyet kemerlerinin birlikte çalismasini, gaz pedallarinin ileriye dogru katlanmasini saglayan tüm ek güvenlik sisteminin ismi STATIONWAGON: (SW; Break; Avant, Kombi) Tavan çizgisi en arka noktaya kadar yatay devam eden, çok genis bagaj imkani sunan vagonet tarzi araç tipi STEPTRONIC: Otomatik sanzimandaki ileri viteslerin kademelerinin manuel olarak belirlenmesini saglayan sportif otomatik sistem STOP LAMBASI: Arkadaki sürücüye fren yaptigini bildirir Bazi otomobillerde arka camin içinde ek bir stop lambasi bulunur STROK: Pistonun silindir içindeki en alt konumundan en üst konumuna kadar aldigi yol SU DAGITIM BORUSU: Motor sogutma sisteminde egzoz supaplari ve fazla isinan kisimlarin etrafinda sürekli su akisini saglayan boru SU GÖMLEGI: Silindirin asiri isinmasini önler SU POMPASI: Motor sogutma sisteminde radyatörle su ceketleri arasinda su devir-daimini saglar SU YASTIGI: Lastikle yol arasinda kalan su, ince ve kaygan bir tabaka oluturur Bu olaya su yastigi (kamasi) denir Bu durumda otomobil yolu tutamaz ve denetimden çikar Modern lastikler su yastigi olusumunu önleyecek biçimde tasarlanmistir SUPAP: Motora hava yakit karisiminin girisini ve yanmis gazlarin motordan çikisini denetleyen parça SUPAP ITICILERI: Motor blogunun üst kisminda yer alan, motor supaplarini açip kapayan, hareketini krank milinden alan kam miline bagli silindirik kol Kam mili dönerken, kam çikintisi supap iticisinin altina geldigi zaman supaplar açilir SUPAP KILAVUZU: Supapin takildigi ve içinde asagi-yukari hareket ettigi, silindir kapagina veya silindir bloguna takilan silindirik parça SUNROOF: Otomobilin tavanindaki genelde cam veya seffaf materyallerden üretilen açilabilir parça, açilir tavan SUPERSELECT: Japon ve Amerikan "truck"larinda kullanilan en gelismis 4x4 kontrol sistemi Çekis gücünü degisik kombinasyonlarda dagitan sistemde sadece; arka tekerleklere veya ön ile arka tekerlekler arasinda belli oranda veya ön ile arka tekerlekler arasinda esit veya arazi vitesiyle birlikte ideal dört çekisli orana güç dagilimi gerçeklesiyor SUSTURUCU: Egzoz sisteminde, içinden egzoz gazlari geçen ve gazlarin sesini azaltan sistem SUV (Sport Utulity Vehicle): Sportif hobi amaçli araçlar için kullanilan genel tanimlama, hafif arazi araci Örnegin, Honda HR-V veya Toyota RAV4 SÜPERSARJÖR: Motora daha çok hava yakit karisimi pompalayarak otmoobilin daha hizli gitmesini saglar Sürücü tarafindan çalistirilip durdurulabilir SÜSPANSIYON: Otomobil süspansiyonlari yolculugu daha konforlu hale getirir Tekerlekler yollardaki çukur ve tümseklerden geçerken yukari asagi hareket eder Süspansiyon sistemi, tekerleklerdeki titresimlerin otomobilin gövdesine ulasmasina ve gövdenin kontrolsüz olarak hareket etmesine engel olur Ayrica tekerleklerin yolla temasini saglamaya da yardimci olur Modern süspansiyonlarda yay ve amortisör yerine hidrolik silindirler kullanilir Bütün tekerleklerin yüksekligi otomobildeki merkezi bir bilgisiyara bagli olarak silindirler tarafindan denetlenir Aktif süspansiyon otomobilin dogrultu kontrolünü önemli ölçüde iyilestirir ŞŞŞŞ ŞAMANDIRA KABI: Karbüratörde benzine depoluk eden kap ŞASI: Otomobilin motor, gövde panelleri gibi ana parçalarini tasiyan, genellikle çelikten yapilmis iskelet ŞARJ: Dinamo ya da alternatör tarafindan üretilen ve aküde depolanan akim verimi TTTTT TABAN DIS DESENI: Yolla lastik arasindaki su, toz, kir ve kari disari atar ve yolu daha iyi tutmaya yardimci olur TAKOMETRE (Motor devir göstergesi): Krank milinin dakikada yaptigi devir sayisini sürücüye bildiren gösterge TAMBURLU FRENLER: Tamburlu frenlerde disk yerine metal bir tambur bulunur Fren balatalari tamburun içindeki egimli fren pabuçlari üzerine oturur Tamburla pabuç arasinda bir bosluk vardir Sürücü fren yapinca pabuçlar hidrolik sistem tarafindan disari itilir ve tambura deger Böylece tekerlekler yavaslar TARGA: A- ve B-direkleri arasindaki tavani çikarilabilen ve yari üstü açik olabilen otomobil tipi TAS (Travel Assist System): Bu sistem bagli oldugu GSM hatti sayesinde kaza ve ariza hallerinde markanin merkezine GPS´te belirledigi koordinatlarla birlikte yardim mesaji gönderiyor TEKLEME: Bir silindirin ateslenmemesinden dogan motorun teklemesi TERMOSTAT: Körüklü bir aygittir Soguk havalarda ve motorun ilk çalismasi sirasinda sogutma suyuna kisa devre yaptirarak motorun erken isinmasini saglar TOZLUKLAR (ÇAMUR PERDELERI): Oynak parçalara toz ve pislik girmesini önleyen, kauçuktan yapilmis koruyucular TC (Traction Control): ASR ile ayni görevi yapan bir sistem ABS yardimi ile yeri geldiginde fren uygulayarak çekisin basarisini artiriri TCS: Çekisin veya itisin oldugu herhangi bir tekerlegin bosa dönmesini engelleyen kontrol sistemi TDI: Turbo beslemeli dizel enjeksiyon sistemi TEKLEME: Motorun bir veya birkaç silindirindeki ateslemenin kusurlu olmasi ya da hiç olmamasindan kaynaklanir TERMOSTAT: Sicaklik degisimiyle çalisan parça Motor sogutma sisteminde ve isi kontrol kapakciklarinda çesitli termostatlar kullanilir TIPTRONIC: Vites geçislerine manuel olarak da kumanda edilmesini saglayan elektronik kontrollü sanziman sistemi TITRESIM DAMPERI: Krank milinin burulma titresimlerini önlemek için krank miline takilan parça TORK: Döndürme kuvveti, kuvvet ile döndürme kolu uzunlugunun çarpimina esittir TPC: Jant içlerindeki gelismis sensörler ile çalisan elektronik lastik basinç kontrol sistemi TRANSISTÖR: Elektrik anahtari gibi kullanilan elektrik düzeni Bazi atesleme sistemlerinde platinlerin ömrünü artirmak için kullanilir TS (Twin Spark): Alfa Romeo´nun silindir basina 2 buji kullanilan modellerine verilen ad TURBO: Motora atmosferik basincin üzerinde hava vererek küçük hacimlerden büyük güçler alinmasini saglayan, gücünü egzoz gazinin fiziksel etkilerinden alan bir çesit pompa TÜRBÜLANS: Hava-yakit karisiminin silindirdeki hizli dönüs hareketi TWIN SPARK: Daha etkili patlama için atesleme odasinin tepesinde iki bujinin bulunma prensibi YYYYYY YAG ÇUBUGU: Motordaki yag seviyesini kontrol etmek içindir YAG KEÇESI: Yag sizintisini önlemek için dönen millere gerekli sekilde yerlestirilmis conta YAGLAMA: Birbirine sürtünen yüzeylerin yag gibi kayganlik saglayan bir sivi ile kaplanmasi Bu islem sayesinde sürtünme azalari YAKIT ENJEKTÖRÜ: Her silindire püskürtülecek yakitin miktarini ve zamanlamasini denetler YAKIT HÜCRELI MOTOR (Fuel Cell Engine): Hidrojen gazi oksijenle birlesip "su" olmaya çalisirken ortaya çikan büyük enerji, otomobilin elektrikli motorunun bataryalarini sarj ediyor ve araç "0" emisyonlu olarak gelecegin motor teknolojisine sahip oluyor YALPA ÇUBUGU: Araç gövdesine bagli çelik bir çubuktur Otomobilin sert virajlarda disa yatmasini ve engebeli yollarda tekerlegin yerden kesilmesini engeller Yalpa çubugu iki tekerlegi ayni seviyede tutmaya çalisan bir yay gibidir YANMA: Pistonun buharlasmis gazi silindire sikistirmasindan sonra benzin/hava karisiminin kivilcimla ateslenmesi olayi YARIM MILLER: Diferansiyel dislisinden aldigi hareketi tekerleklere ileten akslar YARIS KEMERI: Yaris otomobillerinde sürücü ve yardimci sürücü yaris kemeri adi verilen bes parçali kemerler kullanirlar Omuzlardan belden ve bacaklarin arasindan geçn parçalar önde birlesir Yaris kemeri güvenlik kafesinin arkasina baglidir YOL ÇIZGILERI: Karayolundaki arabalara ayrilan yollari belirler Düz beyaz çizgi üzerinden geçilmez; kesik beyaz çizgi üzerinde trafik kurallarina uygun olarak geçilebilir Her iki tür çizginin bulunmasi durumunda araca en yakin olan çizgi dikkate alinmalidir YOLCU KAFESI: Gövdenin saglam ve sert bölümü Otomobil takla atsa bile zarar görmeyen bu bölüme yolcu kafesi denir YUMUSAK FREN YAPMA: Arka tekerleklerin kilitlenmesini önlemek için süspansiyon hareketine göre, fren pedalina ahenkli basilmasi YÜKSEK GERILIM KABLOSU: Atesleme sisteminde bobinden distribütöre ve distribütörden bujilere elektrik tasiyan özel kablo VVVVVV V MOTOR: Silindirleri V seklinde iki egik düzlem üzerinde bulunan motorlar V-8 MOTOR: Silindirleri V seklinde, iki egik düzlem üzerinde dörder dörder siralanmis motorlar VALF: Silindir basindaki gaz geçis supaplarina verilen isim Diger adi supaptir 8V ve 16V gibi isaretler otomobilin kaç supapli (valf) oldugunu gösterir 8V dört silindirli bir motorda 8 supap bulundugunu yani her silindire iki supap düstügünü (1 emme, 1 egzoz supabi) gösterir Dört silindirli motor için kullanilan 16V (ya da 16 supap) ifadesi ise o motorda silindir basina 4 supap (2 emme, 2 egzoz) bulundugunu gösterir 24V ise alti silindirli bir motorda silindir basina 4 supap bulundugunu gösterir VANOS (Variable Nockenwellen Steuerung): BMW tarafindan gerçeklestirilmis degisken zamanli supap, supap iticileri ve eksantrik kontrol sistemi Bu sistem, emme ve egzoz manifoldlarindaki gaz akisini da kontrol ediyor VARIO-DACH: Tavanin A-sütunlari arkasindaki parçalari degistirilerek, bir Cabrio, bir Coupe, bir Sedan ve hatta bir StationWagon olarak kullanim amaci ve tipi degistirilen araç konsepti VENTURI: Karbüratör hava bogazindaki daraltilmis kisim Havanin hizini artirarak vakum meydana getirir ve havanin içine benzin karismasini saglar VITES KUTUSU: Sürücüye degisik hiz seçenekleri sunar Vites kutusunda birçok disli çark bulunur Bunlarin birbirleriyle degisik sekillerde çalismalari sonucu, bes hatta bazen alti degisik hiz elde edilir Degisik yol kosullarinda degisik kuvvet ve hizlar kullanildigindan bir otomobilde farkli viteslerin olmasi gerekir VISKOZITE: Sivilarin akmaya karsi gösterdikleri direnci anlatan terim Örnegin kalin bir yagin viskozitesi ince bir yagin viskozitesinden daha fazladir VOLAN: Hareketini krank milinden alan düzenek VTEC: Honda´nin Formula 1 teknolojisinden normal motorlara yansittigi degisken zamanli eksantrik mili kontrol sistemi, ki bu sistem motor hacmi basina güç oranlamasinda rekora sahip WWWWW VVT-I (Varible Valve Timing-Intelligent): Degisken zamanli supap kontrol sisteminin Toyota patentli sekli Motorun performansini artirir ve gereksiz yere yakit tüketimini engeller WANKEL (ROTARY): Yaklastigi duvarlarda patlama yaparak dev silindir blogu içinde dönen yuvarlak kenarli tek bir üçgen piston sisteminden olusur WANKEL MOTOR: Rotorlu bir motor çesidi Üç kanatli rotoru oval bir gövdede merkezden kaçik (eksantrik) olarak döner WHIPS: Arkadan gelecek kaza darbelerinde ön koltuklari alttan ön yukariya dogru kaydirarak, sürücü ve yanindakinin boynundan omuruna zedelenme ortaya çikarmayan, salincak hareketi içeren bir sistem XXXXXX XENON: Yüksek basinçli ksenon gaziyla ve küçük lensler ile çok güçlü isik veren far teknolojisi RAKAM 2V - (Two Valve) İki supap 4EAT - (4 speed Electronic Automatic Transmission) 4 hızlı otoatik transmisyon 4WAL - (Four Wheel Antilock) Dört tekerlek kilitlenmesiz 4WD - (Four Wheel Drive) Dört tekerlekten tahrikli, dört çekerli 4WS - (Four Wheel Steering) Dört tekerlekten yönlendirme Başa dönüş A A - (Amperes) Amper ABS - (Antilock Brake System) Kilitlenmeyen fren sistemi AC - (Alternating Current) Alternatif akım A/C - (Air Conditioning) Klima ACC - (Air Conditioning Clutch) Klima kavraması ACC - (Automatic Climate Control) Otomatik iklimlendirme kotrolü ACC - (Adaptive Cruise Control) Uyarlanabilir seyir kotrolü ACCS - (Air Conditioning Cyclic Switch) Klima çevrimsel anahtarı ACD - (Air Conditioning Demand) Klima ihtiyacı ACL - (Air cleaner) Hava filtresi ACR4 - (Air Conditioning Refrigerant, Recovery, Recycling, Recharging) Klima soğutucusu, iyileştirme, dönüşüm, şarj ACON - (Air Conditioning On) Klima açık ACP - (Air Conditioning Pressure) Klima kavraması ACT - (Air Charge Temperature -replaced with IAT) Hava dolgu sıcaklığı A/D - (Analog to Digital) Analogdan dijitale ADU - (Analog-Digital Unit) Analog-dijital ünite AFC - (Air Flow Control) hava akış (debi) kontrolü AFR - (Air Fuel Ratio) Hava/yakıt oranı AFV - (Alternative Fueled Vehicle) Alternatif yakıtlı taşıt AIR - (Secondary air injection -formerly Thermactor air) İkinci hava enjeksiyonu AIRB - (Secondary Air Injection Bypass) İkinci hava enjeksiyon baypası AIRD - (Secondary Air Injection Diverter) İkinci hava enjeksiyon saptırıcı AIS - (Automatic Idle Speed) Otomatik rölanti hızı ALC - (Automatic Level Control) Otomatik seviye kontrolü ALDL - (Assembly Line Data Link -replaced with DLC) Montaj hattı veri bağlantısı ALT - (Alternator -replaced with GEN) Alternatör AMB - (Ambient) Ortam AOD - (Automatic Overdrive) Otomatik aşırı hız AODE - (Automatic Overdrive Electronic (transmission)) Otomatik aşırı hız elektronik (transmisyon) AODE-W - (Automatic Overdrive Electronic Wide (ratio transmission)) Otomatik aşırı hız elektronik geniş(oran transmisyonu) AP - (Accelerator Pedal) Gaz pedalı API - (American Petroleum Institute) Amerikan Petrol Enstitüsü APT - (Adjustable Part Throttle) Ayarlanabilir kısmi gaz ARC - (Automatic Ride Control) Otomatik sürüş kontrolü ARS - (Automatic Restraint System Otomatik sınırlama sistemi ASARC - (Air Suspension Automatic Ride Control) Hava süspansiyonu otomatik sürüş kontrolü ASC - (Active Stability Control) Aktif kararlılık kontrolü ASC+T - (Automatic Stability Control Plus Traction) Otomatik kararlılık ve çekiş kontrolü ASD - (Automatic Shutdown) Otomatik kapama ASR - (Acceleration Slip Regulation) İvme kayması kontrolü A/T - (Automatic Transmission/Transaxle) Otomatik transmisyon ATX - (Automatic Transaxle) Otomatik transaksıl ATC - (Automatic Temperature Control) Otomatik sıcaklık kontrolü ATDC - (After Top Dead Center) Üst ölü noktadan sonra ATM - (Actuator Test Mode) Uyartıcı deney modu AWD - (All Wheel Drive) Tüm tekerleklerden tahrikli AWG - (American Wire Gage) Amerikan tel ölçeği AXOD - (Automatic Overdrive Transaxle) Otomatik aşırı hız transaksılı AXOD-E - (Automatic Overdrive Transaxle - (Electronically Controlled( Otomatik aşırı hız transaksılı - (elektronik konrtollü AYC - (Active Yaw Control) Aktif sapma kontrolü Başa dönüş B B+ - (Battery voltage) Akü voltajı BARO - (Barometric (pressure)) barometrik basınç BCM - (Body Control Module) Gövde kontrol modülü BHP - (Brake Horsepower) Fren beygir gücü BLM - (Block Learn