Alper Sakallı

Bir saat önce, Ercan Çetiner yazdı:

Bu menüde akünün değeri 11.6 gözüküyor araç çalışmazken doğru mudur?

 

Akü kaç yıllık? Sanki bitiyor gibi. 12.4'ün altına düşmesi istenmez. Tabi bu ölçümü yüksüz yapmalısınız. Far, havalandırma vs. kapalı olmalı. 

Plastik aksamlara fazla sıçratmadan balata spreyi ile kapağın kenarlarını ve yağ gördüğünüz yerleri temizleyin ve günlük olarak takip edin. 

Not: Balata spreyi plastik aksamda renk soldurması yapacağından, eğer plastik yüzeye sıçramış ise lastik parlatıcı ile eski görünümüne kavuşturabilirsiniz. 

O zaman müsadenizle Sayın Cem Hocam ?

Start stop olmasa da uzun süreli ışık beklemelerinde ben zaten kontağı kapıyorum. Bu ilk aracımdan beridir böyle. Çevreyi düşünmek için start stop çok gerekli değil diye düşünüyorum, zira her araçta da bu sistem zaten yok. Işıklarda beklerken dediğiniz o kötü kokuyu atmosfere yayanlar kontağı kapatmayanlardır. Üşengeç olup da tuşa basmayan ya da kontağı geri çevirmeyen arkadaşlara da çok kızıyorum. Burada devreye start stop giriyor diyeceksiniz. Öyle değil start stop sadece kullanıcıya giriyor. Yok aküsüydü yok AGM'siydi yok EFB'siysi yok marşıydı, yok kontrol modülüydü ve bunların üretimi esnasında fabrikaların da atıkları... Gerekli durumlarda basıyorum kapanıyor, basıyorum çalışıyor aracım. Üstelik çevreyi düşündüğümüz için de 1.0 benzinli araç aldım. 

Kıssadan hisse, 

Çevreye verilen zararın önüne start stop ile motoru stop etmek geçmez.

Aracı kullananın devirli-devirsiz, ateşleme ve egzoz sistemi elemanlarının bakımlı-bakımsız kullanımı ile araçta sergilediği toplam tutumu geçer.

Start stop bir zarar merkezinden öte değil. 

Bir saat önce, Hüseyin B. yazdı:

Alper bey aracımda bariz sıkıntılar yoktu. Tırlama, cuff sesi,hava kaçırma sesi gibi sesler ve çekişinde çok sıkıntı görmedim hem yaşı ve km,si hemde diplerde mazot görmem sebebiyle enjektör işlemlerini yaptırdım. Şimdi ne degişti derseniz  bir miktar çekiş arttı yada psikolojik

O halde yağınız eskimiş olabilir. Ancak üst kapak çatlaması ve onun da tepesindeki külbütör kapağının sızdırması sebep olabilir. Enjektör pulları da önemli. Külbütör kapağının sızdırmasını şöyle test edebilirsiniz; araçta ilk marşta egzozdan kirli beyaz duman çıkar. Bunun sebebi Külbütörden sızan motor yağı sübaplardan motor yanma odasına girerek ilk ateşleme esnasında pistona kadar sızmış yağı yakmasıdır. Bu sızıntı aynı zamanda enjektörlerdeki ıslaklığı da açıklayabilir. 

Üst kapak çatlaması için yazıyorum, genleşme kavanozundaki antifiriz seviyesinde azalma ya da yağlanma olmamalı. 

Şimdi, Cem Boneval yazdı:

Tartıştığımız konu bu değil ki, buna zaten itirazım yok.

Konu marş motoru nedeniyle üzüldüğün için start-stopa karşı olman. 

Tartışma yok hocam estağfurullah. Fikir var. 

Tan vaktinde servise yürürken o temiz havada derin derin içime temiz havayı çekerken yanımdan geçen o fosil yakıtlı aracın egzos kokusunu yarım nefeste hissedince nefesimi verip 30 saniye tutuyorum. Mis gibi havayı mahvediyor.  Atık gaz salınımı az da olsa çok da olsa bu araçlar artık elektrikli olmalı hocam. Petrol devlerinin dünyayı yönetmesi bitsin artık. 

Çevreci arkadaşlar elektrikli ya da hidrojenli araçlar alabilir. Fosil yakıtlı araçların üretilmesinden biz sorumlu değiliz biz uygun koşullarda aracını kullanan nihai tüketicileriz. Marş motorunun ve akünün ömründen yiyen bir sistemi niye sevelim ? start stoplu olup da yüksek devir kullanıp çevreye daha fazla atık gaz salınmasına sebep olan ve start stop olmayan ancak uygun devirde kullanan ve standart bir atık gaz salınımına sebep olan 2 tüketici de atmosferi aynı oranda kirletir. Üstelik her marş basmaya elektrik gerektiği için aküyü dolduran alternatör de güç gerektirerek dönerek V Kayışından bir miktar güç çekecektir bu da zaten yakıt tüketimini ve emisyonu kısmen yükseltecektir. Uzun yol yapan dolu akü ile seyahat edeceği için smart şarj alternatörü boşta döndürecektir bu da daha az emisyon ve yakıt anlamına gelecektir. Umarım elektrikli araçların fiyatı düşer ve menzili ideal kullanma mesafelerine(elektrikli spor arabalar gibi) ulaşırsa o zaman çevreci olmayan arkadaşlara da ulaşmış ve onların da emisyonunu 0'a indirmiş oluruz. 