Multiplier -replaced with LT FUEL TRIM)) Blok öğrenme çarpanı B-LVL - (Bilevel) Aynı seviyede BMAP - (Barometric and Manifold Absolute Pressure) Barometrik ve manifold mutlak basıncı BOO - (Brake On/Off) Fren açık/kapalı BP - (Back Pressure) geri basınç BPA - (Bypass Air) Kısadevre havası BPW - (Base Pulse Width) ana sinyal genişliği BTDC - (Before Top Dead Center) Üst ölü noktadan önce BTSI - (Brake Transmission Shift Interlock) Fren vites değiştirme ortak kilidi Btu - (British thermal units) British ısı birimi Başa dönüş C CAC - (Charge Air Cooler) Dolgu hava soğutucusu Calif - (California) Kalifornya CAN - (Controller Area Network) Kontrolör alan ağı CANP - (Canister Purge) Kap temizleme CB (Carburator) Karbüratör CC - (Cruise Control) Seyir kontrolü CC - (Cubic Centimeter) Santimetreküp CCD - (Chrysler Collision Detection) Chrysler çarpışma belirlemesi CCD - (Computer Controlled Dwell) Bilgisayar kontrollü dwell CCDIC - (Climate Control Driver Information Center) İklim kontrol sürücü bilgi merkezi CCM - (Central Control Module) Merkezi kontrol modülü CCOT - (Cycling Clutch Orifice Tube) Cevrim yapan kavrama orifis borusu CCP - (Climate Control Panel) İklim kontrol paneli CCRM - (Constant Control Relay Module) Sabit kontrol röle modülü CCS - (Coast Clutch Solenoid) Kavrama boşlama solenoidi CDR - (Chrysler Diagnostic Readout) Chrysler Arıza belirleme kılavuzu CDRV - (Crankcase Depression Regulator Valve) Karter basınç düşürme düzenleme valfi CE - (Commutator End) Komütatör ucu CEL - (Check Engine Lamp -replaced with MIL) Motor lamba kontrolü CEAB - (Cold Engine Air Bleed) Soğuk motor hava sızdırması CFI - (Central Fuel Injection -replaced with TBI) Merkezi yakıt enjeksiyonu CFI - (Cross Fire Injection) Çapraz ateşleme enjeksiyonu CI - (Cubic Inch) İnçküp CID - (Cubic Inch Displacement) inçküp yerdeğiştirme CID - (Cylinder Identification) Silindir tanımlama CKP - (Crankshaft Position) Krank mili konumu CKT - (Circuit) Devre CL - (Closed Loop) kapalı devre CLC - (Converter Lockup Clutch -replaced with TCC) Konvertör kilitleme kavraması CLCC - (Closed Loop Carburetor Control) Kapalı devre karbüratör kontrolü CLNT - (Coolant) Soğutucu CMFI - (Central Multi-port Fuel Injection) Merkezi çok portlu yakıt enjeksiyonu CMP - (Camshaft Position) Kam mili konumu CO - (Carbon Monoxide) Karbonmonoksit CO2 - (Carbon Dioxide) Karbonmdioksit COP - (Coil On Plug) Fiş üstü bobin CPA - (Connector Position Assurance) Bağlantı elemanı konum güvenliği CPI - (Central Port Fuel Injection) Merkezi port yakıt enjeksiyonu CPP - (Clutch Pedal Position) Kavrama pedalı konumu CPS - (Central Power Supply) Merkezi güç sağlama CPU - (Central Processing Unit) Merkezi işlemci ünitesi CRT - (Cathode Ray Tube) katot ışınlı tüp CS - (Charging System) Şarj sistemi CTP - (Closed Throttle Position (switch)) Kapalı gaz konumu anahtarı CTS - (Coolant Temperature Sensor) Soğutucu sıcaklık sensörü CV - (Constant Velocity) Soğutucu hızı CVT - (Continuously Variable Transmission) Sürekli değişken transmisyon Başa dönüş D D - (Diesel) Dizel DAB - (Delayed Accessory Bus) Geciktirilmiş aksesuar büsü dB - (Decibels) desibel dBA - (decibels on A-weighted scale) A ağırlıklı skalada desibel DC - (Direct Current) Doğru akım DE - (Drive End) Tahrik sonu DEC - (Digital Electronic Controller) Dijital Elektronik Kontrolörü DERM - (Diagnostic Energy Reserve Module) Arızacılık enerji rezerv modülü DFI - (Direct Fuel Injection) Direkt yakıt enjeksiyonu DI - (Distributor Ignition) Distribütörlü ateşleme DIA - (Diameter) Çap DIC - (Driver Information Center) Sürücü danışma merkezi DIS - (Direct (distributorless) Ignition System -replaced with EI) Direkt distribütörsüz ateşleme DIST - (Distributor) Distribütör DLC - (Data Link Connector) Veri hattı bağlantısı DOE - (The Department of Energy) Enerji Bölümü DOHC - (Double Overhead Camshaft) Üstten çift kam mili DOL - (Data Output Line) Veri çıkış hattı DPFE - (Differential Pressure Feedback EGR) Diferansiyel basınç geri besleme EGR DPI - (Dual Plug Inhibit) Çift fişli önleyici DRB - (Diagnostic Readout Box) Teşhis okuma kutusu DRL - (Daytime Running Lamps) Gün ışığında çalışan lamba DSS - (Downshift Solenoid) Aşağı kaydırma solenoidi DTC - (Diagnostic Trouble Code) Teşhis güçlük kodu DTM - (Diagnostic Test Mode) Teşhis deney modu DVOM - (Digital Volt-Ohmmeter) Dijital volt-ohm metre Başa dönüş E E4OD - (Electronic 4-Speed Overdrive) Elektronik 4 hızlı aşırı hız EAC - (Electronic Air Control -replaced with AIR) Elektronik hava kontrolü EAIR - (Electronic Secondary Air Injection) Elektronik ikinci hava enjeksiyonu EBCM - (Electronic Brake Control Module) Elektronik fren kontrol modülü EBTCM - (Electronic Brake and Traction Control Module) Elektronik fren ve çekiş kontrol modülü EBP - (Exhaust Back Pressure) Egzoz geri basıncı E&C - (Entertainment and Comfort) Eğlence ve konfor ECA - (Electronic Control Assembly -replaced with PCM) Elektronik kontrol grubu ECAT - (Electronically Controlled Automatic Transmission) Elektronik kontrollü otomatik transmisyon ECC - (Electronic Climate Control) Elektronik iklimlendirme kontrolü ECE - (Economic Comission for Europe) Avrupa Ekonomik Komisyonu ECE - (Electrical and Computer Engineering) Elektrik ve bilgisayar mühendisliği ECI - (Extended Compressor at Idle) Rölantide uzatılmış kompresör ECM - (Electronic Control Module) Elektronik kontrol modülü ECM - (Engine Control Module) Motor kontrol modülü ECS - (Emission Control System) Emisyon kontrol sistemi ECT - (Engine Coolant Temperature (Switch, Sensor) Motor soğutucu sıcaklığı ECU - (Electronic Control Unit) Elektronik kontrol ünitesi EDIS - (Electronic Direct Ignition System -replaced with EI) Elektronik direkt enjeksiyon sistemi EEC - (Electronic Engine Control) Elektronik motor kontrolü EEPROM - (Electronically Erasable Programmable Read Only Memeory) Elektronik olarak silinebilir programlanabiilir ROM EEVIR - (Evaporator Equalized Values In Receiver EFE - (Early Fuel Evaporation) Erken yakıt buharlaşması EFI - (Electronic Fuel Injection) Elektronik yakıt enjeksiyonu EGO - (Exhaust Gas Oxygen -replaced with O2S) Egzoz gazı oksijeni EGOG - (EGO Ground) EGO topraklama EGR - (Exhaust Gas Recirculation) Egzoz gazı devridaimi EGRC - (Exhaust Gas Recirculation Control) Egzoz gazı devridaim kontrolü EGRT - (Exhaust Gas Recirculation Temperature (switch)) Egzoz gazı devridaim sıcaklık anahtarı EGR TVV - (Exhaust Gas Recirculation Thermal Vacuum Valve) Egzoz gazı devridaim ısıl vakum valfi EGRV - (Exhaust Gas Recirculation Vent) Egzoz gazı devridaim havalandırma EGTS - (Exhaust Gas Temperature Switch -replaced with EGRT) Egzoz gazı sıcaklık anahtarı EI - (Electronic Ignition -includes Distributorless Ignition System, formerly DIS) Elektronik ateşleme - distribütörsüz dahil ELC - (Electronic Level Control) Elektronik seviye kontrolü ELR - (Emergency Locking Retractor) Güvenlik kilit geri çekicisi EMB - (Electromagnetic Brakes) Elektromanyetik frenler EMF - (Electromotive Force (voltage)) Elektromotiv kuvvet EMI - (Electromagnetic Interference) Elektromanyetik karışma EMR - (Electronic Module Retard) Elektronik modül gecikimi EOT - (Engine Oil Temperature) Motor yağ sıcaklığı EPA - (Environmental Protection Agency) Çevre koruma örgütü EPC - (Electronic Pressure Control) Elektronik basınç kontrolü EPR - (Exhaust Pressure Regulator) Egzoz baısnç regülatörü EPT - (EGR Pressure Transducer (replaced with PFE) EPROM - (Erasable Programmable Read Only Memory) Silinebilir programlanabilir ROM ESC - (Electronic Spark Control) Elektronik kıvılcım kontrolü ESD - (Electrostatic Discharge) Elektrostatik deşarj EST - (Electronic Spark Timing) Elektronik kıvılcım zamanlamaıs ETBE - (Ethyl Tertiary Butyl Ether ) Etil tertiari bütil eter ETC - (Electronic Temperature Control) Elektronik sıcaklık kontrolü ETCC - (Electronic Touch Climate Control) Elektronik dokunmatik klima kontrol ETR - (Electronically Tuned Receiver) Elektronik ayarlı alıcı EVAP - (Evaporative Emission) Evaporatif emisyon EVAP Canister Purge - (Evaporative Emmision Canister Purge EVIC - (Electronic Vehicle Information Center) Elektronik taşıt danışma merkezi EVO - (Electronic Vehicle Orifice) Elektronik taşıt orifisi EVP - (EGR Valve Position) EGR valf konumu EVR - (EGR Vacuum Regulator) EGR vakum regülatörü EXH - (Exhaust) Egzoz Başa dönüş F FC - (Fan Control) Vantilatör kontrolü FBC - (Feedback Carburetor) Geribesleme karbüratörü FDBK - (Feedback) Geribesleme FDC - (Fuel Data Center) Yakıt veri merkezi FED - (Federal (except California)) Federal, kalifornya hariç FF - (Flexible Fuel) Esnek yakıt FI - (Fuel Injection) Yakıt enjeksiyonu FIPL - (Fuel Injection Pump Lever) Yakıt enjeksiyon pompası kolu FMEM - (Failure Mode Effects Management) başarısız modu etki yönetimi FMVSS - (Federal Motor Vehicle Safety Standards) Federal motorlu taşıt güvenlik standardları FP - (Fuel Pump) Yakıt pompası FPM - (Fuel Pump Monitor) Yakıt pompası monitörü FPRC - (Fuel Pressure Regulator Circuit) Yakıt basıncı regülatör devresi FRC - (Forced) zorlanmış FT - (Fuel Trim) Yakıt kesme FTP - (Federal Test Method) Federal test metodu FTP - (Federal Test Procedure) Federal test yöntemi FWD - (Front Wheel Drive) Önden çekişli Başa dönüş G GA - (Gage) Gösterge GCW - (Gross Combination Weight) Yalın birleşik ağırlık GDI - (Gasoline Direct Injection)Direkt benzin enjeksiyonlu GEN - (Generator) Jeneratör GHGs - (Greenhouse gases) Sera gazları GND - (Ground) Zemin, toprak GVWR - (Gross Vehicle Weight Rating) Yalın taşıt ağırlığı derecelendirmesi Başa dönüş H H - (Hydrogen) Hidrojen H2O - (Water) Su HC - (Hydrocarbons) Hidrocarbonlar H/CMPR - (High Compression) Yüksek sıkıştırma HCV - (Heavy Commercial Vehicle) Ağır ticari taşıt HD - (Heavy Duty) Ağır hizmet HDC - (Heavy Duty Cooling) Ağır hizmet soğutma HDI - (High Pressure Diesel Injection) Yüksek basınçlı diesel yakıtı enjeksiyonu HEGO - (Heated EGO -replaced with HO2S) Isıtılmış EGO HFC - (High Fan Control) Yüksek vantilatör kontrolü HFP - (High Fuel Pump) Yüksek yakıt pompası Hg - (Mercury) Cıva Hi Alt - (High Altitude) Yüksek irtifa HLC - (Hydraulic Lash Compensator) Hidrolik dalga dengeleyici HLOS - (Hardware Limited Operating Strategy) Donanım sınırlı çalıştırma stratejisi HO - (High Output) Yüksek çıkış HO2S - (Heated Oxygen Sensor) Isıtılan oksijen sensörü hp - (Horsepower) Beygir gücü HPL - (High Pressure Liquid) Yüksek basınçlı sıvı HPS - (High Performance System) Yüksek performans sistemi HPV - (High Pressure Vapour) Yüksek basınçlı buhar HSC - (High Swirl Combustion) Yüksek türbülanslı yanma HUD - (Heads Up Display) Baş yukarı göstergesi HVAC - (Heater-Vent-Air Conditioning) Isıtıcı- havalandırma- iklimlendirme HVACM - (Heater-Vent-Air Conditioning Module) Isıtıcı- havalandırma- iklimlendirme modülü HVM - (Heater Vent Mondule) Isıtıcı havalandırma modülü Hz - (Hertz) Hertz Başa dönüş I IAC - (Idle Air Control) Rölanti hava kontrolü IAT - (Intake Air Temperature) Emme havası sıcaklığı iATN - (International Automotive Technicians Network) Uluslararası otomotiv teknisyenleri ağı IC - (Ignition Control) Ateşleme kontrolü IC - (Integrated Circuit) Entegre devre ICM - (Ignition Control Module) Ateşleme kontrol modülü ICP - (Injection Control Pressure) Enjeksiyon kontrol basıncı ID - (Identification) Tanımlama ID - (Inside Diameter) İç çap IDI - (Integrated Direct Ignition) Entegre direkt ateşleme IDM - (Injector Driver Module) Enjektör çalıştırma modülü IFS - (Inertia Fuel Shutoff) Atalet yakıt kesici IGN - (Ignition) Ateşleme ILC - (Idle Load Compensator) Rölanti yükü dengeleyici IMRC - (Intake Manifold Runner Control) Emme manifoldu akış kontrolü INJ - (Injector) Enjektör INP - (Input) Giriş INT - (Intake valve) Emme supabı INT - (Integrator -replaced with ST FUEL TRIM) Entegratör I/P - (Instrument Panel) Gösterge panosu IPC - (Instrument Panel Cluster) Gösterge panosu grubu IPR - (Injector Pressure Regulator) Enjektör basınç regülatörü ISC - (Idle Speed Control) Rölanti hız kontrolü ISO - (International Standards Organization) Uluslararası standardlar organizasyonu ISS - (Input Shaft Speed) Giriş mili hızı ITS - (Idle Tracking Switch) Rölanti izleme anahtarı IVS - (Idle Validation Switch) Rölanti geçerlilik anahtarı IVSC - (Integrated Vehicle Speed Control) Entegre taşıt hızı kontrolü Başa dönüş K KAM - (Keep Alive Memory) Canlı hafıza KAPWR - (Keep Alive power) Canlı güç kHz - (Kilohertz) Kilohertz KOEO - (Key On Engine Off) Düğme açık motor kapalı KOER - (Key On Engine Running) Düğme açık morot çalışıyor kPa - (Kilopascals) Kilopaskal KS - (Knock Sensor) Vuruntu sensörü L L4 - (Four Cylinder Inline Engine) Sıra dört silindirli motor LV8 - (Load Variable) Yük değişken LCD - (Liquid Crystal Display) Sıvı kristal gösterge LCV - (Light Commercial Vehicle) Hafif ticari taşıt LDT - (Light Duty Trucks) Hafif hizmet kamyonu, kamyonet LDV - (Light Duty Vehicle) Hafif hizmet taşıtı LED - (Light Emitting Diode) Işık soğurmalı diyot LEV - (Low Emission Vehicle) Düşük emisyonlu taşıt LFC - (Low Fan Control) Düşük vantilatör kontrolü LFP - (Low Fuel pump) Düşük yakıt pompası LT - (Long Term (Fuel Trim)) Uzun dönem yakıt kesme LTPWS - (Low Tire Pressure Warning System) Düşük basınç uyarı sistemi Başa dönüş M MAF - (Mass Air Flow) Kütle hava akışı, debi MAP - (Manifold Absolute Pressure) Manifold mutlak basıncı MAT - (Manifold Air Temperature -replaced with IAT) Manifold hava sıcaklığı MC - (Measuring Core) Ölçme özü MC - (Mixture Control) Karışım kontrolü MCU - (Microprocessor Control unit -replaced with PCM) Mikroişlemcili kontrol ünitesi MD - (Modulated Displacement) Değiştrilmiş strok hacmi MDP - (Manifold Differential Pressure) Manifold diferansiyel basıncı MECS - (Mazda Electronic Control System) Mazda Elektronik kontrol Sistemi MEMCAL - (Memory Calibration) Hafıza ayarı MFI - (Multiport Fuel Injection) Çok delikli yakıt enjeksiyonu MIC - (Mechanical Instrument Cluster) Mekanik gösterge grubu MIL - (Malfunction Indicator Lamp) arıza gösterge laması MLP - (Manual Lever Position) El levyesi konumu MPFI - (Multiport Fuel Injection) Çok delikli yakıt enjeksiyonu ms - (Millisecond) Milisaniye MSFF - (Miles Since First Fail) İlk arızadan bu yana gidilen mil MSLF - (Miles Since Last Fail) Son arızadan bu yana gidilen mil MST - (Manifold Surface Temperature) Manifold yüzey sıcaklığı MTBE - (Methyl Tertiary Butyl Ether ) metil tertiari bütil eter MTV - (Manifold Tuning Valve) Manifold ayarlama valfi MV - (Megavolt) Megavolt mV - (Millivolt) Milivolt MVLPS - (Manual Valve Lever Position Sensor) El levyesi konum sensörü Başa dönüş N NAAO - (North American Automotive Operations) Kuzey America otomotive işlemleri NC - (Normally Closed) Normalde kapalı NEG - (Negative) Negatif, eksi NLGI - (National Lubricating Grease Institute) Milli yağlama gresi Enstitüsü N-m - (Newton Meters) Newton Metre NO - (Normally Open) Normalde açık NOx - (Nitrogen Oxides) Azot oksitleri Başa dönüş O O2 - (Oxygen) Oksijen O2S - (Oxygen Sensor) Oksijen sensörü OBD - (On Board Diagnostics) OBD II - (On Board Diagnostics, Generation 2) OC - (Oxidation Catalytic Converter) Oksidasyon katalitik konvertörü OD - (Outside Diameter) Dış çap OD - (Overdrive) Aşırı hız veya hız aşımı OE - (Original Equipment) Orijinal ekipman OEM - (Original Equipment Manufacturer) Orijinal ekipman imalatçısı OHC - (Overhead Camshaft) Üstten kam mili OL - (Open Loop) açık devra ORC - (Oxidation Reduction Converter) Oksidasyon azaltma konvertörü OTIS - (Overhead Travel Information System) Baş yukarısı seyahat bilgi sistemi Başa dönüş P PAG - (Polyalkylene Glycol) Polialkilen Glikol PAIR - (Pulsed Secondary Air Injection) Darbeli ikinci hava enjeksiyonu PASS - (Personalized Automotive Security System) Kişiselleştirilmiş otomotiv güvenlik sistemi PCM - (Powertrain Control Module) Güç aktarma organları kontrol modülü PCS - (Pressure Control Solenoid) Basınç kontrol solenoidi PCV - (Positive Crankcase Ventilation) Pozitif karter havalandırma PFE - (Pressure Feedback EGR) Basınç geribesleme EGR PFI - (Port Fuel Injection) Port yakıt enjeksiyonu PID - (Parameter Identification) Parametre tanımlama PIP - (Profile Ignition Pickup -replaced with CKP) Profil ateşleme alıcısı PKE - (Passive Keyless Entry) Pasif anahtarsız giriş PM - (Permanent Magnet) Sabit mıknatıs PMD - (Pump Mounted Driver) Pompa montajlı sürücü P/N - (Part Number) Parça numarası PNP - (Park/Neutral Position) Park/nötr durumu POM - (Polycyclic Organic Matter) Polisayklik organik madde POS - (Positive) Pozitif POT - (Potentiometer) Potansiyometre PROM - (Programmable Read Only Memory) Programlanabilir ROM PS - (Power Steering) Güç direksiyonu PSOM - (Programmable Speedometer/Odometer Module) Programlanabilir hız metresi modulü PSP - (Power Steering Pressure) Güç direksiyonu basıncı PTC - (Pending Trouble Code) Belirsiz arıza kodu> PTO - (Power take off shaft)) Güç çıkışı, kuyruk mili PTU - (Part Throttle Unlock) Kısmi gaz açma PWM - (Pulse Width Modulation) Darbe genişliği modülasyonu Başa dönüş Q QDM - (Quad Driver Module) Dörtlü sürücü modülü Başa dönüş R RABS - (Rear Antilock Brake System) Arka ABS RAM - (Random Access Memory) RAP - (Retained Access Power) REDOX - (Reduction Oxidation Catalytic Converter) REF - (Reference) Referans RF - (Radio Frequency) Radyo Frekansı RFI - (Radio Frequency Interference) Radyo Frekans paraziti RFG - (ReFormulated Gasoline) Yeniden formüle edilmiş benzin RKE - (Remote Keyless Entry) Uzaktan kumandalı anahtarsız giriş RM - (Relay Module) Röle modülü ROM - (Read Only Memory) RPM - (Revolutions Per Minute) dakikadaki devir sayısı RPO - (Regular Production Option) Noral üretim seçeneği RTD - (Real Time Dampening) Gerçek zaman nemlendirmesi RTN - (Return) Dönüş RTV - (Room Temperature Vulcanizing) Oda sıcaklığında sertleştirme RVP - (Reid Vapour Pressure) Reid buhar basıncı RWAL - (Rear Wheel Anti-lock) Arka ABS RWD - (Rear Wheel Drive) Arka tekerleklerden tahrikli Başa dönüş S SAE - (Society of Automotive Engineers) Otomotiv mühendisleri birliği SAW - (Spark Angle Word) Kıvılcım açısı işareti SBDS - (Service Bay Diagnostic System) Servis bölümü teşhis sistemi SBEC - (Single Board Engine Controller -replaced with PCM) tek bordlu motor kontrolörü SBS - (Supercharger Bypass Solenoid) Süperşarjer kısadevre solenoidi SBT - (Serial Bus Traveller) Seri büs esyahat edici SC - (Supercharger) Süperşarjer SCB - (Supercharger Bypass Süperşarjer kısadevresi SDM - (Sensing and Diagnostic Module) algılama ve teşhis modülü SDV - (Spark Delay Valve) Kıvılcım geciktirme valfi SEFI - (Sequential Electronic Fuel Injection -replaced with SFI) Sıralı elektronik yakıt enjeksiyonu SEO - (Special Equipment Option) Özel ekipman seçeneği SES - (Service Engine Soon -replaced with MIL) Servis motoru bozukluk göstergesi SFI - (Sequential Multiport Fuel Injection) Sıralı çok portlu yakıt enjeksiyonu SHO - (Super High Output) Süper yüksek güç SIG RTN - (Signal Return) Sinyal dönüşü SIL - (Shift Indicator Lamp) Vites değiştirme gösrege lambası SIR - (Supplemental Inflatable Restraint) İlave şişirilebilir trtucu SMEC - (Single Module Engine Controller -replaced with PCM) tek modüllü motor kontrolörü SNSR - (Sensor) Sensör, algılayıcı, duyar eleman SO2 - (Sulphur Dioxide) kükürt dioksit SOHC - (Single Over Head Camshaft) Üstten tek kam mili SPD - (Speed) Hız SPOUT - (Spark Output) Kıvılcım çıkışı SRC - (Selective Ride Control) Seçilebiilir sürüş kontrolü SRS - (Supplemental Restraint System) Tamamlayıcı sınırlayıcı sistem SS - (Shift Solenoid) Vites değiştirme solenoidi ST - (Scan Tool) Tarama takımı STI - (Self Test Input) Kendi kendine test girişi STO - (Self Test Output) Kendi kendine test çıkışı STS - (Service Technicians Society) Servis teknisyrnleri birliği SULEV - (Super Ultra Low Emission Vehicle)Süper ötesi düşük emisyonlu taşıt SW - (Station Wagon) Steyşın vagon Başa dönüş T T - (Turbo) Türbo TAB - (Thermactor Air Bypass -replaced with AIRB) Termeaktör hava kısadevresi TAC - (Throttle Actuator Control) Ventüri uyartım kontrolü TAD - (Thermactor Air Divert -replaced with AIRD) Termeaktör hava saptırıcı TACH - (Tachometer) Takometre TAP - (Transmission Adaptive Pressure) Transmisyon uyumlu basınç TB - (Throttle Body) Ventüri boğazı TBA - (Tertiary Butyl Alcohol) Tertiari bütil alkol TBI - (Throttle Body Fuel Injection) Ventüri boğazı yakıt enjeksiyonu TC - (Turbocharger) Türboşarjer, aşırı doldurucu TCC - (Torque Converter Clutch) Tork konverter kavraması TCIL - (Transmission Control Indicator Lamp) Transmiston kontrol gösteresi lambası TCL - (Traction Control) Çekiş kontrolü TCM - (Transmission Control Module) Transmiston kontrol modülü TCS - (Traction Control System) Çekiş kontrol sistemi TCS - (Transmission Control Switch) Transmiston kontrol anahtarı TDC - (Top Dead Center) Üst ölü nokta TDI - (Turbo Direct Injection) Direkt enjeksiyonlu türbo TEMP - (Temperature) Sıcaklık TFI - (Thick Film Integrated -replaced with DI) kalın film entegreli TFT - (Transmission Fluid Temperature) Transmiston sıvısı sıcaklığı THM - (Turbo Hydra-Matic) Turbo Hidra-Matik TLEV - (Transitional Low Emission Vehicle) Geçiş süreci düşük emisyonlu taşıtı TOT - (Transmission Oil Temperature) Transmisyon yağı sıcaklığı TP - (Throttle Position) Gaz konumu TPI - (Tuned Port Injection) ayarlı port enjeksiyonu TPM - (Tire Pressure Monitor) Lastik basıncı monitörü TR - (Transmission Range) Transmiston aralığı TSS - (Transmission Speed Sensor) Transmiston hız sensörü TV - (Throttle Valve) Gaz kelebeği TVS - (Thermal Vacuum Switch) Isıl vakum anahtarı TVV - (Thermal Vacuum Valve) Isıl akum valfi TWC - (Three Way Catalytic Converter) Üç yollu katalitik konvertör TXV - (Thermal Expansion Valve) Isıl genleşme valfi Başa dönüş U UART - (Universal Asynchronous Receiver-Transmitter) Üniversal asenkron alıcı-aktarıcı UD - (Underdrive) Sürüş altı ULEV - (Ultra Low Emission Vehicle) Çok düşük emisyonlu taşıt Başa dönüş V V - (Volts) Volt VAC - (Vacuum) Vakum VAF - (Volume (or Vane) Air Flow) Hacimsel veya kanatcık hava akışı VAT - (Vane Air Temperature -replaced with IAT) Kanatcık hava sıcaklığı VATS - (Vehicle AntiTheft System) Taşıt hırsız önleme sistemi VCC - (Viscous Converter Clutch) Viskoz konvertör kavraması VCM - (Vehicle Control Module) Taşıt kontrol modülü VCRM - (Variable Control Relay Module) Değişken kontrol rölesi modülü VDOT - (Variable Displacement Orifice Tube) Değişken yerdeğiştirme orifis tüpü VDV - (Vacuum Delay Valve) vakum geciktirme valfi VECI - (Vehicle Emission Control Information (label) Taşıt emisyon kontrol bilgi etiketi VF - (Vacuum Flourescent) Vakum floresant VIN - (Vehicle Identification Number) taşıt kimlik numarası VMV - (Vacuum Modulator Valve) Vakum modülatör valfi VNT - (Variable Nozzle Turbocharger) Değşken lüleli türboşarjer VOTM - (Vacuum Operated Throttle Modulator) Vakumla çalışan gaz kelebek modülatörü VPWR - (Vehicle Power) Taşıt gücü VR - (Vacuum Regulator) Vakum regülatörü VREF - (Voltage Reference) voltaj referansı VRV - (Vacuum Reducer Valve) Vakum azaltma valfi VRIS - (Variable Resonance Induction System) değişken rezonanslı indüksiyon sistemi VSS - (Vehicle Speed Sensor) Taşıt hız sensörü VTA - (Vehicle Theft Alarm Taşıt hırsız alarmı VTSS - (Vehicle Theft Security System) Taşıt hırsız güvenlik sistemi VVT - (Variable Valve Timing) Değişken supap zamanlaması VVT-i - (continuously Variable intake Valve Timing) Sürekli değişken emme supabı zamanlaması Başa dönüş W WAC - (Wide Open Throttle A/C Cutoff) Tam gaz klima kapatma W/B - (Wheelbase) Dingiller arası mesafe WOT - (Wide Open Throttle) Tam gaz WSS - (Wheel Speed Sensor) Tekerlek hız sensörü WU-OC - (Warmup Oxidation Catalytic Converter) Isınma oksidasyon katalitik konvertörü WU-TWC - (Warmup Three Way Catalytic Converter) Isınma üç yollu katalitik konvertörü Başa dönüş X Y Z X - (Experimental (vehicle)) Deneysel (taşıt) ZEV - (Zero Emission Vehicle) Sıfır emisyonlu taşıt ZTECH - (Zero Emission Technology) Sıfır emisyon teknolojisi
  16. AAAAA ABAXIAL: Dingil harici yapi ABC (Active Body Control): Otomobilin yanlara, öne ve geriye dogru kasilmasini engelleyen Mercedes patentli hidro-elektronik sistem ABS (Anti Block System): Sert frenajda veya kaygan zemin üzerinde tekerleklerin kilitlendigini sensörler yardimi ile algilayan, milisaniyeler içinde fren disklerinin tekerleklerin tutunma islemi baslayincaya kadar sikilip bosaltilmalarini ve bu sayede sürücünün en zorlu sartlarda bile direksiyon hakimiyetini korumasini saglayan elektronik sistem Ani frenajlarda cisimden kurtulmaya olanak saglayan ABS birçok otomobil markasi tarafindan standart ve istege bagli olarak kullaniliyor AC (Air Conditioner): Klima sisteminin kisaltmasidir ADB (Automatische Differantial Bremse): Standart kilitli diferansiyellerin elektronik devreli bir versiyonu ADEZYON: Sivilarin veya madenlerin birbirlerine yapismasini saglayan kuvvete adezyon denir AERODINAMIK: Hareketli bir cismin hava akimi içindeki davranisinin incelenmesine aerodinamik denir Ilk olarak uçaklari incelemek için gelistirilmistir Modern otomobillerin sekilleri yuvarlaklastirilarak hava otomobilin çevresinden kolayca geçebilmektedir Bu da havadan kaynaklanan sürtünmeyi azaltir Bu sayede otomobilin dengeli yol almasi ve yakit tüketiminin azalmasi saglanir AFS (Active Fahrwerks Stabilierung): Temel olarak ABC ile ayni islevi görür Sistem Citroen Xantia Activa´da kullanilmaktadir AKICILIK DERECESI (Vizkozite): Bir sivinin dar bir bogazdan akabilmesine o sivinin akicilik derecesi denir Bu, belli bir hacimdeki sivinin belli bir çaptaki delikten akma zamanidir AKS: Otomobil eksenine dik, tekerleri tasiyan bir veya birden fazla tekerlegi barindiran bir mildir AKSELERASYON: Otomobilin hizlanmasi AKTARMA ORGANLARI: Motor gücünü tekerleklere aktaran organlardir Pek çok parçadan olusur ve motor gücünü tekerleklere sanziman üzerinden aktarir AKTIF GÜVENLIK: Otomobilin kaza pozisyonuna girmesini engellemeye çalisan ve güvenligi arttiran elemanlarin tümü ABS ve BAS sistemlerine sahip frenler, yol tutusu maksimize eden ESP, gelismis süspansiyon sistemi, iyi durumdaki lastikler gibi faktörler AKÜMÜLATÖR: Akümülatörler elektrik enerjisini kimyasal enerji halinde depo eder, devrelerine elektrikli alicilar baglandigi zaman bu kimyasal enerjiyi tekrar elektrik enerjisine dönüstüren araçlardir Motorun hareketinden elektrik üreten parça olan alternatör, motor çalismazken elektrik üretemez Bu nedenle akümülatöre ihtiyaç duyulur Motor çalismadigi zamanlar kullanilmak üzere elektrik enerjisi depolar ALB (Anti Lock Brakes): ABS´nin ilk ve basit sekli Kizaklayan tekerlekleri hizli ritimde birakip tekrar tutan fren sistemi ALTERNATÖR: Alternatif akim üreten ve düsük motor hizlarinda bir dinamodan daha yüksek enerji üreten jeneratör Sarj dinamolarinin aksine dalgali (alternatif) akim meydana getir Bisiklet dinamolarina benzer bir biçimde çalisarak elektrik üretir ALT ÖLÜ NOKTA (AÖN): Pistonun silindir içinde inebildigi en alt noktada, yön degistirmek için bir an durakladigi yerdir Kisaca AÖN olarak belirtilir AMPERMETRE: Aküye girip çikan akim miktarini ölçen ve gösterge tablosunda bulunan bir ölçü aleti AMORTISÖR: Otomobilde yaylari frenleyerek ani yaylanmalari önleyen ve sarsintilari azaltan düzenek ANA YATAKLAR: Ana yataklar, motorda krank milini tasiyan yataklardir ANTIFRIZ: 0 derece ve altinda radyatör suyuna katilarak suyun donmasini önleyen kimyasal madde Antifriz ayrica radyatörü ve sogutma sistemini pas ve korozyondan korumak amaciyla da kullanilir AQUAPLANING: Su birikintilerinden geçerken lastiklerin profilinden suyun kenara çikamamasindan kaynaklanan aracin lastiklerinin yerle ile temasinin kalmamasi sonucunda suya girdigi yönde veya tam olarak savrularak hareket etmesi ASC+T (Automatische Stabilitäts Control+Traktion): BMW´de kullanilan elektronik çekis kontrol sistemi olup, sürekli arka tekerleklerin durumunu gözlemleyerek bir kayma olup olmadigini denetler Arka tekerleklerde bir kayma olursa ASC+T devreye girip frenleri ve motoru kontrol ederek otomobilin yolda kalmasini saglar ASR (Anti Schlupf