Gazdan yapma ihtimali çok yüksek. Düşük devir ve yüksek devirlerdeki gaz ayarını güzel yapmaları gerek. 

Geçmiş olsun. Aracınızı akşam park ettiniz, sabah marşa basarken tırlama oluyor muydu? 

Farı sığacağı büyüklükte bir karton kutuya koyuyorsunuz, kartona da saç kurutma makinesinin ağzı girecek kadar delik açıyorsunuz 10 dakika ısıtıp, cam ile siyah gövde arasındaki far yapıştırıcısının yumuşayıp macun kıvamına gelmesini sağlıyorsunuz. Takarken de saç kurutma değil de ısı tabancası lazım. Kolay gelsin 

Depolama koşulları çok etkiler abi. Ömrü zaten 1 kış görene kadar ?

12 saat önce, Murat Alperen A yazdı:

Öncelikle herkese merhaba.

Aracım '11 Focus III 1.6 115HP TDCI ilk gelen focus iiilerden.

Araç 0 olduğundan beri bizde 50.000km'den itibaren de tamamen bende. Şuan araç 100.000km olmak üzere.

Sorunuma gelirsek;

 Bu videoda bulunan araçtaki gibi 16.saniyeden sonradaki sesi çok duyuyorum sanki subaplar vuruyormuş gibi ses yapıyor. Bu ses yazın ve kışın aracı yeni çalıştırdığımda bir süre devam ediyor. Genelde kalkerken bu ses çıkmasına rağmen bazen 2. 3.viteste giderkende hafif gaza dokunduğumda yapıyor ve araçta bu ses yeni sayılır sürekli kullandığım için farkında vardım.

 

Ve asıl sorun kış aylarında soğuk havalarda yaşanıyor. Aracı çalıştırıp 30-40 saniye kadar sonra kalkış yapıyorum ve gittiğim yol 15-20 km arası bir mesafe. İlk kaltığımda aşırı sesli(subap vurma sesi) ve titreyerek çalışıyor arabayı kaldırırken sanki araç stop edecekmiş gibi oluyor ve gaz vermek zorunda kalıyorum. Titreme yaptığı anlarda ise araç sarsılıyor(sanki ani ani gaz verip bırakıldağındaki gibi) ve bu şiddetli oluyor.

Bazen araç trafik tıkandığında debriyaja basıp vites değiştireceğim zaman devir çubuğu 0'a kadar bile yaklaşıyor(çok nadir) ama genelde soğukken aşağı doğru bir hareket yapıyor. Mesela 2. viteste hafif sıkışık bir trafikte 1.500 - 1.700 devir aralığında giderken ayağım gazda sabit olmasına rağmen sirkeleme yapıyor ve yukarıda dediğim gibi bu sirkeleme sanki gaz verip bırakıyormuşum gibi oluyor ve motordan subap sesi geliyor. Bunu da debriyaja basıp tekrar vitese alıp biraz gaz vererek çözüyorum. Geçen kış bu sorunları yaptı ve yaz araya girince düzeldi bir kaç ustaya sorduğumda benzinliği değiştir pis yakıttan yapmıştır denildi ve yazın sorun çözüldü(ilk çalıştığında ısınana kadar gelen subap vuruntu sesi hariç). Bu yüzden çok üstüne düşmedim ancak ne zaman ki havalar 10 derecenin altına düştü ve bu sorun fena bir şekilde tekrar başladı.

 

Bu videoda denildiği gibi enjektör veya subaplarda bir problem olsa motor ısındıktan sonra veya sıcak aylarda da böyle bir problem yaşanması gerekmez mi? Böyle bir şey yaşayan var mı?