Regelung): Kaygan yol kosullarinda özellikle kalkis aninda otomobilin patinaj yapmasini engelleyen sistem ATALET: Bir cismin herhangi bir hareket yönüne veya hiz degisikligine karsi gösterdigi dirençtir ATESLEME AVANSI: Silindirde sikistirilan yakit-hava karisiminin ateslendikten sonra tamamen tutusabilmesi için gereken süredir ATESLEME BOBINI: Atesleme sisteminde transformatör gibi görev yaparak batarya voltajini binlerce voltaja yükseltir Bu yüksek voltaj bujinin tirnaklari arasinda kivilcim meydana getirir ATESLEME NOKTASI: Motorinin sikistirilma sonucunda silindir kafasindaki sicak gazlarin içine püskürtüldügü anda kendiliginden ve hemen ates alma sicaklik noktasina atesleme noktasi denir ATESLEME SIÇRAMASI: Yanlis bujinin karisimi tutusturmasina atesleme siçramasi denir Atesleme siçramasi genellikle buji veya distribütör kapaginin ya da tevzi makarasinin hatali olusundan meydana gelir ATESLEME SIRASI: Motor silindirlerinin ateslenme sirasi veya silindirlerde güç zamaninin meydana gelis sirasidir ATESLEME SISTEMI: Silindirlerde sikisan hava-yakit karisiminin yakilabilmesi için bujilere yüksek voltajli kivilcim saglayan sistem Batarya, atesleme bobini, distribütör, kontak anahtari, kablolar ve bujiler bu sistemin parçalaridir ATMOSFERIK BASINÇ: Dis hava agirliginin asagiya dogru basma kuvvetine atmosferik basinç denir AWD (All Wheel Drive): 4 tekerlekten çekis sistemi Bu tip otomobillerde motor gücü dört tekerlege birden aktarilir AWS (All Wheel Steering): Direksiyonun dört tekerlegi birden yönlendirebildigi sistem AUTODIMMING: Dikiz aynalarinda kullanilan duyarli aynanin isigi daha yogun kirarak, kararmasi AYARLAMA: Motorun en iyi sekilde çalisabilmesi için yapilan motor ayarlari BBBBB BAKIR KURSUN YATAKLAR: Genellikle dizel motorlarinda yaygin bir sekilde kullanilan yatak çesididir BALANST REZISTÖR DEGERLERI: Elektronik atesleme sistemi iki rezistör ile korunur Bunlar, 0,55 ohm olan normal devre direnci ile 5ohm olan yardimci devre direncidir BALATA (FREN PABUÇLARI): Yarim daire seklinde kavis verilmis metal bir parça Üzerine isiya karsi oldukça dayanikli olan balata perçinlenmistir Frene basildigi zaman bu balata kampanaya sürterek frenleme etkisi gösterir BAS (Brake Assist System): Panik frenlemede fren hidroligi içindeki basinci arttiran ve her tekerde esit fren gücünün olusmasini saglayan sistem BASINÇLI KAPAK: Suyun kaynamasini ve kaybini önleyen, sogutma sistemini basinç altinda çalistiran supapli bir kapaktir BASKI YATAGI: Debriyaj pedalina basildiginda, baski parmaklarini bastirarak motor ile güç aktarma organlarini birbirinden ayiran mekanizmadir BATARYA: Elektrik enerjisini kimyasal enerji olarak depo eden ve akim kaynagi olarak kullanan düzenek BENZIN: Ham petrolden elde edilen ve otomobillerde yakit olarak kullanilan bir hidrokarbondur BENZIN MOTORLARI: Buji ile ateslenen, benzin veya benzin türevi yakit kullanan motorlara benzin motorlari denir BENZIN YANMASI: Benzin-hava karisimi silindir içinde sikistirma zamani sonunda, bujinin meydana getirdigi kivilcim neticesinde düzenli olarak yanmaya baslar Hiçbir zaman patlamaz Normal yanma bujide baslar ve sonra bir alev dalgasi halinde atesleme odasini kat eder BERABER ÇALISMA: Çok silindirli motorlarda genellikle silindirlerin ikiser ikiser beraber çalismasidir Örnek olarak dört silindirli bir motorda, birinci silindir ile dördüncü silindir pistonlari ikisi beraber ve üçüncü silindir ile ikinci silindir de beraber çalisir BEYGIRGÜCÜ: Motor tarafindan üretilen gücün birimi 0, 7457 kw´a es degerdir BILESIK YAGLAR: Bu tip yaglar genellikle ince yaglar olup, SAE numarasi yüksek yaglarin özelliklerini karsilamak için içlerine bazi kalinlastirici katiklar katilmis yaglardir BI-XENON: Bi-Xenon farlar, günümüzün en gelismis ve en güçlü far teknolojilerinden biridir B-xenon ismi, uzun ve kisa farlar için iki ayri xenon ampul kullanilmasindan gelmektedir Xenon farin dalgaboyu ve dolayisiyla maviye yakin olan rengi günes isigina çok yakin oldugu için, gece sürüsünde karsidan gelen sürücünün gözünü almaz ve yansimayi en aza indirir Xenon gazinin içinden geçen isik, 70 mm çapindaki hareketli lensten yansiyarak genis ve uzun mesafeli "uzun far" etkisini yaratir Bu farlar günümüzde bir çok otomobilde standart ve istege bagli olarak sunulur BIYEL CIVATALARI: Biyel civatalari, biyel kepini biyel basina baglayan civatalardir BIYEL KEPI: Biyel ile biyel muylusu arasindaki baglantiyi saglayan parçadir BIYEL MUYLUSU: Biyelin krankta baglandigi yüzeydir BIYEL YATAGI: Biyel basinda bulunan, içinde krank mili biyel muylusunun döndügü yataktir BIYELLER: Piston ile krank mili biyel muylularini birlestiren parçalardir BOGAZLI KARTEL: Yanlardan üst kartele, önden ve arkadan kavis biçiminde, ön ve arka ana yatak kepine oturan kartellere bogazli kartel denir BOXER MOTOR: Silindirlerin ayni, genellikle tam yatay, düzlemde (180 derece) karsilikli olarak çalistigi, otomobile ekstra denge saglayan motor BUHAR TAMPONU: Karbüratöre dogru olan benzin akisinin, yakit sistemindeki benzinin buharlasmasi nedeniyle gecikmesi veya durmasidir BUJI: Iki elektrod ve porselenden olusan parça Silindir içindeki sikismis hava-yakit karisimi, bujinin elektrotlari arasinda olusan yüksek voltajla ateslenir BUJI ARIZALARI: Buji arizalari genellikle motora göre uygun sicaklikta buji kullanmamaktan, bujinin yanlis yerlestirilmesinden veya motordaki atesleme sistemi ya da yakit sistemi arizasindan meydana gelir Genellikle görülen buji arizalari, üst porselenin çatlamis veya kirilmis olmasi ve burun porseleninin çatlak veya kirik olmasidir BUJI SICAKLIGI: Silindir içine emilen benzin-hava karisiminin yanma zamaninda meydana getirdigi isi enerjisi yaklasik olarak 2000 - 2500 derece arasindadir BUJI TIRNAK ARALIGI: Bataryali atesleme sisteminde buji tirnak araligi genellikle 0,6 - 0,8 mm arasindadir BURÇ: Yatak görevi gören silindir bir parçadir BURÇ AÇICI ZIMBA: Burçlari bulunduklari yerde sikistirmak için kullanilan alettir CCCCC CABRIOLET (Cabrio): Normal dört kisilik binek otomobillerin üstü tümüyle açilabilen karoser tipi CBC (Cornering Brake Control): Arka akstaki frenlerin optimal kullanimini saglayan yardimci fren sistemi Fren sisteminin içinde hidroligin en dogru sekilde dagilimini saglar CD: Hava direnci katsayisi Bir otomobilin ne kadar hava direnciyle karsilasacagini gösterir Hava sürtünmesi azaldikça otomobilin yakit tüketimi de azalir Otomobil firmalari bu katsayiyi azaltmak için yeni tasarimlar gelistiriyor CDI (Common-rail Direkt Injection): Bosch tarafindan gelistirilen dizel yakitin yaklasik 1350 bar basinç ile yanma odasina püskürtülmesini saglayan sistem Mercedes´in kullandigi bu sistem diger markalar tarafindan TDI (Audi, VW, Seat, Skoda), JTD (Fiat), veya DTI (Opel) olarak adlandirilir COMAND: Yeni nesil otomobillerde navigasyon sistemi, telefon, saat, TV alicisi, radyo, kaset ve CD çalardan olusan müzik sisteminin hepsine kumanda eden sistem COMBI: Insan tasimaciliginda kullanilan ticari araçlara verilen ad COMMON RAIL: Dizel motorlarda daha yüksek basinç saglayan ve performans/ekonomi oranini ideale yaklastiran enjeksiyon sistemi Common-rail sisteminde "kütük" adi altindaki bir dagiticidan silindirlere yakit gönderiliyor Common-rail sisteminde her enjektörden silindirin o anlik ihtiyaci kadar motorin geçiyor Böylece yakit tüketimi azaliyor ve performans artiyor COMPACT: Orta sinif otomobillerin karoser biçimi için kullanilir CONTA: Motorda, birlestirilen parçalarin arasina sizdirmazlik saglamasi için konulan, çesitli malzemelerden yapilan plakalar CONTA YAPISTIRICISI: Contalara sürülen yapistirici bir maddedir COUPE: Yaninda tek kapisi olan otomobil tipi CRUISE CONTROL (Otomatik hiz kontrol): Sürücünün ayagini gazdan çekmesine olanak taniyarak, otomobili belli bir hizda tutabilen bir sistemdir Bu sistemde, araç ayarlanmak istenilen hiza ulastiginda ilgili sistem ile ilgili bir dügmeye basilir ve ayak gaz pedalindan çekilir Sistem devreden çikarilmak istendiginde tekrar gaza basmak ya da ilgili dügmeye tekrar basmak yeterlidir CVT (Continuosly Varible Transmission): Sürekli degisken sanziman olarak adlandirilan bu sistemde disli çemberleri birbirlerine bir çelik bantla bagli bulunur Böylece kademesiz bir vites kontrolü saglanir CVT: Elektronik olarak degisken supap zamanlamasi ile çalisan motor ÇÇÇÇÇÇ ÇAMUR PERDELERI (TOZLUKLAR): Oynak parçalara toz ve pislik girmesini önleyen, kauçuktan yapilmis koruyucular ÇAMURLU TORTU: Karterin içinde zamanla biriken toz, pislik, yag ve su karisimi olan oldukça yapiskan bir tortudur ÇAN AGZI: Asinmis olan silindirik bir parçanin daha fazla asinmis olan tarafidir ÇAP KUMPASI: Mil çapini, delik iç çaplarini ve parça kalinliklarini ölçebilen bir ölçü aletidir ÇAPAK: Madeni bir yüzeyden kesici aletle kesilen küçük metal zerreciklerdir ÇAPRAZ KUSAKLI LASTIK: Katlardaki iplikler diyagonal olarak yerlestirilmis lastik ÇAPRAZ TIP KARDAN MAFSALI: Bu mafsallar esas olarak birbirleri ile 90 derecelik açi yapacak sekilde bir istavrozla tutturulmus olan ve ana safta bitisik olan iki kelepçeden meydana gelmistir Çapraz tip mafsalin yaglama islemi mafsalin yapimina baglidir ÇARPMALI YAGLAMA SISTEMI: Çarpmali yaglama sistemi, yag pompasinin karterdeki motor yagini yag çanagina basarak, çanagi daima dolu bulundurmasi seklinde çalisir ÇEKIS MILI: Gücü dogrudan tekerleklere aktarir ÇEKTIRME: Bir paçanin digerinden hasar yapmadan çikarilmasinda kullanilan bir tamir takimidir ÇEVRIM: Bir motorda is elde etmek için tekrarlanmadan meydana gelen olaylarin toplamina bir çevrim denir Dört zamanli motorlarda bir çevrimin tamamlanabilmesi için pistonun dört hareketine (krank milinin iki tam devir yapmasina) gerek vardir Dört zamanli motorlarda bir çevrim, Krank milinin 720 derecelik dönüsü ile tamamlanir ÇIKIS MILI: Gücü tekerleklere aktarir En büyük viteste giris miliyle çikis mili ayni hizda döner, böylece otomobil hizli gider ÇIVILI LASTIK: Karli ve buzlu yolda kullanim içindir Ayrica yaris otomobillerinde kullanilir ÇIZILMIS YÜZEY: Çizilmis ya da kanal açilmis yüzey Silindir yüzeylerinin pistonla beraber asagi yukari hareket eden atiklarla veya zimpara taneleri yardimiyla çizilmesi gibi ÇOK AMAÇLI GRESLER: Lityum sabunlu greslerdir Orta kivamda, suya dayanikli oldugundan aracin her yerinde kullanilabilir özellige sahiptir ÇOK LEVHALI KAVRAMA: Bir tür debriyaj kavrama seklidir Bu tür debriyajda, degisik isleten ve isleyen diskler kullanilmaktadir Önemli olan her isleten diskin uygun yük miktarini isleyen disklere aktarmasi ve bütün isleyen disklerin dönüslerine aksettirilmesidir Bu tür debriyaj, binek otomobilleri mekanik vites mekanizmalarinda görülmemekle beraber otomatik vites mekanizmalarinda ana unsuru olustururlar DDDDD DBC (Dynamische Bremsen Control): BAS´in (Brake Assist System) -yani panik frenlemede fren hidroligi içindeki basinci arttiran ve her tekerde esit fren gücünün olusmasini saglayan sistemin- BMW´de kullanilan versiyonu DEBRIYAJ: Pedalla harekete geçirilen ve motorla vites kutusunun baglantisini keserek vites degistirilmesini saglayan sistem DEGISKEN SUPAP ZAMANLAMASI: Degisken supap zamanlamasi, motor isletim sisteminin hangi devire göre hangi supap zamanlamasinin kullanilacagini belirlenmesi ve her devirde en verimli çalismayi saglamasidir Böylece motor düsük devirlerde az yakit tüketirken yüksek devirlerde de iyi bir performans sunuyor DESELERASYON: Araçlarin duruncaya kadar yavaslamasi DETERJAN KATIKLAR: Bu katiklar yagin yikayici ve temizleyici özelligini saglar Motor içindeki pislikler genellikle yakit ve yaglarin biraktiklari kül, karbon, kurum ve is gibi kalintilari içerir Deterjan katiklari gerek sogukta, gerek sicakta bu kurumlarin ve birikintilerin olusumuna engel olarak motoru temiz tutar DETONASYON: Karisimin buji tarafindan ateslenmesinden sonra yanmanin düzensiz olarak gerçeklesmesine detenasyon denir Karisimin ani yanmasi sonucu yükselen basincin olusturdugu vuruntu çok siddetli olursa, motor parçalari yipranir DEVIR GÖSTERGESI: Sürücüye motorun krank milinin dakikada kaç devir yaptigini bildirir DIN (Deutsches Institut für Normung): Tüm ölçümlerde kullanilan Alman endüstri normu, 1 DIN= 112 SAE DISTAN YANMALI MOTORLAR: Distan yanmali motorlar otomobillerde kullanilmayan bir motor çesidi olup, yakitin disarida bir yerde yakilmasi ile üretilen isi enerjisini mekanik enerjiye dönüstüren makinalardir DIFERANSIYEL: Otomobil viraj alirken iç ve dis tekerleklerin farkli hizlarda dönmesini saglayan disli çark sistemi DIFERANSIYEL DISLISI: Tekerleklerin degisik hizlarda dönüsünü saglayan diferansiyel kutusundaki disli düzenegi DINAMO: Mekanik enerjiyi elektrik enerjisine çevirerek bataryayi sarj eden elektrik sisteminin bir parçasi DINAMOMETRE: Motorun çikis gücünü ölçen cihaz DINGIL: Tekerleklerin üzerinde döndügü çubuk DINGIL UZAKLIGI: Direksiyonun düz tutuldugu durumda, ön ve arka aks arasindaki uzaklik DIOD: Transistörlü atesleme sisteminde kullanilan parçalardir Diodlar, bir voltaj rölesi gibi görev yaparak, transistörü asiri voltajin etkisinden korur DIREKSIYON: Bir araci istenilen tarafa yöneltmek için ön tekerleklerin saga veya sola istikametlerini degistiren mekanizmaya direksiyon sistemi denir DIREKSIYON DISLILERI: Direksiyon dislileri, direksiyon simidinin dönme hareketini dogrusal harekete çevirerek aracin ön tekerleklerine ileten, direksiyon milinin ucuna yerlestirilmis olan dislilerdir DIREKSIYON SIMIDI: Araci istenilen yöne çevirmeye yarayan, direksiyon milinin ucunda bulunan yuvarlak bir parçadir Güvenli bir sürüs için direksiyonu iki elle ve saat 9:15 pozisyonunda tutunuz DISKLI FREN: Bisiklet frenine benzer Frene basilinca pistonun hareketiyle bataryalar tekerlege bagli diske sürtünür ve tekerlek yavaslar DISPERSAN KATIKLAR: Bu katiklar, deterjan sayesinde motorun içinden çözülen pisliklerin etrafini sararak atesleme odasina, supap odalarina, yag kanallarina, filtre elemanlarina ve motor çeperine yapismasini önler Çok küçük parçalar halindeki pisligin yag bünyesinde askida kalmasi özelligi dispersan katigi sayesinde saglanir DISTRIBÜTÖR: Bujilerin dogru zamanda ateslemelerini saglamak için onlara elektrik dagitimi yapan sistem DISTRIBÜTÖR KAPAGI: Genellikle bakalitten imal edilen bir kapaktir Kapak içinde, atesleme bobininden gelen yüksek voltajin bujilere iletilebilmesi için motor silindir sayisi kadar esit aralikli madeni uçlar bulunmaktadir DISTRIBÜTÖR TABLASI: Platin takimi ve konatörü üzerinde tasir Mekanik avansli distribütörde sabit olarak gövdeye baglanmistir DISTRONIC: Radar destekli bilgisayarli cruise control sistemi Önde yaklasilan aracin hizinin kendi hizindan az oldugunu belli bir mesafede algilayan sistem, motoru sikistirarak veya fren yaparak otomobili yavaslatiyor Önü bosalinca da otomobili programli hizina tekrar çikariyor DISLI ÇARKLAR (DISLI): Disleri olan ve birbirini harekete geçiren, yuvarlak makine parçalari DISLI ORANI: Birbirlerinin dönmesini saglayan iki di? slinin veya milin dönme oranlaridir DISLI YAGLARI: Hassas olarak islenmis disli yüzeylerinde kullanilan yaglardir Bu tür dis yüzeylerinde korozyona ve yagin kalinlasmasina neden olacak maddelerin meydana gelmemesi için disli yaglarinin kimyasal stabiliteye sahip olmalari gerekmektedir DIYAGRAM VERIMI: Endikatör diyagramindan ölçülen isin, teorik çevrim diyagramindan ölçülen is oranina diyagram verimi denir DIZEL ÇEVRIMI: Dizel motorlarda motorin, silindire emilerek sikistirilmasinin ardindan püskürtülür ve daha sonra sikistirilan havanin sicakligi ile tutusur Dizel motorlarda bu sekilde gerçeklesen çalisma düzenine dizel çevrimi denir DIZEL MOTORU: Dizel motoru, dizel çevrimine göre çalisan bir motordur DOHC (Double Over Head Camshaft): Her silindir sirasinin üstünde bulunan çift eksantrik mili DONMA NOKTASI (YAKIT): Yakitin katilastigi veya dondugu isi derecesine donma noktasi denir Bu ise yakitin soguk havada kullanilabilme oranini gösterir Özellikle motorin soguk havalarda kristalleserek donabilir DÖNER PISTONLU MOTOR (ROTARY-WANKEL MOTOR): 1954 senesinde Felix Wankel tarafindan gelistirilmis bir motor türüdür Bu motorda silindir geometrik elips biçimi seklindedir Bu motorun çalisma prensibi kisaca, yakit odasina sahip blok içinde üçgen seklinde bir döner pistonun dönerek, silindir içinde degisik yakit hacimleri ve sikistirma oranlari meydana getirmesidir DÖNÜS DAIRESI ÇAPI: Aracin dönebilecegi en küçük dairenin dis çapidir Küçük otomobiller için bu çap daha küçük olur DÖRTLÜ KARBÜRATÖR: Dört bogazli karbüratöre dörtlü karbüratör denir DÖRT ZAMANLI MOTORLAR: Dört zamanli Otto motoru prensiplerine göre gelistirilmis olan dört zamanli çalisma sistemi olan motorlardir Bu dört çalisma zamani emme, sikistirma, is (güç, yanma, genisleme) ve egzoz olarak siralanir DÜZ SILINDIR KAPAKLI MOTOR: L tipindeki motor, düz silindir kapakli motordur DRIVE-BY-WIRE: Otomobildeki direksiyon simidi ile fren ve gaz pedallari hareketlerini bilgisayar kontrollü elektronik sistem üzerinden inanilmaz bir hizda mekanige ve hidrolige aktaran sistem DSC (Dynamic Stability Control): ESP ile ayni prensipte, dört tekerlegin yola en güvenli sekilde basmasini saglayan sistem Elektronik stabilite sistemi agirlikli olarak BMW´de kullanilir DSP (Dynamic Shift Program): Sanziman ayarlarini sürücünün kullanim tarzina göre degistiren gelismis otomatik sanziman EEEEE EAS (Elektronik Active Steering): Ön tekerleklerin ani direksiyon hareketleri sebebiyle yol tutusu bozmasini engellemeye çalisan aktif direksiyon sistemi EBD (Electronic Brake Distributor): Fren gücünün dört tekerlekte esit olmasini saglayan hidrolik dagilim destek sistemi EBV: Fren hidroliginin basincini ve dagilimini kontrol eden supap sistemi ECE (Economic Commission for Europe): Avrupa Birligi ülkelerinde kullanilan yeni norm ECOTEC: GM´in gelistirdigi çevreci ve ekonomik özelliklerde teknoloji saglayan motor EDLS: Özellikle arkadan itisli otomobillerde, tekerleklerin esit güçte dönmesini saglayan elektro-mekanik diferansiyel kilit sistemi EGZOZ GAZI DEVIRDAIMI SISTEMI (EGR): Dizel araçlarda bulunan ve egzoz gazindaki is parçaciklarini yakalamak için ek bir sistemdir EGZOZ BORUSU: Motordan çikan yanmis gazlari disari atar EGZOZ MANIFOLDU: Motor silindirlerinde yanmis olan gazlarin disariya atilmasini saglayan, bir seri borudan yapilmis motor parçasi EGZOZ PATLAMASI: Sistemdeki bir kaçak, ateslemenin rötarda olmasi ya da düsük oktanli yakit nedeniyle egzozdan gazlarin patlayarak çikmasi EGZOZ SUBABI: Egzoz zamaninda açilarak yanmis egzoz gazlarinin silindirden disari atilmasini saglayan supap EGZOZ ZAMANI: Egzoz supabinin pistonun alt ölü noktadan üst ölü noktaya dogru yaptigi strok sirasinda açilarak, yanmis gazlarin silindirlerden disariya atilmasidir EGRILIK AÇISI: Oto tekerleginin yerden yükselis açisi EKSENEL GEZINTI: Bir milin iki ucuna dogru yapmis oldugu harekete eksenel gezinti denir ELASTISITE: Araçlarin ara hizlanmasi, performanslarindaki esneklik ELCODE: Otomobile binerken veya indikten sonra, çok degisken formüllerle uzaktan kumanda sifresi (data-check) yaratan "kontak anahtari", ayni zamanda motoru da "kilitleyebiliyor" ELEKTRIK SISTEMI: Otomobillerin elektrik sistemlerinde atesleme bobini, distribütör, regülatör, batarya, sarj dinamosu, mars motoru ve kablolar yer alir ELEKTRIKLI YAKIT POMPASI: Kamyon, otobüs gibi genellikle agir hizmet tipi araçlarda bulunan elektrikli yakit pompasi, aracin bataryasindan veya sarj dinamosundan aldigi akimla çalisarak, yakit deposundan karbüratöre yakit aktarir ELEKTROLIT: Bataryadaki asit ve saf su karisimi ELEKTRONIK ATESLEME SISTEMI: Bataryali atesleme sistemi parçalarina ek olarak, distribütörde manyetik ünite ve kontrol ünitesi ile donatilmis sistemdir Elektronik atesleme sistemi, manyetik alandaki degismelerin meydana getirdigi elektrik akimi prensibine dayanir Bu sistemde birbirine temas eden hiçbir parça yoktur Klasik atesleme sisteminde görülen platin ve meksefe, atesleme sisteminde yer almaz Bu sistemde motor atesleme zamani fabrikada ayarlanir ve bu ayar hiçbir sekilde aracin yaptigi kilometre arttikça degismez, sabit kalir ELEKTRONIK YAKIT ENJEKTÖRÜ: Emme borularina, motorun devrine, isisina ve gaz verme durumlarina göre yakit iletimini kontrol eden aygit ELEKTROT ARALIGI KARBON ILE KISA DEVRE: Atesleme odasinda meydana gelen karbon depozitlerinin, buji elektrotlari arasinda kisa devre meydana getirmesidir ELEKTROT GÖBEGINDE KISA DEVRE: Atesleme odasinda meydana gelen depozitlerin, porselen göbek ile bujinin madeni kismi arasinda kisa devreye neden olmasidir EL FRENI: El ile çalistirilan, otomobil park edildiginde hareket etmesini önleyen, genellikle arka frenlere bagli fren sistemi EMME MANIFOLDU: Karbüratörden motorun silindirlerine yakit-hava karisiminin akisini saglayan, bir seri borudan yapilmis motor parçasi EMME MANIFOLDU AYARI: Emme manifoldunun iyi bir performans gösterebilmesi için gerekli olan ayardir Emme manifoldu belli bir hacim ve uzunlukta yapilmalidir EMME STROKU: Emme zamaninda, üst ölü noktadan alt ölü noktaya dogru olan piston stroku sirasinda silindire hava-yakit karisiminin girmesidir EMME SUBABI: Emme zamaninda açilarak silindirlere hava-yakit karisiminin girmesini saglayan supap EMME ZAMANI: Pistonun üst ölü noktaya yaklasmasiyla birlikte emme supabinin açilmasina, emme zamani denir EMNIYET KEMERI: Araçlarda sürüs aninda sürücü ve yolcularin güvenliklerini saglamaya yönelik bir sistemdir Emniyet kemerinin görevini en iyi sekilde yapabilmesi için, alt bölümünün iki tarafta legen kemiginin üzerinden ve üstte de omuzun üzerinden geçmelidir EMNIYET KEMERI ÇESITLERI: Aktif gergili emniyet kemeri sistemlerinde Emniyet kemerindeki boslugu almak için (özellikle kisin kalin giysiler giyildiginde) bir algilayiciya bagli bir gergi sistemi, devreye girerek yolcu emniyet kemeri üzerine yüklenmeden önce kemeri gerer Böylece yolcunun hareketi en aza indirgenir Iki tip gergi sistemi vardir; yayli ve ateslemeli Yayli tip; algilayicidan gelen uyari sonucunda bir yay tetiklenir ve emniyet kemeri gerilir Ikinci tipte ise hava yastiginda oldugu gibi bir atesleme mekanizmasi kullanilir Darbe uyarisi geldiginde bir gaz ateslenerek emniyet kemeri gerilir Bu sisteme "piroteknik" de deniliyor EMNIYET KEMERI YÜKSEKLIK AYARI: Emniyet kemerinin farkli boylardaki insanlara göre ayarlanabilmesini saglar ENDÜKSIYON BOBINI: Endüksiyon bobini, 6-12 voltluk batarya voltajini bujide tirnak araligini atlayacak kadar yüksek voltaja çikaran oto transformatörüdür EPS (Elektro Power Steering): Hidrolik destekli ve hiza duyarli elektrik motorlu direksiyon sistemi ERKEN ATESLEME: Yanma odasina sikistirilmis olan karsimin buji kivilcimi ile yakilmadan, kendi kendine yanmaya baslamasina erken atesleme denir Erken ateslemenin baslica nedeni, yanma odalarinda fazla karbon birikintilerinin olusmus olmasidir ESP (Electronic Stability Program): Otomobilin savrulma ihtimaline karsi dört tekerlegin dönüsünü sürekli kontrol eden sensörler ile gerektiginde tek bir tekerlege bile fren yaptiran ve amortisörlerin hareketini de kontrol eden sistem EZILEBILIR BÖLÜM: Aracin kaza aninda ezilebilecek bölümlerine verilen ad Bu bölümler kaza aninda açiga çikan enerjinin büyük bölümünü yutar, kalan enerjiyi ise otomobilin gövdesinde yolculara zarar vermeyecek biçimde yönlendirir ETC: Elektronik çekis kontrol ve düzeltme sistemi FFFFF FAKIR KARISIM: Motorlarin çesitli yük ve hizlarindaki yakit-hava karisiminin fakir karisim halinde bulunmasidir Fakir karisim, benzinin birim agirliginin havaya nazaran daha az oranlarda olmasi ve yanma islemi için gerekli oranda oksijen ile birlesememesidir FILTRE: Hava filtresi, motora giren havayi süzerek toz ve pisliklerden arindirir Yag filtresi genellikle motor karterinin altinda olan ve motor yagini süzerek toz, pislik ve artiklarin yaglama sistemine karismasini önleyici bir filtredir FILTRE YAG DOLASIM SISTEMLERI: Basinç ayar supabi ile düzenlenen yag dolasim sistemleri, kisa devreli sistem ve tam akisli sistem olarak ikiye ayrilir FOSIL YAKITLAR: Milyonlarca yil önce ölen hayvan ve bitkilerin çürümesiyle olusan kömür, petrol gibi yakitlara genel olarak verilen ad FPS: Birçok otomobilde sadece küçük bir yangin tüpü seklinde, yaris otomobillerinde ise çesitli noktalara çelik borular içinden söndürücü gaz püskürten yangin önleme sistemi FREN: Hareketli aracin hizini azaltan veya tamamen durduran düzenek FREN AYARI: Periyodik olarak fren balatalarina ve genel fren sistemine yapilan ayarlardir FREN BALATALARI: Fren pedalina basildigi anda fren kampanasina sürterek yavaslama ve durma etkisi yaratan parçalardir Fren balatalari yarim daire seklinde kavis verilmis metal parçalaridir FREN BOSALMASI: Balatalarin asiri isinmasindan dolayi frenlerin tutmamasi FREN DISKI: Hidrolik fren sistemlerinde tekerlerdeki fren tablasina takilir Merkez pompasindan gelen hidrolik basinç, fren diskindeki pistonlari etkileyerek fren pabuçlarini açar ve frenleme için kampana iç yüzeyine temas ettirir FREN KAMPANASI: Araç tekerlerine takilan madeni parça Dönen tekerleri frenlemek için fren pabuçlari kampana iç yüzeylerine etki yaparak kampanalari yavaslatir veya durdurur FREN PABUÇLARI (BALATA): Yarim daire seklinde kavis verilmis metal bir parça Üzerine isiya karsi oldukça dayanikli olan balata perçinlenmistir Frene basildigi zaman bu balata kampanaya sürterek frenleme etkisi gösterir FSI: Dogrudan enjeksiyon gerçeklestiren, fakat yüksek oktanli benzinlerle çalisan motor (WV Grubu´nda sikça kullanilmaktadir) F TIPI MOTOR: Bazi supaplari silindir kapaginda, bazilari silindir blogunda bulunan bir tip motor GGGGGG GAZ BASINÇLI ISI GÖSTERGELERI: Gaz basinçli isi göstergesi bir isi tüpü, gösterge kadrani ve bunlari birbirine baglayan ince borulardan olusur GAZ KELEBEGI: Karbüratör karisim bogazinin alt kisminda bulunan yuvarlak bir disk Ekseni etrafinda dönerek silindirlere giden karisim miktarini arttirir veya azaltir GAZ PEDALI: Motorun ve dolayisiyla otomobilin hizini denetleyen pedal GAZ TÜRBÜNÜ: Bir tür içten yanmali motor Yanma sonucu meydana gelen basinç, türbün kanatlarina etki ederek türbün milini döndürür GDI (Gasoline Direkt Injektion): Mitsubishi Motors tarafindan gelistirilen sistem direkt olarak benzini yanma odasina püskürtür Bu sistem düsük yakit tüketimi ve yüksek performans saglar GEÇ ENJEKSIYON: Egzozdan kara duman çikmasina neden olan, yakitin geç gelmesi durumudur Üst ölü noktanin 12 derece sonrasinda gerçeklesen enjeksiyon, geç enjeksiyon olarak kabul edilir GENLESME TAPASI: Genlestikten sonra istenilen ölçüde yerine oturan bir tapadir GERI TEPME: Karisimin erken tutusmasi durumunda yanmanin karbüratörden geri çikmasina, geri tepme denir GERI VITES DISLISI: Geri viteste giris mili ile çikis milinin arasina geri vites dislisi olarak adlandirilan ek bir disli çark girer Çikis mili ve tekerlekler ters yöne döner GERILIM REGÜLATÖRÜ: Alternatör ile elde edilen dogru akimin ayarlanmasi isleminde kullanilan bir parçadir GRES YAGI: Akiskan bir yag ile kalinlastirici bir maddenin, kati ile yari akiskan arasinda yapi degisikligi gösterdigi bir yagdir Gres yaglarinda akiskan kisim genellikle petrol esasli mineral bir yag veya sentetik bir akiskan olup, kalinlastirici kisim ise metalik bir sabundur GRIP: Yol tutus Kaymama GRUP DISLISI: Vites kutusu içinde bütün vites dislilerinin baglantili oldugu disli grubu GÜÇ: Yapilan isin birim zamana olan oranina denir GÜÇ STROKU: Güç strokunda hava-yakit karisimi yanarak pistonu asagiya dogru iter ve motor güç üretir HHHHH HACIMSEL (VOLÜMETRIK) VERIM: Emme zamaninda silindirlere normal sicaklik ve normal basinç altinda girmis olan karisim hacminin, silindire olan oranina hacimsel verim denir Bu verimin artmasi, motor gücünün artmasini saglar HAREKET NAKIL SISTEMI: Hareket nakil sistemi saft, kardan mafsali ve kayici mafsal gibi parçalardan olusur Bu sistemler, motor gücünün sanzimandan (vites kutusu) diferansiyele nakledilmesinde kullanilir HAVA BASINCI: Havanin bir cisim üzerine uyguladigi kuvvet Basinç havanin küçük bir hacme sikistirilmasiyla artar HAVA BOGAZI: Karbüratörde motora giren havanin geçtigi boru seklindeki kisim HAVA FILTRESI: Motora