dip not : Babam aracı 2015 mayıs ayında servise götürmüş(hafif çekişte düşüklük var diye) onlarda aracın güncellemesi var diyip güncelleme yapmışlar bu sırada serviste başında durmuş babam aracın(tanıdık yetkili servis) güncelleme yaparken araçta sorun oluşabilir onaylıyor musunuz diye son bir kez sorunca babama da dönüp sormuşlar hocam yapıyoruz bak haberin olsun diye. Güncelleme yapıldıktan sonra aracı bir 10 dk subap ayarını yapsın diye(her bakımdan sonra yapıyorlardı ve sesli çalışan motorun sesi bir anda düzeliyordu ve öyle kalıyordu.) yola çıkartıp sabit devirde gidip gelmişler ancak araç döndüğünde ses devam ediyormuş. Daha sonra da yolda bu ses düzelince dediğim gibi baktırmadık. Servis - Ford Düzce Yetkili Servisi. Bu güncelleme nedeniyle başlayan bir süreç olabilir mi? Bunu sormamın sebebi de araç ısındığında sorunların düzelmesi. Böyle bir durum varsa bunun üstüne gitmek daha mantıklı. Zamanında passat aracım vardı yetkili servis dahil çoğu yeri gezip bir sorunu çözdüremeyip 15bin kadar para harcamıştım ve ankarada beyinci bir arkadaş 5 dk sorunu çözüp sadece 150 tl almıştı. bu yüzden de çözümü doğrudan çözebilecek bir ustaya baktırmak istiyorum. İlginiz için teşekkürler.

 

Bu videoda da araç benzinli benim aracım dizel ancak bunu da yapıyor; devir oynadığı zaman böyle oluyor rölanti dahil.

 

Krank mili devir sensörü ve MAF sensörü dediğiniz silkelemeyi yapar. Öksürme gibi gidişi olur. Sübap sesini de külbütör kapağı contası sızdırırsa yağlanana kadar ilk şıkırdamayı yapar. Ancak bunu sizin araçta pek görmedim. Sensör arızası gibi duruyor. İlk hareket olarak MAF sensörünü yağsız kontak spreyi ile temizlemeniz. Geçmiş olsun. 

Bir saat önce, Eren Can Güldalı yazdı:

bu elyaf parçanın kapı sacına denk gelen yerlerine mi uygulamalıyım

Ben kapı kartonunun kapladığı alan kadar uygulamıştım. 

Ben eski araçlarımın birinde bu yalıtım işlemini yapmıştım çok başarılı olmuştu. Her hangi bir nalburdan alabilirsiniz. Sarı süngerdi 0.5cm kalınlığında. Rulo olabilir özellikte bir malzeme 

Hava da olabilir 

Başka bir yorum da;

Debriyaj hidroliği bitmiş olabilir,
Debriyaj ana merkezi yağ kaçırıyor olabilir, yağ kaçırdığı için de hidroliği boşalmış olabilir.

Pedal yayı varsa ona baktırın ve hareket eksenine sprey gres sıkın. Eskisi gibi telli sistem olmadığı için kavramada mekanik bir sıkıntı olmadığı ağır basıyor. 

Dediğim gibi 61cm boyunda ve 385 Newton sertlikte. Keşfedecek bir şey kalmamış. Aynı özelliklerde daha ekonomiği var paylaştım. Bagaj kapağı tasarlamayacağız ?

Kolay gelsin 

Fındık kadar turboya araç zaten yükleniyor bir de yazılım olursa turbo kucaklanır. Araç zaten ekonomi ve performans için üretilmiş iridyum buji, standardın çok üzerinde ve çok süratli dönen bir turbo vs. En iyisi pedal çip taktırın sprint booster. Gaz pedalına hakim olun. 

En güzel ayarı hislerinizle yapın bence ? Sertse başka markanın daha yumuşak amortisörlerini satın almadan takın beğenmezseniz iade edin. Laguna ve Astranın da bagaj amortisörünü denemenizi öneririm.

Unutmadan söyleyeyim, bagaj kapağını bırakınca vurarak kapanmaması lazım kendi çekiyormuş gibi davranması gerekiyor

38 dakika önce, Mertcan Çelik yazdı:

İkisi 60 diye hatırlıyorum da bizim aldığımız biraz sert kaldı, kaldırırken biraz kol kuvveti istiyor, kalkınca da hafif kaktırıyor gibin. Orjinal amortisörlüsü ile yan yana getirip denemek lazım psikolojik de olabilir bu gözlemim.

Hatchback için, Bagaj açılırken bir miktar elle kaldırdıktan sonra kendi kendine açılabiliyor olmalı. Açılmıyor, sabit kalıyorsa aynı boy daha yüksek Newtonlu almak gerekir. 

Sedanda ise yayı daha gergin takmak gerekir veya birkaç yay hatvesini kelepçelemek gerekir. 

Sedan aracın bagaj amortisörü daha kısa ve çok daha düşük Newton değerinde. Kol kuvvetiyle kapanabiliyor. Bilginiz olsun sedan sahibi arkadaşlar. 

Yayın resmi bu arkadaşlar. 

10 dakika önce, Çağdaş Korkmaz yazdı:

 

Hocam turbodan çıkıp intercooler'a giden yeşilimsi bir hortum var. Tel var aralarında onun altında damlacıklar var ve alttaki aksama baya yağ akmış.

Göstermekte fayda var. 

CVT iyidir. Varlığı yokluğu belli olmaz. Otomatik scooter gibidir. Gaza basarsın devir sabit kalır sürat yükselir. Ya da tam otomatik kilitli tork konvertör'lü baba otomatik.