giren havayi süzmek için karbüratör hava bogazinin baslangicina takilan bir çesit süzgeç HAVA SOGUTMALI MOTOR: Silindirlerin ve silindir kapaginin hava ile sogutuldugu motor tipi Silindirlerin ve silindir kapaginin disina, daha iyi sogutma saglamak için ince hava kanatçiklari yapilmistir HAVALI SÜSPANSIYON: Range Rover´in süspansiyonunda güçlü amortisörler ve yalpa çubuklari vardir Ancak yaylar yerine basinçli havayla dolu pnömatik silindirler kullanilir Bu silindirler bozuk yollarin neden oldugu titresimlerin çogunu yutar HAVASINI ALMA: Kapali bir hidrolik ya da sogutma sistemindeki havanin çikartilmasi islemi HB (HatchBack): Bagaj çikintisi olmayan arkasi yere dik inen 3 veya 5 kapili otomobil HDI: Çok yüksek basinçla enjeksiyon gerçeklestiren dizel motor teknolojisi (Peugeot ve Citroen marka dizel otomobillerde kullanilan kisaltmadir) HEAD-UP-DISPLAY: Gösterge tablosundaki hiz ve devir datasini ön cama rakamlar ile yansitma sistemi HELEZON YAY: Çelik telden yapilmis olan, yaylanabilen bir yaydir HESSELMAN MOTORU: Dizel esasina göre çalisir Fakat sikistirma orani düsüktür Atesleme, benzin motorlarinda oldugu gibidir HIBRID MOTOR: Iki farkli enerji sisteminin birbirini destekledigi, genellikle yakit ile çalisanin asil çekisteki elektrikli motorun bataryalarini sarj ettigi çift motor sistemi HIDROLIK: Güç aktariminda sivi kullanan sistemlere verilen genel ad Otomobillerin fren sistemlerinde kullanilir Ilk hidrolik sistemlerde su kullaniliyordu Bugün ise su kadar çabuk donmayan sivilar ve yag kullanilmaktadir HIDROLIK BASINÇ: Fren balatalarini çalistirmak için tekerlek silindirleri içinde olusan basinca, hidrolik basinç denir HIDROLIK FREN: Fren pedalina basildigi zaman, fren pabuçlarinin hidrolik basinçla fren kampanasina sürtmesini saglar HIDROLIK SUPAP ITICISI: Supap boslugunu sifira indirerek supap sesini azaltan, yag basinciyla çalisan bir supap iticisi IIIIII ISI GÖSTERGELERI: Otomobillerde bulunan isi göstergeleri, gaz basinçli ve elektrikli isi göstergeleri olmak üzere ikiye ayrilir Isi göstergeleri, motor ve radyatör içindeki sicaklik derecelerini veren göstergelerdir ISI KONTROL SUPABI: Isi kontrol supabi, motor soguk iken açilarak sicak egzoz gazlarini emme manifoldu etrafindaki isitma odasina gönderir Bu supaplar, emme manifoldlarinda bulunur ISI TRANSFERI: Içten yanmali motorlarda meydana gelen isinin motor parçalari üzerinde toplanmasidir Bu istenmeyen isinin bir kismi, su kanallarinda bulunan su tarafindan havaya iletilir IÇTEN YANMALI MOTOR: Distan yanmali motorlarin aksine, yakiti dogrudan dogruya silindirler içinde yakan ve üretilen isi enerjisini piston biyel mekanizmasi ile krank miline ileten motorlara, içten yanmali motorlar denir Içten yanmali motorlar yakit cinsine göre dört çesittir Bunlar ise benzin, dizel, gaz-türbin ve LPG gaz motorlaridir İÇTEN KISA DEVRE: Termostatin kapali oldugu zamanlarda, suyun silindir kapagi ve silindir blogu arasinda dolasimini saglayan bir sistemdir İKI DEVRELI FREN: Iki devreli fren sisteminde ön ve arka tekerlekler birbirinden ayri iki fren devresine baglidir Bu sistemde fren merkez silindiri tek olmasina ragmen, içinde ön ve arka tekerleklere etki eden iki ayri fren silindiri vardir Frene basildiginda merkez fren silindir pistonu tek hareket yapmasina ragmen, ön ve arka tekerleklere birbirinden ayri iki piston ile etki eder Ön ya da arka tekerleklerden birinin devresinde ariza olmasi durumunda, saglam fren devresi aracin frenlemesini saglar Bu sistem tek devreli fren sistemine göre daha güvenlidir İKI SILINDIRLI MOTORLAR: Silindirleri karsilikli yatay bir düzlem üzerinde bulunan motorlardir Bu motorlar otomobillerde çok az kullanilir İKI ZAMANLI ÇEVRIM: Isin, iki piston strokunda meydana geldigi motor çevrimidir İKI ZAMANLI MOTORLAR: Bu motorlara ayni zamanda karterden doldurmali motorlar denir Iki zamanli motorlarda esas olan iki zaman, sikistirma ve is zamanidir Bu sistemde piston her üst ölü noktaya çikisinda sikistirma, her alt ölü noktaya dogru hareketinde ise is (genisleme) yapar İMMOBILISER: Hirsizliga karsi motorun elektronik isletim sistemini kilitleyerek aracin çalismasini engelleyen bir sifreli koruma sistemi İNTEGRAL (MONOKOK) GÖVDE: Otomobilin ana parçalarini bir arada tutmaya yarayan çerçeveye sasi denir Modern otomobillerde genellikle sasi araç gövdesiyle birliktedir Buna integral ya da monokok gövde denir ?NTERCOOLER: Turbonun kullanildigi motorlarda, emme manifolduna pompalanan havanin sicakligi, hem turbonun egzoz sistemi ile iç içe olmasindan hem de basinç uygulanan gazlarin isinmasindan dolayi artar Isinarak yogunlugu azalan ve verimi düsen bu sicak havayi sogutarak motora veren sisteme intercooler adi verilir Intercooler çalisma prensibi aslinda bir çesit radyatördür Aralarindaki fark; radyatörde suyun, intercoolerda ise havanin sogutulmasidir İRTIFA ETKISI: Irtifa, deniz seviyesinden daha yukari yüksekliklerde suyun kaynama noktasinin degismesidir Bulunulan yükseklige göre radyatör suyunun kaynama sicakliginin degismesine, irtifa etkisi denir İSTIKAMET ÇUBUGU: Istikamet çubuklari tekerlek sarsintilarinin direksiyon kutusuna intikalini önleyen araçlar olup, boru veya çubuk seklinde yapilmislardir İS ZAMANI: Motorda yanma sonunda meydana gelen basinç ile pistonun üst ölü noktadan alt ölü noktaya dogru itilmesine is zamani denir İVMELENME: Ivmelenme bir otomobilin hizini ne kadar çabuk artirabildigini gösterir Ivmelenme, duran bir otomobilin saatte 0´dan 100 km hiza kaç saniyede çiktigi ile ölçülür KKKKK KAM MILI: Bir disli ya da zincir yardimiyla hareketini krank milinden alan, her silindirin emme ve egzoz supaplarini çalistiran mil KAPALI TIP HAVALANDIRMA SISTEMI: Genellikle agir hizmet tipi araçlarda kullanilan bir havalandirma sistemidir KAPI EMNIYET KILIDI: Çarpisma sirasinda kapinin açilmasini önleyen mekanizma KAPI EMNIYET MANDALI: Kapinin içerden ve disardan açilmasini önleyen tertibat KAPI IÇI GÜVENLIK ÇUBUKLARI: Yan çarpmalarda yolculari korumak için kapilarin içine yerlestirilen saglam çelik çubuklar KAPIS POMPASI: Karbüratörde kapis devresinin gaz kelebegine baglanmis parça Gaz kelebegine ani olarak basildigi zaman karisimi zenginlestirir KARBÜRATÖR: Hava-yakit karisimini motorun ihtiyacina göre muhtelif oranlarda ayarlayan ve yakiti atomize eden bir düzenektir KARDAN MAFSALLARI: Bu parçalar, sanziman ile diferansiyelin ayni eksende bulunmamasindan dolayi degisik açi altinda devir nakletmekte kullanilirlar KARDAN MILI: Güç aktarma organlarinda hareketi, vites kutusundan diferansiyele ileten mil KARE MOTOR: Piston strogu ve silindir çapi esit motor KAROSER: Sasiye monte edilen, aracin saçtan yapilmis kismi Bu kisimda pencereler, kapilar, koltuklar, yolcu ve motoru koruyan kisimlar bulunur KARTER: Genellikle çelik saçtan yapilan, motorun alt tarafinda bulunan, krank muhafazasinin altini kapatan ve yaga depoluk eden parça KATALITIK ÇEVIRICI: Egzozdan çikan zararli gazlari azaltir Örnegin nitrik oksitleri azot ve suya çevirerek zararsiz hale getirir KATALITIK KONVERTÖR: Motordan çikan zararli maddeleri zararsiz maddelere dönüstürmek için araçlara takilir Seramikten yapilan ve gözenekleri katalitik etki saglayan maddelerle (katalizör) kapli katalitik dönüstürücünün içinden geçen egzoz gazlari reaksiyona girerek zararsiz maddelere dönüsür Dönüstürücüye NOx (Azot Oksit), CO (Karbon monoksit) ve HC (Hidrokarbonlar) olarak giren maddeler reaksiyon sonucunda canlilara zararsiz N2 (Azot), CO2 (Karbon dioksit) ve H2O (su) olarak egzozdan disari verilir Bazen performans artirmak için katalitik dönüstürücünün iptali gündeme gelmektedir Bu islem araca ek güç saglasa da çevreyi kirletmesine neden oldugu için kaçinilmasi gerekir KATALIZÖR: Kimyasal reaksiyonlari hizlandiran ya da olus biçimlerini degistiren madde Otomobillerin egzoz sistemlerinde kirliligi azaltmak için kullanilir KATALIZÖR VE KATALIZATÖR ARASINDAKI FARK: Katalizör, katalitik etki saglayan maddeye, katalizatör ise katalitik etki saglayan cihaza verilen addir Katalitik konvertör yerine katalitik dönüstürücü kelimesi kullanildiginda aralarindaki fark daha kolay anlasilir KATIK: Katiklar genelde benzin ve yag katiklari olarak ikiye ayrilirlar Benzine katilan katiklar, genelde benzinin oktan sayisini yükseltmek ve yakit deposundaki pas, tortu ve korozyonu önlemek amaciyla kullanilir Madeni yaglara katilan katiklar ise, yagin dayaniklilik özelligini ve performansini arttirmaya yöneliktir KAVRAMA: Krank mili ve güç aktarma organlarini birlestiren ve ayiran düzenek KAVRAMA MILI: Üzerinde kavrama balatali diskinin geçmesi için açilmis kama oluklari ve uç tarafinda vites kutusu grup dislilerini çeviren bir mil KITLESEL GÜÇ (GÜÇ AGIRLIGI): Motorun bir beygir gücü basina düsen agirligina, o motorun kitlesel gücü veya güç agirligi denir Motorun ürettigi gücün bir kismi, kendi agirligini tasimak için harcanir KOKPIT: Otomobillerde sürücünün oturdugu kisma kokpit denir KOMPRESÖR (TURBO): Turbo sistemlerine bazi üreticiler tarafindan verilen ad Bu sistemde dogrudan krank miline bagli olarak çalisan basinçli hava sistemi sayesinde motorda rölantiden itibaren daha yüksek güç ve tork elde edilir KOMPRESYON KAÇAGI: Yanma odasinda sikisan hava-yakit karisiminin veya yanmis gazlarin, segmanlarin arasindan kartere sizmasi KOMPRESYON FRENI: Motorun kompresyon gücünden yararlanilarak yapilan frendir Bu fren çesidi özellikle agir tasitlarda kullanilmaktadir Bu sistemde egzoz manifoldu içinde bulunan bir valf mekanik bir kol araciligi ile kapatilarak, egzoz gazlarinin silindir atesleme odasindan basinçla atmosfere çikmasina engel olunur Silindir içinde kalan bu yanmis gazlar, kompresyon freni yaparak aracin yavaslamasini saglar KOMPRESYON SEGMANLARI: Pistonun üst tarafinda bulunan segmanlar Silindirdeki kompresyonu tutacak ve kaçaklari önleyecek sekilde yapilmistir KONTAK ANAHTARI: Kontak anahtari, çevrildigi zaman atesleme ve mars devresine elektrik akimi göndererek aracin çalismasini saglar Ayni sekilde araç çalisir durumda iken kontak anahtari çevrildiginde, atesleme ve mars sistemine giden akim kesilerek, araç durdurulur KONTROL PANELI: Sürücünün önünde bulunan ve üzerinde otomobille ilgili çesitli bilgiler içeren göstergeler olan panele verilen ad KONTROL RÖLESI: Alternatör ile elde edilen dogru akimin ayarlanmasi görevini gören regülatörün bir parçasidir KORUYUCU KILAVUZ: Krank muylusunun çizilmesini önlemek için biyel civatalarina takilan bir parçadir KÖPÜK FILTRE: Köpük filtre, sünger tipinde delikli köpükten yapilmistir Yagli yapisi sayesinde hava içindeki tozlari tutar KRANK MILI: Pistonlarin ileri geri hareketini dönme hareketine çeviren mil KRANK MUHAFAZASI: Üst kartel de denir Krank milinin içinde döndügü motorun alt kismi Üstünde silindir blogunun alt tarafi, altinda kartel bulunur KURS (PISTON YOLU): Pistonun alt ölü nokta ile üst ölü nokta arasinda aldigi yola denir KURS HACMI: Pistonun alt ölü noktadan üst ölü noktaya kadar silindir içinde yaladigi hacme, kurs hacmi denir KURSUN TETRA-ETIL: Yanmanin verimini arttirmak ve benzinin oktan sayisini yükseltmek için benzine katilan bir maddedir KURU GÖMLEK: Silindir blogunda bulunan silindirik yuvalarina siki bir sekilde geçirilen, ince çeperli çelik veya dökme demir gömleklerdir KUTUP BASLARI: Akümülatörün dis tarafinda üzerinde ( + ) ve ( - ) isaretleri bulunan, akümülatörden pozitif ve negatif elektrik akimlarinin verildigi güç noktalaridir KUSAK: Lastigin degisik katmanlarina kusak ya da kat adi verilir KÜLBÜTÖR MANIVELASI: Kam hareketinin yönünü degistirerek, supaba ileten maniveladir KÜLBÜTÖR MILI: Külbütör mili çelik alasimdan yapilmis, içi bosaltilmis ve iki basina özel tapalar takilmis düz bir mildir KW: Kilowatt, motorun güç degerini elektrik gücü olarak gösterir 1 kW= 134 ECE= 135 PS (DIN) LLLLL LAMINE CAM: Ön cam saydam bir plastik tabakasinin iki yüzüne cam kaplanmasiyla yapilmistir Bu tip camlara lamine cam adi verilir Lamine cam bir darbe aldiginda küçük parçalar halinde kirilip dagilmaz LAYER: Bakir ve çelik gibi metallerden yapilmis, ince madeni levhalardir Yatak keplerinde yatak bosluklarini artirmak için kullanilir LASTIK: Otomobil lastikleri, otomobilin yol üzerinde gidisini saglayan temel parçalardir LASTIK YANAGI: Otomobil lastiginin yan yüzüne, lastik yanagi denir LENZ KANUNU (TRANSFORMATÖR): Siddeti degisen bir manyetik alan içinde hareket ettirilen iletkende elektrik akimi meydana gelir LIFTBACK: Arkasindaki belli belirsiz bagaj çikintisina dogru egilen arka cama sahip olan ve bagaj kapagi arka cam ile birlikte yukari açilan otomobil tipi LPG: Sivilastirilmis halde bulunan petrol gazina LPG denir L TIPI SUPAP MEKANIZMASI: L tipi supap mekanizmasi olan motorlarda supaplar yanma odasi ve silindirlere ters dönmüs sekildedir Bu tip supap mekanizmasi, bütün supaplarin bir tek kam mili ile çalistirilmasini mümkün kilar Supap iticileri, kam milinden aldigi hareketi dogrudan dogruya supap saplarina iletecegi için supaplarin daha sessiz çalismalari saglanir L TIPI MOTOR: Motor supaplarinin silindir blogunda oldugu bir motor çesididir MMMMM MALAFA: Bir eksen üzerinde bulunan parçalari, ayni eksende tutan bir mildir MANIFOLD: Üzerinde çesitli açikliklar bulunan kapali bir boru ya da kanal sistemi MANTAR TIPI SUPAP: Mantar tipi supap, otomobil motorlarinda kullanilan mantar seklinde bir supaptir MAYI KAVRAMA: Mayi debriyaj veya mayi volan olarak da adlandirilabilen mayi kavrama, hidrolikle çalisan bir mekanizmadir ve mekanik debriyajin gördügü görevi görür MARS MOTORU: Motora ilk hareketi verebilmek için gereken enerjiyi saglayan elektrik motoru MEKANIK AVANS SISTEMI: Mekanik olarak isleyen avans sistemidir Bu sistemde görev yapan iki agirlik vardir Bu agirliklar, motor dönme hizi çogaldikça santrifüj kuvveti yardimiyla açilirlar MEKANIK VERIM: Motorda esas güç olan faydali gücün, iç güce oranidir MERKEZ POMPASI: Hidrolik fren sisteminde fren pedalina basildigi zaman hidrolik basincinin gelistigi hidrolik yagi ile dolu silindir MEKSEFE: Platinlerin yanmasini önleyen distribütör içindeki bobin METAL YORULMASI: Bir metalin çatlamasi ya da karincalanmasi durumudur Bu sekildeki bir ariza, birçok kereler tekrarlanan etki sonucunda meydana gelir MIKROMETRE: Hassas ölçüm yapabilen bir ölçü aletidir Genellikle parçalarin iç ve dis çaplarini ölçme isleminde kullanilir MINIVAN: Minibüslerin en küçük ve lüks sekli, van tipi iri otomobil MONOKOK (INTEGRAL) GÖVDE: Otomobilin ana parçalarini bir arada tutmaya yarayan çerçeveye sasi denir Modern otomobillerde genellikle sasi araç gövdesiyle birliktedir Buna monokok ya da integral gövde denir MOTOR: Aracin hareketi için gerekli gücü saglayan makinadir Hareket için gerekli güç, motorda yakitin yanmasi sonucunda ortaya çikar Motorlar bu sekilde, isi enerjisini mekanik enerjiye çevirirler MOTOR AYARI: Bir araç üzerindeki motora, belli araliklar dahilinde yaptirilmasi gerekli olan ayarlamalardir MOTOR ÇESITLERI: Içten yanmali motorlarda sekiz adet motor çesidi vardir Bu motorlar; sira silindir, v-silindir, karsilikli silindir, bas asagi silindir, bas asagi v-silindir, x-silindir, çift v-silindir ve yildiz motor olarak adlandirilmaktadir MOTOR DURDURULDUTAN SONRA ATESLEME: Kontak anahtarinin kapatilmasindan sonra, motorun çalismaya devam etmesi durumudur Bu sekilde buji ile atesleme olmadigi halde, araç çalismaya devam eder Bunun baslica nedeni ise, yanma odasinda fazla karbon birikintisinin olmasidir Bunun disinda sogutma sisteminin arizali olusu, sicakligin yüksek olmasi, yakit kalitesinin düsük olmasi (oktan sayisinin az olmasi) gibi nedenler, kontak kapatildigi halde motorun çalismaya devam etmesine neden olur MOTOR YAGI: Motor içine konan, gerek petrol hammaddesinden gerekse de sentetik olarak üretilen yagdir Motorun islev görüp, tam bir performans göstermesi ancak teknik ve rasyonel bir yaglama ile mümkündür MOTOR YAGININ GÖREVLERI: Motor yaginin baslica görevleri motoru yaglamak, kompresyonu tutmak, motoru sogutmak ve motoru temizlemektir MOTOR YATAGI: Motor yatagi, dönerek hareket eden motor parçalarini gerekli durumda tutar Motor yatagi ayrica, motorda meydana gelen mekanik kuvvetler oraninda yüzeyine binen yükleri bozulmadan tasir MOTOR GÜÇLERI: Motorlarda iç güç (indike güç) ve faydali güç olmak üzere iki çesit güç bulunmaktadir MOTOR IÇ GÜCÜ: Silindirlere girmis olan karisimin yanmasi ile meydana gelen isi enerjisinin mekanik enerjiye dönüsmesi, motorun silindirleri içinde olmaktadir Motorun silindirleri içinden veya piston üzerinden alinan güce iç (indike güç) denir MOTOR FAYDALI GÜCÜ: Faydali güce ayni zamanda efektif güç ve fren gücü de denir Bu güç, motorun gerçek gücüdür Silindirler içinde elde edilen iç güçten, motorun çalismasi için harcanan gücün çikarilmasindan sonra, motorun volanindan veya kasnagindan ölçülen bir güçtür MOTOR SUPAPLARI: Motordaki çalisma zamaninin sirasini ve devam süresini ayarlayan parçalardir MOTOR YAGI SAE SINIFLANDIRMASI: SAE rumuzu "Society of Automotive Engineers", (Otomotiv Mühendisleri Dernegi) kelimelerinin bas harflerinden meydana gelmistir SAE siniflandirmasinda yaglar, kalinliklarina göre en çok yedi sinifta toplanir Bu siniflandirmanin yaglarin kalitesi ile ilgisi yoktur MOTOR VURUNTUSU: Motorda, ana ve biyel yataklari vuruntusu olmak üzere iki çesit yatak vuruntusu görülür Yatak vuruntusu ana yataklarda, rölanti ve rölantinin üzerindeki devirlerde derinden gelen boguk bir vuruntu seklinde gerçeklesir MOTORIN: Motorin, dizel motoru yakitidir Ham petrolün birinci kuledeki damitilmasi sirasinda, 200 - 380 derece arasinda kaynama araligindan alinan üçüncü ana ürün, motorindir MPV (Multi Purpose Vehicle): Ticari kullanima da dönüstürülebilen çok amaçli binek araç Van sinifi araçlarin tümüne MPV denilebilir Micro MPV´den macro MPV´ye kadar bir çok çesidi vardi NNNNN NAVIGASYON: Uydulardan gelen konumlandirma sinyallerini, içindeki bölge ve yol haritasi ile birlikte degerlendirerek sürücüye yön bulma konusunda yardim eden sistem NIGHTVISION: Ön cama yansitilan infrarot kamera görüntüsü ile farlariniz kapaliyken bile karanlikta gidebildiginiz GM´in yeni enfraruj gece görüs sistemi OOOOO OHC: Silindir sirasina dik yer alan eksantrik mili OKTAN: Motor yakitinin vuruntuya dayanma yeteneginin ölçüsü OTOMATIK VITES (TRANSMISYON): Vites degistirme islemine gerek olmayan otomatik sistemdir Otomatik vitesin sadece ileri, geri, bos ve park gibi seçenekleri vardir Araç hareket ettirilmek istendiginde, sadece sürüs (drive) vitesine almak yeterlidir Bu asamadan sonra otomatik vites, gidilen hiza göre vites degistirme islemlerini otomatik olarak ayarlar P araç park edildiginde tekerlekleri kilitlemek içindir R geri vitestir D normal sürüs vitesidir OTO TERMIK PISTON: Oto termik piston, motor soguk iken piston vuruntusu olmasini engeller Motor isindigi zaman piston pim yuvasinda bulunan çelik parçalar, pistonun pime dik yönde genlesmesini sinirlandirir Piston bu yönde ancak çeligin genlesme katsayisina uygun biçimde genlesir Bu sekilde motor soguk iken, piston vuruntusu önlenmis olur OVAL PISTON: Genellikle alüminyum alasimindan yapilan bu pistonlarda piston basi silindirik olup, piston eteginden 0,50 - 0,70 mm küçüktürler Oval pistonlar, motorun rejim sicakliginda yüksek performans saglar OVAL TASLANMIS PISTON: Isi ile etkilesiminde tam bir dairesel sekil alan, oval bir pistondur OVERDRIVE (EKONOMI VITESI): Düsük yakit tüketimi saglayan vites Bazi araçlarin besinci vitesi (ya da varsa altinci vitesi) aracin hizini artirmak için degil yakit tüketimini düsürmek için tasarlanmistir Örnegin, 4 viteste 100 km/s hizda giderken araç 4000 d/devirde ise, 5 viteste 3000 devire iner Normal besinci vitesten farki, son hiza dördüncü viteste ulasilmasidir Örnegin, 94 model Sahin´de kullanim kitapçigindaki bilgilere göre 4 viteste son hiz 160 km/s Ama besinci viteste araç ancak 155 km/s son hiza ulasabiliyor Bu besinci vitese "overdrive" denir PPPPP PANELVAN: Mal tasimaciliginda kullanilan ticari araçlara verilen ad PANHARD KOLU: Arka dingilin sagi sola hareket etmesini önler PASIF GÜVENLIK: Bir kaza gerçeklestigi anda ve sonrasinda, yasam kabini içindeki yolcularin en az yara ve darbe ile kurtulmalarini amaçlayan araç güvenlik sistemlerine verilen ad Sürücü ve yolcularin el ve kafalarini çarpabilecegi bölgelerde yumusak malzeme, aktif kafaliklar, omur koruma sistemi WHIPS, aktif gergili emniyet kemerleri, airbag, sidebag´ler, yan cam hava yastiklari IC, kapi içi çelik barlar, gövdenin darbe emici katlanma bölgeleri PATINAJ: Tekerlekler yolu iyi tutamadigi zaman, özellikle kaygan ve buzlu yollarda olusan kayma PATS: Amerikan otomobillerindeki immobilizer içeren alarm sistemi PDC (Parktronic; Park Distance Control): Otomobilin tampon hizasinda ses dalgalari ile bosluk kontrolü yaparak çalisan park yardim sistemi PINYON: Çogu otomobilde düz disli - pinyon sistemi kullanilir Direksiyon milinin ucundaki küçük disli çarka pinyon denir Pinyon, ileri geri hareket edebilen düs disliyi hareket ettirir Düz disli tekerlekleri saga, sola çeviren rotlara baglidir PISTON KOLU YATAGI: Piston kolunun krank miline baglanan ucundaki yatak PISTON PIMI: Piston ile biyel kolunu birlestirir PISTON SEGMANI: Piston üstündeki yuvalara oturan ve silindir gömlegi ile piston arasinda geçirmez bir tabaka olusturan bir ucu açik yayli halka PISTON VURUNTUSU: Silindire göre fazla asinmis pistonun, silindir yuvalarina çarpmasiyla meydana gelen boguk vuruntu PITMAN KOLU: Sektör disli mili ile tekerleklere hareket ileten yön çubugunu birlestiren koldur Direksiyon hareketini tekerleklere iletirken ileri-geri hareket eder PLATINLER: Distribütör içinde yer alan, krank milinin dönüsü ile açilip kapanan ve bujilere kivilcim veren atesleme devresini açip kapayan kontak plakalari PNÖMATIK: Basinçli gazla çalisan sistemlere verilen genel ad Örnegin günümüzde kullanilan lastikler basinçli hava ile dolu olduklarindan pnömatik lastik olarak anilir PORT: Supaplarda, hava-yakit karisiminin ve yanmis gazlarin geçtigi delik PREM-AIR: Radyatörden gelen hava içindeki zararli ozon gazlarini filtre eden ve oksijen oranini arttiran sistem PSM (Porsche Stability Management): Porsche patentindeki bir tür ESP QQQQQ QUATTRO: Audi patentli otomobillerdeki elektronik destekli 4 tekerlekten çekisi sistemi RRRRR RADYATÖR: Motordaki sicak suyu sogutarak motora geri gönderir RADYAL LASTIK: Katlarindaki iplikler bir yanaktan digerine janta dik olarak giden lastik REAL-TIME ÇEKIS SISTEMI: Normalde ön tekerleklerde olan çekis, bir patinaj durumunda çekis gücünü otomatik olarak arka tekerleklere de ileten sistem REGÜLATÖR: Elektrik sisteminde dinamonun çikis voltajini ve akimini kontrol ederek dis devreyi asiri voltajdan ve dinamoyu asiri akimdan koruyan düzen ROADSTER: Küçük üstü açik (fakat tente ile kapatilabilir) iki veya 2+2 kisilik otomobil ROLL-OVER-BAR: Cabrio, Roadster ve Speedster otomobillerde olasi bir "takla" kazasi aninda arka taraftan yükselen koruma barlari ROLANTI DEVRI: Gaz kelebegi serbest durumda iken motorun yüksüz ve bos viteste çalisma devri ROT: Direksiyon sisteminde pitman kolunu tekerlere birlestirir RULMAN: Içinde çelik bilyeler bulunan ve saftin sarsilmadan dönmesini saglayan yuvarlak parça RÜZGAR TÜNELI: Aerodinamik çalismalarinda yararlanilan bir tünel Bu sayede bilim adamlari degisik hizlardaki havanin otomobilin çevresinde nasil yol aldigini izleyebilir Modern rüzgar tünellerinde degisik hava kosullari da yaratilabilir Örnegin tünele basinçli su verilerek otomobilin saganak yagmurda su alip almadigina bakilir Tüneldeki rüzgarin hizi saatte 150 km´ye çikabilir
  17. Ayrıca ; Kırsal Motorin Geçen hafta yasaklandı.. Ek bilgi olarak verelim.
  18. Dizelin Şehir içinde şuan bile bir espirisi kalmadı,Bu gidişle İlerde iyice biticek diye düşünüyorum.
  19. ALPER

    Hyundai Accent BLUE

    -Baştan aşağıya yenilenen Accent Blue, 33 bin 900 TL’den başlayan fiyatlarla Türkiye’de -Hyundai’nin Modern Premium anlayışının ve 5 Yıl Üçlü Bakım uygulamasının ilk modeli -Üstün özellikleri ve zengin donanımıyla segmentinin standartlarını yeniden belirliyor İlk defa 1976 yılında Pony adıyla üretilen ve bugüne kadar dünya çapında en çok satılan Hyundai modeli unvanını elinde tutan Accent, yedinci neslinde “Accent Blue” adıyla, Hyundai’nin ilk kez uygulamaya başladığı 5 Yıl Üçlü Bakım paketiyle ve 33 bin 900 TL’den başlayan fiyatlarla Türkiye’de satışa sunuldu. Çalışmalarına ilk olarak 2005 yılında başlanan Yeni Accent Blue, 180 milyon dolarlık bir yatırım ve 5 yıllık bir ürün geliştirme sürecinin ardından seri üretime geçti. Hyundai’nin “modern premium” anlayışının ilk modeli olan Yeni Accent Blue, modern dizaynı, yüksek işçilik ve malzeme kalitesi, düşük tüketimi ve üstün performansı ile önceki Accent modellerinin başarısını daha da ileriye götürmeye hazırlanıyor. Hyundai Assan’ın İzmit Fabrikası’nda üretilen Accent Era modeliyle birlikte satılacak olan Yeni Accent Blue, ilk etapta 109 PS maksimum güç üreten 1.4 litre hacimli benzinli motor seçeneğiyle ithal edilecek. Bu motorla birlikte 5 ileri manuel ve 4 kademeli otomatik şanzıman seçeneklerine sahip olan Yeni Accent Blue’da, Mode ve Prime olmak üzere iki farklı donanım seviyesi arasından seçim yapılabilecek. Yeni Accent Blue’nun 128 PS gücündeki 1.6 litre dizel motor seçeneği ise yılın ikinci yarısından itibaren sunulmaya başlayacak. Modern ve Sportif Dizayn Hyundai’nin akıcı tasarım felsefesi çerçevesinde geliştirilen Yeni Accent Blue’nun, şık, sofistike ve dinamik bir görünümü bulunuyor. Kompakt sedan gövdeye sahip olan Yeni Accent Blue, bu tasarımı ile özellikle gençleri ve seçkin olmayı tercih edenleri hedefliyor. Hyundai’nin son modellerinde uygulanmaya başlanan akıcı tasarım felsefesi için Hyundai tasarımcıları doğadaki uyumdan ilham aldıklarını belirtiyor. Bunun temelinde, Yeni Accent Blue’nun hem iç hem de dış tasarımına damgasını vuran, “Dinamizmde Sadelik” anlayışı yer alıyor. Dış görünümdeki Coupe tarzı Sedan tasarımı, Yeni Accent Blue’nun hatlarını şekillendiriyor. Bir kartalın gözlerini andıran ön farlar, otomobile ayrıcalık kazandıran “L” şeklindeki sis farları ve markanın karakteristik altıgen ızgarası, Yeni Accent Blue’nun ön tasarımını belirliyor. Yeni Accent Blue’nun sade ama bir o kadar da heybetli duruşu, ön sis farlarından arka stop lambalarına kadar uzanan çizgiyle tamamlanıyor. Karakteristik Hyundai çizgileri Yeni Accent Blue’nun iç mekanında da kendini gösteriyor. Y formundaki ön konsol sürücüye denge hissi sağlarken, iç mekanda kullanılan yeni tip gösterge paneli, parlak siyah ve metalik renkler, otomobile yenilikçi ve teknolojik bir görünüm kazandırıyor. Accent Era’dan 70 mm daha uzun olarak 2570 mm’lik bir dingil mesafesine sahip olan Yeni Accent Blue, 1112 mm’lik iz açıklığıyla da ön ve arkadaki yolculara daha geniş bir yaşam alanı sunuyor. Accent Era’dan 5 mm daha geniş ve 90 mm daha uzun olan Yeni Accent Blue, 1700 mm genişliğe 4370 mm uzunluğa sahip. Yüksekliği 13 mm azaltılarak kompakt sedan çizgileri desteklenen Yeni Accent Blue, bu sayede aerodinamik olarak da iyileşme kaydetti ve yakıt tüketiminde olumlu sonuçlar elde edildi. Yeni Accent Blue’nun iç mekan yüksekliği azalsa da baş mesafesi Accent Era kadar geniş. Yeni Accent Blue, 465 litre ile bagaj hacmi konusunda ise sınıfının liderliğini elinde bulunduruyor. Blue İsmi Nereden Geliyor? Hyundai mühendisleri, yeni Hyundai Accent Blue geliştirilirken günümüz dünyasında çevreyle dost özellikleri, yakıt tüketimini ve yüksek performansı öncelikli olarak göz önünde bulundurdular. Bu doğrultuda 1.4 CVVT motor için önemli çalışmalar gerçekleştirildi. Hyundai’nin Blue Drive isimli ekonomik ve çevre dostu programı kapsamında yer alan ürün ve teknolojilerinin uygulandığı motorda, binen yükü azaltmak amacıyla alternatör yönetim sistemi kullanılarak aküye giden güç kontrol ediliyor. Böylece araç yavaşlarken ve rölantide çalışırken yakıt tüketimiyle emisyonlar düşürülüp hızlanma sırasında da performans artırılmış oluyor. Bu sistemle birlikte sürtünmeyi azaltıp daha iyi yol tutuş sunan silika lastikler kullanılıyor ve ön tampondaki ağızlık ile arka deflektör sayesinde sürtünme katsayısı düşürülüyor. Uygulanan tüm özellikler sayesinde de aracın yakıt tüketimi ve emisyon değerleri düşürülüp performansı artırılıyor. Hyundai Accent Blue 1.4 CVVT, bu sayede 100 km’de ortalama 5,9 litre yakıt tüketip 137 gr/km CO2 açığa çıkarıyor. Segmentinde Yeni Standartlar Yeni Accent Blue’nun tüm dikkatleri üzerine toplayan çekici tasarımı kadar, sunduğu özellikler de rakiplerini fazlasıyla kıskandırıyor ve tüketicilerin ihtiyaçlarına her yönüyle cevap veriyor. Oldukça zengin bir donanım listesine sahip olan Yeni Accent Blue, bir üst sınıftaki araçların bile sahip olmadığı ya da opsiyonel olarak sunduğu birçok özelliği standart olarak veriyor. ESP (Elektronik Denge Kontrol Programı) tüm araçlarda standart olarak sunulurken VSM (Vehicle Stability Management – Araç Stabilite Yönetim Sistemi) ile birlikte farklı yüzeylerde meydana gelen, ani fren ve yön değişiklikleri esnasında aracın yön kontrolü sağlanmış oluyor. VSM, dört tekerlek üzerinde oluşan, birbirine eşit olmayan çekim kuvvet dağılımını dengelerken elektrik destekli direksiyon üzerinde ters yönde kuvvet uygulayarak sürücüye de yardımcı oluyor. Bu sayede aracın yoldaki ve viraj içindeki çizgisi optimum seviyede korunmuş oluyor. 5 Yıl Üçlü Bakım Yeni Accent Blue, Hyundai’nin Avrupa ile aynı anda Türkiye’de 5 Yıl Üçlü Bakım programını sunmaya başladığı ilk araç olarak öne çıkıyor. Hyundai’nin 2004 yılından bu yana Türkiye’de satılan tüm modelleri için uygulanan 5 Yıl Üretici Mekanik Garantisi ve Ücretsiz Yol Yardım Hizmeti’nin yanı sıra artık 5 yıl boyunca her yıl bir defa tüm Hyundai araçlarına Hyundai Yetkili Servisleri’nde ücretsiz check-up hizmeti verilecek. Yeni Accent Blue, bu uygulamanın sunulduğu ilk model olmanın yanı sıra 2011 yılında satın alınacak tüm Accent Blue’lardan ilk 3 bakım için yağ değişim ücreti de alınmayacak. Yeni Nesil Çevreci Motorlar Yeni Accent Blue’da kullanılan 1,4 litrelik yeni nesil Gamma serisi benzinli motor, verimliliği ile öne çıkıyor. Sıralı dört silindirli çok noktadan enjeksiyonlu (DOHC) motor, birçok Hyundai modelinde olduğu gibi CVVT (sürekli değişken supap zamanlaması) teknolojisine sahip. Gamma Serisi motor, bir önceki Alpha serisi motorlara göre daha fazla güç ve daha düşük yakıt tüketimi sunuyor. Maksimum 109 HP güç ve 13,9 kgm torka sahip benzinli motor, 5 ileri düz veya 4 ileri otomatik şanzıman seçenekleri ile tercih edilebiliyor. Manuel şanzımanla 185 km/s maksimum hıza ulaşan Yeni Accent Blue, 0’dan 100 km/s hıza 11,5 saniyede çıkıyor ve 100 km’de ortalama 5,9 litre yakıt tüketiyor. Otomatik şanzımanlı Yeni Accent Blue 1.4 ise 182 km/s maksimum hıza, 13,2 saniyelik 0-100 km/s hızlanmasına ve 100 km’de ortalama 6,3 litrelik yakıt tüketimine sahip. Güvenlik Yeni Accent Blue’nun yüzde 58,6’sında kullanılan yüksek mukavemetli hafifletilmiş çelik sayesinde aracın şasi ve kaportası daha da sağlamlaştırılırken ağırlığı da azaltılarak verimlilik elde edildi. Bununla birlikte gövde tasarımında uygulanan ve çarpışmanın sebep olduğu darbeyi farklı bölgelere dağıtan mekanizma sayesinde, araçta sürücü ve yolculara önemli bir koruma sağlandı. Önden çarpışmalarda, darbenin 3 farklı yoldan emilimini sağlayan mekanizma ile kabin içerisinde meydana gelebilecek deformasyon minimuma indirilirken, daha da güçlendirilen B Sütunları ise yandan çarpışmalarda Yeni Accent Blue’nun kabinini güvenli kılıyor. EBD (elektronik kontrollü fren güç dağılımı) ve BAS (fren destek sistemi) destekli ABS frenler, ESP (elektronik denge kontrol programı), VSM (araç stabilite yönetim sistemi) ile sürücü ve yolcu ön havayastıklarının standart olarak sunulduğu Yeni Accent Blue’da yan ve perde havayastıkları ise opsiyonel olarak Prime paketinde tercih edilebiliyor. Sürüş Yeni Accent Blue, genişleyen iz mesafesiyle oldukça stabil ve dengeli bir sürüşe sahip. Önde kullanılan McPherson kollar sayesinde tam bağımsız süspansiyon yapısı daha hassas bir direksiyon ve kontrollü manevra kabiliyeti sunuyor. Geleneksel şasi anlayışı yerine H şeklindeki yeni şasi ile tasarlanan Yeni Accent Blue’da daha güvenli, daha basit ve aynı zamanda daha hafif bir gövde elde edilmiş. Arkada kullanılan çift torsiyonlu süspansiyon ise güvenlik ve sportif karakteri aynı anda sunuyor. Yeni Accent Blue’nun sürüşünü rakiplerinden farklı kılan özelliği ise motor destekli elektrikli direksiyon sistemi. Savrulmalarda ESP ile birlikte devreye giren ve sürücünün direksiyonu doğru pozisyonda tutmasını sağlayan VSM (araç stabilite yönetim sistemi), segmentinde bir ilk niteliğinde. Donanım Yeni Accent Blue’nun Mode paketinde sürücü ve ön yolcu havayastıkları, BAS ve EBD destekli ABS frenler, ESP ve VSM, kaza anında otomatik açılan kapı kilitleri, aktif gergili ve yükseklik ayarlı ön emniyet kemerleri, immobilizer, önde soğutmalı arkada normal fren diskleri, uzaktan kumandalı merkezi kilit, elektrik kumandalı ön ve arka kapı camları, yükseklik ayarlı sürücü koltuğu, direksiyondan kumandalı radyo/CD/MP3 çalar ve USB-Aux-iPod bağlantısı, manuel klima, 60/40 oranında katlanabilen arka koltuklar, dijital bilgi ekranı ve saat, vites değiştirme göstergesi, aktif eko sürüş kontrolü, elektrikli yan aynalar, gövde rengi tampon, kapı kolları ve yan aynalar, 14 inç ebadında jantlar ve ön sis farları gibi birçok özellik standart olarak sunuluyor. Prime paketindeyse tüm bu özelliklere ek olarak yan ve perde havayastıkları, park sensörü, Supervision gösterge paneli, deri kaplı direksiyon simidi ve vites topuzu, parlak siyah görünümlü orta konsol, bluetooth ses sistemi, elektronik kontrollü klima ve arka kabin havalandırma kanalı, sürücü kol dayama, ön koltuk arkası cep, 16 inçlik alüminyum jantlar, sinyalli yan aynalar ve arkada krom kaplı çıta alınabiliyor. Renk Seçenekleri ve Fiyatlar Hyundai Yeni Accent Blue’da Derin Siyah, Kristal Beyaz, Gümüş Gri, Karbon Gri, Buz Mavisi, Okyanus Mavisi, Amber Kırmızı ve Bronz olmak üzere 8 farklı renk seçeneği sunuluyor. Yeni Accent Blue’nun fiyatları, donanıma göre 33 bin 900 TL ile 39 bin 400 TL arasında değişiyor --------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------- Buraya kadar olan kısım Sitesinden alıntıdır.. 1.6 CRDİ 128 HP ile gelicekmiş.. En çabuk selektör kolu bozulur herhalde bu aracın,Piyasadaki Bmw leri kovalayan Blue ler görürüz yakında Nekadar Dizele yakın bir yakıt tüketimide olsa,Esp standartta olsa B sınıfı bi Hyundai için 34 bin Tl bana fazla geldi.. İleride düşermi bilmem.. Ama özellikler iyi,Boş polo yerine 109 hp lik yakıt tüketimi iyi,Espli Blue yi tercih ederim..
  20. Büyüyen Jant ve Lastiklerin Etkileri Büyüyen jantların estetik görünüme katkısı yadsınamaz peki ya iddia edilen performans getirileri? Genellikle büyük tekerlekler daha ağır olur ve artan ağırlık da performansı olumsuz etkiler. Car&Driver, büyüyen jant-lastik ölçülerinin etkilerini ölçebilmek üzere VW Golf'ün 15'den 19inç'e kadar olan 5 farklı jant-lastiğini teste tabi tutarak güzel sonuçlar elde etmiş. Test lastiklerimiz 18-19 inç olanlar W, 15-16-17 inç olanlar ise V olmak üzere Goodyear Eagle GT idi ve önerilen basınç değerlerine göre şişirilmişti. Sonuçlardan farkedildiği gibi; tekerlekler büyüyüp ağırlaştıkça cezayı akselerasyon ve yakıt ekonomisi çekiyor. 15 ile 19 inç arasında %10 yakıt farkı ve %4 0-100km/s akselerasyon farkı ölçtük. Tekerleğin çapını arttırırken genişleyen taban, kısalan ve sertleşen lastik yanağı virajda tutunmayı arttırıyor ancak bunun da bir sınırının olduğunu fark ettik. 8.5 inç genişliğindeki 19inç çapındaki lastikler 8.0inç genişliğindeki ve 18inç çapındaki lastiklere göre tutunma kaybı yaşadı. Bu durumu Goodyear'a danıştığımızda, en geniş lastiklere sahip aracın dıştaki lastiğe daha fazla tutunma sağlamış olabileceği ve bu nedenle de içteki lastiğin yükünün hafiflemesi sonucunda 0.01g kaybetmiş olabileceğini varsaydılar. 225/40R-18 sürpriz bir şekilde 225/45-17'ye göre (0.89g vs 0.85g) büyük bir tutunma avantajı sağladı. 18inç lastiklerin W olmalarından dolayı V olan 17inç lastiklere göre daha fazla tutunma destekleyici bileşenlerden oluşmuş olduğunu düşünüyoruz. Goodyear normalde 17inç lastiklerde de W sunsa da bize test için V gönderdiler. Subjektif olarak; 17 ve 18inç jant-lastikler iyi tutunma kapasiteleri, fren performansı, sürüş konforu ve direksiyon hissinde daha iyilerdi. 17inç'den 18inç'e geçmek sürüş kalitesini düşürse de artan yol tutuş kapasitesi artısı oldu. Ağır olan 19inç'lik tekerlekler süspansiyonu zorladı. Öbür tarafta en küçük iki tekerlek diğerlerine göre daha fazla önden kayma eğilimi gösterse de daha kontrollü ve kıvrak bir sürüş sağladılar. Desibel ölçerde görünmese de büyük tekerleklere göre daha sessiz bir sürüş sağladılar. 19inç jant-lastikler görüntü olarak kesinlikle en güzeli. Ancak 17 ve 18inç jant-lastikler daha iyi tutunma, akselerasyon, sürüş konforu ve daha avantajlı fiyata sahipler, bu nedenle de VW'in Golf GTI'da 17 ve 18inç jant-lastikleri kullanmasına şaşırmadık. Eğer akselerasyon peşindeyseniz küçük ve hafif olan jant-lastik takımını seçin. Aynı zamanda tavsiyemizi dinleyin ve her ne kadar daha güzel görünüyor, hissetiriyor olsalar da çok ince yanaklı lastiklerden ve çok ağır jantlardan uzak durun.
  21. Ti-Vct Teleflex için Kullanıcı yorumu pek yoktu internette,33.000 Km dir sorunsuzca kullanmış olmanız sevindirici Dahada uzun süre sorunsuzca binersiniz umarım.. Önümüzdeki aylarda bende tunalı motorda Focus 2010 Ti-Vct aracıma Teleflex uygulatıcam,Kafamda bu konuda soru işareti kalmadı sayılır Kısaca 4000 devir olayından bahsedicek olursak ; 4000 Devir olayı doğrudur,Uzun süre bant aşımında seyredildiğinde silindirlerin farklı zamanlamayla çalışması nedeniyle (1-3 , 2-4 Şeklinde) Yakıt püskürtmede problem yaşanabiliyor..Subapların Alaşım olması nedeniyle Subap erimesi gibi bir sorunlada karşılaşılabiliyor. Avrupada Fabrika çıkışı LPG li Ti-Vct focusların Tüm Subap,Supab gaydları ve yuvaları dökme çelik,İleride oluşabilicek bir hasarda ise yapılması gereken Çelik subap modifiyesidir. Ek bilgi olarakta verelim Focus için subap erimesinin maliyeti 600-700 TL civarı.
  22. Tasarım-Dizayn 10/10 Türkiye şartlarında dayanıklılık 5/10
  23. Teşekkürler..Focus Ti-Vct Ara hızlanmaları diğer 1.6 Benzinli Doch araçlara göre daha iyi durumda.
  24. Otomobiller üretilirken benzin enjektörleri emme manifoldunun üzerine direkt takılır. Bilinen bütün LPG sistemlerinde emme manifolduna bir hortum takılır ve hortumun ucunda LPG enjektörü olur. Oysa GFI' de aynı benzin enjektörleri gibi LPG enjektörleri manifolda gömülür. Bu Sayede; Performans ve güç kaybı olmaz. LPG enjektörlerinin direkt takılması için manifold söküldüğünden yanma odasına çapak kaçma riski yok edilir. GFI, manifold sökülmeden yapılan montajlara müsaade etmez. LPG taktırılmasının en önemli sebeplerinden olan yakıt tasarrufu bu sayede en üst düzeyde elde edilir. Yakıtın yanma odasına en yakında püskürtüldüğü tek sistem GFI'dir. Motor kaputunu açtığınızda LPG montajı ile ilgili enjektör ve tesisat görüntüsü fark edilmez. Buraya Kadar Teleflex platformundan alıntıdır.. Burdan sonrası kendi yorumlarım.. Teleflex GFI Başta özel araçlara takmak için üretilmiş daha sonra markalaşmış Hollanda malı,Avrupa için kaliteli sayılabilicek bir marka. Teleflex,GFI marka enjektörler kullanan benzin ecusunu en yakın şekilde takip edebilen Türkiye piyasasındaki en iyi Lpg sistemlerinden biridir,Genelde yüksek hacimli motorlara uygulanır,Teleflexi diğer sistemlerden ayıran en büyük özellik manifolda direk gömülü montaj yapılmasıdır .. Lpg enjektörleri en yakın yerden montajlanır böylece en verimli montaj yapılmış olur,Diğer İtalyan sistemlerinin tümünde ise lpg enjektörleri bir boru yardımıyla montaj edildiğinden Performans ve yakıt kaybı fark edilicek miktarda yaşanır.. (BRC nin pipolu sistemide Teleflex gibi iyidir..Manifold delinmesi son çare olmalıdır) Bunun haricinde Bakım aralığının diğer sistemlere göre daha uzun olması ve Yaz-kış basınç ayarı gibi şeyler istememesi Teleflex GFI nin en büyük avantajlarından. Ankarada Tunalı Motor Teleflex Türkiye nin Distribütörü,Genelde montaj içinde Ankaraya gelir kullanıcılar.. İstanbul yolu 8. km de 3 katlı bir bina.. Daha önce ziyaret etmiştim gayet profesyonel ve titiz yapıyolar işlerini. Montajı yarım gün gibi kısa bi sürede gerçekleştiriyolar,Teleflex GFI diğer lpg sistemlerine göre çok daha basit dizayn edilmiş bir sistem olması avantajlarınadn. Benden bukadar Teleflex GFI Montajı yapılmış bir Focus 2.5 Sıradan bi kullanıcıyım,Mühendis falan değilim.. Sadece araştırdığım edindiğim bilgileri buraya aktarıyorum,Umarım faydalı olur.. Kolay gelsin
  25. Prins Vsi Dünyanın en kaliteli Enjektörlerinden Olan KEİHİN marka enjektörleri kullanmaktadır,Teleflex gibi genellikle yüksek hacimli motorlara montaj edilen bir sistem. Güç Kaybı diğer İtalyan işi sıralı sistem araçlarda olduğu gibi malesihef Manifolda direk montaj olmadığından prinsdede olabiliyor.. Ancak Malzeme kalitesi Prinsi Diğer İtalyan malı sistemlerden ayırt eden en büyük ayrıcalık. Özellikler ; OEM(Orijinal Parça İmalatı) kalitesinde enjektör. Hizmet ömrü en az 290.000.000 çevrim veya 240.000 km -> 2 yıl sınırsız garanti! Mükemmel lineer akış aralığı (minimumdan maksimum akışa doğrusal %2 hassasiyet). 1.25 ms’ye kadar çok hızlı açılıp kapanma özelliği Silindir başına 9 kW’tan 45 kW’a kadar motor kapasiteleri için 5 ayrı boyutta enjektör (örn:3 silindir 27 KW, 10 silindir 450 KW). Ek olarak bide Subap yağlama sistemi bulunmakta.. Valve Care diye. Prins Montajı yapıldıktan sonra Subap sorunu yaşayan araçlar için (Alaşım subaplılar) Prins Valve Care (yağlama sistemi) kullanılıyor.. Prins Kitinin Fİyatı 1800 TL + Valve Care ile 2100 TL gibi bir rakama montajlanabiliyor. Ben Valve Careye açıkcası pek güvenemiyorum,Motorda kurum yaratabilri gibi geliyo denemekte fayda var tabi,Ama genel anlamda Prins kaliteli bir sistem. Sıradan bi kullanıcıyım,Mühendis falan değilim.. Sadece araştırdığım edindiğim bilgileri buraya aktarıyorum,Umarım faydalı olur.. Kolay gelsin
×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli Bilgi

Bu siteyi kullanarak, forum Gizlilik Politikasını kabul etmiş olursunuz.